2 Haziran 1935 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

2 Haziran 1935 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Z Haziran Yeni Fransiz Kabinesinin Hüviyeti Flandenin — başkanlığı — altındaki Fransız — kabinesi, beklendiği — gibi hatediği fevkalâde salâhiyetleri ala- Madı. Bilhassa radikal sosyalist par- Hisinin — kabineyi — tutmıya — mecbur #dilemayerek —serbest — suürette — rey dolayı, üyelerin büyük yetlere aleyhdar oldu kabinesi de — istifasını Verdi. Onun - yerini, Meb'usan — Meclisi Rejsi — Ferna: aldı. Kısa tamanda da - kabin etti. de Kayyo gibi radikal partinin Mandığı maliyeci, Heryo gibi bir düvlet adamı, Mareşal Peten gibi Sayılan bir asker, n gibi orda Partilerden mutedil bir gef ve daha da birçok mühim sima vardır. Ferman Bulsson kabinesi, aldığı salâhiyetler Boktasından bir, Frangı müdafaa kabinesidir. Onu sadece budür. Azatı içini de hiç biri frangin kaymetinin düşmesinö faraftar — değildir. Fakat kabineyi âl eden simaların ayrmı ayrı bu themmiyetldir ki onum esas Yeşkil —ödiyor. Bu sebepledir. ki lsson kabinesinin ömrü kısa olacağa nzer. — Süreyya Çin - Japon İki Taraf Uyuşamazsa Savaş Başlıyabilir " Tokyo 1 (ALA.) n büyük el- Bisi, Çin hükümetii barışçı - bir gik — suüreti tesviye - istediğini Yöylemiştir. Büyük elçi bundan sonra, kuzey * gimal - Çindeki durumun kötü bir Bekle girmesini B. Hirotadan - dile- Biştir. 'Başbakan, bunu yalaızca Sorum olduğunu ve Çin del: bunu Japon süel deleğele konuş- Maları lâzım geldiğini söylemiştir. de bu işe teşebbüs ettiği için ; "'ucı:dı yatışmaya başlamıştır. Boğuşmalar Cenubi Amerikada Ardı Arası Kesilmiyor Asompsiyon, 1 (A. A.) — Altıncı 4 .-lı-y. tümrani ( fırkası ), 20 anat, — durmadan Paraguay dürgü ( mevzi ) — arıma hücum etmişlerdir. Bolivyalılar — Beriye püskürtülmüşlerdir. Bunlardan güzlercesi ölmüştür. Edebi Tefrikamız Ne Demir ağa, ne de Hamit O Onbaşı, seslerini — çıkarmadılar. — Viçin susmuşlardı? Bunun manası, Âe olabilirdi? Hacer, bunu kurcalamak İste- — Peki, ağacığım, sonra ? Demir ağa, omuzlarını kaldır-. Buşt: t — Karakolda, sizl yatırdık, 'Uşun gelmesini bekledik. , sordu: — Vurulan adam, ne oldu? Genç kadının sualine Hamit cevap vermiştir — Kefalete bağladık, evinde iyor... Kasabaya gidecek rapor- Ü verince müddelumumi, ne N:“k bakalım? Müddeiumumi, | ..:ih!ı buraya gelir. Sizin ifa- İzi, şehirde de alırlar. .hhlldınııı onbaşısı, Demir Ya baktı: — Yayaş yavaş hazırlamıp yola “hlım nı;. yavaş P yi Demir ağa, düşünüyordu: ı—;?&lln. yolları bozmadı mı Araba, işliyebilir mi? Ben, —jandarma — Ismaill, epeye kadar — gönderdim, Yatı - ."ln SON POSTA Fransada Sıyasal Durüm Buison Yeni Kabineyi Dün Kurdu Frangı Düşürmek İstiyenler Baskına Uğradı Paria, 1 ( Hususi) — Kamutay Başkanı Bulson yeni kabineyi şöyle ettir Başbakan ve İçbakamı — Bulsan (partisiz saylav ). Devlet Bakanlarit Heryo, Kayyo, Maren, Mareşal Peten, Diş Bak Layal, Adliye Bakanı Perno, Harbiye General Önoren, Donanıma Piyetrl, Hava Bakanı General Ticaret bakanı Loren Eynak, Finana Bakanı Palmad, Kültür Bakanı Rustan, Bayındırlık Bakanı Paganon, Müstemleke Bakanı Rollen, İş Bakanı Fromsar, Tekaüt Bakanı Perfetti, Zirast Bakanı Roy, Sağlık Bakanı Lafon, Posta ve Telgraf Bakanı Mandel, Başbakanlık müsteşarı Katala Deniz ticareti Bakanlığına eski Bakan Bertran Nevyorktan döndükten sonra başka biri tayin edilecektir. Üçüncü Cümhuriyetin 98 Inci ka- 4 olan yeni kabineye sosyalistler ak etmişlerdir. Yeni hükümet daha xziyade sola müteveccihdir. Bul- son geniş bir tasarruf sıyasası göre- cek ve başlıca İş olarak Ffrangın ko- runmasile uğraşacaktır. Radikal sosyalistler, bükümetin Ic(ıyecıti Ffevkalâde salâhiyeti yalnız fraağın korunması işinde kullanmak Amerikada Yeni Bir Buh- lâbiyeti sıyazal işlere alet i şartile kabul edecöklerini işler ve kabineye bu gart ile Iştirak etmiş'erdir. Gereteler yeni hkabineyi İyi karşı- lamıştır. Yeni kabinede paranın dü- ülmesini İsteyen kimse yoktur. Hükümet — parlümentonun Salı günü çıkacaktır. Araştırmalar, Baskınlar Yapılıyor Paris, I( ALA.) — Dün polls, spekülâsyon — manevralarını — ortaya çıkarmak için birçok baskınlar ve araştırmalar yapmıştır. Polis frangın d en düşürülmesi için kuvvetli savaş açm'ş olan “Pöti Jurnal,, gaze- tesinin idarehanesini basmıştır. Bv gazetenin direktörü yazdığı bir bildiriğde, çek defterini ve bankadaki plarını polise verdiğini ve ne k adına ve ne de başkasının hesabına hiç bir yabancı döviz alma- mış olduğunu bildirmektedir. karşızına Harp Borçları Amerika 180 Milyon Dolar İstiyor Vaşlagton. 1 ( A. A. ) — Her altı ayda bir olduğu gibi, Dış İşleri Ba- kanlığı, 15 haziranda günü gelen harp borçlarının ödenmesi için 13 devlete haber yollamıştır. Ödenmesi gerekken 180.599.701 doları bulmaktadır. borçlar ran Başgösterecek Temel Yasanın Değiştirilmesi Fikri Ortaya Atıldı Veaşington, 1 (ALA) — Cumhur relsi Ruzvelt, Ulusal Kalkınma Kurumunu yıkan — yüce Hakyerinin — kararının anasal - Koneti Tüsyonel - bir. buh- rana sebep olduğunu ve Amerikan ulusunu 1787 tarihli temel — yasasının bugünkü geklinde muhafaza etmek yahut ki, her türlü modern ewosyal yasalardan ekonomik yazgeçmek Yeazan: e Mahmut Yesari baktırttım. Arcba ağır ağır gi- debilir. — Nasıl olsa, Kizbeyliyi tutarız. — Peki, öyle ise... “ Hamit onbaşı, odadan çıktı. , Hacer, yerinden kalktı, Demir Ağanın boynuna sarıldı: — Canımı sana - borçluyum, Ağacığım! nAğ' Jandarma mülüziml Cevat bey, cıgaranın birini söndürüp birinl yakarak pijamasile, odada ağır ağır, dalgın dalgın dolaşıyordu. Artık hastanede yatmaktan, beyaz çıplak duvarlı odada ka- panmaktan bıkmıştı. Fakat dok- torlar, daha birkaç gün İstirahat etmesinde ısrar ediyorlardı. Genç mülâzim, vakit vakit, pencere önüne gidiyor, alnını cama dayayıp hastanenin bahçe- sine bakıyordu. Yaprakları dökülmüş ağaçlara yukarıdan bakılızca, boy atmış çalı demetlerine benziyordu. İplik iplik, ince ince çiseleyen yağmur, bahçedekl su birinkitilerini daha yayıyor, genişletiyordu. şıklarından birini seçmek durumuna koyduğunu teslim eylemiştir. Yeni Bir Kanun Nevyork, 1 ( A.A ) — Yüce Hak- yerinin kararındanberi endüstri mer- kezlerinden artan bir kuvvetle yapıl- makta olan hücumlara karşı koymak için Ruzvelt, yakında kongreye bir kanun teklif edecektir. Grevler Başlıyor mgton, 1 — Her tarafta grev baş — göstermi Büyük yanos - kıyıları işçileri genel bir grev — tehdidinde lunuyorlar. 400 bin maden İşçisi ayın 19 unda grev yapacaktır, Sinsi sinsi yağan yağmur, ka- panık hava, jandarma zabitinin büsbütün içini sıkıyordu. Fakat dışarı - çıkarsa, ne yapacaktı ? Hastaneden, Üç aylık tebdilhava vermişlerdi. Tebdilhavasını nerede geçirecekti? Kapıya vurulmuştu. — Giriniz! Beyaz gömlekli bir hademe, sessizce içeri girdi: — Zatınızı bir hanım görmek lstiyor! Genç zabitin yüzü değişmişti: — Nasıl bir kadın? Hademe, — ellerini — oğuşturu- yordu: * — Gençten bir kadın... Cevat — Bey, elini — alnından geçirdi, bir an düşündü ve karar vermiş gibl başını salladı: — Kimseyi kabul etmiyorum.. pık. beyim.. Hademe — çıkınca, jandarma mülâzimi kendi kendine söylendi: — Hacer olacak.. Demir Ağa ile metres çekilmiş... Hâlâ ben- den ne İstiyor? Kapı tekrar — vuruldu; Cevat Bey, kaşlarını çatarak dimdik oldu. Kapıyı vuran bimdi? Ha- deme mi, yoksa Hacer ml idi?, Sinirlenerk bağırdı: — Giriniz! Yine hademe — görünmüştü. Genç mülâzim, sordu: | Fransz başbakanı Flandeni, istedi- ği fevkalade salâhiyetlerden dolayı, sol cenahcılar (Musolini - Hitler - DolfüsJe benzetiyorlar ve onu, başkalarına ba- karak bir nevi kabaran hindi addedi- yorlardı. Onu devirmekle isteklerinin aleyhtarı olduklarını gösterdiler. . — Ne var? Hademe, bakıyordu: — Beyim, o, gelen kadın, zatınızı görmeden gitmeyeceğini söylüyor. — Anlamadım! , — Cevat Beyl görmeden git- meyeceğim, — diyor, bir daha demiyor! Jandarma « zabiti, bu israr karşısında şaşırmış gibl idi: Zorla mı? Doktorlardan izin almış mı? — Doktor bırakmışlar. Doktorların bu müsaadesine, bir iltifat, teveccüh olmasına rağ- men, Cevat Beyin canı sıkılmıştı: — Bu kadın nerede? — Sofada bekliyor. Jandarma mülâzimi, düşündü, düşündü; topuklarını yere vurdu: — Peki, gelsin bakalım! Hademe çıktı, biraz sonra Hacer içeri girdi. Jandarma <1a- biti, ne başile, ne elile selâm ver- mişti; çatık. asık bir yüzle, dargın gibi, titiz titiz bakıyordu. : Hacer, ilerilemek istedi, fakat genç mülâzimin — durgunluğunu görünce şaşaladı, geriledi; — Bonjur Cevat beyl Jandarma mülâzimi, hafifce başını İğmişti: — Bonjur Hanımefendi... |i ——— korkak — korkak beyler, zatınıza mica ö Akiel aa öi af n el G Genç Kızlar Hangi Tipe Mensup Sunuz? Yuvarlak Başlı Esmer Kadın Yuvarlak başlı esmer kadın- ların çehreleri küçük, yüzlerinin çizgileri muntazam, vücutları uzun, ince ve kıvraktır. Bütün tavır ve hareketleri, hayatın her dakika- sudan zevk aldıklarını açıkça gös terir. Denilebilir ki bunlar, haya- tın tadı. tuzudurlar ve dünyaya saadet getirmek İçin yaratılmış- lardır. Saçları ekseriya kıvırcık, göz- leri ufak fakat parlak ve bilhassa elleri küçük ve güzeldir. Sesleri güzel ve ahenkli ve talâffuzları da çok iyl olduğundan meşhur mugan niyeler, opera artistleri ekseriya bu tip kadınlardan yetişir. Yaşamaktan zevk aldıkları kadar para İşlerinden de çok iyi anlarlar ve bundan dolayıda ti- caret işlerinde daima muvaffak olurlar. Onlar için para yalnız İlra veya kuruş ifade eden birşey değil fakat canlı, her arzularına boyun eğen bir esir, istedikleri zaman biriken toplanan birşeydir. Bir riyaziye meraklısı birçoğumuza manasız görünen rakamlardan ne kadar zevk alırsa, bu tip kadın- lar da paradan, para İle oyna- maktan okadar zevk alırlar ve onu büyük bır maharetle kulla- nırlar. Ekseriya genç yaşta evlenir- ler. Tobiatça sadık, uysal ve bir- az da feylesof — olduklarından kocalarile iyi geçinir ve daima mes'ut olurlar. — Erkeklerin her türlüsü bunlardan hoşlanır. Fakat böyleleri, evlenirken dalma kendi yapılışlarında sağlam ve atletik erkekleri tercih etmelidirler. Iyi anne olurlar. Çocuklarına gayet iyl bakarlar. Aygı zaman- da tam bir ev kadınıdırlar. Ev- lerini — tefriş edip söylemekten, yemek pişirmekten, — velhasıl ev (Devamı 12 inci yüzde ) Hacerin sesi titriyordu: — Bana dargınmısınız? Cevat bey, hiç tavrını borma- mıştı: — Estağfurullah, haddim mi? Niye darılayım? Genç kadın, mülâzimin yüzüne baktı : — Niçin bana darıldınız? Size, dedikodu — yaptılar, — değil mi? Hayır! Birine inanmayın... Hepsl yalan! ; Jandarma zabiti, sesini çıkar- madan dinliyordu. Hacer, ona doğru iki adım atmıştı: — Köyde, başıma gelenleri biliyor musunuz? Ölüm tehlikesi atlattım, Cevat Bey, ölüm tehli- kesi atlattım. Genç zabit, yavaş bir sesle: — Hamit onbaşı, anlattı, dedi. Hacer, yalvarır — gibi ellerini uzatmıştı! Peki, bana acımadınız mı? — Tehlikeyi savuşturduğunuza çok sevindim. Genç kadın, gözlerini, mülâzi- min gözlerinin içine dikti: — Geçende de gelmiştim; be- ni, kabul etmediniz.. Bugün de kovuldum. — Estağfurullah! — Evet, kovdunuz... — Fakat ben, size gücenmedim.. Kapınızda bir dilenci — gibi dilendim.. Siz, bana çok büyük — iyilik ettinlz. (Arkası var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: