Trgillere Hükümeti taralından Gasl Hz. ne bediye edi eserin tercümoyi CÇANAKKALE — 175 — Yazan: Ceneral Oşlander | Emirnameye Siper Kro- kileri Raptedildi Bu taarruzda, bahriye neza- reti tarafından bahriye fırkasile birlikte gönderdiği bazı zırhlı otomobilleri kullanmıya da te- şebbüs edildi. Bahriye hava kuvvetlerine mensup kıtaat tara- fından idare edilen bu zıhlı oto- mobil kıta'ası zırhli Ford otomo- billeri, kamyon, yan sepetli mo- tosiklet ve çeşit çeşit makineli tüfekten mürekkepti. Bu makineli tüfeklerden birçoğu ilk karaya çıkıldığı zaman River Ciyde ge- misinin üzerine kurulmuş ve o dukça hizmet görmüşlerdi. Bu | zırllı. otomobiller için henüz bir | wazife bulunamamıştı. Fakat bu kıt'aya mensup efradın kendi arzuları Üzerine bu otomobiller- den sekizinin gelecek taarruzda talilerini tecrübe elmelerine mü- saade edildi. Bunun için arkadan ileri hatta doğru giden üç yol ile müteaddit geçitlere evvelce köprüler yapılacak ve bu otomo- billerin geçeceği yerdeki İngiliz siperlerinin üzerleri yerle beraber düzeltilecekti. Taarruzun teferruatı Helleste- ki kolordu kumandanları tarafın- dan tesbit edilmiş olduğundan 2 haziranda karargâhı neşrettiği emirname umumi bir talimatnameden ibaretti. Fransız kolordusu 450 - 600 yarda ka- dar ileriliyerek Kereviz dereye hâkim olan sırtları zaptedip de- renin sol sahilinde hiç olmazsa iki noktada tutunabilecek - birer mevki tesis edeceklerdi. İngiliz cephesinde bahriye fırkasile 42 inci fırkaya terettüp eden vazife düşmanın ileri hattını zaptemek- ten ibaret olacak ve fakat bu muvaffakıyetten — istifade etmek için biçbir Fırsat kaçırılmıyacaktı, Sol cenahtaki 29 uncu fırka- ya daha büyük —bir — vazife tayin edilmişti. Bu fırka €00 ilâ 800 yarda kadar ilerileyip üç siper hattı zaptedecekti. Harekât esnasında karargâhı umumi karada teessüs edecekti, Fakat bir defa daha, başkuman- | danın vaziyeli bir seyirci vazi- yetinden farksız olacaktı. Çünkü barekâtın başlamasından itibaren elde bulunan kuvvetleri hepsi doğrudan doğruya mensup bu- klundukları kolordu kumandanla- rının emrinde bulunacaktı. Filhakika 48 saat evvel neş- redilen talimatnamenin bir hulâ- sası olan 8 inci kolordu emirna- mesi 3 haziranda tebliğ edildi. Bu emirnameye islihsal edilmesi icabeden hedefleri gösterir siper krokileri de merbuttu. Kolordu. talimatnamesile ka- rargâhi umumi emirnamesi ara- sında da hafif bir fark vardı. Kolordu — talimatnamesinde — 42 inci fırka ile bahriye fırkasının sol cenahının düşmanın — ikinci siper hatlarına kadar ilerlemesi emredilmekteyyi. Kolorduya bir ihtiyat kuvveti teşkil etmek üze- re 87 inci liva, bahriye livası ve birinci bahriye livasile iki piyade bölüğü, 29 uncu fırkanın bisiklet bölüğü merbut bulundukları fır- kalardan alınarak 83 - üncü liva kumandanı Jeneral — Waraball'in #mrine werildi. Bundan maada ÇK kaş, umuminin | | birinci Royal Wunster kıtaatı ile henliz gelmiş olan Hintli Gurka kıtaatından da iki tabur tefrik edilerek ihtiyata ayrıldı ve bu süretle ihtiyat kuvvetleri on üç | tabura baliğ oldu. Yarımadanın cenubunda mah- fuz mevkiler bulunmadığından bu taburları öteye beriye âahıtmak mecburiyeti hasıl oldu. Fakat hepsine de muharebede iştirak et- meleri muhtemel bulunan hare- kât izah edildi. Kerza, 3 temmuzda tebliğ edi- len Jenral Gouraud'nun emirname- sinde, birinci Fransız fırkasının sağ cenahtan ve 2inci Fransız fırkasının da sol cenahtan taar- ruz elmesi emrediliyordu. Muharebenin seyri müsaade ettiği takdirde bu fırkaların her ikisi de Kereviz derenin sol ya- macında yerleşeceklerdi. Her iki fırkadan — ayrılan — birer alay da ihtiyat teşkil edecekti. Dört grupa ayrılan ve 78 top ve Howitzer topundan mürekkep olan İngiliz topçusu hücumdan evvel bir. hazırlık bombardımanı yapacaktı. Bu — bombardımanın programı da 29 uncu fırka topçu erkânı tarafından bütün tafsilâ- tile hazırlanmıştı. Fransız cephe- sindeki topların adedi, İngiliz cephesinde bulunan — toplardan cephe uzunluğu — itibarile fazla olduğundan Jeneral Gonraud 75'milimetrelik toplardan altı ba- taryayı İngiliz sağ ve sağ mer- kez cenahlarının -ilerilemesini hi- maye etmek için tahsis etmişti. 1000 yardalık bir cephe Üzerin- den yapılacak olan Fransız. hü- cumunu Fransızların topçusu, yani 9 sahra topu ba- taryası, iki cebel topu bataryası ve birkaç ta orta ve ağır toplar takviye edecekti. İngiliz cephesinin sol cena- hında sahile yakın bir mevki tu- tacak olan Wolverine ve Seor- pion muhripleri bu cenabıa ileri hareketini himaye edecekti. AL- man tahtelbahirlerinin müdahale etmesi ihtimaline binaen bu ta- arruzda büyük harp gemilerinin ağır toplarından himaye beklen- mekte idi. Swifteure ve Exmouth zırhlıları W sahili açıklarında ma- nevra yapacak ve sahilden tel- sizle tayin edilecek hedeflera ateş edeceklerdi. Fakat yine tah- telbahir korkusundan, bu gemi- ler mütemadiyen saatte 12 fersah bir suratle hareket edecek ve her - ondakikada seyirlerini 16 derece nisbetinde değiştirecek- lerdi. Talbot kruvazörü de Kum- tepe açıklarında bulunup düşma- mn takviye kıtaatı alıp almadı- gita nezaret edecek fakat bu gemi de mütemadiyen saatto 12 fersah süratile harekette —bulu: nacaktı. Boğazlarde ve Kereviz Dere- nin ağrında küçük Fransız kru- vazörü — Latouche - Tröville ile iki torpido muhribi ve mitrak- yozlarla — mücehhez iki - torpil tarama gemisi Fransızların ileri hareketine muavenet edecekti. ( Arkası var ) daha | mütebaki | ASN SON POSTA İHaaayt! Yaman Ge- lir, Yaman Gider - Aksaraylılar... (Baştarafı 6 nci “sayfada ) kurulurdu. Soba tulumbacıların mahkemesi idi. Cezayi o keserdi, Kabahatliye bazen yüze kadar sopa vurulduğu olurdu. — Bu akşam kuğuşta yine sobo varmış, denildi mi, kimsenin korkudan ağzını bıçak açmazdı. Reislik Kolay Değil !.. | — Reis olmak kolay değildi. Reis, cesur, kavğacı, atak kumanda edebilecek ulumbacılar arasından yetişirdi. Zaptiye kapısındaki ko- ğguşla Babıâli'de Şeyhülislâmkapı- sında, Fatih karakolunda, Eyüp'te Kumbarhane'de, Tersanede, Har- | biyede, Topçular kışlasında, Ga- | latasaray'da Tophane'de ve Gü- |müşsuyun'daki koğuşlar, İstanbül'- un ea büyük tulumbacı koğuşları idi. Bunlardan başka, belediye dairelerinin de ayrı ayrı tulumba | takımları ve tulumbacılara mah- sus koğuşları vardı. Beylik tulum- balar da çalışanlar Zaptiye Noza- retinin emrinde idiler. Zaptiye- kapısı, kendi tulumbacılarına se- nede elbise, kapat verirdi, Bun- ların hergün birer çift tayınları da vardı. Mahalle aralarındaki tulumbacılara mahal da para toplayıp bakardı. Yangınlarda yararlığı görülen sandığa siğortalar, arasıra beşer onar lira ikramiye verirlerdi. Evi | kurtulan ev sahiplerinin kurban | kesip koğuşlara dağıtıkları olur- du. Cuma günleri, talim günleri idi. Ogün, bütün tulumbacılar, sokak sokak dolasıp yanğın ma- nevraları yaparlardı. Eski — tulumbacılar, — çalışkan adamlardı. Yanğına kitmedikleri gün tembellik edip koğuşlarda yat gelmez, kendilerine birer iş bulup çalışırlardı. Kimi hamallık, kimi manavlık, kimi sürücülük, kimi arabacılık yapar hasılı kim- seye muhtaç olmadan geçinirlerdi. Tulumba Başında Maraza, Dışarda Ahbaplık... Tulumbacılıkta bir kaide var- dı: Tulumba başında maraza ko- parmak, çınğar çıkarmak, kanlı bıçaklı olmak - vazife Fakat sandıktan ayrıldıktan sonra, düşmanlık kalmazdı. Çarçabuk barış görüş olunur, geçenler unu- tulardu. Sayılı Tulumbacılar.. Tulumbacılar arasında ayağına çok çevik kimseler vardı. Tersa- neli Şemsi reis, Tophaneli İnce Ali, Topçularda Arap Mehmet reis, Harbiye'de Mehmet reis gx- yılı koşuculardandı. Sabahleyin aç karnına Rumeli- fenerine gidüp yangğını söndür- dükten sonra gece yarısı tabana kuvvet Edirnekapıya — dönenler çoktu. Nara Atışları., Geçit yerlerinde nara atışımız da hoştu: Ağızlarımız. iki karış açılır, boyun damarlarımız. ok gibi şişer, var kuvveli gırtlağa vererek bağırırdık: — Dünyayı Fetheden zaptiyelileri geliyor hey!... — Karada aslan, — denizde kaptan, düvele duman attıran tersaneliler... Herkes' kendi mahallesinin tu- Tumbasını, öteki mahalleden üstün görmek istediği için arada daiml bir rekabet vardı. * Tuülumbacı — sandıkları Fatih yerli koğuşta reisin emrile “ Soba ,, | li araların- | icabı idi. | | diz Almandır ve Spor sında yeni yıldizim — parla- ması göz ka- maşltırmıya baş- lamıştır. Bu yıl- bir Hamburglu Si dünyanın en kemmel atleti oldu Ham burg'lu Hans Sivert'dir. 190 metre w zunluğunda olan bu atletin kuv- vet, çeviklik ve sürati — hemen hemen ayni de- recededir. He- nüz 21 yaşında- dır. Bundan üç sene evvel, bü- yük bir beynet- milel müsabaka- da gayet kuv- yeti bir. disk atıcısı — olarak meydana — çık- mıştır. Atletizmin her — sahasında muvaffa kiyet gösteren bir atletin ala- bileceği — azami puvan — mik- tarı 8000 dür. Sivert, son mü- sabakalarda bu puvana çok yak- laşmıştır. Halbuki bütün dünya- da şimdiye kadar 8000 puvanı doldurmuş iki veya üç atlet gö- rülebilmişlir. Son olimpiyat müsabakaların- da yaralı olduğu için kabiliyetini kâfi derecede — gösterememişti. Fakat ogün, bugün son derece terakki eseri göstermiştir. Son günlerde disk atışımı 48,22 met- reye çıkardığı gibi ağırlık atışın- da da dünya rekoru olan 16,20 metreyi aşarak bunu 16,48 met- reye çıkarmıştır. Onun şimdiye kadar muhtelif atletizim faaliyet- lerinde aldığı neticeler şunlardır: 100 metre: 11,2-5 saniye; 400 metre: 53,1-5 saniye; 1500 metre: | 5 dakika, 3,2-5 saniye; 110 metre, malı idi. Fincancılar yokuşunda Sezai Beyle, yine o yokuşta Gab- riyel isminde biri bu sandıkların çok süslülerini yaparlardı. Bir tulumbacı — sandığı, işçili- ğine göre altın para 10 liradan 20-25 liraya kadar satılırdı. Osman reis, birazda kendin- den bahsetti: — Tulumbacılığa girişim sene- lerden 303... Demekki tamam 48 senelik tulumbacıyım... Eski Yu- nan harbine, Balkan muharebe- sine gönüllü gittim. İlk tulumba- cılığım Fatihteki tulumbacı koğu- şundadır. Buraya dümen neferi girdim, tulumbacı ağası olarak çıktım.,, Sonra bir aralık cöşarak: — Heygidi günler hey.. onlar- da bir günmüş.. diye anlattı. San- dığı umuzumuza alınca dünya bizim olmuş sanırdık. Alimallah, şöyle yılan gibi süzülüp giderdik. Acaba arkamızdan sapan taşı atsan yetişir mi idi.?,, Hiç göstermediği halde yet- mişini geçkin bir yaşta olan Os- man reise sordum: — Nasıl, şimdi de koşa bilir sin? Bıyıklarını yarak: — Evvel allahın iznile... Dedi, şöyle bir sıvazla- hanği genç isterse, yarışa hazı- rım... y H $ t &a n İ u rak ll Spor Semasında Kuvvetle Parlayan Bir Yıldız FB mania: 16 saniye; yüksek atlamat 1,80 metre; uzun atlama: 7,16 metro; sırıkla atlama: 3,30 metre; ağırlık atına: 16,48 metre; disk: 48,22 metra; cirit: 16,05 metre. ereneese seseern eee carennAN Tekaüt Kanunu Tadil Ve İlâveleri Neşrediyoruz Ankara ( Hususi) — Asker! ve mülki! tekaüt kanununun tadiline ait olan kanun Resmi Gazete İle ilâm edilmiştir. Kanunun 53 üncü maddesi şu şekilde tadi! ediliniştir: (Alelıtlak ağır hapls cezasile ve- yahut hırsızlık, emniyeti sülistimal, sahtekârlık, dırıcılık, yalan yere şahadet, yere yemin, cürüm tasnli, iftir ikâp, irtişa ve ihtilâs suçlarının den dolayı altı ay veya daha ziyade hapis cezasile veya- hut alelitlak beş seneden ziyade hapis cezasile veya asgari haddi bir seneden aşağı olmamak üzere mükerrer hapis cezalarını müstelzim suçlarla mahküm olan memur müteka itlerin tekaüt hak ve m: ları sakıt olur. Bunlardan on beş seneden fazla hizmeti olan memurun bu kasua mucibiece isabet edecek maaşına ve mütekaitlerin muhassas maaşlarına nazaran yetimlerine cezalarının ierastı müddetince maaş verilir. Cezalarının hitamında bu maaşlar kesilip vefat- larında yine yetimler ne tahsis& olunur. Türk — vatandaşlığını — terkeden veya vatandaşlıktan iskat olunan- Tarın kezalik tekaüötlük hakları sakıt olur ve bunlar mütokait İseler ma- aşları kesilir. Ancık bunların Tür- kiyede kalan ve Türk vatandaşlığını muhafaza eden maaşa müstahak ye- timlerinden nafakaya muhtaç olduk- İnrı sabit bulunanlar hakkında yuka- rıki hükümler tatbik olunur.) Kanuna ilâve edilen sekizinel muvakkat madde şudurt (Divam âli veya istiklâl mahke- meleri tarafından bu kanunun mer'ik yetl tarihine' kadar vicahen veyâ ıyaben herhangi bir suçtan dola; ı'uılılılı olıılııı'Iıı. - * hı£ lerine bakılmaksızın tekaüt ve yetimi — maaşları hakları bu maddenia mer'i” yeti taribinden itibaren iade edir miştir. Ancak 16 nisan 1340 tarih ve 487 numaralı kanunun 3 üneü mad” desinde İşaret edilenler bu hükümdett istifade edemezler.) TEŞEKKÜR Sevgili valdemizin ufulü ebedisi müdk” sebetile bizzat cenaze meraslmine etmiş veya mektup ve telgrafla beyati taziyet âtfunda bulunmuş — olan zevatı muühteremeye ayrı ayrı teşekkiire #” evvürümüz mâni olduğundan teşekkürat V? hlesiyatı minmettaranemizi İblâğa muhtere” | gözetenizi tavslt eyleriz efondim, Haci Bekir sade Ali ılıl—_ ü z yi & ğ