B Temuz — Hangi Mektebe Gireceksiniz ? Akşam Kız San'at Mektebi Mektep, tahsilini Ikmal ede- memlş kadınları iyi bir aile kadını yetiştirmek, geçinmelerini temin edebilmelerine vasıta obk mak, mesleki bilgilerini arttırmak için kurulmuştur. Akşam kız san'at mekteple- rine 12 yaşından küçük 45 yaşın- dan büyük olan kız ve kadınlar kabul edilmezler. Taliplerin tah- gilleri şöyle olmalıdırı 12 - 16 yaşında bulunanlar beş senelik ilk mektebi bitirmiş olmalıdır. 16- 45 yaşında bulu- nanlar da en az bir ilkmektebin üçünel sınıfını İkmal etmiş bu- funmaları veyahut. millet mektep- lerinin A ve B kurslarından me- zun olmaları lâzımdır. Talipler mektebe tahsi) vesi- kası, hüviyej cüzdanı, gıhhat ve aşı raporu, altı fotoğrafla müra- caat etmelidirler. Mektebin programında dikiş biçki, — çamaşır, nakış, — resim, hesap, türkçe, moda, çiçek, ev idaresi, yemek pişirme, pasta, fransızca, erkek çamaşırı, kolacı- hk, hıfzıssıhha, çocuk -bakımı dersleri vardır. Inşaat Usta Mektebi Mektep Ankaradadır. Her sene müsabaka imtihanı ile mektebe leyli ve meccant! olarak bir mik- tar talebe alınır. Taliplerin şu şartları haiz olmaları lâzımdırı Türk vatandaşı olmak, tam devreli bir lkmektep mezunu bu- lunmak, yaş 12 den aşağı ve 16 dan yukarı olmamak,tamlssıhha bulunmak, Mektebe ücretli İeylt veya nihari meccan! olarak girmek isteyenler müsabakasız alınırlar, Ücretli İeylilik bir — dera yılı için üç taksitte 275 liradr. Tikmektepten yukarı tahsil gör- müş olanlar da yaşlari müsait olmak şartile müsabaka iİmtiha- nına girebilirler. Kayıt için Saltanahmette mın- taka san'at mektebine müracaat etmek etmek lâzımdır. Kayıtlar Eylülde kapanır. San'at mektebi müdürlüğüne bir İstida ile ve bütün evrak ile müracaat etmek lâzımdır. Okuyucularıma Cevaplarım Nişantaşı kız ortamektebiaden Eml- ne Olcaya: Kızlar için tayyare mektebi yoktur. — Tn İztlt İstanbul ceddesi NO. 17 de Muzallere: Istanbul san'at mektebine gi riniz. Yaşınız ve tahsiliniz müsald- dir. Daha fazla malümat almak ve üzerinde düşünmek için 11 Ha- ziran tarihli gazetemizi okuyunuz ve mektebine müracaat ediniz. x Antalya Teşvikiye Kewal Özal Bekâra: Derhal evrakınızı hazırlıyarak gönderiniz. Tereddüde lüzum yok. Madamki nüfus kâğdınızda yaşı- nız 17 görünüyor, niçin şüpheye kapılıyorsunuz? mahallesinde x Eskişehir idman cemiyeti kâtibi Mehmede; Bu mesele çok İace bir. me- seledir. Ancak tam kadrolu has« SON POSTA DÜNYAYI İDARE EDEN BÜYÜK ltalyalı— | Kâşif Markoni Bugün yaşıyan fakat lsmi tari- he geçen en büyük adamlardan birlde yirminci asrı medeniyette büyük değişiklikler vücude geti- ren, bütün hayatımızı değiştiren, eski muharebe 'usuüllerini altüst eden, dünyanın dört bucağını gö- ze görünmeyen bağlarla birbirine bağlıyan ve yarının keşiflerine bü- yük bir saha hazırlayan telsiz tel- grafın kâşifi Markonidir. Markoni 1874 senesi nisanının yirmi beşinde İtalyada Polonya şehrinde dünyaya gelmiştir. Ba- bası İtalyan, annesi de İtalyaya sanayil nefise tahsili için gelmiş Annle Jameson isminde Irlandalı bir kadındı. 15 yaşına kadar Polonyada ilk ve orta tahsillerini İkmal eden Markoni, bu şehrin souklarına dayanamamış ve babasile annesi onu evvela Floransaya ve ondan sonrada Livurno gehrine götür- müşlerdi. Livurnoda kolleje gi- ren gennç Markoni fizik ve kim- yaya büyük bir merak göstermiş ve mektepte gösterilen derslerle iktifa etmiyerek meşhur fizik a- limlerinden profesör Vincenzodan da husust derslör almıştır. Marconi lik araştırmalarına yıldırımların havada husule getir- diği elektrik mevcelerini tetkik etmekle başlamış, çinko levhalar- dan kesmiş olduğu ok şeklindeki parçaları oturduğu evin damına yerleştirmiş ve bunları odasındaki bir elektrik çıngırağına bağlayarak bazı tecrübelere girişmişti. Fakat mektep arkadaşları kendisile alay etmeye başlayınca, oclarla bozuş- muş, aletlerini parçalamış ve tek- rar kitaplarına avdet etmişti. 1894 de Marconi ailesi İtalya alpları arasındakl küçük Biellese kasabasına taşınmışlardı. Işte burada iken Marconi elektrik mevcelerile ve arada tel ve saire gibi hiçbir vamıtta olmak- sızın uzaklarla muhabere ötmek çarelerini düşünmeye başlamıştı. Bu düşünce gitgide onu sarmış, adeta bir hastalık, bir iptilâ şekle tanelerin vereceği raporlara bağ- hdır. Orta orman mektebi - 19, küçük sıhhat mektebi 20 haziran tarihli gazetelerimizde çıkmıştır, okuyunuz. * Boluda Nazendeye; Parasız kız mektepleri yoktur. Ancak muallim — mekteplerinden birine girebilirsiniz. Bu mektep- lerin kayıt ve kabul şartlarını 25 tarihli gazetemizde bulacaksıcız, x Antalya Tizesinden 401 Cavider Yaşınız bir yaş büyüktür. Gi- remezsiniz. Başka bir mektep arayınız. ADAMLAR: almıştı. Tekrar Polonyaya, Pontec- chisdeki — vilâlarına — döndükleri zaman bu düşüncelerini tatbik sahasma “koymak İçin esaslı bir surelte tecrübeler yapmıya koyu- muştur. Villâmın tavan arasındaki bir odayı lâboratuvar halise getirmiş ve buraya kapanmıştı. İçeriye kimseyi #sokmuyor, kendisi de nadiren dışarı çıkıyordu. Arada sırada babas'le görüşüyor ve on- dan koparabildiği paralarla bobin- ler, akümülatörler, elektrik pilleri ve yüzlerce metre uzunluğunda bakır teller satın alıyordu. Bu meyanda Maxıvellin, Hertzin na- zariyelerini — mutalea ediyor ve bazen de o civarda oturan fizik âlimlerinden Profesör Righi ile görüşerek düşüncelerini ve mak- satlarını ona anlatıyordu. Fakat l Hayatı, Menşe), Hüviyeti kaydettiğini — bildirince Marconi sevincinden yerinde duramıyordu, Fakat bu mevcelerin, ev ve dağ- gibi manlaları aşıp aşınayacağını düşünerek bu dafa alıcı aleti te- penin arkasına götürdü ve köylü- yede alet işlediği takdirde tüfen. ginl patlatmasını tenbih etti, Ve- rici aletine koştu ve tekrar S har- finı gönderdi. Bir iki saniye sonrada köylünün patlattığı silâhın sesini duydu. Artık ilk tecrübeler hitam Markoni, insanlığa şeref veren iocadı radyo makinesinin başında profesör Righi bedbin davranıyor, genç Markoninin bu düşüncelerine iştirak etmiyordu. Bu itirazlar Markoninin cesa- vetinl hiç de kırmıyordu. Tecrü- belerine devam eden bu genç mucit, birbirinden uzak bir mesa- fede, toprağa şakull bir surette dikilen iki madeni telin mükem- mel bir ihtizaz aleti vücude ge- tirdiğini anlamıştı. Yere — şakult olan elektrik mevcelerindeki ta- havvüllerle, buna refakat eden ve yere ufki bulunan mıknalısı mev- celerdeki tahavvüller, havadaki eterin muvazenesinde bazı tagay: yürat husule getiriyordu. Markoni derhal bu tagayyü- rattan istifada etmeyi düşündü ve bu mevce'erle uzak mesafe - ile muhabere edebilecek bir alet vü- cüde getirdi. Verici istasyonunu tavan ara- sındaki odasının penceresine yer- leştirdi ve alıcı İstasyonu da bir kaç yüz metre mesafede bulunan bir tepenin yamacına kurdu ve başına da bir Italyan köylüsünü olurttu. Verici aletin başına geçti ve kullandığı mors alfabesile üÜç kısa darbeden iba- ret olan S harfini gönderdi. Alıcı aletin — başında bekleyen köylü mendilini sallayarak, aletin bunu bulmuş — ve — telsiz muha- bere usulü keşfedilmişti. Markoni bu keşfini derhal tescil ettirmiş ve bir de ihtira beratı alarak bunu İtalya hükümetine satmağı teklif etmişti. Fakat İtalya hükümeti bunu nazarıdikkate bile almamış ve teklifi reddetmişti. Bu ret cevabı üzerine Markoni annesini de alarak İngiltereye git- m $ ve orada annesinin ukrabaları vastasile İngiltere hükümetinin ma: yardımını temin ederek alet lerini birazdaha tekâmül ettirmiİş ve 1890 senesinde ilk defa olarak Ingiltereden Fransaya telsiz bir telgraf — göndermeye — muvaffak olmuştu. Fakat Markoni 1901 senesin- de, İngiltere ile Amerika arasında telsizle mubabere etmek — suretile en büyük muvaffakiyeti kazan- mıştır. 1909 da — Repule ismiadeki lagiliz vapuru, başka bir va: purla çarpıştığı vakit, kaptanın telsiz telgraf v. ciğer g;; leri mına çağırmaya ve bıtıı"::;n ıvn.l'l:rltnn yolcularla mürettebatı kurtarmaya muvaffak olunca bütür dünya Markoniyi alkışlamış ve her devlet, vapurlara telsiz telgraf cihızı konulmasım kanuni bir mecburiyet — haline koymuştu. 1913 de Titanik gemisi battığı zaman yüzlerce yolcu yi & telsiz telgraf sayesinde kurtulmuş Mar- Mahkemelerde K L l T Av Derileri Sırra Kadem Basmış Trabzondan Istanbula Bünya- min namında birisi İçin av deri- leri gönderiliyormuş. Içinde nltı tane sansar derisi bulunan bir paket ortadan yokolmuş. Bunun üzerine şüpheler paket postaresi memurlarından Remzi Üzerinde toplanmış ve mahkemeyo verilmiş. Epey devam eden bu muhakeme neticesinde bu memur beraet etmiştir. Fakat paketleri teslim ederken tartması İâzımmış, bunu yapmamış. Bu sebeple vazifesini ihmal suçundan 20 lira ağır para cezasına mahküm olmuştur. Fakat bu ceza, mevkuf kaldığı günlere mahsup edilmiş ve serbest bıra- kılmıştır. Bir Gazete Baylinin Mahkümliyet! Mehmet Ali bir gazete bayli- dir. Küçük bir de dükkânı vardır. Iddaya göre dükkünda sattığı bu gazeteler için zabıtaya beyan- name verip izin almamıştır. Bu sebeple mahkemeye verilen Meh- met Ali bir lira para cezasına mahküm olmuştur. Türklüğü Tahkir etmişler Pangaltıda — oturan Madam Angin ile Siropi, şimdi Beşiktaş- ta, Akaretlerde oturan Bayan Sabiha ile Reşat bir evde oturu- yorlarmış. Madamlar, dikkatsiz- likle evin merdivenine yağ dök- müşler. Bu hal aralarında kavga çıkmasına sebep olmuş. Bir ara, Siropl ile Angin pis "Türkler demişler. Bu, bir iddiadır;ki şimdi şahitlerle ıspatı lâzımgelmektedir. Bu sebeble mahkemede şahitlerin dinlenmesine karar vermiştir.) Yanlış beyanname vermiş Ragıp İsimli bir zat Cereyan adında bir gazete çıkarıyormuş. Iddiaya göre matbuat kanununa muhalif olarak bir beyanname vermiş. Hbaylığın İsteğile Ragıp mahkemeye verilmiş. Mahkeme, bu suçu sabit görmüş ve 3 ay müddetle hapsine, 600 kuruş dava harcı alınmasına, fakat geç- mişi olmadığından bu — cezanın teciline karar vı-ııılı_l::__'_ “koninin şöhreti büsbütün artmış, bu faciadan kurtulanlar, önünde “Hayatımızı sana ıı:od- muz,, diye bağırmışlar ve ken- ğli.dnı bir âı madalya vermişlerdi. Markoninin şöhreti bütün dün- yaya yayılmıştı. İhtiraımın önünde eğilen kırallar, Cumhur reisleri ve dünyanm en meşhur âlimleri onunla tanışmakta, dost olmakta adeta birbirlerine — rekabet et- mişlerdi. Markoni; hayatta büyük mü- cadelelerle karşılaşmamış, diğer muhteriler gibi zorluklar, güçlük- ler çekmemiştir. Bunun için de bugün altmış bir yaşında oidı_ığ! halde, neş'esini hiç kaybetmemiştir. Bununla beraber Markoni çok cessur bir adamdır. Bir gün bir otomobil kazasına maruz kalmış ve gözleri görmez olmuştu. Dok- torlar sol gözünü Feda etmek şartile sağ gözünü kurtarabile- ceklerini ve bunun için de kısa fakat çok mtrap veren bir. ame- liyata lüzum olacağını söyleyince, Markcni hiç tereddüt etmemiş yapayalnız ameliyat odasına git- miş ve bayılt.lmadığı balde, sesini çıkarmadan bu ameliyatı yaptır» mıştır. Ameliyattan sonra kendisi ziyaret enen İta'ya liçesi onu eskisi gibi sakin ve neş'el bulmuş'ardır.