Siyaset Âlemi Alman Gazeteleri | Ve Avusturya İstikrazı Berlin. 17 — Avusturyanın bazı şerait altında Cemiyeti Ak- vamdan aktedeceği istikraz iti- lâfnamesinin imza edildiği hak- kındaki haberler Alman gazete- leri tarafından iyi karşı - | mıştır. D Mmî:'»nerluin gazelesi olan 'öyçe Algemayn Ze etesi, | bu Wowlnyx"ıg:y.ı:uııli noktai nazardan istismarını ifade '“'gi yazmaktadır. ğ yee Zeytung, “ yeni bir siyasi esaretten, “ıı'ıh—ı.âe:udiı. Diğer bir gazetede Lozan itilâf- namesine itimad edilmemesini acı bir lisanla tavsiye etmektedir. Amerikanın Altınları Hicret Ediyor Vaşington 17 — Son e | 'fında d;!:ımikıdııı çık:: :l.t'ı- | nın miktarı mühim bi ü Hötnnkledir. Seğüye. Bi Zirce dolara baliğ olduğu halde ithalât ancak 18 milyondur. Bu rakamlar geçen senenin ayni ayında 40 milyon seykiyat ve 46 milyon it- | halât gibi şayanı memnuniyet | bir tezat teşkil etmektedir. Bu sene ilk defa olarak ha- kiran ayına ait ticaret istatistiği gayrimtisait — bir bilânço arzet- mektedi. İthalât 121, ihracat ise 115 milyondur. Senenin ilk altı ayına ait bilânço, müsaittir. Fa- | kat, geçen sene ayni devrede 208 milyon 815 bin iken bu seno | 84,249,000 dir. Hindistanın Altınları Hangi Memleketlere Gidiyor ? Bombay, 17, — Kes Runhin vapuru, Londraya gidecek 833, 475 ve Amsterdam'a — gidecek 51,275 İngiliz lirası kıymetinde altını hâmil olduğu halde hare- ket etmiştir. Prezidan Pol gemisi de 33, 675 lira kıymetinde altın yüklü olduğu halde Nevyork'a hareket etmiştir. Klanmakvirter gemisi, 284.- 925 lira kıymetinde altını Lond- raya götürmek — üzere hareket etinişlir. Lehistan Almanyayı Protesto Etti Varşova 11 — Lehistan hü- kümeti. Baltık denizindeki kara sularına mitralyozlarla mücebhez yedi ufak geminin tecavüzde bu- lunduğunu — ileri sürerek Alman | hükümetini, protesto etmiştir. SON POSTA Oğlum Tahdidi Teslihat Konferansında İtilâf B Sevdadan İçin Bir Zemin Hazırlamıya Çalışıyorlar Tahdidi Teslihat İtilâfa Doğru Gidiyor Cenevre 17 Cumartesi günü, Tahdidi Teslibat Konferan- sı muhitindeki ik ortadan kalkmıştır. Fransa, İngiltre, İtak- ya ve Amerika arasındaki müza- kereler — esnasında elde edilen neticeler — bir itilâf için zemin hazırlamıştır. Amerikalıların son zamanlarda | kaber verilen müsait temayülleri bu mükâlemeler esnasında teeyyüt etmiş ve bilhassa ordu mevı hakkında yapılan ıııllıllısııelı_ı Amerikalıları memnun edecek bir formül bulunmasına müsaade ede- I cek bir şekil ğ Bu formül, İngiliz ve Fransız heyetleri tarafından kabul edil- miş olan esas vaziyetleri ihlâl etmemekte, yalnız Amerikalılara M. Huver tarafından iltizam olı,- nan uüsüllerin daha büyük bir alâka ve teveccühle tetkik edile- | ceği kanaatini vermektedir. | Amerikalıların, harp bütçele- | | rinin konirolü ve tahdidi hakkın- da İngiliz ve Fransızlar — tarafın- dan ileri sürülen noktai nazarlara | yanaşmak için gayret etmiş ol- dukları teeyyüt etmektedir. İhtilâflı birçok noktalar hak- kında biribiri arkasına birçok neticeler ileri sürülmüş ve birçok hal suretleri düşünülmüştür. Nihat kararın ittihazı, hükü- met reislerine bırakılmıştır. M. He'ı;yo;ıuı b:ıhuh;kkık suürette pa- zartesi sa! lec ha- beri mımnüemîı—egn Londra - İrlanda Arasındaki İnkıta Nevkastel, 17 — İngiltere-İr- | landa müzakeratının inkıtaa hak- kında amele fırkası — reisi M. Lansburi bunun — medeniyet ve akli selim için bir leke teşkil etmekte olduğunu söylemiştir. M. Lansburi, müzakerecilerin ihtilâfın halli bususunda daha ziyade müsamahakârlık gösterme- miş olmalarına teessüf etmiştir. Mumaileyh, demiştir ki: “ Alâ- kadar hükümetler nezdinde klise namına müdahale etmiye Papayı davet ederim. ,, Bir Neft Sendikası Varşova, |7 — Şimdiye kadar yediğerine rakip birçok teşekkül- ler halinde toplanmış olan neft mustlahsilleri yeni Leh petrol sa- nayiinin tensikim teshil maksa- diyle bir sendika halinde toplan- mışlardır. | vyeni bİr kitap neşreden sabik Fransız Başvekili M. Tardiyö Framada mayıs ayında yapılan sön intihabatta radikal - sosyalist ve sosyalist fırkaları, okseriyetle mub'u sana geldiler. Pski ekseriyet fırkaları ekalliyette kaldılar. Fakat Lozav Kon- feransından sonra lade yapılan tasarruf projesi münasebetile M 0 meb'usanda — müşkül vazi- ldi. Baü guürette - itimat Teyi 4 M. Heryonun — mevkli son dürt sone ive esbap de- fırkada, İntl- Briyanın ve Dume- etile irat ettiği mış ve kitap Bu autuklardan istilir. B08- Hosyalistlerin müs yalistlarin progrumı, gramı ile çok farklıdır. Müdalaai ede, rudikal - soayalistler — millt ireye hizmeot oedici blr p etinişlerdir. Halbuki so; kılâpçı ve gayrimlili bir yürümektedirler. — Rad yetin muhafazasını iltizam edi- yorlar, sosyalistler İse komünizmden ayrılmıyorlar. Millet demagojik pror pagandalara kapılıpta nösıl rey verdi? Bu halledilmiyen bir. muammadır. Bu itibarla radikal sosyalistlerle sosya- llstlerin — mob'usanda yeknesak - bir siyasot takip leri — hem gayritar bil, hom de tohlikelidir. Binasuzleyh M. Heryo ekseriyetini değiştirmek surotile, bir temerküz ekgeriyoti arar yacak ve bulacaktır. İtalya Ordusunun Manevraları Roma 17 — an ordasur sunun büyük harp — manevraları ayın 20 sinden 27 sine kadar de- vam edecek ve ayın 27 uıcıî günü i bir resmi geçit yapılacak- fı'ı'.'""ıîı.uğmım 50kb_in g::m. kuvvet iştirak edecektir. un "ı;v bini — ihtiyat efradıdır. Bu manevralara — diğer — senelerden daha ziyade ehemmiyet — veril- mektedir. u 'M. Heryo İtilâfı İzah Ediyor Paris, 17 — Meb'usan Mec- lisinde elde edilen neticelerden bahseden Başvekil M. Heryo demiştir. ki: — “Bu itilâfname ancak cihan- şilmul bir tesviye sureti mahiyetini aldığı ve bütün dünya için mem- nuniyet verici bir şekilde ol- duğu zaman kat'iyet kespede- cektir. Lozan itilâfı memnuniyetbahş telâkki edilmediği takdirde Yung plânt mer'iyet mevkiinde kala- caktır.,, M. Heryo itimat itilâfından bahsederken, bu - itilâf hakkında teessüf edilecek bazı mütaleaların deveran etmekte olduğunu, bal- buki İngiliz dostlarını müşkül mevkide bırakacak tek bir keli- me bile söylemediğini izah etmiş ve demiştir ki: — “Sir Jon Simon tarafından verilen beyanatı tamamile kabul ediyorum. Fransız - İngiliz itilâfı sulhün ve Avrupanın — menfnati namına — tahakkak — ettirilmiştir. Bu ililâf hiçbir devlet aleyhine değildir. Bu itilâfa yalnız büyük devletler değil, kendilerine mua- venete mecbur — bulunduğumuz küçük devletlerin de girdiklerini görmekle bahtiyar olacağız.,, Belçikada Grev Bitti Brüksel, I7 — Grev yapan demir ve makine sanayii amele- sile patronlar arasında bir - itilâf Brüksel, 17 — Amele fırkası elde edilen memnuniyet verici netice Üzerine, ameleyi yarın tek- rar işe başlamıya davet etmiştir. Numaralı Balıklar ! Lizbon 17 — Okyanuslar hakkında ilmi tetkikatta bulunan Oseanoğrafi — beyeti, — balıkların muhacereti hakkında tetkikatta bulunmak Üzere 60 ton balığa işaret koymuya teşebbüs etmiştir, Üzerinde harf ve rakamlar bulu« | nan plâkalar balıkların kuyrak- | larına bağlanmıştır. Cemiyete bu plâkalardan gönderen balıkçılara mükâfatlar verilecektir. | Vazgeç ! Hanımteyzeceğim. “Belki beni ayıplayacaksın.. Fakat ne yapayım gönül mantık ve ferman dinlemiyor. Bir kadın seviyorum. Hem de pek çok... O da beni seviyor. Aşkımızı izdivaçla — neticelendiremiyoruz. Çüskü kadın evlidir. Ben ona kocasının temin ettiği maddı refal ve saadetitemin edecek vaziyetle değilim. Bu itibarla ayrılıp benimle evlenmesi de muhal... Onu üç ay evvel tanıdım. Şimdi ikimiz de tam manasile, Leylâ ile Mecnun gibi biribirimizi seviyoruz. Onunla evlenmek için ne yapayım? ,, Osmanbey: 0, O, Oğlum.. Sevginin ve aşkın ayıplanacak tarafı yoktur. Dünyada bunun kadar tabil ve tatlı bir şey yok- tur. Yalnız siz zamane gençleri gelip geçici ve beveslerinize aşk ismini veriyorsunuz. Oğlum kadımı üç ay evvel tanıdın. Bu evli kadınla ne zaman ve nerede görlüştün. Ne çabuk seviştiniz de Leylâ Mecnun hali- ne geldiniz!. Benim anladığıma göre sen, her önüne çıkan ka- dina âşık olacak — tabiatte bir gençsin. Bilhassa evli kadınları- mız gençlerde sevgi değil, hür- met hissi uyandırmalıdır. Sizler sile yuvasına — ve aile saadetine bürmet etmeli, hatta © saadeti takviye edecek fedakârlıklar yap- malısınız.. “İzdivaç aşkı öldürür!., derler amma, inanma... Sen öyle birisine aşık olmalısın ki, netice- de onunla evlene bilmelisin.. Bugün bu evli kadın kendi ihtirasını tatmlı için seni seviyor görünüyor. Bu tıynette bir kadın sen olmazsan başka bir genlçe düşüp kalkacak- tır. Onun için sen hemen bu kadın- dan uzaklaş.. Bu kadın yuvasını yık mıya azmetmiş olsa dahi buna sen sebep olma... Kendine başka bir fşık ara.. daha gençsin, güzel olduğunu da anlıyorum. Yeni âşı- kınla — inşallah evlenir — mes'ut olursun.. Oğlum sen buü sevdadan vazger... HANIMTEYZE -— TAKVİM —— PAZARTESİ SI Güu- 18 TEMMUZ - 932 Mur T4 Rum! Arabi MeReblülevvel. Temmuz-sene- 1318 — TEFRIKA NUMARASI:9 ÇOCUKLUĞUM Meşhur Rus Edibi Maksim Gorkinin hayal roemanı Fakat hakikat bütün ince his- | lerden yüksektir. Çünki nihayet | kendi şalhsımdan bahsetmiyorum. Basit Rus halkının, ta bugüne kadar yetiştiği her cins dertlerle I dolu boğucu, — dar muhitinden | anlatıyorum, ; | | İ Büyük babamın evinde, sıcak, sıkıcı bir düşmanlık havası esi- Yordu. Büyükler bu havanın te- ;':" malül idiler. Çocuklar da | ÇEalara aşk ve şevk ile iştirak | *Yorlardı. l Türkçeye Çeviren: Mavaffak Ninemin anlattığı bikâyeler- den, sonra öğrendim ki, annemin eve dönüşü, —amcalarımın büyük babamdan ısrarla .mal taksimi istedikleri bir zamana lesadüf etmişti. Annemin beklenilmiyen bir zamanda avdeti bu _leoîııı hırsını daha alevlendirmişti. Onlar annemin cihaz parasını istemesinden korkuyorlardı. Bi- yük bıbı:. I’_ıı-ıııııı lıılıîı: vlendiği ( a anneme :ıcmîşlî. çAmalınıı kanunen bu paranın kendileri arasında taksim olunmak lâzımgeldiği id- diasında idiler. Bundan başka aralarında bir de, şehirdeki boyahaneyi üzerine kim alacak? Oka nehri ötesindeki Kovanin mevkiinde yeni boyahaneyi kim tesis edecek? İhtilâfı vardı. Hemen geldiğimiz gün, öğle yemeği için mutfakta oturuyor- duk, kavga başladı: Amcalarım birden ayağa kalktılar. Masaya doğru eğilerek büyük babaya haykırıyorlar, dişlerini gıcırdatı- yorlar, hırslarından köpek gibi titeiyorlardı. Büyük babam yüzü kıpkırmızı, kaşığı ile masaya vu- ruyor horoz gibi keskia bir ses- le bağırıyı — Evimden sizi kovacağım! Sürüm sürüm sörüneceksiniz! Ninem ıstırapla yüzünü bu- ruşturarak dedi ki: “Efendi, ver onlara hepsini! Böyle daha sü- künetle yaşarsın ver Allahaşkı- nal..,, Büyük babam gözleri kıvıl- cımlar saçarak şiddetle bağırdı: “Ağzını tat. Bunak! Sen de - on- larla berabersin hat,,. Küçük bir adamın bukadar haykırabilmesi çok garipti. Annem masadan kalktı! ölçü- ü adımlarile pencereye doğru yürüdü. Ve arkasını çevirdi. Birdenbire Mihalov amca kar- deşinin yüzüne, sağ elinin tersini bütün kuvveti ile indirdi. Yakof yüksek sesle uluyarak mütecavizi yakaladı. İkisi de küfrederek, nefes nefese sızlıyarak, düşeme üstünde yuvarlanmıya başladılar.' Çocuklar bir ağlamadır. tut- turdular, Zavallı Natalya teyze ne yapacağını şaşırarak feryada başladı. Annem onu iki kolları ile kucakladı ve dışarı götürdü. Sütnine - yüzü çiçek bozuğuü ne- şeli ihtiyar bir kadın - çocukları mutfaktan kovdu. — Sandalyeler devrildi, herşey karmakarışık ol- muşlu. Evin içinde “çingene yavrusu,, diye anılan genç, geniş omuzlu bir. delikanlı Mihailov amcanın sırtına at gibi binmiş oturuyor, ustabaşı Grigori İvanoviç - çıplak kafalı, sakallı, siyah gözlüklü bir ihtiyar - kemali sükünetle amca- nın ellerini bağlıyordu. ( Arkası var )