jiso Önceden düşünüp kestirilmiş Hdi © &maca doğru bhiç İrkilmeden el Töyebilenlerimizden sayısı pek g| tür ve çokluğumuzun hayatında ge| | oynayan hep tesadüftür. ljw Eğer Henri Ford annesinin || Sasının söylediklerini dinleseydi |igün nihayet bir çiftlik küâhyası aktı. Fakat günün birinde !lııııı buharla İşleyip yürüyen ) araba çıkınca hevesi, asıl Mlunu buldu ve bir zaman sonra L'lllnku otomobillerin — mueidi ÜİI u, A|,, Eğer Edison İik asmacında seydi devrinin belki bir coğ- İya öğretmeni olurdu. Fakat bir oyuncak geçmesi onu Vmızin en büyük bulucusu yaptı. 4, Tesadüfün hayatımızda yüzde " t Gmil oluşu bir kaldedir hükmünü her sahada gösterir. DÇ A bakınız, size bugün ta- ::—ık istediğimiz rejlsör Kırıs- ü Jak ta bugünkü yerine ) .:iıt-i böyle bir tesadüfe borç- lur. v w Ona annesi babası: — Mühendis ol! demişlerdi. da mühendis olmıya karar Mişti. Lisede hep, Fransanın Yüksek mühendis mektebi Ecole des Ponts et chaussös'e U edilebilmek için müsabaka h'hlnlınnı kasanmıya — çalış- u. Bu, elinden gelmeyince Mar olmıya karar verdi ve ilk W_' olarak ( Ecole des urte de- h AHF) e girdi.. Burada “ süs ’ldı“ » öğrenecekti. Fakat bu« & da bir tesadüf işi değiştirdi. N Bir arkadaşı sinema salonları .':hllıı afiş yapıyordu. Bir aldığı siparişleri yetiştireme- *Ş oudan yardım istedi, (Kırıstiyan Jakjın resime isti- vardı. İşe başladı, ve bu onun sinema — alanına Mleşhur. bikte * özlü bir Amerika 0 Vei bir rejisör alır, bir çalışıldığı tHiyatroya bir köşeye bugün ’l.eriı, prova edilecekti., — Ylisör — Edildi ya.. 00 v 06 lüğüne Genç S o v . Tesadüfler Serisinden Birkaç Misal ! Duvar Afişçiliğinden FilmRe- Yükselen Bir an’a_tkâr ! w——;' SA K SA GA ) Holiyrood'da yildiz haline gelen küçük bir san'atkârı Anna Sten girmesi için bir başlangıç oldu. Önce salonlar hesabına afişyaptı, sonra stüdyolar hesabına resim yaptı ve nihayet küçük bir filmin dekorlarını yapmayı ona verdiler Henri Russel, Jüllen Duvlvler gibi tanınmış rejisörlerin emri altında çalıştı. Günün birinde de rejisör- lerden birinin — bir yardımcısl hastalanınca ona: — Gel gu işi yap, dediler. Bu ikinel tesadüf onu dekor- culuktan çıkardı, rejisör yaptı. Tllk eseri ( Altın teneke Le Bidon-d'or ) dur. Bu filimde Ray- mond Kordy yıldızdı, muvaffak oldu, ve yenl rejisör için de mu- vaffakiyet yolu Başlıca escerlerini ihtimal hatır- iktor Hugonun Ölüünden Sonra.. ĞĞ görür. —— _.""rrîıl— b.l-_h Fredeik Març Vilitor Hugonun söfillerinli (Jan Valjan) açılmış sayıldı. 3 * k ğ rolünde Muharrir — Ne vakit ? Rejisör — Az öncel larsınız: Fernandel ile birleşiyoruz, 382 inci madde, Feci tehdit, Bağlı dil, Yalnız kadınlar kompartımanı, Imdat çanı gibi vodvillerdir. * Az önce bir gencin hayatında tesadüfün büytük bir rol oynad- ğını söylemiştik, gösterdiğimiz ilk iki misal bu tesadüf rolünün yana (lehte ) çıktığını gösterir, fakat iş herkes için böyle değildir. Kırıstiyan Jak bugün için mu- vaffak bir rejisör sayılır, kazancı da çoktur, yalnız acaba ilk iste- diği gibi mühendis olsaydı, daha iyi bir mevkie gelmiyecek mi (di? Zira unutmamalı ki, — «n vefasız meslek sahne mesleğidir. Fakat bu hususta şimdiden bir şey söy- lenemer, istikbali bilmiyoruz. Muharrir — Canım, eserim değildi. Rejisör — Nasıl değildi ? Si- zinki idi, yalnız bam — yerlerini değiştirdik. o benim ikisi de senaryo itibarile yekdi- ğgerine çok benziyorlardı ve eserin aslına tamamen sadık kalmışlar- dı. Fakat aynı eser şimdi üçüncü kere olarak, Hollyvood'da yapıldı. İlk senaryoyu | Raymond Bernard ile birlikte yapmış olan Andre Lang bu sonuncu —eseri gidip görmüş, gördüğü zaman da göz- lerine İnanamıyarak: — Bu, Viktor Hugonun sefik leri değildir, demişlir. #vPBVVSUR. — Haftanın Amerikada “Devil dogs of the air,, adı ak tında yeni — bir film yapıldı. ğ Türkçemize “Ha- — va Şeytanları,, & Mi ile — çevrilebilir. Eğer — tayyare canbazlıklarını seviyorsanız, pi- lotluk hakkında ilk bilgileri öğ- renmek İsteyor- sanız, büyük tey- yare kuvvetleri- nin yayılıp yük- dar oluyorsanız, hele motoru alev içinde kalmış, yahut bir kanadı sakatlanmış bir tayyarenin verdiği heyecandan zevk alıyorsanız, tav- siye ederir, çok iyi bir propagan- da vasıtası olduğu için Amerika kuvvetlerinin de iştirake razı ol- dukları bu filmi — seyrediniz. İçinde deniz kuvvetlerinin manev- raları da vardır, fazla olarak bü- tün bu kuvvet gösterişlerine, in- ce “duygulu bir gönül masalı da karıştırılmıştır. Oynayanların ara- sında Jams Kagney ile Mar- geret —Lindsayı — bilhassa mw- vaffak olmuş sayıyorlar. x Amerikada ( Tmvo ulone, ikl- miz yapyalnız) adı altında yeni bir film daha çevrildi. Dekor itibarlle şimdiye kadar görmeye alıştığımız, nihayet göre göre de bıkdığımız salon Filmlerinden çok San'atkârlarda apor hevesi; Katherin — dö Mil'in — güzel Nevyork gazeteleri, sarışın bir yıldızın güç atladığı bir dolandı- rılma vak'asından bahsediyorlar. Bu sarışın yıldız “Mae Woest,,dir. Mace Wost çevirdiği #on filmde, selişlerine alâka- Hava şeytanları filminde: Jama Kagney ile Margaret Lindsay farklıdır. mevzuu ise bir aşk hi- kâyesidir. Bu filmde bir Amerika çiftliğini görülüyor ve bir Ame- rika çiftliğinde hayat nasıl geçer onu anlaşılıyor. Hikâyesine gelin- ce: Yetim bir kız evinden kaçar, buraya i'tica eder, nihayet beda- va bir işçi olduğu için alakonulur, derken çiftliğin diğer bir genci İle arasında bir aşk masalı baş- lar, nihayet evlenirler, fakat bin bir türlü felaketle karşılaştıktan sonra!Bu filmi görenler, temsil nok | tasından harikulâde muvaffak ok duğunu söyliyorlar ve Jean Par- ker ile genç Tom Brovna, nun içinden gelen bir ateşle oynadık- larmı da ilâve ediyorlar. Dedikleri şudur: — Bu filmde rol almış olan- ların aktör olduklarına kimse ina- namaz, zannedersiniz ki köylülerin kendileridir. “Sinema Yıldızları Nasıl Dolandırılır? Sarışın Kıza Oyun Oyna- mak İstiyen Kuyumcu! muvaffakiyetini temin edenlerden biri olan operatöre bir hediye vermek maksadile bir elmas alır, bu elması da kuyumcusuna ve-« Perek yüzük yapıp — operatöre yollamasını söyler. Kuyumcu İçin bu, bir fırsattır, san'atkârdan aldığı eliması saklayarak, kıymetçe çok aşağı bir elması bozup ya- pıp operatöre yollar, fakat — iyl bir. mücevher — anlayıcısı — olan Mae Westin derin bakışını, he- seba koymamıştır. Filhakika Mae West operalörün elindeki yüzüğü görünce, —taşın — değiştirildiğini anlar ve hemen kuyumcunun dükkânına koşar. * İ Sinema san'atkârlarından Jorj Raft ta başka şekilde bir do- landırılma — tehlikesi atlatmıştır. Söylendiğine göre bu san'atkâr kendi — kullandığı — otomobille tenha bir sokaktan geçerken önüne bir adam çıkar. Ve bu karşılaşma okadar ani - olur ki, san'atkâr güç hal ile otomobili durdurabilir, adamı ezmediğine emindir, fakat adam yere yatmış, sancı içinde kıvranmaktadır. San" akâr hemen işi anlar: Bu adam tazminat almak Üümidile otomo- bilin Önüne atılmış, ezilmediği halde erilmiş görünmektedir. Jorj Raft: ğ — Pekâlâ, der, adresiml al, yarın bana telelon et, sana tedavi ücretini vereyim. Ve hâdisenin ilk kısmı bu vaad. ile bitmiş olur. da