c Sarkıkburun birgün - oralarda dolaşan Bücüre şaka olsun diye hortumile axzıcık sn sıkmış. Vay canım. Suyu sıkan senmi- sin?, O da hemen ağacın üstündeki yılanın kuyruğunu alıp yavaşca filin kuyruğana bağlamış. Kendisi de geçip ağacın ar- Pa Doğanla Güney herkes gittik- ten sonra sınıfta kalmışlar, yarınkl yazılarını hazırlıyorlar, hem de konuşuyorlardı. Doğan elindeki küt burunlu kalemle bir şeyler karalamağa — uğraşıyordu. — * Şu, çakımı kaybettim edeli rakç va kaçtı. , diye söylendi. Bu çakı meselesi konuşmayı uzattı: — Nerede kaybettin? — — Eilmiyorum. En son bildi- ğim şey, ihtiyar Osman terzinin dükkânında bu paltoyu alırken çakımı yere düşürdüğümdür. Fı.kıt yerden aldım, tekrar cebime attım. Sonra ne oldu bilmiyorum. O gün amma da işler f(eldl başı- ma ha. Hem çakımı kaybettim. Hem de şu üstümdeki paltonun kılığına bir bak kuzum, — Doğru Doğan. Sana bu palto hiç yakışmadı, hem de çok kısa, — Beğendiğim — vakit böyle değildi. Sonradan me oldu ben de anlamadım amma şu ihilyar Ozsman terziye pek kırdım. Bak me diyorum. Şunun dükkânına gidip çakımı soralım, Hem de bilirsin ya, ben azıcık karaımdan konuşurum, Orada da öyle yapa- rım, Osman terzi de dükkânında Mankenler konuşuyor zanneder, alay ederiz, İster misin? Güney hemem kandı, ikisi Haftanın Hikâyesi kasına saklanmış. Bu iş yılanımn- da hiç hoşuna gitmemiş amma. Ne yapsın? ra koşmıya başlayınca 6 — da kendisini ağaçtan bırakmış. Bücür de arkadan katıla kalıla gülüyor. Eve gidince bakalım karısı yılan kuyruklu kocasına ne diyecek? Diye alay edi« yormuş. uştu ? TI beraber gidip terzi — Osr çakıyı — sordular, fakat o görmediğini söyledi. Ondan sonra Doğan paltosını gösterdi, kısa nlduîuııdın şikâyet etti, Terzi ise, belki de yağmurda giydin de oadan bozu'du,, dedi. Tam bu sırada oyun başladı, mankenlerden birinden ses geldi: “Yağmur mu dedin?.. On beş gündenberi yağmur yağma- dığı için beni satamadığını söyli- yen sen değil miydin ? Dedi. Terzi üstünde yağmurluk olan mankene şaşkın şaşkın baktı, Manken — durmadan — konuşu: yordu : — Ne bakıyorsun öyle saçma şeyler söyleme sen de.. İhtiyar, büsbütü şaşırdı. — Na bu mankenler de konu- şuyor diye söyleniyordu. — Elbette biz konuşuyoruz. Sen şu çocuğun paltosunu da değ'ştir, bak hiç yakışmamış.. 'Terzinin korkudan ödü patladı. — Elbette değiştiririm dedi, Doğan hiçbir şey yapmamış gibi ses çÇıkaramıyordu. İhtiyar terzi bir palto getirdi, Doğan giyip elini cabine koyar koymaz çakı- sın bulmaz mı? İhtiyar terzi fena halde utamdı, fakat onun da Ninemin Söyledikleri Hecenecen ee ALENEmAnN ğirıı .Dı Ğü.ı m Geçen gün bütün aile toplan- mışlık. Herkes bir şey anlatıyor, gülüyorduk. Köşede gözlüğü gö- zünde İşişleyen ninem de söze karıştı : — Durun da ben de size bir Şey anlatayım, dedi. Dir. çocuk iken ayâkkabı filsü yenulk. konşuya İMcdlebe, hep takunya ile giderdik. Yalaız bayramdan bayrama — ayağımız puç yüzü îrhdü. Sekiz, da- E;ı yaşlarını idim. Ramazan olmuşta. İftarlar, toplantılar, eğ- lenceler yapılıyordu. Elr gece de babam dükkânında arkadaşlarına iftar verecekti. “ Ne olur babas cığım ben de gelsem ,, dedim amma o “ haydi sus bakayım ,, diye beni susturdu. Fakat ben ille de gitmek istiyordum. Htar vakti olunca ayağımda takunyalar, Üstümde —uzun bir entari belimde kuşak tıkır tıkir dükkâna gittim. Babam beni gö- rünce azarlamak, kovmak istedi. Fakat arkadaşları bırakmadılar. Babam da kalmama razı oldu. Fakat uslu dursam ya bari. Ne zer. Kalktım etrafı dolaşmaya E:ılıdıı. Tabii — şimdiki gibi elektrik filan da yok. Aydırlık olsun diye İki üç tane yağ kam dili asmışlar. Şunu bunu göreyim derken başım o yağ kandilinden birine çarpmasın mı? Yüzümden, gözümden yağlar akmaya baş- İadı. Artık bu sefer babam da- yanamadı. Haydi eve bakayım #“diye - Ayağımda takun- yalar,saçıs mdan, yüzümden yağ- lar siza siza bir. gelişim var. Görseydiniz. katılırdınız.,, Biz görmeden de gülmekten katılıyorduk. Amma ninemin ço- cukfuğunu da bir türlü gözümün önüne getiremiyordum. erenan g >0860000 600r080006000000000000006600 BOT OMUMA KA DARA>N0NOARANANALAADASNOADDDEAE 208 Faydalı Biigiler Bir gün Yılmazla babası bah- çede dolaşırlarken Yılmazın gözü başka bir örümceği yiyen örüm- ceğe ilişti. «A.. Baba nme tuhaf bak bu böcek kendi cinsinden olan bü- ceği yiyiyor» dedi. Babası hemen düzeltti, «Oğlum evvelâ örümcek bö- cek değildir. Böceklerin hepsi üç boğumludur. Halbuki bunda iki boğum var. Sonra böcekler altı ayaklıdır. Örümcek sekiz. Sonra örümceğin erini öldürmek için zehirli pençeleri vardır. ——— Bu gördüğün örümcek dişi Brümcektir. Yediği de kocasıcır. Onlar evlenir evlenmez kocalarını yerler. Sıcak memleke lerde bazı okadar büyük örümcekler vardır ki ufak kuşları bile yakalayıp zehirler ve öldürürler. Örümcek- ler de tıpkı civcivler gibi yumur- tadan çıkarlar. urtaların rlılırcııl kozala denilen ipek bir ese içindedir.,, Bundan - sonra babası Yılmaza birçok örümcek resimleri gösterdi. Biz de buraya bazı reslinler okyuyoruz. Bunların hepsi çeşid çeşid örümceklerd'- kabahati yoktu, çok namuslu bir adamdı. Bir yanlışlık olmuş, Do- ganın evine beğendiği palto de- ğil başkası gönderilmiş, çakı da o paltonun cebinde — kalmıştı. Doğanla Güney çakıyı ve güzel paltoyu alıp sevine sevine eve döndüler. Haftanın Bilmecesi Kaybolan Köpeği Kim Bulacak ? İ İA Turgut köpeğini kaybettiği için ağlayıp duruyor. Aradılar, taradılar bir türlü kimsecikler bulamadılar. Bir kere siz arayınız. Bakalım han- giniz daha çabuk bulacak? Bulanlara güzel güzel hediyeler vereceğir. Geçenki Bilmecemizi Doğru Hal- ledenler Ve Ikramiye Alanlar 6 Birincikânun tarihli bilmecemizde birinci ikramiyemiz olan bir Fudbol topu'nu İstanbul erkek lisesi 1/A dan 1392 Bay kazan- mıştır. Tülili okuyucumuzla İstanbulda bulunan diğer kazanunların hediyelerini Pazartesi Perşembe günleri - öğleden sonra idarehanemizden almaları lüzim- dır Taşra okurlarımızın hediyeleri posta ile gönderilir. Birer albüm alacakları İstan- bul müuhtelit Bezciyan mektebi $ tncü nnf Alis Muradyan, İstanul san'at mektebi S1 Hadiye Avni, Salihli Altn- ordu Ükmektebi sınıf 5-A dan 41 İlyas, Ankara İstiklâl İlkmektebi 1 inci sınıf 267 İsmet Müharrem, İatanbul erkek Tisesi 3908 Nusrat, Adana topea alayı yüzbaşı Bay Nâzmi oğlu Nevzad, Erei. köy kız lisesi #af 5 den Berin, Koaya Akifpaşa mektebi No. 27 Kadriye Ba- ları İstanbul 44 üncü İlkmekleb 271 Saliha, Konya Akifpaşa İlkmektebi 623 Yusuf, İstanbul kız Örtamektebi 8 Ni- hal Ülkü, Uşak Ortamektebi 1 inci sınıf 1(4 Sedad Bay ve Bayanlar, Birer şişe kolonya alacakları Vefa lisesi 346 Süleyman, Kusımpaşa Yakubağa sokak No, $ den Ümer Hamdi, İstanbul erkek lisesi 1-0 den 803 Nihad, Heybeliada sanatoryomunda | Ahmed Şevki, Topkapı Sefabostanı No. 29 da Cengiz Baylar. Birer muhtıra dofteri alacak- leri Koüya — Akifpaşa mektebinden Tonguç, Kandilli kız lisesinden 455 Munllü, İzmir Beyler sokak No. 27 de Dr. Memduh laboratuvarında Sabiha, Vela linesi 2-B den 445 Rüknü, Afyon- karah.sar lisasi S-A dan 333 - Kküşdü, İstanbul 19 uncu İlkmekteb 299 Nermin, Edremid Ortamekteb 1-A dan 250 Nu- reddin, İstanbul hsesi 4-A dan 296 Sa- mim, Bursa Atatürk caddesi Kurtuluğ * perükârı Hukkı, Beş ktaş Küçükbamam sokuk No, 20 de Esat Erkan Bay ve Bayatılar. 4Blrer Mürekkebli Kalem Ala- cakları Kuleli A-k vi Lisesi 1027 Halil, Tatantul erkak ee 1 986 Tevhk, Pem tevniyal hsesi 188 Naim Çetin, (.tanbul kız orta mektem 219 Gügün, Kadıköy 12 inci ilkmektep Vefa Bay ve Baks larına tarih itmay: unutmay k o'arak - postaya bomecenizi bir D . zarflari dalma verin'n . Bu & kuruşla yol Gönde eceğ niz bilmecelerin zarf- | DK L