28 Haziran 1935 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 11
SON POSTA OSMANLI SALTANATI GÖÇERKEN (Mütareke devrinin tarihi ) Her hakkı mahfuzdur. Yazan: Ziye Şakir No, 68 28/6/35 Divanı Harp Kararında Göz Alan Birçok Noktalar Vardı Harp esnasında, bu gizli mak- satlarımı tatbike başlamışlar; bu iş için de hapisanelerdeki malr pusları çıkarmışlar, (teşktlâtımah- susa ) namı altında bir komite yapmışlardır. Bu komiteyi, esbak emniyetlamumiye müdürü — Aziz, merkezlumum! azasından — doktor Nâzım ve Atıf Bayleridare etmiş- lerdir. Komitenin (adeta) erkânı- harpliğini de, merkez kumandanı Cevat Bey deruhte etmiştir. Bu teşkilâttâ istihdam edilen eşhasa, külliyotli paralar verilmiş ve bu teşkilâtın taşrada tatbika- tına memur olan cemiyet - rilesa- sından doktor Bahaeddin Şakir Beyin eline husust gifreler ve emrine otomobiller ve <abitler verilerek şark vilâyetlerine gön: derilmiştir. İttihat ve Terakki murahhas- larile ( cemiyete İntifa garezile mutt ve münkad bazı memurin İle salkal saffet veya ilcayı ceha- letle) ahaliden bazı eşhas da bun- lara muavonet etmiştir. Bunlar. ( taktili nüfus, nehbtt- emval ve nukut ve ihrakı mebâni ve ocsat, haetkiz, İşkence ve oza fozaylinl Ika) eylemişlerdir. Vakın bunları yaparken cins ve mezhep tefrik etmemişlerse de, (bu meyan daki mağdurinin kısmı mühimmi Ermeniler) dir. Bu baptaki (delâil ve berahin ve beyyinatı tahririye ve vesalki mutebere) ye gelincet Erzurumda bulunan Bahaeddin Şakir Beye gönderilen | Galatalı Halllin, ko- mitece tecriyesi matluptur. Ema- net, postaneden istirdat edilecek, icabında —ahaliye — verileceğinin tebliği) ibaresini muhtevi ve (Aziz, Atıf, Nazım| imzalı vara- kadır. Bu imzaların altında | mu- vafıktır: Cevat) tastik ve imzasile beraber daha altında da, (esbabı, hiyanet ve para toplamak) yazısı vardır. Diğer bir delil de, Mithat Şükrü Bey tarafından İzmit mu- tesarrıflığına — yazılan — telgraftır. Bu telgrafta, | sergerde cem ve tedarik ve mahpasların tahliye ettirildiği) yazılmaktadır. Teşkilâti mabsusanın evrakı arasında bun'ara mümasil vesaika tesadüf olunmaktadır. Fakat bun- lardan mühim kısmımıı, Merkezi umuml evrakı İle aşırıldığı anla- şılmaktadır. Hânıharpten hayli müddet ak- dem, — barekâhharbiyeye — niyet olunduğu ve bunun, cemiyetçe kasit ve arzu olunduğu, 17 Ağustos 1330 tarihinde kâtibi umumi Mithat Şükrü Böoy imzasile ve Er« zurum valisi vasıtasile Bahaettin Şakir Beye olan iş'ardan istidlâl elunmaktadır. ) ( Diyarıbekirde ika edilen k> tal ve focayiin, firari Talât Beyin(1)| İğmaz ve teşvikile tevali ) eyle- diği, Zor mutasarrıfı Ali Suat Boyin şifreli — telgrafile teeyyüt eder, ( Dahiliye nezareti — kalemi mahsus müdürü Ihsan Beyin Kilis kaymakamı iken; Dersandetten Halebe — gönderilen Abdü!lehat Nuri Beyin, tehcirin Imha makdsa- ——— Salrsranı Talit Paaa ( Gezgin Mektubu Sayfa 11 Sofyanın Bellibaşlı Cad- delerinde Birkaç Saat Ecnebi Seyyah Grupunu Gören İzci- lerin Derhal Adımları Gerıldi Li ı—ı/..u Pi 'Jur Ç:/ c'.ı. N '."' ç vam w"; .-ır' —:.r'_rı—ı/ .. _,ı_, — !WJ/ -OLJJ.J’ ı .. V».»'l—-u’ * —f.o_'./ wcı,../,ıı.!—j n A İK ) d! | I.; oei .. l y li çi ;”.-ıtı- Sdu w» . At> : 5 Dep ;v"ıu*.:'.lı_' YA Aıîî_p eeet fer A ”a o'r ğ 20705i K a - "'--'A".'o——ıc Yaş di dina müstenit bulunduğunu ve " ben Talât Beyle temas ettlm. Imha emirlerini bizzat aldım. Memleketin selâmeti bundadır. ,, diyerek kendizini ikaaa çalıştığını) söylemektedir. Bahaeddin Şakir Bey tarafın- dan, Elâziz valisi Sabit Beyo, ( oradan savkedilen Ermenliler, tasfiye olunuyormu?. Eşhazı mu- zırra İmha ediliyordu?. “Yoksa sadece sevk ve İzam iİle mi iktifa ediliyor ) surotinde şifreli bir tek graf çekilmiştir. O arada Elâziz Ittihat - Te- rekki müfettişliğinde bulunan Rer- neli Nazım Beyin elyevm hali fi- rarda bulunması, bu teşkilât ile alâkasını göstermektedir. Samsun kâtibi mesulü Rüştü imzasile Mitat Şükrü Beye çekilen ve onun tarafından da Doktor Nazıma verilen bir telgrafnamede ( beşinci çete olarak Tufan ağa kumandasile ellibeş kişilik bir çete motör İle yola çıkarıldı. | denik Adliyede Yaz Tatili mesi; Teşkilâtı Mahsasanın, Ittihat- Terakki Merkezi Umumlsi ile alâkasını ıspat eder. Bursa Itühat - Terakki murah- hası tarafından Merkezlumum!ye gönderilen tahriratta, | canilerin, şakilerin, — Teşkilâtı Mahsusaya mukayyet ) oldukları bildirilmek- tedir. Halep'te gyüzeteci ve ajans tâbli Agâh Bey, Zor Mutasarrıfı Salih Zeki Beye: * Senin için on “bla - Ermeni imha etti diyor ;, demiş ve Zeki Bey de buna karşı * benlin namusum var, On bine tenezzül etmem. Daha çık baka- hm ,, cevabını verdiği - Agâh Bey tarafından - rivayot edilmektedir. Trabzon meb'üsu sabıkı Hafız Mehmet Bey, | Karadeniz sahille- rinde Ermenilerin kayıklara ne suretle irkâp ve gark edildikleri Talât Beye bildirmiş İsede, vali Comal Azmi hakkında bir şey yapmadığını | ifade etmiştir. (Arkası var) İhtisas Hakyerinde Nöbetçi Mahkemelerin | Takas Suiistimali Ve Ku- Listesi Geldi Müddelumumilik 20 temmuzda yaz tatili yapacak olan mahke- molerin bir listesini Hak Bakanlı- ğına göndermişti. Her sene İs- tanbulda Iki hukuk İki ceza mahkemesi — nöbetçi kalıyordu. Bakanlık bu sene nöbetçi mah- kemelerin sayısını artırmaya ka- rar vermiş ve dört hukukla iki ceza mahkemesinin möbet tuta- caklarını dün müddeiaumumiliğe bildirmiştir. Bu sene aslıye birinci ve ikinci fcezalarla birinci, ikinci, Üçüncü Hukukla ikinci Ticaret mahkemeleri nöbet tutacaklardır. Müddeiumumilik — yalmız — ikinci Hukukla ikinci Ticarti göster- mişti. Ölüm : Arkedaşımız Hakkı Süha, kardeşi muallim Mehmet Esrarı kay- betmek felâketine uğradı, Mehmet Esrar 36 yaşında, Iyi yetişmiş, değerli bir. gençti; yurda — faydalı — olmuş, memleket çocuklarının yetiştirilme- sinde hizmeti geçmişli; ölümü alle- sile birlikte kendisini tamyanların hepsini derin bir acı içinde bırak- metr, d maş Kaçakçılığı Meseleleri Takas suüistimali tahkikatının bittiğini, 800 sayfadan fazla tutan evrakın ihtisas müddeliumumiliğine verildiğini bliyoruz. ve bunu biz yazdık, Bir sabah arkadaşımız yoktan yere bu haberin asılsız olduğunu yazmıştır, haber doğ- rudur, Evrak Sinci ihtisas müd- delumumiliğindedir. ve yazdığ- mız gibi — dünden itibaren de tetkikine — başlanmıştır, yakıada mabkemeye de intikal edecektir. Avrupadan kumaş kaçakçılığı yapmaktan suçlu olan Beyoğluk nuün bazı maruf kadın - terzilerine ait evrak da ihtisas müddiumumi- Hiğine verilmiş bulunmaktadır. Bu terziler meyanında maruf kadın terzisi Feğaro da vardır. Bu da- vanın da bugünlerde rüyetine başlanacaktır. Kayıp — İstanbul İthalât gümrü. gönün 14748 10/1/35 günlü beyanna- me ikincisi zayi oldu yenisini alaca- gunmdan hükmü olmadığı iân olunur. Karnik Yusufyan (374) Sofya, ( Hususi ) — Sofya'nın Aleksandr meydanındaki bir âbl- deye doğru yürüyoruz. Rehberi- miz türkçe konuşan Bulgar: — Bu Rus “ padişahı ,, Ikinci Aleksandı'ın heykeli.. 93 muhare- besinde Bulgaristana iyllik yap- tığı için bu heykel dikildi, dedi. Bulgar tercümanımız — ihtimal, acı bir tarih safhasını tazeleme- mek için, bize karşı nezaket gösterdi, sustu. Fakat heykele bakarak onun yarım biraktiıkla- rını ben kendi kendime tamam- ladım. Tereüman fikrimi — anlamak Istiyormuş gibi diğer arkadaşla- rile yüzüme bakıyordu. Bisi, busust bir ehemmiyetle bu âbi- deyi görmeye sevkedenlere, tered- dütsüz cevvap verdim: — Evet; dedim. Bulgaristanın merkezinden — yükselen güzel bir minnet âbidesi.. x Gün pazar olduğu için Sofya sokakları çok kalabalık.. otobüs geçit bulabilmek için sık sık duraklamaya — mecbur — olüyor. eaddelerden bir sel gibi akan Insanlara — bakıyorum; - içlerinde şık bir kadına, bir erkeğe rast- lamak — imkânsız gibi.. hemen bütün Bulgar kadınlarının giy- dikleri Bulgar çuhasından basit birer kostüm tayyor, erkeklerin sırlındakl de aynı mata'dan blir elbise.. bu iktınadi İşarate ve bu iktısadi —İşareti doğuran ruha gibta ettiğimi burada gizlemeye- ceğim. Yanımızdan, önlerinde bando muzika — olduğu hbalde Bulgar izecileri — geçiyor. Kenarlarında tavuk kanadı sokulu yeşil şapkalı, yeşil elbiseli ve ayakları çarıklı izciler takım takım yürüyorlar, Başlarındaki Oymak beyi bir ecnebi| seyyah grupunun yanından geçtiklerini farkedince arkasına döndü; Bulgarca bir emir verdi, Çocukların — adımları — gerildi, kaldırıma olanca kuvvetile çarp- maya başladı: Gösteriş.. * — Burada inelim. - Sofyanın en büyük - kilisesini gezeceğiz! Seyyahat gitlerimiz bizi Aleksandr meydanında büyük bir kiliseye soktular. Sofyanın mevcudiyetile iftihar duyduğu bu mâbedin adı * Aleksandr Nevski ,, kilisesidir. 1892 de İnşasına başlanan bu kilise 1922 de yani tam otuz senede bitmiştir. Büyük Inşaatın cüz'! bir kısmı Bulgarların parti- si de Çarlık Rusyanın Rublelerile başarılmıştır. Sofya'nın ıübeilııdı yükselen bu kilise buram buram günlük kokan — ortodoks — taassubunun ağır havası içinde, hıristiyanlığın bütün hurâfe ve efsanelerinin birleştiği bir meşherdir. Ahmet Naim Evlenme : Şehrimiz muteber tüc- carlarından Bey Hasan Cemalinin kerimesi ve #sinemacı Bay Kadr! Cemalinin hemşiresi Bayan Nevin ile sabık ordu — kumandanlarından Mehmet Ali Poşa mahtumu Buy Asim Alinin akitleri dünkü gün Tokatlıyan otell salonlarında her iki — tarafın akraba ve dostları huzurile icra edil- mlştir. Sofyadü İkinel Aleksandrın heykeli Numarasız Evlerde Oturanlar! Başvekâlet umum İatatistik mü- dürlüğünden: 1- Nüfus sayımıma esru olmak Üüzere Bölediyelerce — biltün binâalara numara konulmaktadır. 2 - Numarssiz Binalarda oturunlar hükümete haber vermeğe mecburdur- lar. Oturduğu bina numarasız olduğu halde haber vermiyenlerle bu numas raları borzan, silen ve kaldıranlar içli para cezası vardır. Bir Falcı Evinde Fala Eakarken Tutuldu Polis şüphe üzerine dün Be- yoğlundu Sakızağacında oturan Madam Surpikin evial basmış ve beş altı yabancı kadın bulmuştur. Bunların hepsi de fala baktırmak için geldiklerini söylemişler v ortada falcı'ığa ait birçok kökler, kemikler ve mumlar bulmuşlardır. Surpik dün müddelumumiliğe ve- rilmiştir. Ikinci Müstantik tahki- kata elkoymuştur. Çekmeceden 30 . Lira Aşırmış Kasımpaşada Bahriye cadde- sinde 47 numaralı dükkanda tat- he Ali, polise müracaatla bir lddiada bulunmuştur. Bu iddiaya göre, Alinin çırağı Hasan, çekmeceden 30 lirayı aşı- rıp savuşmuştur. Polis bu müracaat Üzerine çı- rak Hasanı aramış, bulmuş, ve filhakika bu hırsızlığı yaptığınt itiraf ettirmiştir. Fakat Hasan, bu hırsızlığı, kondisinin yapmak istemediğini, saatçi Hüsameddin isminde birinin teşvikile bu işi yaplığım ilâve etmiştir. Zabıta, tabil bu iddiayı da nazarıdikkate almış, Hüsameddini de yakalamıştır.
