Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
sıonımnn» a Pa BÜ İA e r K YU a f Z, İa L ğ S at e VS Bisiee - Ki n AE ğ aüi 4 T l K ddi eli e lneülre aei - Dunyada Olup Bilenler — Yeni Ve Çok Müthiş Harp Silâhları İcat Edildi İ Kari Mektupları K ylülerin Mınnet Ve Şükranı Dünya Hâdiseleri Radijo Başında Beklerken.. Londra'da çıkan Daily Express hiT Cümhuriyetin köylere ve köy- $ a Kos gazetesinin — mu- ; , ::ey:l Na.;:l ş:zr;ığ:n?fiâeğı: Ş K “ çi g lülere verdiği kiymet ve ehem- kif Edild : d k ı l H b F b k miyetten müteşekkiriz. Şimdi FeskirEdid) an birkeç Japonya daki İmalâtı Harbiye Fabrika- 5:: meçi snr ostla beraber radyo makinesinin batakl : BF . ü ikların. tevlit ettikleri has- başına oturmuş, Sovyet Rusya istasiyonlarından birini dinliyor- duk. Bir ara muzik sustu ve #pi- kerin sesi, Rostov mıntakasının buğday istihsal komitesi reisi Perkens'in bir nutuk söyliyeceğini bildirdi. Filvaki az sonra M. Per- kens radyo makinesi başına gel- di. Röstov mintakasının buğday istihsalâtı hakkında - bir “takım mütalealar serdine, rakamlar zik- retmiye başladı. Aradan bir müd- det geçti, Radyoda kısa bir fasıla oldu. Bir “ayak gürültüsü işitildi ve bir ses yükseldi: — Perkens Aarkadaş! — Seni, Rostov mıntakasının hükümete ait buğday hissesini zamanında ve miktarınca teslim etmediğin- den dolayı kanun namına tevkif ediyorum. Bir an şaşırdık.. Bu, bir piyes —temsili . değildi. —Fakat vak'a âni olduğu için mahiyetini de derhal kavrayamadık. Radyo sustu. Elektrik dalgalarının ma- kineden dışarı akseden hışırtısı biraz evvel dinlediğimiz istasyo- nun tamamen kapanmamış oldu- ğunu gösteriyordu. Netekim tek- rar spikerin sesi yükseldi ve şu sözleri söyledi : — İstasiyonumuzun bugünkü neşriyatı hitam bulmuştur. Bir tesadüf, bizi, Rostov mın- takası buğday komitesi reisi Perkensin tevkifine kulak misa- firi etmişti. ,, * Tayyarecılerın en çok kork- tukları ve tehlikeli bul- dukları hava ka- :'ag:ı::na zalarından biri de caşı tayyare yangınla- | Karşı —| çıdir. Şimdiye ka- dar bu âfete karşı alınan ” ted: birlerden hiçbiri tesir gösterme- miştir. Maamafih muhtelif tayyare inşaatçıları, karşı birtakım tedbirler düşünü- yorlar. Hatta bazı taraflarda fili- yata bile geçilmiştir. Netekim, enlerde Belçikalı — tayyareci- den Van Rollegen tayyare yangınlarına karşı keşfedilmiş yeni bir âleti tecrübe etmiştir. Bu, bir âletten ziyade bir tayyareye ilâve edilmiş ikinci bir tayyare gövdesidir. Tayyareci, havada ııçırken bu tayyareye ateş ver- miş, hasıl olan hararet 1200 de- receyi bulmuş, fakat intizar hilâ- fına olarak benzin depoıu patla- madığı için tayyarenin içine hap- sedilen iki tane farenin, bu deh- şetli hararete rağmen sağ ve | - galim kaldıkları görülmüştür. * ir haftta kadar evvel ölen sabık İngiliz Hariciye Na- r_o,.d' G“y.-,î zıri Lord Greyin z yakın varisi yok- Mirası | tur. Fakat İngiliz telsiz tesisatı müdürü Kapten / Graves yeğenidir. Umumi harpte Almanların eline esir düşen bu zat, Lor Greyle olan akrabalı- ğından dolayı, diğer 29 İngiliz zabitile beraber, Alman denizaltı gemilerine İngilterede — yapılan fena muameleden dolayı, çok sekt bir harp esiri muamelesi yapıl- mıştı. Lord Greyin Falladon ismi verilen malikânesi, kuşa olan me- rakından dolayı bir kuş çiftliği haline konulmuş bulunmaktatlır. Kİ ) dile yeni bir siya- | tiği şiddetli -hava yangınlarına | ları Geceli, Gün Japon kütlele- rini diğer millet- lere karşı azami derecede tahrik etmek, Japonla- rın vatan duüy- gularını derece- siz bir şekilde istismar eyleye- bilmek — maksa- si fırka teşekkül etmiştir. Bu fır- kaya göre Ja- ponun eski ve feragatkâr mezi- yetlerini tebarüz ettirerek bun- lardan vatan namma istifade et- mek lâzımdır. Yeni fırkanın giriş- ve kesif propa- ganda hneticesi olarak birçok gençler bu partiye yazıldıklari gibi . Japon Harbiye tinin güttüğü — bazı — maksat- lar da tahakkuk etmiştir. Çün- kü Japon imalâtı harbiye fabri- kalarının yaptıkları yeni harp aletlerini kullanmak - için canlı vasıtalar da bulunmuş oluyor. ]ıponyânın yaptırdığı bu harp | vasıtaları cidden korkslacak bir. mahiyettedir. Bunlar iki türlüdür: Deniz ve hava torpilleri. Hava torpilleri tayyarelerle, deniz torpilleri bittabi denizaltı gemileri ile atılıyor. Fakat bun- lar içinde bulunan bir veya iki makinist, atılan torpili hedefine yaklaşmadan- patlatmıyorlar. O suretle ki -merminin tesiri iki kere iki dört eder gibi- kat'i oluyor. —— ; -Şimdi, bu yapılan silâhları kullanmak üzere bir kısım Japon ihtiyat zabitleri silâh altına alır- mış ve bunlara muvazzaf hizmeti isteyip istemedikleri sorulmuştur. 5000 ihtiyat zabiti muvazzaf hiz- -mete talip olmuşlardır. Bunlardan dört yüz kişi sıkı bir müsabaka Hüğeem çLt gBAA A el e el 286 Comarililavval 1352 || 3 - ——— ——— Eylül - 1349 — Vaki' |Erani|Vasatti| Vakit |Erani |Vasati Güneş |di Z2i0 5 4i | Akışaca (12 — |18 19 Öğle —| 549 | 12 08| Yaza | 1 32 |19 53 15 40 || "nmak | 9 39 9 gl Nezare- | ler. Tayyarenin | metine n ğ'b TAK VİM ——"'" Glıı CUMARTESİ — Ha | 30- 15 EYLÜL 0933 134 B Arabi Ruml 3 soğl. Kuadretli bir Japon torpito muhribi ile yeni silâhları kullanmak üze- re hususi askeri hizmete alınmış- lardır. Bomba gibi kullanılacak olan * hava torpillerine gelince; bunlar sadece birer tayyareden ibarettir- içinde bir de pilot vardır. : Bu pilot hayatını vatan hiz- vakfetmiştir. Kendisine gösterilecek olan hedefe gitmek çarpmak ve batırmak vazifesile mükelleftir. Açık bir sahada bu- lunan düşman askerleri, bu nevi harp vasıtaları karşısında mah- volmıya mahküm bulunmaktadır- lar. Çünkü bunların tesiri o dere- ce müthiştir. Bunun haricinde Japonlar gayet küçük - denizaltı gemileri — yapmışlardır. Bunlar, daha büyük denizaltı gemileri Çalışıyor tarafından birer torpil gibi en- daht edilmekte- dirler. Fakat bu Lüçük — geminin içinde bunu idare- ye memur mü- rettebat vardır. Bilhassa gecele- yin, düşmanı gafil avlamak üzere ya- pılan »bu silâh- lar, bu müret- tebat tarafından gayet emniyetli idare edilmekte ve hedefe dokunur dokunmaz hususi tertibatı açılarak patla- tılmaktadır. Japonların keşifleri arasında yeni bir takım da zehirli gazler vardır. Her ne kadar Japon hü- kümeti müstakbel muharebede zehirli gaz kullanmamayı esas itibarile kabul etmiş ise, ihtiyaç vurulmak üzere bir takım gizli ve zehirli gazler de yaptırmak- tadır. Bunlardan bir tanesi, düş- manı öldürmekle kalmıyor, karşı- sına çıkan canlı mahlükatı dar- madağın ediyor ve kimyevi inhi- lâlât vücuda getiriyor. Japonyanın bu yeni - silâhları, bütün askerlik âleminde dehşet ve büyük bir alâka uyandırmıştır. Burgazadasında İnşaat- Belediye, Burgaz adasında bir itfaiye garajı yaptırmıya karar vermiştir. Garaj adada plâjın bulunduğu tarafta geniş bir arsada inşa edilmektedir. İnşaat, itfaiyenin bu gibi işlerde kullandığı amele tarafından yapılmaktadır. Garajın çok asri bir bina olacağı temhı edilmektedir. Resmimiz inşaata başlandığı sırada alınmıştır. Kİ Y z n 4 AĞA YÜM. Vç| Kadün x —— ü - Af a l K li di Hön . gı l V * » Güdün'yü 'a i efendim. talıklardan ve bilhassa sıtmadan kırılıp gidiyorduk. Sıtma müca- dele heyeti geldi, bataklıkları kuruttu, — sıtmalılarımızı — tedavi etti, ölmek üzere olan 12 çocu- ğümuüzüu da ölümden kurtardı. Artık eskisi gibi okumadan ve üfürmekten değil, doktordan ve ilâçtan şifa arıyacağır. Bizi düşiü- nen Cümhuriyet hükümetine bin minnnet ve şükran. Terme: Köregöz İhtiyar Heyeti Muallim Rehperleri İllnuektep programları ıslah edilirken muallimlerin ders vesaiti İhtiyaçlarını da göz önünde bu- lundurmak — lâzımdır. Müfredat programının şeraitine uyğun şe- kilde her ders için birer muallim kitabı bulunmalıdır. Bunlar, her muallimin — yanından ayrılmıyan kıymetli birer rehber olacaktır. Maarif Vekâletinin, on beş günde bir neşredeceği mesleki mecmualarla günün terbiyevi ve tedris yeniliklerini her an muallim- lere tebliğ etmesine de lüzum vardır. Nazilli: Z, Z. Amasya Toz İçinde 331 senesinde vukua gelen büyük yangının tesirile memleke- timizde toz pek çoğalmıştır. Esa- sen Âmasya boğaz içerisinde olduğundan ufak bir rüzgârın sevkile havaya yükselen toz bı- lutları halkın ciğerlerine dolmakta ve bir dakika bile rahat nefes alınamamaktadır.. Bu — yüzden verem “hastalığı gittikçe çoğal- maktadır. Bu derdin izalesi lâ- zımdır. Şehir dahilindeki cadde- | | lerin parke ve yahut asfalt olarak - karşısında kalındığı zaman baş- | yapılması Belediyelere âit ise de Belediyenin bütçesinin darlığı bu- na imkân bırakmamaktadır, Şose- nin parke ve yahut asfalt olarak yapılmasını Nafıa Vekâleti der- uhde edemez mi? Halkımızın sıh- hatini her şeyden üstün tutan aziz cümhuriyet hükümetimiz bir vilâyet balkinın sıhhatini tebii düşünecektir. Amasya: Saim * Bursadâa Dayiıahmet mahallesinle iye Hanıma: " Ansefalit letarjik hastas — hğının kat'i tedavisi vardır. Da- — hiliye mütehassıslarımızdan biri-- — sine müracaat ediniz. , Se FD aN Söğütten Z. L. remzile mektup gönderen zata:; — Sarih adres ve hüviyet “olmadıkça mektupların — neşrine —imkân yoktur- efendim. * Süleymaniyede Namahrem sokağın- da Hacı Cemali zade Ali Cemalettin Beye : — Bize yazdığınız mektup gibi bir mektupla Hariciye Ve- kâletine müracaat ediniz efendim- * Şükran , Ulvi Beye ç Ve Tei