—— Sayı: 15 Can Kurtlaran —HAKBAB YU L L L L m&k 'bir seyyalı vapuru- | tılmıyor, Ben mum, o per- vun İüks kamaralarından bi- rinde bulunmuş batıra - defte- rinden tarih sıraşiyle parcalar 1 — (Nışanlımdan ayrılmak beni ep'ce üzdü... Zavallının göz yaş'arını hatırladıkça hâ- lâ yüreğim sızlıyor..) 2 —( Deniz seyahati cid- den hoş.. Vapurda güzel bir cazbant var. İyi vakıt geçiri- yorum..) 3 — (Bir çok dastlar, ah- | baplar peyda ettim. Dün gece poker oynadık. Yirmi yedi lira kazandım.. ) 4 — Vapurün ikinci kapta- n; ne kibar, ne nazik bir genç | Bana, dün —akşam gemiyi ! gezdirdi, izahat verdi.. vanc!.. | 6 - (Oldul... Dün gece, kırık bir ay karşısında bana ilânıaşk etti.. Güverte de kim- | s2 yoktu.. Uzaktan cazbandın sesi geliyordu. İçimde tatlı bir ezginlik başladı.. Az daha kollarına düşecektim.. Bereket versin nişanlımın göz'eri yaşlı hayalinel..| 7 — | ikinci kaptandan bir fültimatum aldım; “Eğer aşkı- mı kabul etmezseniz gem yi * Bende ölürüm, sizde ölüzsönür, vapurdaki al- batıraca tı yüz cana da yazık olur!,, di- yor...| 8B—|(Oocoh.. Oyle bir $ — (Aaa.. Ne o'uyoruz?.. Üytedan Tahati içindeyim ki., Ikinci kaptan etrafımdan ay- | İnsinyet bana minnettar ol- MA A AA AAA A AAA Piyano BADT Ki Kiracı — Panşiyon - sahibi siz misiniz? Ev sahibi — Evet efendim. . — Yahu, bizim komşunun oğ- luna ve olmuş böyle.. Sevincin- den sokaklarda oynıyor.. Yekıı piyanko mu çıkmış?.. — Hayır., mektup geldi, kay- nanası Ölmüş! malı: - Altı yüz kişinin hayatını kurtardım) | Kuzguncuk — iskelesinde va- pur bekliyorlardı. Uzun boylu, sert yüzlü bir adam, kısa boy- lu, lop yanaklı bir yahudiye yaklaştı ; — Sarraf Salamon efendi sizmisiniz ? Bendenizim paşam.. bir em- rinizmi var? Sert yüzlü adam, homurda- narak başım sallıdı ve yahu- dinin lop yanaklarına şimşek gibi tokat çaktı: Ahali, büyük bir k'ıvgıınn önünü almak için Yahudinin etrafını sardılar... Fakat, o, hiç bir şey olmamış gibi, uzun boylu, sert yüzlü ada- min arkasından — alaylı bir kahkahayla güldü: — Vay enayi oğlu enayi vay.. Güya sarraf S-lamona . Nevzuhür — Kin PEnayli tokat attın ha. Hay aklına şaşayım !... Seyircilerden biri dayana- mayıp sordu; — Peki ama bezirgân, herif tokat atmadı mı?? — Attı.. Attı ama kime at- Hı?.. Sarraf Salamon efendiye değil mi?., Beşim adım Sala- mon değil ki.. Benim adım Mişon.. Salamon benim orta- baradır.. ilk vapor ilâa - yittil.. *He, he, he be, hel,, L” Bir okka râkı Çallı Iorahim Beye sordular: — Üzstat, bir okka rakı seni tutar mı? Çalli cevap verdi; — Hayır, rakı tutmaz ama, polisler tatar... “ANİTATEMAZİTRRINAARIKZNNTAMN I ARULİRATANAK ZD GAKCAR DNDN ZANADONLANAAKAMKAIAĞAA GRARSAALAANI LA LAR. AAA —— YOUKKUNCIN N UMLAMIAI KI Takriz muharrirlerimizden Ridwan Cülüsi Bey bir hikâye ki- tabr neşrediyordu. Ali Canip Be- Kiracı — Yazlık bir oda istiye- rum, . Ev sahibi — Baş üstüne efen- dim. . Kiracı — Fakat, piyand bulunmalı,. , danız var mı? Ev sahibi — Hay bay efendim.. ye zidip yalvardı: — Üstat, esarim hakkımda bir - takriz lütuf buyurun... Ali Canip itizar etti: — Af buyurunuz. . Vaktim mü- sait değil. . Delikanlı zorladı: içinde bir de Böyle bir o- — , — Baba, bak.. Geçen gün — Hiç birşeyin yok.. Üzülme! — bana tokat atan adam bu işte. ö ni Cet A A * e SARAPĞ Ş v — Sende ürülme duktor! ; NN . Ce , Ş ÇAT ŞA YA < gü n BEK İ f a A AD A Haydi, haddini bildir! D e gd ÜŞ a y : j SA —K lton eli atuk n a ğ Ali Canip Bey başka bir maze- Kiracı — Peki, böyle piyanolu ret buldu: bir odıy;_;îydî.ne i:-tâ" ini — Sıhhatim müsait değil.. "îv. .clıvııp "::z ğ Fakat, nevzuhür muharrir - tek- Ti VAA ”' beyin YOyRuzu' î:;'ıuiu e:inu.hcîâüp Bey bak- dinlemeden bir söyliyemiye- ağundan çe MA ceğim! HMi F — Eseriniz müsait değil! MA « © g Bir Kaç Gelenler, g'denler Gelenler — Taze bakla, leylekler, imtihanlar, güneş.. Gidenler — Kar, şemsiye, boyun atkısı, öksürük.. —- Yangın Dün “Akşam,, matbaasında kurumlar lutuşarak bir yangın mukaddemesi olmuşsada der- - hal bastırılmıştır. lcra edi!len tahkikatta, tutu şan kurumun — (Va-Nu) Beyin kurumu olduğu anlaşılmıştır! SÜa Dirayet — Ahmet !. — Buyur beyim.. — — Ulan bu potinlerin bağ- Tarını ne diye balayıpta ge- tirdin? — Şey.. aceleniz var- dıda sanki.. kolaylık olsun diye! ALAY p Layla hanımla dargımız. — Neden? — A'eyhinde bulundum.. — Zarar yok, ben aranızı bulutum. Ne dedindi? — Şey.. Her gün başka başka * erkeklerle düşfp kalbk kıyor, 'didim.. — Ekemmiyetsiz şey. Bar- şırsımx.ı — Yalnız bu kadar deği!, Bir şey daha dedim.. — Ne dedin? — Otcuz yaşından fazladır, dedim,. — Hhaaa... Bak, buma karış: mam.. Şendi barışmanız için çare yok! T Yavaş güyle! Iki sırdaş arasında : i Perlâ.. çocuğun amma baba- Ressam — Bu tabloya beş li- za mı veriyorsun?.. Bu fiata razı olmam için aç kalmak lâzım.. Müşteri — Peki. Öyle ise bir kaç gün daha bekleriml sina benziyor.. Yayaş soyle... — Neden? — Kocam duyarsa kavga çi- kar ! AOA KUK LKT AN T TELAN LK A ' , Şen - Fıkralar Zoraki! Nikâh memuru, müstakbel kocaya, karısını göstererek sordu: — Siz bu hanımı zevceliğe kabul ettiniz mi?.. HBerif, kısa bir tereddüt geçirdikten sonra covap ver- di: — Haydi öyle o'sun! -— ş Saşma Tiyatrodan dönüyorlardı. Ka rısı Salamona sordü: — — Nasil, öyun yurzelmiydi? — Yuzeldi ama, saçma... — Neden? — Neden olacak, herif, ka- risi oldu diye divane oluyor.. Hiç dunyada boyle şey yorul- muşmadur?1.! ğ Ikisi de müstacel Iki ahbap yolda karşılaşır- har: — Yahu, böyle acele acele nereye? — Hizmetçimiz gitti. Ha- nım evde yalnız.. Ya sen? — Şey.. Benimki tam ak- sine.. Hamm gitti, hizmetçi evde yalnız!... Üa Al cevabı! Salamona karakolda sordular: — Evlim'sin? — Evet! — Kiminle? — Benim kariylan! — Bu ne saçma cevap be., — Heden Paşam? — Sen hiç erkekle evlen- miş adam gördün mü? — Kim miş © bakayim? — Benim karil,,