Maya Deyib De Geçmeyiniz ! Çoğumuz maya deyib geçerizi Yoğurt, peynir, şarab, sırke ve hatta ekmek yaparken onun ge rekliğine aklımız erer de bu, kuk lanmadan yapamadığımız nesnenin Soylu olmasını düşünmeyiz blle.. anırız ki; — rastgele daha önce yapılmışından aanan bir parçayı yeni yapacağımıza katışdırdık mi iş olub biter. Halbuki iyi yoğurt, İyi peynir, iyi sirke, iyi şarab ve hatta iyi ekmek ynpubilmek İçin ku landığımız öteberi kadar maya- nn da soylu olması şarttır. Kuturu alınmış bir maya ile İstediğimiz değerde bir sirke, bir yoğurt, bir ekinek veya ötekilerini yapmak olagyan değildir. Şimdi mayaların nasıl olub da Soylu soysuz olduğunu anlatayım da bu İşdeki inceliği kavrayınız: (Maya) dediğimiz nesno; içinde milyonlarca mikrob olan ve çqg- dine göre yaptığı İş değişen bir çıkındır. Bu çıkını yeni yapaca- Yimiz nesaeye katınca İçindeki mikroblar hemen İşe girişerek Sütü yoğurda veya peynire; üzün suyunu şaraba veya sirkeye çevi- rirler, Fakat bu faydalı mikrop- cuklarla birlikte daim İşimizi bo- zan mikroblar da bulunduğundan eğer bunlar fazla İse berikilerinin çalışmasına engel olarak bizim yoğurdumuzun kıvamını, sirkemi- zin çeşnisini, ekmeğimizin tadını bozarlar.. Işte burada(soylu,soysuz) diye adlandırışımız böyle mikropları arışık veya arı olan mayalaradır. Bilgicler İnceden İnceye sına- mııfuîıi bu binlerce çeşidi - olan İyi ve fena maya mikroblarının hep kendisine uygun yaşama ları vardır. Kimisi sıcaktan, kimisi soğuktan, kimisi huvadan, kimisi karanlıktan, hoşlanıyor ve bu istekleri eksik oldu mu yavru- layıp çoğalamıyarak sayıca kırılı- yor, köreliyorlar. Yok eğer kendi yaşamasına elverişli bütün şartla- rı yerli yerinco olursa alabildiği- ne çoğalıp katıksız bir çeşit ma- ya mikrobunu meydana getirk- yorlar. Şimdi kşkusuz — anlaşılıyor ki yeni yapacağımız bir yoğuqı dışarıdan — getirip ekliyeceğimiz maya eğer böyle yalnız İşimize yarayacak çeşidden bir soy İse İsteklerini de yerine getirebilirsek- yoğurdumuzun — tadına doyum olmıyacacaktır. p Yok çeşidi karışık bir maya ise yoğurtta olmıyacaktır. Bunun gibi sirkede, şarapta, ekmekte de olacak hep birdir. Şu halde maya ararken düşüneceğimiz; daima en iyi bir yoğurtun, en iyi bir ekme- ğin, en iyi bir sirkenin parçasını almaktır, çünkü bu İyi nesnenin İyi olmasındaki — hikmek, onun içindeki maya mikroplarının yalnız faydalı olan işi başarmış olmala- rındadır. z İşleri maya ile ilişik olan bil- çler bunu öğrendikten sonra aydalı mikropları diğerlerinden seçmeyi ve bunlara çoğaldarak soy bir maya elde etmeyi düşün- müşlerdir. Ve meselâ şarab ma- yaları havasızlığı, kararınca bir tıcaklığı, karanlığı, Üzüm suyun- daki bazı Evinleri aradıklarından bütün İstekleri eksiksiz yerine getirerek iyl bir şarab; bu su- retle de onun İçinde sulu bir imaya yoküüııni.ılordk. Böylece iş :Ulend:':;ııo. arı bir maya ya- pabili ir. Yo':ıl..'ııı. yatağın iyi olması, sütün #ıcaklığının kı ında bulunmas, sire kede bol heva kararınca sulandırı!mış hulâsa maya leki istekler mda üreyib ço- #alacak maya'arda sade bizim istedi- #imiz faydalı işl görecek milropler ©'uyor. Avrupada — birçok kurumsağlar böyle suyu — düzenlendirilmiş maya Satarlar. Bu sayede herkes te iyi peynir iyi garab yapabilir. Bununla beraber biz'de gittikçe özenerek elimizdeki Mancini Metresini Öldürdü Mü? : SON POSTA Ingiliz Mahkemesinde Reise Düşen Ilk Vazife Not Almaktır Müddeiumumi Maznunun Etrafında Çember Kurmak İçin Ne Yapar. Avukat Bu Manevrayı Nası! Karşılar? Meyhaneye Düştükten Sonra Çocukla Avdert -2- Lewa... ( Birincikânun )— Bu sabah mahkeme reisi Mater Branson'un ilk iş', jürl heyeti mdan, kendilerine tahsis edilen ikametgühta rahat edip etmediklerini sormak oldu. Jüri heyetinin relsi, Içtimal bir vazi- fenin ifası için hududsuz bir müddet hariçle ihtilâttan memnu kalmayı ka- bul eden arkadaşları namına “ her- şeyla mükemmel olduğu ,, cevabını verdi" Bundan sonra, bu meinleketle cinayet — muhakemelerinde — görülen sabır. ve — intizam — İle herkez tekrar gu muadelenin üzerine eğildir — Metrosi “ Violet Key ,, in - ces sedini bir sandığın içine koyup, iki alıkoyan Mancini bu ka- ldir, değil midir? Solgun, Faekat Sakin.. Dünkünden belki biraz daha sol- fuıı. fakat #sakin Mancini — tekrar ocamna çıktı. Evvelce de söylediğim gibi oradan kendi davasını seyreder gibidir. eceği hiçbir k tur, kendisine de hiçbir şey sö) yecektir. Avukatı Mister Norman Birkett kendisinden 6 metre uzakta oturmuştur. Müekkili ile konuşmıya | hakkı yoktur, aynı süretle, hapisha- neye gidip orada da konuşamar. Müdafaasında mülekkilinden alabile- ceği ifşaatı Öne süremez. Munhasıran muhakeme — esnasında — sabit olan ekkilin suçsuz olduğuna iknaa çalışa- caktr. * Bu sabsh reisin masası, İngilterede Adet ©! veçhile gül dematloari ile süöslenmişti, fekat gelince kaldırttı, şimdi mütemadiyen not almakla meş- güldür ve yegâne işi budur. Şahidler yekdiğerini takibe başla- dılar. Bunların arasında en mühimmi kısa bir müddet Mançini ile münase- bette bulunmuş olan bir genç kızdı. Fakat Mis Fiorena Attil bütün İngiliz- ler gibi zavahire çok riayetkârdır, maznunla — münasebetini başka bir sözle ifade edecektir. gün sürdü. Mis Fiorens bu on beş gün içinde Mançini'nin evine gitmiş ve onun kanlı gömleğini yıkamıştır. Bu kan lekelerinin nereden geldiklerini bil- meyerek ! Mis Florens — Fakat odada fena bir koku vardı, bu ziyaretim esnasında beni mütcessir etti. Mançini bu kızı pansiyon olarak oturduğu evin halkına “ kız kardeşi,, olarak tanıtmıştı ve ona da Violet'in dün adı geçen ihtiyar Şarley ile Parise gittiğini söylemişti. İkinel şahld de bir kız oldu. Bunun adı Mis doidın'dlr. Mançini'yi de tamır, Violet Key'i de. Onunla ayni roda dansetmiştir. Mis Görden — Arkadaşımı orta. hkta — göremeyince Mançiniden ne olduğunu sordum. Parise — gitti, ikl gönreseame sERANALAKENERENEKEN! vevereresermencenı ekmek, yoğurt, ı'ıı.l.ı_:.-ıyııwnx pekâlâ düreltebiliriz. tiyat- Bostancıda Bay M. Şükrüye: İşte sizin ( M&re de Vinaigre ) di sorduğunuz Fransızca deyim (.:,ız mayası) demektir. Üzüm suyu “gnı_ meye bi mce (sakkoromises Oli; solden daki şarap maynsı miî ropları Üzümün şekerini glikozunu lspirtoya — çevirirler. Bu iş bitti mi bimiz #irki letediği bir sıcak- « kaldırılarak içine önce yapılmış bir sirkenin köpük ve torlusu ile birlikte bir kısım alımıb katılır. ( mayalanır ). Bu kez hem öteki mayaların — İstediği — şartların ortadan kalkması, hem berikilerin istediğinin doğması (Mikoderma Aseti) denilen sirke mayalarının çalışmasını buşlatır. ve onlar da ispirtoyu bozub İşte © Fran- sirke mayası yakarıdaki Çiftçi Ki müşküllerinli v Hâkim öğle yemeğinde, * nelik bir mukavelesi vardır. İyi oldu. artık biribirimizle kavga #edemiyeceğiz, cevabını verdi. Sonra bana birlikte yaşamayı teklif etti. Yak'alara istiaden jöri heyetini mü- | OK VİM Heyecan Verici Bir Muhavere Mazmunun avukatı ayağa kalkmıştı, şahilten sordu; — Bu teklife ma cevab verdiniz? Mis Gorden — Hayir, dedim. Mis Gorden uzun gylu, güzel bir kızdı. Ve avukat Mistr Birkett'in şiddetli bir muemelesine maruz kaldır Avukat — Teessürle söylüyorum, Lolmnulııdı aııonl:'k- etmekte ol- ; zÜ | anıza yaR SA SRLR ti ge 'e ııgıınıı sürmüş değilsiniz.. ahid — . Avukat — Yine teessürle söylü- yorum. Şahadetiniz de bakikate mu- vafık değildir. örden sarardı, gşaşırdı. ve Şahit Mis Florena Attili dudaklarının arasından : ediyorum, şeha- muvafık değildir. o'et Key'in iki sene- e ile Parine gittğini #öylememiştir, arkamda oturan adam ne ile muahaze edilirse edilsin hiçbir zaman Violet Kay ile kavga etme- miştir. Bu, söylenemez. Mit Görden — Fakat bana ken- disi anlattı. Avukat — Bu adamın başı tehli. kede olduğunu, bu vaziyette muhay- yelenizden herhangi bir göy İcadına hakkımız — bulunmadığını — bilmiyor musunuz? Herbangi bir mahkemede olsaydı bu heyecan verici muhavere, fırtına- lar koparırdı. Fakat İngiliz. mahke- mesinde orta perdeyi geçmiyen bir sesle cereyan etti. Şabitlik meviinde Mis Gördenden sonra Mister Kohran görüldü. Bu xat bir panayır alşanhanesinde besit - bir memur olmasına rağmen çok temiz Eden Bir Genç Kız! Adliyo sarayından çıkıyor bir İngilirçe konuşuyordu, hemen he- men Okuford şivesine malikti. Man- çiniyi tanıyordu, fakat bir gün ondan “ kadına dayak attığını ,, sonra nefret etmişti. Kohbran — Zevcenizden böyle bir dil ile bahsatmemelisiniz, dedi, İğrenç bir Ksanla Violet Key zevcesi olma- dığını, Adi bir sokak kadını bulundu- ğgunu söyledi. Avukat müekkiline zarar verebile- cek olan bu şahadete evvelki gibi itiraz etti. Şahidle dralarında münakaşa çıktı. Eğer Beşinci Core Hazretlerinin bu wazi tebeası bu derece İyi tahsilli olmasaydı, kim bilir, belki havayı da bozabilirdi. Bir Morfin Meselesi Doktor Lynch Adliye dektorudur, Londra Polis Müdiriyetine memurdur. Tevkifinden sonra Mançini'nin elbi. selerini muayene etmiştir. Gömlekle- rinde ve pantalonlarında kan lekesi bulunduğunu görmüştür, Avukat — Bütün bu eşyanın elma. yetten sonra satın alınmış olduklarını Aabat edebilirim. Fakat doktor şimdi — Violet'in cesedinde epeyce mikdarda morfin eseri bulunduğunu söylemeye başla- mıştı ve avukatı da baştan ayağa dik- kat kesilmişti. Avukat — Bu uyuşturucu ilâçların fahişeler torafından dertlerini unut. içittikten mak — kasdile dalma — kullanıldığını bilmez misiniz? Doktor — Bilirim! Avukat — Bu ilâçların bazan ölümlü mucip olduğunu bilmez misiniz? Doklor — Bu — bahis Üüzerinde münakaşa icrasına hazırlanmış deği- Hm. Çünkü maktulün aldığı morfinin miktarını kat'iyyetle tayin edemedim. Yalnız tabii şekilde bilecek mik- dardan çok fazla olduğu muhakkak- tır, aksi takdirde ölümünden £ ay sonra cesedinde iz bulunması müm- kün olamazdı. Şabitlik mevkilne doktordan sonra Mister Rober geldi, bu xat yarı ai tör, yarı muvazzaf bir dansördür. ve Mançini ile tevkif edileceğinden kor- kırek Lomdraya kaçmasından birkaç saat evvel konuşmuş olan bir xzattır. Bu muhavere bir lokantada cereyan etmişti. Mister Rober — Konuştuğumuz sırada Mançiniye bir kâğıd parçası uzattı, okudum, üzerine bir sivil polix bizi göz hapsinde bulunduruyor, cüm- lesini yazmıştı. Avukat — Bu kâğıd her şeyden evvel Mançininin — tarassut — altında bulunduğunu bildiğini gösterir ! Şahidlik yerine Kohen isminde bir zat geldi. Kendisi Musevidir, blaae- maleyh İncil yerina Tevrota el basarak yemin etti. Kendisi Mançini'yi, yanında Bilmecemiz Geçen Bilmece- mizi Doğru Halledenler Birer büyük sulu boya ala- cakları Istanbul kız lisesinden 1608 F. Yüksel, Istanbul erkek lisesi M. Ra- gib, Çemberlitaş Evkaf sokak N. 21 de Vedad, Uşak ortamekteb 65 Y. Baga« tur, Balat Kesmekaya N. 32 de lise talebesinden Cevad Hayn Bay ve Bayanlar. Birer küçük sulu boya ala- cakları Kadıköy erkek hsesi 896 Muhib, Ankara Ticaret 1/2 den 292 Ferruh, Bursa giraat memuru Bay Hasan Fevzi yeğeni Çetin, Kadıköy ortamektebi 3/B den 1014 Fuat, İstanbui kız lisesi 2/D den 766 Handan Fevzi Bayan ve Baylar. Birer lâstik top alacakları İstanbul 49 unou İlkmektep 4 üneül # nıf 61 Süheylü, İstanbul erkek lisesi 1-A dan 168 muharrem, Beyuzıd Cam- eli No. 18 de Emine İlhan, İstanbul san'at mektebi 938 Sabahaddin, Beyoğ- lu Zlinci mekteb £ inci sınıf 19 Tevfik Necdet Bay ve Bayanlar. Birer boya kalemi alacakları İzmir Karçıyaka Reşadiye caddesi No, 75 de Vahid, Beyoğlu 6 ıncı İlkmekteb 107 Saime Abdülkadir, Gedikpaşa Mos. rupyan mektebi 6 ıncı aınıf Varger Şi- rinyan, Nazilli maarif memuru Bay Ahmed kızı nezihe, İstanbul' kız lisosine don Yıldiz Bayan ve Baylar. Birer kart alacakları Kızıltop- zak Gıncı makteb & Üncü sınıf Sacid, Konya 19 Mayi# mekte G inci emi 258 muzafler, Devrek gazeteler bayii Bay Mehmed kardesi Mustafa, Akhiser Alişefikbey ikmal mektebi sınıf 1-B den 77 Dürrü, Samsun İstiklâl mektebi sımıf 6 den 242 Nezihe, İzmir- Afyon Göney- köy istasyon memuru oğlu Orhan Kek maleddin, Ankara Necatibey İlkmektebi #sınıf 3-A dan 686 merhum Mecid oğlu Ankara Öztürk mahallesi Tahtakonak sokağı 12 de Mehmed Sami, Kütahya memleket hatahanesi Başhemşire Ba- yan Mürüvvet oğlu Bülend, Tatanbul)Ye- gilköy Sapan sokağı No 4 de Hayriye, Konya Gazipaşa mektebinden 258 Meliha, Ankara Tahtakale caddesi Hallaçmah- muüd mahallesi — No. 20 de — Sevim, Adana Cümhuriyet mektebi sınıf 4 ten 205 Bülend Aykıran, Samsun İstiklâl mektebi #f 5 ten 240 Vedia, Konya Akifpaşa mektebi 637 Sırtı, Kayaeri lisesi $ &ımf C-i den 590 Fahreddin, Gaziosmanpaşa mektebi 590 Semahat, Ackara Gazi mektebi arkasında Bay Bedri kızı Gönül, Uşak ortamektebi son snıf 156 Cengiz, Konya Gazipaya mektebi 5 inci sınıf 348 Semiha, İzmit demiryolu No, 222 evde Süleyman, Ankara erkek lisesi A-3 ten 921 Res şad, Kütahya — ağır oceza reisi — Bay Sadık — kazı Hayriye, — Devrek birinci — İlkmekteb — 134 — Mehmed, Samatya Pamukcu sokak No. 57 de Necmiye, Kabataş lisesi 8-A dan 1483 Ahmed Ertencan, Adapazar İstiklâl mehallesi Zafer sokak No. 24 de H. Münür, Adapazar Alibey mektebi 40 Fuad, Edirne erkek lisesi 3-B den 274 M. Salâhaddin, Eakişehir Millizafer mektebi sınıf 8 dan 146 Zehra, Kakişe- hir Aile mektebi sınıf 4 den 658 Mus- tafa, Üsküdar 2 inci mekteb 4 ünoü sı- nıf 130 Muhiddin İbrahim, İzmit Orta- mekteb sımf $ den 144 Süleyman, Bolu Örtamektab 8 inci sıarfdan 45 Ali, İz- mir erkek muullim mektebi 956 Alü- eddin, Salıhli Altnordu İlkmekte C-A 61 Işık, Konya avukat Bay Mustafa Fevzi oğla Akif, Konya Aakifpaşa mektebi sınıf 6 den 48 Sabri, Salihli Altınordu mektebi 5-A dan 520 Mus« tafa, Devrek birnci İlkmekteb 106 Salâhaddin, Tstanbul Davutpaşa Orta- mektebi 322 Muzaffer, Ankara Gencağza aparlımanı 2 inci kat No. & de Nezihe Bayan ve Baylar. ŞA küçük bir kız olduğu halde Londrama bir meybanesinde görmüştü. O, bu cümleyi söylerken ke 1 açıldı, dev cüsseli bir polisin yanın..4 13, 14 yaşında bir kız çocuğu göründü. Kohen — Evet bu kızdı, fakat benim gördüğüm zaman boyalıydı, püdralıydı, 23 yaşında bir kıza benziyordu. Avukat — Doğrudur. Bu bedbaht kız ancak bir hayır cemiyeti tarafın. dan — yakalandıktan — sonra — tekrar çocuk'uğa avdet etmiştir. Kız ağlıyordu ve bugünkü celsa bu sahne ile hitam buldu. Muhake- meye yarın devam edilecektir.