21 Aralık 1934 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4

21 Aralık 1934 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

- vayın "i' Dil Bahsi *1İ l Soyadlart? Münasebetile Bir Teklif Bu büyük ulusun temel taşını atan sossuz saygılar değer — Ata- Türk, temeli sartılmış daha bir çok eksiklerimizi görmüş ve unu- tulmuş olan dilimizi kurtardıktan sonra soyadı. almaklığımıza sıra gelmiştir. Türküm İstiklâli, Tür- kün soyadı, Tü bun- ların hepsi Türkün varlığını Türk n Öözdili, var- taşır kadar temiz yaşatmak için hığımıza konan birer temel dir. Türk, tütkçe — konuşacak, türk olarak çağrılacaktır. Şaban, Ramazan, Muharrem ismile çağ- rilan bir adamın türk olduğunu anlamak kabil değildir. İşte bu- nun için biz Öztürk adı alacağız. Söyadile çağrılan bir türtkün mu- hakkak türk olduğunu türkten başka hiç bir ulustan olmadığım ahlamak he — mütludur. Komşumuz olan ufak büyük ulusların soyadlarını kısaca göz- den geçirelim: Ruslar soyadlarının nihayetine (Ov) getirerek İvanov, Varaşilov, Kazanov gibi bir söy adı yapmışlardır. Lâkin bu suretle nihayetlenen — soyadı söylendiği vakıt muhakkak Rusların soyadı anlaşılmıyor. Çünkü Bulgarlar ve Sırplar da soyadlarını Ruslar gibi nihayetlendirdikleri için söylenen soyadındaki adamın Rus, Bulgar ve Sırb arasından birinsan oldu- ğu anlaşılmaktadır. Yunanlılara gelince: Soya: rinın sonuna (idi) getirerek Aris- tidi, Semercidi, Zaharidi — yibi yahud (aki) getirilerek Yosefaki, İvanaki, Petraki gibi veyahud (Los) getirilerek Venizelos, To- pandafilos, gibl Biz bunlara ben- zer bir soyadı işittiğimiz - vakit yüzde doksan dokur Rum ulusun- dan bir adamın soyadı. olduğunu anlarız. Italyanlar soyadlarını (Ni-No) ile nihayetlendirerek — Mosolini, Rumiyano gibi soyadları yapmış- lardır. — Almanların, — İngilizlerin soyadlarının nihayetlerinde de yu- karıdakiler gibi ayrı ayrı bir hu- susiyet vardır. Gelelim neticeye: Şimdi be- nimsediğimiz soyadlarının nibaye- tine mi, yoksa başına mı ilâve edilecek bir heca ile değiştirerek muhakkak Türk soyadı olduğunu lsbat edecek bir şekil bulalım. Bu günlerde sık sık ilân edi- len soyadlarının bir kısını mevki isimleri ve manalı sözler ise de bir kısımı soyadı clabilecek sada- lardır. Nihayete ilâve edilecek bir hece ile soyadı söylenecek olursa bu son kısım için bir mahzur yok ise de manalı soyadı nihayetlerinin herhangi bir suret- te değiştirilmesile 1manasında da başkalık görülmesi Türk Grame- rinin icabatındandır. Bunun için türk — soyadlarının nihayetlerine hususiyet vermek için hiçbir hece ilâve etmek mümkün değildir. Soyadlarının başına ilâve et- mek manasını bozamıyacağından bu suretle Türk soyadını tamamile Türkleştirmek mümkündür. Acaba nasıl bir heca İlâve etmeli ki bütün dünya soyadımızı tanısın? Biz atalarımızdan kalan soyadlarımızı kullanmıyarak unut- tuk. Lâkin atalarımızın bize tes- lim ettiği Türkün bayrağını bu güne kadar yükseklerde tuttuk ve tutacağız. İstiklâlimizin varlığı- mıziın işaretl olan bayrağımızın Ay yıldızı dünya kadar eskidir ve bütün dünya onu tanır. İşte biz soyadlarımızın başına — Türkün varlığını gösteren Türk bayrağın- dan bir heca Türk soyadlarının başına ay he- €- sının ilâvesile ay kaçar, ÂAy us, Ay öre; Ay bayar gibi. V koyacağız: (A Y) | SON POSTA Birinci kânun 21 ı | ğ Hayrabolu Trakyanın En Tekirdağ, (Hu- sus! ) — Hayra- bolu ufak, fakat yükselmeğe — ve güzelleşmeğe çok Ç| müsait bir vatan köşesidir. — Bu | kasabaya — dört | sene evvel elek- trik girdiğinden- | beri hergün ye- niliğe doğru gite tiği görülmekte ve don zamanlar- da göze çarpa- cak kadar ni- fus artması da iktısadi faaliye- ? tin artmasına ge- beb olmaktadır. Kasabanın muntazam bir ha- ritası yapılmıştır. Yenl yapılan haritaya göre tanzim edilmekte ve yer yer güzel küârgir binalar kendini göstermektedir. Hayra- bolu halkının, gelen muhacirlere gösterdiği yardım eldden takdir edilmiye değer. Yerli ve muhacir tekmil ahali çok münbit ve mah- “Hayrabolu altın yuvası, denilmekle maruf ve ana suyu ile sulanan büyük ovada hummalı bir çalışma ekmektedirler. Hayrebolunun şimali Trakyayı denize bağlıyan. Edirne - Tekirdağ yolu Üzerinde olmasından ökonomik kalkınmasında çok inkişaflar ola- cağı umulmaktadır.. Kaymakam vekili Bay Ed.bin muhtelif saha- daki çalışmaları, — halk üzerinde çak iyi tesirler uyandırmış ve memleket halkı kendisine candan Bir sevgi ile bağlanmıştır. Herşey elbirliğile, seve seve yapılmakta ve her iş hemen başarılmaktadır. Belediye — reisi Bay — Nazminin suldar oVi ile tohum Karaman Haberleri Hacıbaba Dağına Yılın İlk Karı Yağdı Karaman ( Hususi )— Aladağ havalisinde bu sene üÜzüm mah- sulü pek nefis — yetişmiştir. Bonun için bu sene üÜzümler pek iyi fiatlarla satılmaktadır, Inhisar- lar İdaresi de mühim miktarda Üzüm almiş ve piyasada nazımlık vazifesini görmüştür. x4 Hacıbaba dağına yılın ilk karı yağmıştır. Bu sene hava- lar geçen — seneye — nazaran çok iyi gitmektedir. Bütün arazi ekilmiş, tohum atılmamış bir karış yer kalmamıştır. * Karaman Örtamektebi ta- iebeleri aralarında spor, kütüpane, temsil, kooperatif, musiki, hitabet, fakir talebeye yardım, Hilâliah- mer gençlik teşkilâtları yapmış- lardır. böyle yapmakla yabancı milletlere benzemekten kurtularak Türke yakışacak bir soyadı — yapmış oluruz. Rus derebeylerinin soy adı (Bayar) soy adının aynı olduğu halde (Ay bayar) deya söylene- cek olan bir soy adının Türk soy adı olduğu bir kat daha meyda- na çıkar. Gazetelerde İlân edik mekte olan soy adları içinde bu gibi benzeyişler az değildir. Ey Türk: Soy adını Türklüğün kadar kıskan, soy adın söylendiği vakit dünyanın dört köşesinde Türk olduğun anlaşılsın. Dr. Suad Tahsin l l l Güzel Kasabası Oluyor Hayreboluda resmi binalardan biri önünde eğlenti faaliyeti de şayanı zikirdir. Kasabada Maarif hayatı fena değildir. Sıhhat işleri yolundadır. Iki doktoru, küçük sıhhiye memur- ları ve belediye kabilesi mevcud olub güzel dispanseri kasaba ihtiyacını temin etmektedir. An- cak kasabada henüz bir eczane olmaması lüzumlu ilâçların Baba- eski, Burgaz ve Tekirdağından tedar.kini icab ettirmektedir. Bü- tün kazada "29 bin,, nüfus vardır. Burada herhangl bir müteşebbisin açacağı bir ecxanenin pekâlâ iş yapacağı gün gibi âşikâr olmakla beraber belediyece de ufak tefek yardımların esirgenmiyeceği öğ- renilmiştir. Kasabada bir hamam olup bunun yanına güzel ve seyyar bir etüv makinesi konulmuştur. Sıhhat işlerine verilen ehemmiyet yerin- dedir. Kasabanın ortasında ve caddenin en işlek bir yerinde elektrik müessesesi — tarafından bu bina üzerine konulmuş olan büyük bir saat memleketin bu noksanını da tamamlamışltır. Nur direk — parkının bir kısmına yapı- lacağı söylenilen büyük bir bina- nın altı. umumt şehir — gazinosu sinema ve tiyat- | ro, Üstünde mem- leket oteli ola- rak kullanılması düşünülmektedir, Kasabadaki gece hayatı da cidden çok kasabaları- mıza gıpta vere- cek kadar güzel- dir. — Akşamları tarlalarından dö- nen rençber- lerin kahvedeki samimi çifçi muhabbetleri zevkle dinlenecek gibidir. Bu kazada fazla koyun olduğu — söylenmektedir. Elektrik müessesesinin koyunların yapağlarından halkımızın kendi abalarını — yapabilmelerini — te- min maksadile elektrikle işler yapağı tarakları, aba dolapları ve y saire gibi makinaları tedarik etmek | tasavvurunda olduğu bildirilmek- tedir. Her cihetçe etraf kasaba- larımıza nümüne olmağa başlıyan Hayrabolu bu mihanikt vesaitle teçhiz olununca iktisadi kıymeti bir kat daha artacaktır. Bir ta- raftan pancarcılık yapılması, diğer taraftan yeni yapılan dört yüz dönüm bağın bu sene ilk mahsu- lünü vermesi paraca kasabaya genişlik vermiştir. Hayraboluda İpekçiliği canlandırmak için Alpul- ha şosesi tarafında büyük bir dut ormanlığı yapılması düşünülmek- tedir. Sörün kısası: Bugün bin haneli bulunan Hayrabolu kasa- bası yakın bir istikbalda bir misli daha büyümek istidadını göster- mektedir. l | Akşehirde Yerli' Müllür: Tezahuratı Akşehir (Husust) — Tutum haftası dolayıslle burada parlak teza- hürat yapılmıştır. Çok güzel şekillerde yapılan yerli mallar sembolları sokaklarda dolaştırılmış, mekteb talebeleri ve muallimleri yerli malla- rımız Intıbar göstermektedir. Antalyada Pazar Yerleri Antalya (Hususi) — Belediye tarafından yaptırılan halk pazarı- ma açılma resmi yapılmış ve halk pazarda alışveriş etmeğe - başla- mışlır. Belediye şimdi — bir de hayvan satış yeri yaptırmaktadır. Antalyada Bir Araba Kazası Antalya (Hususi) — Rağbeti- ye mahallesinde — oturan Ali karısı Emine 13 numaralı ara- banın altında kalmış, ağır su- rette yaralanmış, bastaneye kak dırılmıştır. lehinde tezahlrat yapmışlardır. Resim bu tezahurattan bir İnegölde Bir Yangın Inegöl, (Hususi) — Burhaniye mahallesinde Bay Ahmed ve Meh- med adlı iki kardeşe aid binadan yangın çıkmış, yalmz bu büyük bina yandığı halde söndürülmüştür. İnegölde Avcılar Kulubü İnegöl, (Hususi) — Burada bir avcılar kulübü açılmış, idare hey- eti başkanlığına Bay İhsan seçil- miştir. Avcılar kurumunun kurul- masında Kaymakam Bay Haşim çok çalışmıştır. Havzanın Asıl Adı Türkce Hosa'dır Uzunköprü, ( Husust ) —Edlr" neye dört beş mesafedi Havza hava ve suyu iyi; ara d bereketli bir yerdir. Otlakiyetl hayvanat yetiştirmiye pek ziyad€ elverişlidir.. Havza — tarihi yurddur. Burası Yesü' dininit meşhur müçtehitlerinden Kaysef Amanocel Napolili - bif maceraperest tarafından yaptıri mış bir kale İdi. Şimdi kalenaili eseri bile kalmamış ise de zamâ* nin — savaş — bilgilerincee — de* mirkapı göz ve işaret öyükhl'l durmaktadır. Burasını dedelerimif Birinci Murad zamanında açmış" tır. Burada en son kıral Kaysof Emanoel soyundau Avza Perikli* dis isminde birisi idi. Burasının adı değiştirilmiştir. Türk toplu yaşayışına Arab dilis nin tahakkümü sebebile Arabca bir mâna vermek için eski imlâ ile yazılan Hosa kelimesi Havzâ şeklinde okunmuştur. Yoksa bü kasabanın adı Arabca Havza de- ğil, Türkçe koyun yetiştiren yer manasına olan Hosadır. Dedele- rlmiz kasabaya Hosa adını koymuf lardır. Hosa derin bir maziye, uzul ve yüksek bir tarihe sahib bir yerdir.)Delilleri: Brgün görülmekte olan tarihl eserlerin ankazıdır. Buradaki cami, ban, bhamanm, Kârvansaray gibi Türk mimarlı- ğının kıymetli yadigârları amlma* ya lâyıktır. Bu şah eserler, şavaş kiymeti kalmamış olan kalenin taşlarile — yapılmıştı. — Edirneye, Babaeskiye, Krklareline, semt ve yakınlığı mevkiine ayrıca bir saat Isminde kiymet verdirmektedir. Hosa bir müddat kaza mer« kezi olmuştu, Şimdi bir nahiye merkezidir. Nureddin Filri v Iğdırda Yoksul Yavruları Koru- mak İçin Bir Toplantı Yapıldı Iğdır, (Hususi) — Yoksul ta- lebeye yardım için maarif memuru Bay Adnanın önayak oluşu ile mekteb salonunda bir çay ziyafeti tertib edilmiştir. Bu ziyafette Bay Adnan yoksul çocuklara yardım ihtiyacından bahsetmiş, kaymakam Bay Nedim ile bele- diye reisi Bay Ali Rıza da söz almışlar, fakir talebeye yardım için davetlileri teşvik etmişlerdir. Bundan sonra fabrikatör Bay Naki 130, Ticaret Odası Reisi Bay Abdürrezak 50 lira vermişler, diğer davetliler de aralarında 500 lira toplamışlardır. Bu para ile derhal faaliyete geçilmiş ve yok- sal yavrulara yardıma başlanık mıştır. Gerede De İncasaz Gerede (Hususi) — Ramazan münasebetile Gerede kahvecile- rinden biri Istanbuldan bir saz takımı gelirtmiştir. Burada böyle şeyler her zaman bulüunmadığı için halk saz takımına fazla rağ- bet göstermiştir. Kahvede otır- lacak yer bulunamamaktadır. Düzcede Himaye Hoyetleri Düzce (Hususi) — İsmet paşaı İlkmektebi himaye heyeti — elli fakir talebeye hergün sıcak ye- mek vermeğe başlamıştır. Ayrıca kimsesiz çocuklara Tolin, çorap, ders levazımı da verilmiştir. Namılk Kemal, Azmimilli mekteplerir Je de birer himaye heyeti teşkil edilmesi kararlaştırılmıştır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: