Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
e shae âr B M? - a ü BaRdR h yEB h CA PE D CCC : — eet gZGU 4 v v ' ee (S * Ti K GS t A ,:,)q f K .20 —rinci kânun POSTA — S SON Ha î - temerküz kabinesi teşkili vazifesi - Muhakemelerini serdetmekte de- AAA LAİ KK DA GA A dlr.0) ddrs 1 öi ddüna Di,, diça di n elddiü j n ddi : #dlddi d B vi 04 Tde dddi | Kabine Buhranı - İâ adları söyleniyor. Ancak bazı | 5 gedaki mütaleaları İleri sürüyorlar. '_N_Hergün xx'"v — ——— —— 4 VM’-'f!dericahm:zm çok'u- '”"jiqn dercedilememis- tir./ .— <ü Suikast M Yapılmış ? Fabrikanın Balyala- rına Barut Sokulmuş Dün zabıta çok düşündürücü Ve derinden derine tahkik yapıl- Masımı İcab ettiren bir ihbar ile | rşilaşmıştır. Anlatalım: Yedikulede pamuk ipliği ve Salre yapan bir fabrika vardır. Evvelki akşam fabrikanın hallac kısmında çalışan işçiler pamuk alyalarını açtıkları zaman bir alya içinde dört iri paket bul- Muşlar, paketlerin — muhteviyatı tetkik edildiği zaman barut hulâ- Sası denilen çok kuvvetli bir Mmadde olduğu anlaşı!lmış, hemen Zabıtaya haber varilmiştir. Zabıta İr suikast ihtimalini gözönünde tutarak ehemmiyetle — tahkikat Bir Yapmaktadır. u Yugoslav ( Baştarafı 1 inel yüzdü ) mahafile göre kabine buhranı #pey uzun sürecektir. * Belgrad, 19 ( A.A.) — Röy- fer ajansı muhabirinden: Bay Yevtiç'e, milli kuvvetleri en geniş mikyasta içinde toplayacak bir verildiği söylenmektedir. » Yugoslavya kabine — buhranı hakkında Frensız gazeteleri aşa- Paris, 19 — Pöti Jurnal: Bay Yevtiçin gelecek Yugoslav kabi- nesinde bulunmaması — Avrupa efkârında ve bilhassa Fransada oldukça ciddi endişeler uyandıra- caktır. Ümid edelim ki Yugos- lav 'barış— davasına en İyi bir Burette hizmet edenler yenli Yu:- goslav hükümeti İçinde tecrübeli Vvam etsinler. Pöti Pariziyen: Cenevra zafe- rinden sonra Bay Benesle Bay Titülesko çiçeklerle örtülürlerken Bay Yeftiç izahı müşkül bir mu- halefetle —karşılanmıştır. — Acün ( dünya") hayret içinde kalmiştir. Çünkü daha başka bir şekli ka- bul bekleniyordu. Belgrad, 19 — Eski Dış Işler Bakanı Bay Yevtiç kabineyi kur- Miya memur edilmiştir. M. Yevtiç üvvetli bir temerküz kabinesi Yapacaktır. Muhalif Fırkalar Paris, 19 (A.A) — M. Yev:- tiç'in yeni kabineyi teşkile memur edildiği.. haber — verilmektedir. âatta teyit — edildiğine — göre kendisine, 929 tarihinde dağı- hımlı olan eski muhalif fırka- arın bazı reislerini de içine alarak geniş bir temerküzr ka- binesi teşkili için hudutsuz sa- iyet verilmiştir. Muhalif fırka relsleri dün ve bu sabah kıral haibi ile görüşmüşlerdir. İeçîm Yasalarında Tadilât Ankara, 19 — Hükümet ka- dınların — Meclisi Umuümi azası olabilmeleri için İdarei ummiyel lâyet yasasında değişiklik Yapılması ve saylav seçimi — ya- Sasında da müntehibi sani seçenler adedinin 250 zükür yerine 500 adın ve erkek nüfus — olması hakkındaki yasa Jâyihaları Da- ye Encümeni tetkik — etmiş ve hükümetin teklifini aynen ka- ul etmiştir. apon Murahhasları İngilız Kıralının Huzurunda Londra, 19 (A. A.) — Japon sefiri y Matsudeira ile deniz silâhları gö- malerinde — Japon Başmurahbamı Miral Yamomota yarım saat kadar Elinsan Insandır, Hayvan Da Hayvan. B İnsan neslinin. maymundan gel iğmi söyliyenlerin iddialarını çürütenler çok oldu. Bu tablo, insan ile may- | mun arasında canlılık benzerliğinden başka hiçbir rabıta olmadığımı ne iyi gösteriyor. Maymun zekâdan mahrum- dur. O, bütün kurnazlıklarını ve zekâ. eseri senılan hara- ai P ni maymun, Fakat bugünün ketlerini, sevki tabiisinin kuvvetine borçludur. Sevki tabii çok işe yarıyan bir varlıktır. Fakat z:kâ ve muhakeme yokluğudur ki hayvanları insandan ayırmaktadır. Bugün yüz binlerce yıl önceki yine © eski maymundur. insam — dünkü ve yüksektir. Tabiat insanı, insaın ve hayvanı hayvan olarak meydana getirmiştir. insandan çok farklı — SON TELGRAF HABERLERİ " İngiltere - Türkiye Londra, 19 (A.A.) — Avam kamarasında bir sorguya cevab veren Ticaret bakanı, ökonomi itilâfnameleri yapmak için Türkiye ve Lehistan ile yapılan konuşma- larda 'ngiliz tavukçuları mümes- sillerile müşaverede bulunulmamış Ticaret Muahedesi Görüşmeleri Avam Kamarasında Söz Gelişi Edildi olduğunu söylemiş ve şöyle de- | miştir: Bununlaberaber, meseleye ta- mamile vâkıf olan ziraat bakanı ve İskoçya müsteşarı İle dalmi surette istişare etmekteyim. Bundan sonra Düşes, bu ülkeden ve bilhassa Türkiyeden yumurta sokulmasının sıkıntı ver- mekte olduğunu söylemiş ve ba- kan şöyle demiştir: “ — Ziraat bakanile İIskoçya * müsteşarının bundan — tamamile haberdar olduğundan — şübhem yoktur.,, Ormanlarımız Mütehassıs, Raporunu Ankara, 19 — Orman Müte- hassısı orman kanunu projesini bir raporla Bakanlığa vermiştir. Mütehassıs, ormanlarımızın mu- hafazası için tedkikatına devam etmektedir. Amanejman plânları olmıyan yerlerde kat'iyata müsa- ade edilmemektedir. Türkçe İsim Almak İsti- yenlere Kolaylık Ankara, 19 — Kaslamonu Saylavı Doktor Bay Suad yabancı iİsim taşıyıb da Türkçe isim ab- mak İsteyenlerin mahkemeye mü- racaat zahmetine katlanmamaları için Soyadı Kanununa bir madde ilâvesini teklif etmiştir. ti Rıhtım Mukavelesi An- karada İmzalandı Ankara, 19 (A. A.) — İstan- bul rıhtiımımın satın alınmasi iİçin hükümetimizle şirket murahhasları arasında yapılmakta olan konuş- malar bir uzlaşma ile bitmiş, anık- lanan anlaşma Adliye bakanı Bay Saraçoğlu Şükrü ile şirket mümes- sili arasında lmı.alıînmıştır. N Kadın Birliğinin Vaziyeti Şehrimizdeki Kadın Birliğinin kendi kendisini feshetmesi lâzım- geldiği, çünki kadınlara saylav seçimi hakkı verildikten sonra ve kadınlar fırkaya yazılmıya baş- ladıkları için bu kalmadığı ilerl sürülmektedir. Kadınlar Fırkada tamonu kadınları C. H. F. üye yazılmak için fırkaya muracaat etmektedirler. birliğe lüzum | Kastamonu, 19 (A.A.) — Kas- Müsellâh — V*Italya ! Roma, 19 — Bay Musolini bir açış resminde demiştir ki: — Başladığımız işlerin bozul- maması için çok silâhlı olmamız lâzımdır. Çünkü tarlayı kazan sabandır.,, Kadın Ticareti İzmir Zabıtası Bir Şebeke Meydana Çıkardı Izmir, 19 — Polis bir istimdat mektubu almış, bünun Üüzerine tahkikata başlamiş, istimdat eden kızı bulmuş ve bu sayede İstan- buldan evlendirmek bahanesile kız getirib burada satan bir şebeke meydana çıkarılmıştır. Hariciye Bakanı Evvelki gün Atinadan buraya gelen Hariciye Bakamı Bay Tevfik Rüşdü Aras dün akşam Ankaraya gitmiştir. Adada Bir Cinayet Büyükadada Çakırmanav s0- kağında oturan Mehmed Halk Fırkasında gösterilmekte olan sine- maya girmek meselesinden çıkan kavga birini gözünden ve elinden ağır gürette yaralamıştır. Fırka Kongreleri Tekirdağı, 19 (A.A.) — Nahiye, kaza, vilâyet C. H. F. kongrele- rine yakında başlanacaktır. Anık- lıkların - bitirilmesine — çalışılmak- tadır. neticesinde Manol fadlı | Adliye Harçları Eldeki Kanunu Değiştiren Bir Lâyiha Hazırlandı Ankara, 19 — Adliye harç tarifesini değiştiren yeni bir lâyi- haya göre, 2500 kuruşluk dava- ların ilâmlarından binde bir harç alınacak, ayda bin kuruşa kadar olan nafaka ilâmlârından harç alın- mıyacak 1000 den 2500 kuruşa ka- dar 100, fazlası için 200 kuruş alı- nacaktır. Kıymet takdiri mümkün - olmıyan — davalar için 4 Jira, boşanmadan sonra barış için verilen hükümleruen 50 kuruş, İstek üzerine verilen hükümler için 100 kuruş alınacaktır. Temyiz red ilâmlarından 400, nakızlardan 500, tasdiklerden de hükmü veren mahkemenin aldığı kadar harc alınacaktır. Kubilây Abidesi Menemende — dikilen Kubilây abidesi Çarşamba günlü merasimle açılacaktır. Bu açılış dolayisile fırka genel kâtibi Bay Receb Peker Menemende bir nutuk söy- leyecektir. Romanya Kıralı Elçimizi Kabul Etti Bükreş, 19 (A. A,)— Romanya Kıralı bugün Türkiye Elçisi Bay Hamdullah Subhiyi kabul ederek kendisi ile uzun müddet görüş- müştlr. İ Yeni Bir Tekzib Tiran, 19 — Arnavutluk Mat- buat Idaresi, gayri muntazam bir kıt'anın Yunan hududunu geçerek bir köyü yakıp yıktığı hakkındaki şayiaları etmektedir. ——— ——— -— r bilmiyoruz, kıralla görüşmüşlerdir. Ha EĞAR,. — - Hü A — İSTER İNAN İST Tuütüm ve yerli mallar haftası evvelki gün Bonuna erdi. Doğrusunu söylemek lâzım gelirse - başka yerleri çünkü gözlerimizle görmedik - İstanbulda tütum haftası çok cansız geçti. İki konferans, üç göste- riş geçidinden başka bir şey yapılmadı. Halbuki geçen- İSTER İNAN İSTER İNANMA! allerinde ER İNANMA! lerde Fransada bir şarab bayramı yapıldı. Şarab yapılan mintakalardaki bütün halk seferber edildi, salkımlarma ve şarab şişelerine can verildi, sokaklar üzüm ve şarab şişesi taşıyanlarla hımmcahmç oldu. Hülâsa kırk gün kırk gece düğün yapıldı. Biz ise ortada bir tek portakal ve bir avuç üzüm göremedik. adeta üzüm Sözün Kısası İki Gönül Bir Olunca... e <D Hkİiy di e— M ; tralk iR » n D — K A” z ü * * Siz de belki gazetelerde görmüşaü- - nüzdür: Bu yakınlarda Pariste, ihtiyar- lamış artistlere biraz pzrâ ile yardım edebilmek için, büyük bir balo kurul« muş. Büyük balolarda dansların tam kızışlığı zaman, bayanlara kotiyon diye birer hediye vermek âdettir. O baloda da beşyüz davetli bayanın her birine öylece birer hediye vermişler.. Vermişler amma hediyelerin herbiri kapalı ve kilitli kutular içinde... Beş yüz kapalı ve kilitli kutunun ayrı ayrı, hiçbiri ötekilerden hiçbirine benzemiyen — beş yüz anahtarımı da beş yüz baya vermişler, ondan sonrat — Hadi, demişler, her kutu kendi anabtarını bulsun! Bence, çok zarif bir bala eğlencesi. Bu güzel Gdüşünüşü kim — bulduysa varo'sun. vt Bu balo eğleneesini buluş çok gü- zel, güzel amma, sonradan altından çapanoğlu çıkması da pek muhtemel. Öyleya, —© beş yüz — çift arasında elbette evli bayanlar, baylar da vardı. Bayanlardan birinin kocası olan anah« tar sahibi, kutusunu açtığı yabancı bir bayanla ya fazla alhbab alduysa? Zaten her balo dönüşünde eksik olmı- yan kaskançlık dırıltılarının, a büyük balo dönüşünde ne kadar çoğalmış olabileceğini artık siz düşününüz. Onun için, Ben, © buluşu pekçok beğenmekle beraber onu yalnız bekâr bayanların ve bekâr Bayların araya karışıbileceği balolarda tatbik edil- mesini daha uygun buluyorum. Bu zamanda evlenmenin ne kadar güçleştiğini biliyorsunuz. Vakıa genç- lerden bazıları biribirlerini kendileri buluyorlar ve çarçabuk evleniyorlar. Fakat bunların sayısı az. Çoğu kendi- ne uygun bir koca, yahud kam bula- mıyor. Eski zamanda görücü gezmek âdeti varken oğlan amneleri ev ge- zerler, kendilerine uygun bir gelin bulurlar, ağulları da kısmetlerine razı olurlardı. Şimdi- o âdet hâmen hemen büsbütün kalktığı için her familyada: — Ayol, Bana uygun bir kız bu- luversenizel.. Diyen delikanlılar — bulunuyorlar, kızlar böyle söylemiyarlarsa da, kan- dilerine koca bulabileceğini sandıkdarı baba dastlarını gördükleri — vakit, manalı manalı yüzlerine bakıyorlar. Böyle, biribirlerini bulmak için bekliyen bu kadar gençler varken, ben de diyorum ki: Meselâ her yılbaşı gecesinde, geniş güzel salanları olan bir otel sahibi, büyük bir balo kura«- rak, a yıl içinde evlenmek istiyân genç Bayanları ve Bayları baloya çağırsa da, Bayanlardan her birine kapalı ve kilitli bir kutüu, Baylardan her birine de birer anahtar hediye ederek; — Hadi çocuklar biribirinizi bulu- nuz ve kısmetinize razı olunuz!.. Dese ne kadar iyi olur. Zatön evlenmek işi her vakıt kıemete bağlı değil midir? * Yalnız, diyebilirsiniz ki: — Ya, baloda iki genç biribirini beğenir, sever de, birinla — anahtarı ötekinin kutusunu açmazsa? Onun da kolayı var; Han odasında komşularını müslüman etmeğe çalışan softanın hikâyesini bilirsiniz. Komşü- larınm anahtarı bir gün — odalarının kapısını açamaz, softayı görünce: — Hah, derler, şu anahtar şu ka- pıyı açarsa biz de müslümanlığın her şeye kadir olduğuna inanacağır, dini- mizi değiştireceğiz! Softa bütün iman kuvvetile: — Estaizü billâh, iftah ya anahtar! Diye Arapça bir söz uydurarak, bunu âyet diye söyler, bir yandan da anahtarı dilile ıslattığı için, kapı açılıverir. Aşk kuvveti elbette softamın iman kuvveti kadar tesirlidir. İki gönül bir olunca, ona hangi kilid dayanır? Ankarada Sovyet Resim Sergisi Ankara, 19 (A.A.) — Bugün öğleden sonra saat on düörtte Ankara sergi evinde Sovyet san'at: kârlarmın resim sergisinin açılma resmi yapılmıştır. Merasim pek parlak olmuştur. y ; 'J