8 Sayfa SUN. FWVOAR Ziraat Bilgisi (*) Arıların Su ihtiyacı Geçen yıl gezdiğim birçok köylerde arıların susuzluktan kı- rıldığını — görmüştüm. Köylüler onları (yainız çiçekle geçinir) san- dıklarından kovanların azalışını, kırlarda çiçeklerin kıtlığına yo- ruyorlardı. Gerçi çiçeklerde tatlı — e- yun (— mektar'in) — bol olduğu mevsim'erde arılar daha az su harcarlarsa da sudan bitevi vaz- geçlikleri yoktur. İstedikleri za- man kolaylıkla su — bulamayan arılar bu yüzden yavrularını ye- tiştiremez — ve kırılmaya — baş- larlar. Kendileri de her zaman suya muhtaç ise de, kendi ihtiyaç- larından ziyade yavruların bes- lenmesi için gerek olan suyu aramak, arıları çok uzak yerlere kadar, gilmeye —mecbur eder. Hele fena havalarda, fırtınalı ve rüzüârlü günlerde arıların yavru- lara su aramk için çıktıkları yolk- dan bir daha — dönemedikleri çoktur. Fakat bir kovanın nüfusunu kıran sebep; — arıların” böyle su aramak yo'unda — kaybolmaları değildir. Onların asıl kökünü kurutan kovandaki — yavrulardır. Bir arının normal ömrü iki ay olduğundan — yeniden — yavrular çıkıp yerlerini doldurmadıkça o kovanın yaşamasına imkân yok- tur. Onun için bereketli bal ab- mak her şeyden önce kovan mevcudunun çokluğuna - bağlıdır. Bu da ana arının yumurtlama gayreti, yetişen yavruların bes- lenip yetiştirilmesi'e olur. Arı kurtları, büyüyüp kanatlı arı oluncaya kadar, bal, çiçek tozu ve —sudan yapılmış — bir hamur ile beslenirler. Eger yavruların 14 günlük büyüme çağında onlara çiçek tozu, bal ve kararınca su bulup mama yapamazlarsa hepsi açlıktan ölür. Ve kovanın yeni yetişen arıları olmadıkça da mevcudu gittikçe azalarak nihayet köreldiği görülür. Arıların bilhassa söylediğim şu yavru çıkarma mevsiminde su ihtiyaçları pek artar. Yapılan tetkiklerden anlaşılmıştır ki bir kovanın harcadığı su miktarı: Kânunusanide 1100 Gram Şubatta 1000 ,, Martta 1200 4, Nisanda 1940 ,, Mayısta , « Haziranda 1300 » Temmuzda 1120 - » Ağustosta 800 ,, Eylülde 1000 — ,, dir. Bu rakamlardan da anlaşılıyor ki su ihtiyacı yavruların çok yetişltiği Nisan, Mayıs aylarında artmaktadır. İşte bu — aylarda gerek yokluktan, gerek havaların fenalığından uzaklara gidip su bulamıyan — arılar — yavrularına *kovanda bal ve çiçek tozu ok duğa halde dahi - hamur yapa- mazlar. Böyle olunca da tam bal toplanacak bir sırada kovanda çalışacak İşçi bulunmaz. Onun için arıların her zgman kolaylıkla su bulabilme'erini göz önünde tutmak gerektir. Herhalde kovanların yakında su bulunması, eğer böyle hazır su yoksa arıcı husüsi kaplarla koymalıdır. Bu - kapları ruzgâr tutmıyan göneşli bir yere koymalı ve arıar.n içine düşüp ölmemeleri İç'n. üzerine de küçük tahta par- çaları atma'ıdır. Daha - tyisi “İncer —— — Tarihi Müsahabe ingilterede Cümhuriyet ! Bugünkü İngiltere Bir Krallıktır. Fakat Eski Cümhuriyete Çok Şeyler Borçlu... Onun İlk Reisi wı General Cromvell'dir On yedinci asrın ortalarına doğru İngiltere'de Üç ağzın sesi yükseliyordu ve milyonlarca ağız bu sesin önünde dilsiz bırakılmak isteniyordu. — Yalnız — kendileri konuşmak ve herkesi susturmak isteyen bu ağızlar Kral Şar'lın, Kont *, Strafford ,, un ve başpa- pass Laud'un dudakları altında açılıyordu. Strafford cesur bir adamdı, korku — nedir — bilmezdi. Aynı zamanda — kralı milletten üstün tutardı. Bundan dolayı da halka verilen siyasal hakları geri almak isterdi. Kral, kendi çıkarına uygun düşen bu düşünceyi pek beğen- diğinden — yıllardan berl — kurula gelen Kamutayı bir gün dağıttı, halkın hükümet işlerine karışma- sına son verdi, İstirafort, ortadan kaldırttığı kamutay yerina Haut, Commls- sion ve chambre etoltoe adlarını taşıyan iki büyük divan kurmuş- tu, Bunların biri devlet, biri de dia işlerine bakıyordu. Fakat her iki meclis, birer engizisyon biçi- minde idi. Sebepsiz adam hap- sediyorlardı. muhakemesiz vatan- daş asıyorlardı. Halk sızlanıyordu, söyleniyor- du. Hükümet — bu söylenişlere kamçı, zindan ve darağacı kuk lazarak cevap veriyordu. Ne dil ne kalem özgürlüğü vardı. Doktor Leighton adlı biri küçük bir risa- le yazıp hükümeti tenkit ettiğinden dolayı cellâda — verilmişti. — llkin kamçılarla dövülen, sonra kulak- ları kesilen, daha — sonra burnu ikiye bölünerek koparılan ve ya- naklarına mıhlanan bu adam ne sorguya çekilmişti, ne mah- keme önüne çıkarılmıştı. Zulüm ve işkence yüzünden göç de başlamıştı. Bazı bölgelerde halk toptan göçemen oluyordu, Amerikaya savuşuyordu. Hükü- met bu göç yüzünden ağır ziyan- lara uğrıyacağını sezdi ve göçe menliği yasak etti. Bu yasağın tepsilere kum koyup klüçük bir tesliyi baş aşağı kapamaktır. Testiden kumun arasına sızan suları arılar pek güzel emerler. Pek fena havalarda İise arılar dışarı çıkamıyacaklarından kovan- ların kapısından veya üstünden hususi kaplarla su vermelidir. Fenni kovanlarda bu, pek kolaydır. Çerçevelerin üstündeki kapakta yuvarlak bir delik vardır. Bu deliğe küçük bir kutu yer- leştirerek, kutunun deliğe gelen yüzüne ince ve küçücük delikler delnir. Içi de su ile doldurulur. Arılar bu deliklerden suyu emerek hiç dışarı çıkmadan yavrularını beslerler, Eski kovanlarda ise, kovanın arkasından içeri koymak gerektir. Çiftçi C Ziramt. huzusundakl müşküllerinlal serunuz, Son — Fosta'nın * ( Çiftçi ) el #ize cevap vereceklir. ortaya çıktığı gün Amerikaya doğru yelken açmıya hazırlanmış sekiz büyük geml vardı. Hükü- met memurları bu gemilere gir- diler ve içindekileri çalakamçı karaya çıkardılar. Ingiliz tarihinde ölmez bir #d olarak görünen meşhur Kromovell de bu göçemen- lerin içnde idi, dövüle dövüle geri çevri'mişti. Kromveli, bu acıyı » unutmadı, kraldan öç alm- ya ant içti, halkı alttan alta körük- lemiye koyuldu, Zaten içler dolup taşıyordu ve her- kes ayaklanmak için küçük bir İşa- (£ ret bekliyordu. ll- kin Iskoçya Pu- ( ritainleri ve I- landa katolikleri isyan bayrağını açtı, kanlı bir boğuşma başladı. Kral bu durun- da para bulmakı ihtiyacında — idi, başka türlü ordu- larını idare edemezdi, ayaklanan ları ezemezdi, ondan Ötürü bir l seçim yaptırarak adımı — bile işit- mek İstemediği parlâmentoyu açtı. Kromvel de saylav olarak bu kamutaya geldi. Salavlar para işini dile bile almadan Strafford ile Laud'un ipe çekilmelerini istediler. Kral, para bulabilmek ve ayaklananları ezmek kuruatusile bu dileği yerine getirdi, her iki dostunu kamuta- yın emrine verdi. Şimdi kral say- lavların kendine güleryüz göstere- ceklerini ve istediği parayı vere- CUMA 30 28 HAZİRAN 935 vA Arabi 26 Reblülevvel 1354 | Vahit v Çüzanl |Vasati Güneş ( Bdy 4 3) Öjğle &a1 | 13 16 ikdedi | 8 38 | 18 ig eeklerini umuyordu. Halbuki par- lâmento, idareye düzen vermek İçin bir takım kararlar viriyordu, ka- nunlar sıralıyordu. - Kral bu dü- rumdan kızdı, kamutayı dağıtmıya kalkıştı. Kimse emrini dinlemedi, hattâ hükümetin idaresi de say- lavların eliae geçti. Bunun üzerine kral Londrada duramadı, — kaçtı, York şehrine sığınd.. — Orada asker toplayıp Londrayı zaptetmeyi tasarlıyordu. Parlâmento ise büyük bir heye- can içinde ulusal vazilesini görü- yordu, halkı hürriyete kavuştür- muştu, kralı da ezmek çarelerini araştıfıyordu, Bu parlâmento tam dokuz sene İş bâşında kalmış ve tarihte — uzun parlâmento adını almıştır. Kralla halk, iki parti halinde karşılaşmışlardı, — dövüşüyorlardı. Kralın yanına toplananlıera kava- Merler, parlâmento bayrağı altına gelenlere “ Toparlak başlılara da Tetes-rond,, deniyordu. Kromvel, Toparlak başlıların başbuğu Idi ve kolaylıkla kralı yenerek İskoç- yaya — kaçırtmiştı. — Iskoçyalılar kendi topraklarına sığınan kralı dört yüz bin İngiliz lira alarak parlâmentoya satmışlardı. Krom- velin kurduğu bir mahkeme, bu millet sevmez — adamı asılmıya lâyık gördü ve astı. Işte Tİngilterede cümhuriyet bu hükümden sonra kurüldü, Kromvel'de Lürd Protector adile Cromwell (Kromvel) parlümentoda Cümhur Relsl seçildi. O, zertti. Yumuşaklığı sevmerzdi ve başa- ramazdı. Fununla beraber Parlâ- mentoya saygı gösteriyordu. Biraz sonra saylavlarla arası — açıldı, Bertiran gibi İş görmeye başladı. Porlâmento da onu yola getirmek için sertleşti, her istediğini geri çevirmeye koyuldu. Krumvel bu durumda tam bir müstebit gibi davrandı, bir gün yanına Üç yüz asker aldı, Parlâmentoya geldi, bütün saylavları kolundan tuttu- rup sokağa attırdı, binanım kapı- sına da “ burası kiralıktır ,, diye bir yafta Aastırdı. Bu suüretle uzun parlâmentonun Ömrü tü- kenmiş olduğu gibi Ingilterede de Kamutaysız. bir cümhuriyet ku- ruldu. Ingilteredeki Cümhuriyetin Tn- gilizlere getirdiği kazanç hayli boldur. Felemenk — donanmasını denizlerde egemen yaşamaktan gerl koyup © egemenliği Ingiliz donanmasına veren Krumvel'dir. Yüz sene muharebeleri sorunda biricik Fransız şebri olarak Tng- llıhkıpulırdı Randevuculuk Yapan Kadın Beyoğlunda oturan madam Haykuhi randevuculuk yapmak suçile mahkemeye verilmiş, mahse küm olmuş. Temyiz mahkemesi bu kararı bozmuş. Dün, birincl ceza hakyeri bu, bozma kararına uyarak davaya bakmış, kadının suçunu sabit görmüş ve kadının bir sene müddetle hapsedilmesine kendisinden elli lira para cezası alınmasına karar verilmiştir. * Bir Şebeke Mahkemede Davacı Taksimde boya fabrle kası sahibi Kemaldir. Suçlu: ler da Lângada, — Kazganisadi mahallesinde — oturan Gemlikli Mehmetle kardeşi —Ahmet ve Mehmedin metresi Eminedir. lde diaya göre suçlu Mehmedin Emi- ne ve Mediha isminde iki tane metresi varmış. Emine, hırsızlığa sevkedilmekte ve onun delâletile para ve eşya çaldırmakta imiş. Müddeiye ise Mehmedin teke liflerini babul etmiyormuş. Böye lece Emine, Taksimde boya fabe rikası sahibi Kemalin evine hiz« metçilikle girmiş 2000 llra çalmış, Kadıköyde oturan — eski Maraş saylavı Mithatın evine — girmiş. 150 lira da oradan aşırmış, sone ra Tahtakalede — eczacı Roberlia yanına kapılanmış. — 500 lira dg oradan çalmış. Bütün bu paralari getirmiş, Mehmede vermiş. Meht met de bunlardan bir (500) lirae lığı bozdurmak Üzere bir tanıdığa vermiş. O'adam İse alıp kaçmiş ve... böylece hâdise mahkemeye aksetmiştir. Yeni Neşriyat: Hukuk Fakültesi Mecmuası 1 Hukuk Fakültesi neşriyat kolu taraâe fından çıkarılan (İstanbul Üniversitesj Hukuk Fakültesi Mecmuamn)nın birinci sayısı Önemli imzaların, zengin yazıp larile çıkmışlır. Hukuk - Fakültesiniğ bütün profesör ve daçentleri bu mede muanını daimi yazıcılarıdır. ğgl(.ŞAZSINl ğ n Po BÜTÜN ÜLkEYİ HER GÜN lizlerin elinde kalan “Calala,, | Fransızlar fırsat bulup zaptetmiğ lerdi. Krumvel Dumkergue lima» nmı ele geçirerek kalenin ucus nu aldı ve Fransanın tâ böğrüne Ingiliz bayrağını dikti. Müstemlik ke siyasası da yine bu cümhurle yet devrinde enginleşti, birçok yerler Ingilizlere maledildi. Ingiltere Cümhuriyeti, kısa bir tarih olmakla beraber izi avırlare ca silinmeyen bir eserdir ve bur günkü — İngitere ©o cümhuriyet devrine çok şeyler borçludur. nt strin <emberine n En KA