28 Haziran Siyaset Alemi İngiliz Sıyasası Faaliyette İngilterenin menfaatl demek, aymı uamanda sömürgelerinin (müstemleke) menfaati — demektir. — İngiltere — ile sömürgeleri ise gu bildiğimiz büyük ratorluğu kurumuna şekil verli ir ulus, bulunduğu bölgenin dışında sömürge siyasası gütmek istediği takdirde, İngiliz İmparator- luğunun menfaatine aykırı bir yol tutmamıya dikkat etmelidir. Çünkü: İngiltereye karşı «#ömürg siyasası güdülemiyeceği tarihi bir realitedir ve 19141918 savağının kurbanı olan Almanya, bunun eanlı bir delilidir. * Habeşte güttüğü siyasa müna- sebetile — İagiliz — menfaatleri — ile çatışan — İtalyanın da — Almanyaya benzer bir yanlışlık yapmak üzere olduğunu bütün Fransa haykırarak bağırıyor. — Avrupada, — Almanyaya karşı İtalyayı beraberinde görmek isteyen Fransa için, onun böyle bir hataya düşmemesi, çok- Önemli bir iştir. Çünkü: Akdeniz içinde girintili bir burun teşkil eden İtalyan yarım adasının bu denizden bülün çikış delikleri, hartalara göre kapalıdır: Malta adı bir. İtalyan toprağı olduğu halde İlılynyı tarassut eden bir İngtllı kale- aldir. Ötede Süveyş kanalı vardır ve yine bir İngilir geçididir. Şap denizi ve Mendep boğazı ise Habaeş toprak- larının hâkimiyeti altındadır. Hindin başlıca yoludur. İngiliz İmparatorluğu- nun hayat damarıdır. Bu yolu tutmak için değil midirki İngiltere Südanla Mısırın üzerin& çullanmıştir! Halbuki Südanla Mısırın hayatı Nil irmağına bağlıdır. Nilırmağının böllibaşlı kollarından birl ise, Habeşten fışkırarak haz alır, Şu hale göre İtalyan emelleri, İn- gilterenin ana menfaatlerile karşılaşı» yor bir — taraftan — Asyadı pon emperyalizminin ihtirası, diğer taraf. tan İtalyanın Hint yolunu tehdit eden iştihamı, bir İngiliz-Alman deniz an- laşması ıokllndıî. alâkadarlara lik Ahtarı yapmıştır. sİyasası, şimdi eeki durıuıılulunıı'.::ı.uk-ı. ve fanl bir hale gelmiştir. Bunu anlamıyanlar için büyük inkisarlar vaitlidir. Süreyya Almanyade Oturan Yaban- cıların Yükümü Londra, 27 (A.A) — Berlinden bildiriliyor: Almanya'da oturan bütün yaban- cılar ve gezginler, kabine tarafından #son defa çıkarılan hava korunması kanununa göre, bir uçuş yapmak yükümündedirler. İngiliz İ f | SON POSTA Varda, destur! Japon Emperyalizmi geliyor ! — Habeş - Italya Davası İngiltere İle İtalyanın Anlaşamama- ları Da, Müşterek - Elbirliğini Tehlikeye Koyuyormuş * Petit Parisian ,, 256 Ağustosta Uluslar Kurumunda yapılacak konuş- maların, İtalyanın Cenevreden İ..ı'"[' ması ile sonuçlanmaması için, İngil- terenin yeniden araya girmek teşeb- büsünde bulunacağını ve — Edonin cırhuı geçerken Lâval ile yapacağı onuşmalarda bu meselenin böyle bir durumla çarpışacağını kestirmek- tedir. İngiliz Gazetelerinin Dedikleri Londra, 27 — (A. A.) — Mornin Post gazetösi, Habeş meselesi hak- andaki anlaşamamazlığın — İngiliz - talyan elbirliğini tehlikeyo düşürdü- günü oııııloı yazmaktadır. İngiliz * İtalyan konuşmalarının iyi adai 'o-ı'ını vi der ıoy:ı ki : “Bakanımız, lıılltırnlıı. Fransa ve İtalyadan ayrılarak Almanyanın kolları arasına atılmak niyetinde ol madığını İtalyan kamuyuna umarız ki anlatmıştır. Times, İngiliz siyasasının, Tuna ve doğu Avrupa güvenlik andlaşmalarına karşı iyi niyetler beslediğini yaz- maktadır. Habeşistan Anlaşmak İsteğinde Londra, 27 (A. A.) — Adisababadan —e Hayat sürer, gider. — Onun istediği heyecanları da bulmak, aramak kabildir. Fakat o genç kızlık mevsiminin ilk sevgisindeki bal.. iddia ederim ki onu tekrar bülan yoktur. Emin Tosun Bey biraz uzun #üren düşüncemden Ürkmüş gibl başını yere eğmişti. Sesim titremeden cevap verdim: — Peki efendim. Annemle de görüşürüz. — Teşekkür ederim. Çok te- şekkür ederim. Şimdi yanımda bir mektep çocuğu gibi ayaklarile kaldırım- ları döverek “gidiyor. Bana kuru- lacak yuvanın neşesinden saade- tinden bahsediyordu. Kulaklarım ugulduyor, Gelip geçenlerin yüzümden birşeyler anlıyacaklarını zannederek ken- dimi toplamiya çalışıyordum. Bu ne ağır bir karardı. Annem şaşıracaktı. Arkadaşlarım belki de inan- miyacaklardı. - Fakat içimde gittikçe artan bir sevinç belirmişti. Mısırlı zen- gin kadının vadettiği motör uğ- runa sevgisini yenen adama karşı bu harsket tam yerinde bir cevap olacaktı. Gurürüm şahlanmıştı. Ilk sevgiler narin bir vazo gibi hoyrat bir hareketle kırılmiya mahkümdurlar. Bunu romanlarda şiirlerde okumuştum, anladım ki bunu yazanlar haklıdırlar, Fakat buna şunu da ilâve etmek lâzım. Hakaret gören ilk sevgilerin hıncı, kini de okadar sert oluyor. Bu sertlik belki © hıncı, o kini du- yanların hayatını da zehirliyor. Fakat öyle acılar vardır ki onu içine sindirenlerin duydukları vahşi zevk belki en büyük sandetten daha tatlıdır. İşte ben bu kararı verdiğim zaman o kinden, hınçtan gelen acının zevkini tadıyordum. Bu —kararda yalnız Emin Tosun — Beyin arzusu — değil, hayatımın bundan sonraki plânı, proğramı da var. Kalbimde ne zamandır açık duran bir yıpfıâıı çevrildiğini hissediyordum. Gu- rürumun bana duyurduğu intikam zevki en büyük sevgilerden daha leziz ve Üstündü. Artık düne alt defteri ebedi bir imanla kaparken sesim - titredi. Dally Telgraf'a bildirildiğine göre, Habeş hükümeti Eden'in çalışmalarına yırdım edebilecek bir durum takın- mak isteğindedir. Habeşistan, ülkenin erkınliğine ve toprak bütünlüğüne x>rar vermemesi şartile İtalyaya Habeş'standan eko- nomik asığlar verilmesine karşı ge'. meyecektir. Gazete, Habeş'standa tren yolu yapmak — imtiyazının — İlalyaya — bir toprak koridoruna sahip olmak ve bu koridoru kendi kuvvet'erile korumak vermemesi lâzımgeldiğini adır. İtalyanlar İse Durmadan Asker Gönderiyor Kagliari, 27 ( A. A.) — Kuirinala vapuru, on beşinci bölük aekerlerini ve bazı fen kıtalarile bir miktar da levazım alarak doğu Afrikaya gitmek Üzere yola çık__n_ıı,tu. Ka Z x — ue Belzano, 27 (A.A.) — Kara gömlek- lilerden gönüllü olarak bazı müfreze- ler döğu Alrikaya gitmişlerdir. Amerika Ve Habeş Nevyork, 27 (A.A.) — Amerikanın Habeşistandaki yeni işgüderi, Henson İtalyan-Habeş Ihtilâfında Amerikanın #adece gözçü kalmak siyasasına devam edeceğini ve ancak kendi tebeasının sölümetini korumakla iktifa eyliyece- gini söylemiş ve: — ,Amerika, Habeşistanın tecim- Jale apar.manının önündeyiz. Emin Tosun Beye: — Onlara birşeyden bahset- miyelim, dedim. Maksadımı anladı. Görünüşü gibi değil, ince bir adam, Selâmi evde yoktu. Celileyi şezlongta, biraz soluk, fakat neş'eli bulduk. Emin Tosun Bey çok sevilen ve sevilmesini bilen insanlara vergi becerikli bir talâkatle-geçen hâdiseleri âdeta eğlenceli bir senaryo gibi anla- tıyordu" — Sizin nişanlı nerede yal Ona güzel blr ikiçifte 1smarladım. Fakat bu onun hakkı, Yalnız siz ne İstersiniz onu da söyleyin ba- kayım. Emin Tosun Bey o kadar sa- mimi, teklifsiz görünüyor ki insanı sıkmıyor. Gülerek baktı: — Daha iyisi bunu arkadaşı- nıza bırakın, Biz beraber birşey düşünelim. Bana iyi ve sevimli dostlar kazandıran bu kazanın birer hatırasını saklıyalım olmaz mı ? Konuşmasını seven, gülmesini isteyen, — yaşamasını bilen bir adam, Bir saate yakın burada geve- zelik ettik. Beraber gelmemize bir sebep olabilirdi. Fakat çıkmakta mâna yoktu. Deniz Silâhları Meselesi Londra, 27 (A.A.) — Lord Londan- derry Lordlar kaumarasında Lir sor- guya —cevap vererek umuümi bir antlaşma meticesi olarak — İngiltere kendi — filosunu azalttığı takdirde Alman — filosunun da — azaltılacağını söylemiş ve demiştir ki: — “Şimdiki Fransırz deniz kuvvat- lerine İngiliz kuvvetlerinin yüzde elli nisbetini veren İngiliz-Alman antlaş- ması, Fransays, Almanya üzerine | devamlı bir üstünlük temin etmekte- dir.,, Arsıulusal Yazıcılar Kongresi Paris, 27 (AA) — Arsulusal yazıcılar — konagresi, — konuşmalarını bitirmiş, “ Kü türün korunması için arsıulusal yazıcılar birliği ,, kurulması kararı — ile kapanmıştır.. Muvakkat merkezi Paris'te olen bu birlik başta 12 kişilik bir başkanlık heyeti bulu- nan 112 üyelik bir böro tarafınden yönetilecektir. Stratosfer Balonu- nun AÂrizası Moskova, 27 (A. A,) — Stratosfere bir uçuş yapan balonun yersel bir aksa yüzünden balonun sür'ati arttı- gından ba'onu yegriletmek için ku- mandanın emrile tayfafan — Verigo 8500 ve Pril'outkide 2500 metreden paraşutle atlamışlırdır. Zille, düşmek tehlikea'ni göza elarak balonun tinin sathına tırmanmak suretile metre yüksekliğe çıkmış ve aletlere bir gey olmasın diye fevkalâde bir itiyatla balonu — yere indirebilmiştir. Tayfaların bu — fedakârlığı — takdir edilmiştir. Londradan Felemenge Altın Sevki Londra, 27 (AA) — Bu hafta içinde Londra'dan Hollandaya tayyare ile iki ton altın gönderilmiştir. sel gelişiminde ve başlıca Nil nehri Hzerinda bir - baraj yapılması hususun- da çok ilgilidir. ve bir Amerikan sosyetesinin bu İşi Üzerine alması muhtemeldir.,, demiştir. Südan Ve Mısir Hanya, (Girid) ? (ALA.) — Tan ölü sularını paylaşma işi ha idan ve Misir hükümetleri başlanmış olan müzakerele edilmektedir. Bugüne değin bu iki hükümet, Adisababa kongrasına iştirak etmek üÜzere Habeş İmperatoru tarafından vuku bulan davete cevap vermişlerdir. Emin Tosun Bey giderken ben kalmak İstedim. — Yook küçük hanım, dedi, ben buraları pek bilmem. Hiç olmazsa caddeye kadar beni çıkar bakalım, O kadar tabit ve- samimi görünüyor ki İnsan kapılıyor. Moda caddesine çıktığımız vakit gülümsedim : — Zannederim buradan İske- leyi bulursunuz artık ! O da güldü: —O kadar meşgulüm ki lskeleyi değil, kendimi kaybet- mekten — korkarım. — Kararımızı annene sen mi açacaksın, ben mi teklif edeyim. — İkisi de olur. Yalnız anne- min kendine göre düşünceleri yvardır. ve onun düşüncelerine hürmet ederim. Müsaade edrseniz buna kat'i bir karar şekli ver- mezden Önce onün fikrini alayım. Bana perşembeye kadar müsaade ediniz. Emin Tosun Bey durakladı. — Ooo.. Aşağı yukarı beş gün, “ — Peki çarşambaya olsun. — Çok geç. — Pekl salıya öyleyse. —hl:ğuınpıân. Gel zar! apalım. biz Sokak :dııııdıld bu pazarlık ikimizi de güldürmüştü. — Peki, dedim. Pazartesi gü- | lçgüveysi Olmak İyi Bir Şey Değildir “ 20 yaşındayım, kimsesizim, Tah- silim ilk. Mesleğim terzilik. Kendimi idaro edecek kadar kazancım var. Komşulardan birisi bana kızını vermek istiyor. O da fakir ve çalışarak haya: tını kazanaa bir kız. Bu sebepten kor- kuyorum. Zengin bir aileye içgüveysi girmek ihtimalini — düşünüyotrum da, fakir bir kızla evlenmekten çekiniyo- rum. Siz ne dersiniz? ,, Ş. Ali İstanbul ]çgllvıyıl olmak, istiklâle alış- mış bir genç için hiç de aranacak bir şey değildir. Az kazan, az ye, fakat kendi paranı ye. Kadının parasından hayır olmaz. Hal ve vakti seninkine benzeyen bu genç kız tam sana göredir. Biribirinize kusur bulmanıza imkân yoktur. Gül gibi geçinir gidersiniz. - x Istanbulda A. Sorduğunuz — sualin cevabını vermekte mazurum. * Beyazıtta Zeki Mes'ut; Başka birini sevmemiş olsay- dınız, karınıza dönmeyi tavsiye ederdim. Fakat bir sını sev- dikten sonra tekrar gerl dönmek hem sizi, hem de sevdiğiniz kızı bedbaht eder. Bundan sonra artık eski karınızla geçinemezsiniz. Ço- cuğunuzu sevgiliniz kabul ediyor- sa, bence Ikinciyi tercih etmelidir. Fakat karınızı tekrar sevebile- ceğinizi zannediyorsanız, geri dön: mekte fayda vardır. * İstanbulda Şevki; Acıklı hikâyenizi okudum. Ne- tice kanuna dayı , kanun merhamet bllıııu..?;l yaşına kadar çocuğu anasına bırakır, Yedi =ndıu sonra babası ala- bilir. aa birçok var- dır. Belki bir baba için acıdır amma, bu, böyledir. TEYZE Çin-Japon Geçimsizliği Düzeldi Pekin, 27 (ALA) — Çin morkezi hükümeti Japonlar tarafından Chahar flbaylığındaki — Sang-Pey'de — çıkan hâdiseden sonra ilöri sürülen bütün istekleri kabul etmiştir. nü size telefon ederim. — İstersen o akşam Kadıkö- yüne geçeylm. — Olabilir. Fakat İsterseniz telefonla ştükten sonra.. — Anladım. Peki, pazartesi günü telefon etmeni bekliyeceğim. iş inl uzattı. — Parartesi günü, — Evet. Ayrıldık. Ne garip adamdı. Biraz bizlm mektepteki — resim hocasına da benziyordu. Yuvarlak yüz, biraz kısa boy, parlak gözler... Bu adam —muhakkak ki ömründe hiçbir şeye kızmamıştır. Sinirli insalar yüzlerinden bellidir. Çizgileri başka türlü olur. Emin Tosun Beyin yüzü perdahlanmış gibi gergin| Kafam suya düşmüş bir meşin top gibi ağır.. Bu yirmi dört saat içinde neler oldu, neler geçti. Hayat tesadüflerle — doludur derler. Kim derdiki iki yıldır bütün sevgimi ve Ümidimi başına koyduğum insan beni aldatacak, kim derdi ki felâketle neticelene mesi ihtimall olan bir kaza ha« yatımın yolunu değiştirecok. Kendi kendime gülüyorum. — Dün — tanıştığın ademla bugün nişanlan.. Bunu bir arka- daşım yapsa şaşardım ve saçma bulurdum. Aylarca bir arada kay- naşmadıktan sonra İnsan bütün hayatını bi ğliyacak — bir. karar verir mi? ( Arkası var|)