6 Eylül | y ! Timur Hayatından Mem- nundu, Dediği Oluyordu l TİMURLENK -Tüö— Tevekkül, şiddetli bir titreme daha geçirdi. Hayır! demek iste- di, korkta. Evet! diyemedi. Göz- lerini yere iyip düşünmiye daldı. Yalvaran anası, kulağına — ricalar fısıldayan babası gözünün önüne geliyordu ve onların — muüstarip yüreklerinin çarpıntısını duyuyor gibiydi. Timur cevap, htem de tehaltklü bir cevap bekliyordu. Kendi malı olduğuna kanaat getirdiği Moğol güzelinin şu açık suale karşı telâşa düşeceğini, özürler dile- | yeceğini umuyordu. Onun düşün- miye daldığını görünce kaşlarmı çattı, ellerini kavuş- turdu: arkasına — Baban dedi, benimle ev- | lenmiye razı olduğunu haber ver- di. Yalan söylemiş olmasın? Kızcağız, içine atıldığı cehen- nemden kurtulmak için başka yol bulamadı, o sabah provasımı yap- tığı oyunu oynadı: — Ben sizin balayığınızım, öl dediğiniz yerde ölürüm. — O haldet Timur, bu sözü söylemekle beraber yine o kıl kümesile kızın yüzünü perdeleyecek oldu. Te- vekkül, bu örtünün nasıl bir kay- nak sakladığını ve 6 kaynaktan ne yaman alevler taşacağımı bitdiği için yerini değiştirdi. başka bir köşeye savuştu ve yalvardı: — Beni hırpalamayın, aciyın! Timur, velevki engin bir. haz temini için de olsa köşe kapmaca oynayacak erkeklerden değildi. İhtiraslarına ve iştihalarma yerin- de gem vurmayı - bilirdi. Zaten kızın perişan tavrından, yanık yalvarışlarından da içine erzginlik ve şevkine kesiklik gelmişti. Bu sebeple hamleden vazgeçti, sa- kinleşti, munis bir şefkatle Te- vekkülü tatmine girişti: — Korkma, çırpınma, geniş ol, yüreğini hoş tul. Seni daha fazla Uzmiyeceğim. söyle: Beni istiyor musun? Tevekkül, Ezraili aldatıp uzak- laştırmak istiyen bir. hasta gibi tehalük gösterdi, yüzünü ellerile örtüp büyük yalam anırıldandı: — Evet! — Memnun oldum küçük, çok memnun oldum. Çio Üikesini ab sam belki bu kadar boşuma git- mezdi. Ve sonra yaşından umulmıyan SON POSTA Wörarn YA UA GK AM Yevml, Siyasi, Havadis ve Halk gazetesi i Zaptiye sokağı 25-1 Telefonı İstanbul - 20203 Posta kutusuz İstanbul - 741 Telgraf: İatanbı! SONPOSTA ABONE FİATİ TÜRKİYE ECNEBİ 1400 Kr. 1 Sene 2700 (- İdare: 750 » GAy 1400 400 » 3 « 800 ,, 150 » V w 300 , Gelen evrak geri verilmez Düanlardan — mes'uliyat alınmaz cevap için mektupları (6) kuruşluk dul ilâvesi K ir. Aüres doğiştirilmesi (20) kuruştur. Gazetemisde çıkaa zesim ve yarılarıa bütün hakları mahfuz va çazetemlze plttir. Yalbız açık | Muharriri : Xe * — şuh bir hareketle kı- selâmladı: — Ben gidiyorum, dedi, üç aya varmaz düğüncüler gelir, seni bana getirir! Hizir. Hoca, kapının eşiğine çömelmiş, kulağını tahtalara ya- pıştirmiş, — içerdeki muhavereyi dinlemiye koyulmuştu. İlkin hiç- bir şey duyamamak, zavallıyı Ür- | küttü, nahoş düşüncelere düşlür- dü. Onlar, niçin konuşmuyorlardı ve bu sükütun koynunda nasıl bir sahne yaşıyordu?.. Timur, sadece kızı temaşa mı ediyor- du, yoksa — kulaktan — kulağa | bir şeyler mi naklediyorlardı ? Hoca, endişe içinde kıvranır- | ken oda kapısında bir yarık gör W dü ve hemen gözünü oraya iliş- | tirdi, kulaklarının aczini gözle- rinin yardımile telâfi etmek isi- | yordu. Fakat içeriye doğru uza- | nan yarım bir bakış, herifin çehe resini altüst etmiye kâfi geldi: O, Timurun genç kızı. havaya kaldırdığına şahit olmuştu İ Moğol Ağlam, bütün o dev- rin silâhşorları gibi zor oyunları« ni Bilir ve yapardı. Lâkin o güne kadar böyle nefis bir yük kaldır- | ma tecrübesine girişmemişti. Ti- 1 murun, arkasında çirkin bir kam- | bur, güzel kızı tepesine yükselt- tiğini ve o vaziyette bıraktığını görünce ilkin şaşırdı, vonra kıza- rir gibi oldu, müteakıben gü- lümsedi : — Ne ihtiyar ya, dedi, biraz daha dişini sıksa kızı yıldızlara uçuracak ! Hoca bu sözleri için için ge- velerken Timuru son derece tak- dir ediyordu, beğeniyordu. Onun anlayışına göre bu altmışlık kah- ramanın bızı tepesine çıkarması, alelâde bir zevk işi değildi, nük- teli bir hareketti. O, muhakkak ki, kızın kendini ihtişar buluşunu sezmişti ve böyle bir cilvekârlıkla ğenu anlatmak istiyordu. | Hızır Haca, böyle hükmetti ve Timuru bir kat daha zeki, fe- rasetli, gönülden anlayışlı buldu. Lâkin onun kızı indirirken, zah- metinin mükâfatmı ve kuvvetinin hakkını istifa eder gibi iki seri teşebbüste bulunduğunu görünce yüzünü ekşitti: Kızın da kendisi gibi düşün- düğünü, “istemem,, diye çırpın- dığını duyunca yüzündeki ekgilik geçti ve yine mırıldandı: — Var ol kızım, şimdi seni beğendim. Ağır ol ki paha bu- ! Tamnl Hoca, müteakıp sahneleri de halecan içinde seyretti. Temaşaya okadar dalmış ve görüp duyduğu şeylerden okadar sersemleşmişti ki | Timurun kın selâmetleyip kapıyı | açtığı anda kendini toplamıya muvaffak olamadı, eşiğin önünde çömeli kaldı. Aksak Cihaagir, kayınpederi olacak adamın orada niçin çömeldiğini anlamakla bes | raber kayıtsız göründü. | — Küçükle anlaştık, —dedi, artık gidiyorum. Yakmda emirle- | rimi alırsınız, hazırlanırsınız. İ ÇArkasi var ) toy çocuğa zelabmın batıl oldu- | Memlekette Zafer Günlğri Sayfa 9 30 ağustos Zafer ve Tayyare bayramının memleketin her köşesinde hararetli ve heyecanlı teza- hürat arasında tes'it edildiğini, muhabirlerimizin gönderdikleri mektup ve telgraflara atfen bildirmiştik. Bugün de bu göl bitimiz tezahürlere ait objektif intibalarını dercediyoruz. Yukarda Kayseride yapılan tezahüratt İkinci sırada solda Malatyada geçit resmi yapılıyor. Sağda Kırkağaçta en kıdemsiz za- nutuk söylüyor. Üçüncü sırada solda Çangırı, sağda Eskişehir, aşağıda solda İzmir ve sağda Afyonkarahisar şehirlerinde yapılan tezahürata ait intibaları görüyorsunuz. Eskişehrin Düşman İsti- vHİZE lâsından KurtulduğuGün H Eskişehrimizin kurtuluş merasimine alt Intihalar Eskişehir, (Hususi) — Eakişeh- rimizin kurtuluş bayramı olan 2 eylül günü büyük bir neşe içinde tesit edild. Kurtuluş bayrami merasiminde nutuklar söylendi. Esir Eskişehri temsil eden zincir- | ler arasındaki siyahlar giyinmiş | Türk kadını ordunun hücumile kurtarıldı. Ve Türk bayrağı çe- kildi. Bilhassa bu temsili mera- sim balkın sürekli alkışlarile karşılandı. * Eskişehir İdman Yurdile An- [ Yurdumun galibiyetile veticelendi. | kara Çankaya' maçı, hakem tay- yare yüzbaşısı Zeki Beyin idaresi altında yapıldı. İlk göolü 15 inci dakikada — Eskişehirliler — yaptı. Bunu Ankaralıların göolü takip etti. İlk haftaym bire karşı birle beraberlikle devrede k iki gol yaptılar ve Ankara kales başladılar Maç ikiye kergı dörtle İdınan neticelendi. İkinci sıkıştırmıya Eskişehirliler arka ar- | | koyduğu kusa Tarsusta Köylüler Tasarrufun Kıy- metini Takdir Ediyor Tarsüs, ( Hususi ) — Son (za- manlarda bu havalide yağınur yağmadığı için çiftçilerimiz sıkın- tıya düşmüşlerdir. Fakat pamuk yükselmesi köylülerimizi sevindirmiştir. — Ancak miktarı az olduğu için bu sevinç fazla değildir. Şunu da söyliyeyim ki son buhran köylünün gözünü açmış, onlara para ve tasarrufun kıymetini takdir ettirmiştir. Bü- tün köylüler tasarruf meselesine çok fazla ehemmiyet vermektedir. Halis fiatinin pamuk Bir Beraet Kararı nin bu maç için Saka İdinan Yurduna verildi. — Bahattın