Müzakereleri Çıkmazda Londra 1 — Japon askerle- rinin geri çekilmesi ve Japonlarla Çinliler arasında esaslı bir anlaş- ma temini, Japonların askerlerini çekmiye yanaşmamaları mesele- sinden dolayı şimdilik akim kak mış addolunabilr. Çinliler de Japon istilâsına se- | bep olan vaziyet hakkinda her hangi bir müzakereye girişmek- ten içtinap eylemektedirler. Diğer taraftan Çinliler Japon mevzileri- ni hücum ve barple zaptedemi- yeceklerini de itiraf, fakat diğer taraftan Japonların ararisi ka- nalin dolu ve su altında bu- kanan — bir. memlekette taarruz yaparak ilerlemenin de faidesi bulunmıyacağı — kanaatindedirler. Bu vaziyet, umumi ticareti felce uğralmıştır. Vaziyetin nasıl hal- ledileceği düşünülüyor. Fransız Umumi İntihabatı Paris 1 — Umumt intihabat, mayısın biri ile sekizi arasında tereyan edecektir. Belçika Da İpekli Tahdidine Gidiyor Kumaş ithhalât tacirleri, bu talebin şiddetle aleyhinde bulun- maktadırlar, Bunlar, Belçika fab- rikalarının kendilerine istedikleri renkte ve son modaya göre ku: maş — vermediklerinden şikâyet etme ktedirler. Brlliksel 31 — Belçikada ipekli kumaş fabrikaları sahipleri, Bel- çikaya ithal edilen ipekli kumaş- ve mensucatın kontenjan üsülüne tâbi — tutulmasını istemiş- lerdir. İngilizler Bu Seneyi İyi Atlattılar Londra, ( Husust ) — Geçen mali sene kapanmış ve yenisi başlamıştır. Bu kapanan senenin defterleri tetkik edildiği zaman İngilterenin biraz fazlalıkla bütçe Muvazenesini temin ettiği görül- müştür. Bu netice, İngiliz mükellefininin günde (3) milyon İngiliz lirası tutan vergisimi muntazaman ver- mesile temin olunmuştur: Munzam vergilerin (73) milyonu geçeceği tahmin olunuyor. — EDEBI TEFRİKAMIZ : 75 Çin- Japon Müzakereleri Çıkmazda. İngilizler Mali İşlerini Düzelttiler Vapur Navlunları Eksiltiliyor Londra 1 (Husust!) — 20 muhtelif mücssesenin mümessil- lerinden — mürekkep — seyriseler kumpanyaları konferansı açılmıştır. Kumpanyalar, nakil ücretlerinin yüzde yirmi nispetinde indirilme- sine taraftardırlar, Bu suretle balkın seyahat ihtiyacının da genir mikyasta —temin — edilebilmesi mümkün olabilecektir. Fransanın .. . . Bütçe Vaziyeti Paris, | — Âyan Mecisinde beyanatta bulunan Maliye Nazırı M. Flanden ithalât ryüsamunun tezyidinin 400 milyon temin ede- ceğini söylemiştir. 931 — senesi ticaret muvazenesinin 13 milyarlık bir açık göstermiş olduğunu söy- liyon mazır, bu açığın vergi mü- kellefiyetlerinin. müsavi muame- İzye tâbi tutulmamasından ileri rüsumunun — bunlara karşı bir teminat teşkil edeceğini söyle- miştir. Bu vüsumun yalnız 932 senesi zarfında tatbik edilmesi çok mubtemeldir. İbadet Ederken Tevkif Edilen Katil Londra 30 (Hususi) — Kem- mins isminde bir adam kilisede ibadet ederken tevkif edilmiştir. Bu adam karısımı öldürmekle mazaundur. Kadına Karşı Kadın Polisi Boömbay, 30 (Husasi) — Hin- distanda, idareye verilmesi lâzım- gelen şekil münasebetile mevcut galeyan muntazaman tertip edi- len mümayiş şeklinde — tezabür edip gidiyor. Bu nümayişlerin kısmnı azamı (kadımlar tarafından yapılmakta ve nümayişçilerin ço- ğgunu da kadınlar teşkil etmek- tedir. Polis, kadın — nümayişçilerle başa çıkamamaktadır. Bu vaziyet mahalli İngiliz polisini çok dü- şündürmüş ve nihayet — İngiliz polisi buna bir çare bulmuştur. Keadımn — hakkından — ancak kadının geleceğini bilen İngilizler bir kadım polis teşkilâtı vücuda getirmiştir. Nümayiş günleri ka- AÇLIK Mücllifiz Knut Hamsun “ Komandör ,, işlerimin çata- laştığından şüphe etmiş olacak, adımını biraz ağırlaştırdı ve ben :uııüı'ııi durdurmak için dedim Ü : — Size bir makale getirecek- tim, fakat hâ'â bir şey çıkmadı. Sorar gibi cevap verdi : — Öyle mi? Hâlâ makalenizi bitirmedinizmi? — Hayır, henüz bitirmedim. “Komandör,ün bığı kar- gısında birdenbire gözlerim yaşla doldu, kendimi tutmak için ök- Mütecimi: P &. sürdüm. “ Komandör ,, bir kere buraundan — soludu; dürdü . ve bana baktı: — Şimdilik geçinecek kadar , bir şeyiniz var mı? — Hayır, cevabını — verdim, hiçbir şeyim yok. Hatta bugün yemek bile yemedim, fakat... — Allaha emanet, sizi böyle açlıktan çatlatacak — bir halde bırakmak benim için imkânsızdır, ve ayni zamanda Navarınde Osmanlı donanmasına kahpece ateş verilirken (Bu tablo Yunaa ressamı Kostas Romanidesin eseridir. ) Atina — Geçen cuma günü Yunan istiklâlinin yddönümü- idi. Bu münasebetle meçhul askerin mezarı mutantan merasimle açıldı. Nutuklar ve askeri geçit resimlerinden sonra meçhul askerin mezarına Reisicümbur, bükümet, ecnebi sefaretler namma bu meyanda bizim sefaretimiz namma da çelenkler konuldu. Bundan başka Reisicümhurumuz, Yunan Reisicümhuruna bir tebrik telgrafı çekmişti. Cazeteler, gerek bu telgrafı, gerek sefaretimizin çelenk koymasını Türk - Yunan detmektedir. dostluğunun kuvvetli delillerinden ad- Bayram münasebetile, bütün gazeteler, Yunan istiktâl harbine ait menkabaler ve resimlerle doludar. Gece bütün şehir ve Akrepol harabelerinin bulunduğu tepe ile karşısındaki Lukavitos tepesi tenvir edilmişti. Bu münasebetle Yunanistanda, kahpe bir surette Navarinde Rus, İngiliz, Fransız donanmaları tarafından yakılan Osmanlı donan- nasınm vaziyetine ait projeksiyıînhrn sinema koldelllıîı gösterilmiştir. A. Cemiyeti Ve Mali Vaziyet Cenevre, 1 (A. A.) — Cemi- yeti Akyam Kâtibi Umumiliği, Maliye komitesinin — Avusturya, Macaristan, Yunanistan — ve Bulgaristanın — mali — varziyetleri rakkında yaptığı tetkikatı muhtevi raporun metnini pek yakında Cemiyeti Akvam azasından bu- lunan devletlere gönderecektir. Konsey, 12 Nisanda mali ko- mitenin raporunu tetkik için top- lanacaktır. Hacaristan - Fransa Paris, 1 (AA.)— Ayun Mec- lisi Macaristanla Fransa arasında aktolunan gümrük itilâfını tasdik etmiştir. dınlardan mürekkep olan polis teşkilâhı faaliyete geçmekte ve kadın nümayişçileri süküna davet etmekte, icap öderse faaliyete de geçmektedirler: Kadın polisler bu işte muvaffak olmaktadırlar. yükseldi, — sendeleyerek — geriye doğru bir adım attım, duvara dayandım. * Komandör ,, önümde, para çantasını — karıştırıyordu. — Fakat ben ağzımı açmıyordum. Bana on kuronluk bir banknot uzattı. İşi merasime boğmuyor, sadece pa- rayı veriyor, ayni zamanda da benim açlıktan ölmektiğime müsa- nde edilemiyeceğini de söylüyordu. 'Titrek bir dil Te birkaç itiraz kelimesi —mırıldandım ve parayı derhal atmadım. Bu benim iç'n ayıptı. Bandan başka da para pek çoktu. Muhatabım saatine bakarak: — Haydi, çabuk olunuz, dedi. Treni bekliyordum, işte geldi. Parayı aldım. Sevinç hareket- Bir Fransız Torpitosunda İşlenen Cinayet Yulon 30 — Vesko Fransız torpitosunun topçu çavuşlarından biri, esrarengiz bir surette or- tadan — kaybolmuştur. Hureket halinde bulunan ve — içinden bir kimsenin uzaklaşmasına imkâr bulunmayan torpitoda birçok tahar- Tiyat yapılmışsada çauvşu bulmak mümkün olmamıştır. Nihayet — möbetçilerden biri baştaraf merdivenine bir cismia takıldığını — görerek - zabitlerine haber vermiş, bu cisim sudan çıkarılmış ve çavuşan cesedi ok duğu anlaşılınıştır. İlk evvel as- kerin bir kaza neticesinde denize düştüğüne hükmedilmek istenik- mişse de çavuşun boğazında yu- varlak bir demir parçası bulun- ması, işin bir cinayet eseri oldu- ğunda şüphe bırakmamıştır. Bir komünistlik hareketi neticesinde çavuşun suya atılarak boğulduğu zanmı galiptir. lerimi Felce uğratımış gibi idi, Tek bir kelime bile — söyliyemedim, batta teşkkür de etmedim. Ke- mandör en nihayet: — Üzülmiye —değmez, dedi. Ve çekilip gitti. Birkaç adım uraklaştığı za- man kendisine, yaptığı yardım için teşekkür etmediğimi hatırladım, Arkasından yetişmiye — çalıştım. Fakat kâli derecede süratle iler- iyemiyordum. Bacaklarımda kuv- vet yoktu. ller saniye burnumun üzcrine düşmek — tehlikesine maruzdum. Buna — mukabil 0, gittikçe daha fazla uzaklaşıyor- du, nihayet teşebbüsümden vaz- geçtim. — Arkasından bağırmayı düşündüm, Fakat cesaret edeme- dim., En nihayet bütün kuvvetimi e SA Gönül İşleri Bir Adam : Bir Genç Kızı Nasıl Aldatır *22 yaşında bir genç kızım, Üç senedir benden on beş yaş farklı bir adamla tanışıyorum. Ben onu derin bir. aşkla seviyorum. Fakat onun beni sevdiğinden emin değilim. Aradan üç sene geçmesine rağmen hâlâ birleşmemiz mümkün olmadı. Nişanlanmaktan bahsettiğim zaman bana şimdi parası olmadığından bahe sediyor. O halde beni inl #öylüyorum. Onu da inkâr ediyor, sevdiğini iddia ediyor. Sevilior mu« yum, sevilmiyor muyum, bunu nasıl anlıyayım? Kadıköy N. Y. Erkekler kızlarımızın - safiye- tinden istifade etmek istedikleri zaman onlara bin bir — aldatıcı oyunlar icat ederler. Genç kız mazarında aşktan başka hiçbir şeyin kaymeti olmadığı için om ları sevdiklerini —iddia ederler, fakat ne nişanlanma, ne de ev- lenmiye yanaşırlar. Bu erkek te onlardan birinc be':ıziyoı. Otuz beş uymıâlırmd:ı olmasına rağmen, par: ğgından bahsetmesine nararan, demek kl muayyen bir mesleği yok. Mu- ayyen — bir kazanç vastasına ,amalik değill Üç sene içinde mali — vaziyelini — düzeltemiyen bir adam, kazanç kabiliyetinden mahrum demektir, Böyle bir adamın bu buhımde ma- N vaziyetini eceğine inanmak - saflıktır. Sonra üç sene süren bir aşkı müspet bir neticeye bağlanmaz- sa, .Kıı lçhu'l:: bgyl:l tutar. 6 olmıyabilir, fakat hele oturzunu — aşmış bir erkek için bu muhakkak böyledir. Otuzum- dan sonra üç sene eflatunu aşk yaşıyacak bir erkeğe — tesadül edilemez sanıyorum. d_.Onm__iıiımbu buhııklıı— ve tığımı zannediyorum. Ankarada Sait Beye: Mademki kızın ailesi: İsterm lerse nikâh olsumlar, biz karış- mayız, hatta nikâha bile gitme- yiz, diyorlar. Ve mademki a sİZi istiyor ve evlenmiye razıdı © balde birgün kimsenin h olmadan hüviyet — varakalarmızı alarak nikâh memurluğ gider nikâhınızı kıyarsınız. Ondan sonre da kızın âilesine haber verirsiniz. O vakit muvafakat etmiye mec- bur olurlar, -— TAKVİM —- / CUMARTESİ J| 39 Gün 24 Nisan - 032 — Kasımlt Azabi Remi * Zillade - 4360 | 20 <Mart- mese- 1340 Vakit (Ezant | V. 9t | Vaktt JEzant |V. tt Güneş ( ll 42)| Akgam |12. — J18 Öğle | s. WİİZ 16)| Vat | L 08 Bâadi ( 0. W8TS. SIf İlncai (8 toplıyarak bir iki defa seslem- diğim zaman da o çok uzaklaş- mıştı ve sesim pek zayıftı. Kaldırımın üzerinde kaldım, gözlerimle onu takip ediyor ve sessiz, sessiz ağlıyordum. Kendi kendime: — Hayatımda hiçbir. zaman böyle bir hareket görmedim, diyordum. Bana on kuron verdi Eski yerime döndüm ve onun darduğu yerde durdum. Yaptığı bütün hareketleri tekrar — ettim. Banknotu çıkardım, — gözlerimin önüne koydum, iki tarafına da baktım ve bağıra bağıra söylen- dim ki, bu hakikattir, ellerimin arasında cidden en kronluk bir bankonot vardır. $