Muharriri: A. R. Acı Bir Kahkaha!. önü— — Ft el — Ş Sahilde Bir Kalyoncu Neferi Bağırdı: — Hey Kayık Yanaşma, Açıl Bakalım!.. Vetli bir kordon çevrilmişti. Şim- di, top'ayabileceği kuvvet kâfi ereceye gelir gelmez, kaptan Paşa artık âsilere mücade'eye girişecekti. * Nöbetçiler, sık fasıla'arla bek- liyor; aralarında devriye gezl- yordu. ' Beşiktaş tarafından gelen bir kayık, Yalıköşkü ile Sepeteçiler köşkü arasındaki boşluğa doğru İlerliyordu. Kayığın sahile doğru yaklaş- tığını gören bir kalyoncu neferi bağırdı: — Heyyyy, kayıkl.. Yanaşma.. Açıl. Kayıktaki Deli Veli, kayıkçıya omurdandı: — Çek.. Aldırma.. Ben onlara Olsa nasıl meram anlatırım. Kayıkçı, tereddüt içinde kak Mişti. Tabildir ki, saraydaki nö- betçilerin emirlerine itaat ederek: — Yiğitimi.. Akıntı, pek. Kollarımda derman kalmadı. Diye, elindeki kürekleri br taktı, Deli Veli, birdenbire öfke ile Yerinden fırladı. Kayıkçının göğ- tüne bir yumsuk attı. Onu baş tarafa doğru yuvarladı. Sonra, Oturağa oturarak kürekleri eline tdı. Kuvvetli parularile asılmağa başladı. Kayık, üç beş hamlede tahile yanaştı. Fakat bu esnada, bağıran Sağıran nöbetçilerle, 6 civardaki #vriyeler de oraya toplanmışlar- &. Deli Veli, karaya atlar atla- Maz, etrafı sarıldı. Bu, nöbetçi- lerin emrini dinlemiyen eür'etkârı Yakalamak için her taraftan bir- Sok eller ve kollar uzandi. Deli Veli, acı bir kahkaha ,“'kdın sonra: — Ulan, ne korkak herifler- ;l"ihü. be.. Ne oluyorsunuz?. Ü telâşımız ne?. Hele biraz sa- olun. Şuraya niye geldiğimi, a İstediğimi sorun! Diye bağırdı. 'evriyelerden — birinin Amiri ha bir levent onbaşısı, Deli Ve- © aözünü kesti: pi Kim olursan ol hey herifl. öbetçilarin emrine niçin İtaat #zasin?, Açıkta durup meramını ::’l"“k varken, niçin zorla ka- Ya çıkmak istersin?. Emre itaat tiyenin hali budur.: Yoldaşlar!. Ytün gu zorbayı. Söyletmeyinl.. Dl" #mir verdi. Vet eli Velinin etrafını alan le- t ve kalyoncu çemberi, birden- Vetii daralıverdi. Demir gibi kuv- tller ve pençeler, onun kok- F ve omuzlarında kenetlendi. , GAt © ande, birbirini müteakip: | — Aman, Allah.. Di andım, ly İye iki feryat yükseldi. İki Sücu neferi, ağızları burunları hh':d'_d' olduğu halde yere yı- Bu'.'!lerdl. a , “aziyet bir ande kalyoncu- Verdi Ve leventlere bir tereddüt __::ltu. Deli Velinin etra- ar, birer adım gerile- :::"d_i' Fakat bir kalyoscu on- : ileri atıldı: N&:'Y- Deli Veli!.. Seni, anca Bilirim, ne kalyoncu düş- ——— — — Büyük tarihi roman 20- 6 - 935 Tefrika No.: 108 ——— — Sarayın etrafına, oldukça kuv- | manısındır. Bir gece Esmer Gülün yüzünden bir meyhanede bize duman attırmıştın. .İşte nihayet kuyruğunu — elimize — kaptırdın... Yoldaşlar!.. Kudurmuş köpeği te- peliyelim de öcümüzü ala'ım. A- lahını seven, pala Üşürsün. Katli vacip bir yılandır. Diye bağırdı. Zeval güneşinin keskin ışıkları altında palalar ve yatağanlar par- ladı. Sert nâralar birbirine çarptı. Deli Veli, etrafını çeviren bu çelik çemberi içinde melül ve mahzun hazar'erla etrafına baktı. Parmağını, kalyoncu onbaşısına doğru uzattı: — EBire nâmert!.. Görürsün, elim boştur. Şu zorbalar azgın- lığı geçinceyedek elime silâh alma- maya yemin etmiştim. EBeni bu halde çevirmek, mertliğe lâyık- mıdır?.. Diye başı: — Bire koman, tam fırsattır. Diye homurdandı. Fakat se- sini duyuramadı. Birdenbire ye- rinden havalandı. Doeli Veli onu belinden kavramış, geriye doğru fırlatmıştı. bağırdı. Fakat, — on- ( Arkası var ) ( Toğıınulır Davetler ) İki Açış Dersi Üniversite profesörlerinden Dr. E. Ruttin. önümüzdeki Çarşamba günü | saat 17 de Tıp fakültesi birinci — okut- ma yerinde “gürültülerin işitme uzvu- na yaptığı zararlar,, hakkında Haçış dersini verecektir. Ördinaryüsü Profesör Dr. E. Frank yarın saat 12 de Tıp fakültesi birinci okutma yerinde “Şeker hastalığı saha- sında büyük ve kat'i keşifler,, mevzulu açış dersini verecektir. Müutbuat kongresi Murahhaslarını Davet Basın kurumu başkanlığından; 25 Mayın 1935 de Ankarada basın kon- grası toplanıyor. İstanbuldan gidecek delegeler seçilmişlir. Kongranın üze- rinde konuşucağı konuları genel olarak önceden gözden — geçirmekte fayda wardır. Bunu düşünen idare heyetimiz 21 Mayıs 1935 galı günü saat on üç buçukta basınla ilgili olanlar arasında bir toplantı yapmağa karar vermiştir. Karumumuz — üyelerinin — gelmelerini dileriz. —İ;İ_iiı;li Gazlara Karği.. Berlinden Sonra Paris De Müda- faa Tecrübeleri Yaptı Müdafaa Tertibatında Sığınma Yerlerinin Mühim Rolü Var Pariste, Odeon maballesinde, teorübeler cenasında herkes böyle maskeler takarak çalıştı, işine gücüne devam Birkaç hafta evvel Berlin ze- hirli gaz hücumlarına karşı şeh- rin müdafaa tertibatını tecrübe etti. — Dört, beş gün evvel de aynı tecrübe Pariste tekrarlandı. Berlinin tecrübesi daha geniş mikyasta yapıldı. Bütün şehir bir hava hücumuna uğramış gibi bir işaretle ışıklarını söndürdü. Yer yer bombalar atıldı, — yangınlar çıkarıldı. — Yaralı ve gaz tesirine uğramış kimselerin vaziyetlerile alâkadar olundu. Pariste ise bu tecrübe sırf Odeon mahallesine inhisar ettirildi. İlk işaretle be- raber herkes ışıklarını söndürdü. Kaçabilenler — zehirli gazlardan mahfuz beton mahzenlere kaçtı- lar. Kaçamıyanlar yaralanmış ve | ya zehirlenmiş gibi sokaklara düşüp ya.-tılar. Asıl dikkate de- ğgen mahfuz mahallerdeki — vazi- Müjde! | Görülmemiş bir müzayede yapılıyor Uzun zemanlardanberi şehril- mizde emsaline tesadüf edilmiyen büyük bir eşya müzayedesi ola- caktır. Eski ve zevk sahibi, me- raklı bir ailenin nbçüstaan beri büyük bir itina ile biriktirdiği nadide kıymettar eşya müzayede ile satılacaktır. Bu — müstesna — müzayedede merhum Çürüksulu Mahmud Paşa ailesine ait eşya satılacaktır. Satış, Kabataşta Setüstünde merhumun konağında yapılacak- tir. . Fazla izahat için, Salih ve Sa- son mobilya mağazasına müra- caat, Tel: (43249) Cilt ve Zührevi hastalıklar mütehasam Dr. ABİMELEK Beyoğlu İstiklâl caddesi 407 gp Telefon: 41406 eiti ve kurtarma — tedbirleri alındı yetti. Buralarda ilk tedbir olarak gelenler muayene ediliyor, yaralı- lar ameliyat odalarına, gar tesi- rine uğramış olanlar gaz muaye- ne mahalline — sevkediliyorlardı. Gaz tesirine uğramış olanların da vaziyetlerini — bilmek — lâzımdı. Çünkü iperit gazı, diğer adi gaz- lar gibi tedavi kabul etmemekte- dir. Bir adamın iperit gazile gaz- lanıp — gazlanmadığını — anlamak için heliyantine batırılmış idrofil pamukla — vücuduna — dokunulu- yor, sarı renkte — olan heli- yantin kırmızıya dönerse iperitle zehirlendiği anlaşılmakta- dır.. Maamafih — bu muayeneyi yapan da maskelidir ve Üzerinde ampanından elbise vardır. Maa- mafih bu mahfuz mehalde, işleri kolaylaştırmak için dışarıya atılan FLIT bombaların ne nevl gaz neşrettik- lerini şöyle anlayorlar: Elektrikle, elektrik bozulursa el pedalile — vantilâtörleri — İşle- tilen bu mahfuz mahallerin tepe- sinden dışarıya bir poru uzatılıyor. Bu boruya dolan gaz bir sandığa iniyor. Bu sandığın içinde muhte- Hf cam tecrübe boruları ve bun- larda ad muhtelif kimyevi taa- müller vardır. Gazın bu tanmüller Özerinde yapacağı tesir derhal mahiyetini göstermekte ve icap eden tedbir de ona göre alım- maktadır. * Bu kısa tecrüibe çok muvaffak olmuştur. Fakat daha geniş mik-« yasta yapılır ve hole hakiki bir harpte bu tertibat ne netice verir? Orasını Allah bilir. Bayıltmaz LDÜR ÜR! Haşaratı ÖLDÜRÜNÜZ Niçin tesiri şüpheli (Haşarat öldürücü mayl ) ler tecrübe etmoli ?. Bu kıymet» siz ve taklit mayiler ne haşaratı öldü. rÜp Bizi onları iz'acatından kurtarırlar, ne de tehlikelerine karşı himaye eder- ler. Bu tesiri şüpheli mayileri kullan- mak bayhude bir Israftır. Huzür ve emniyetiniz iİçin müsirren FLİT tsteyiniz. FLİT. bütün haşaratı hakikaten ve ebediyen öldürür. Leke yapmaz, jJaze ve lâtif kokuludur. Siyah Kuşaklı ve asker resimli sarı teneka« lere dikkat ediniz. Fiaflar tenzilâtlı. Umaml Deposu : ). CRESPİN, İst. Galata, Voyveda Han $