KTE Saçla HARUNÜRREŞİT BAA « EENMETEEMNN Yarcn: * V HM Tarihin Esrarengiz Sayfaları :le biz, Harunürreşit devrini hep bu cepheden tetkik ediyo- ruz. O şöhretli şahinşahın şah- sında o devrin bütün erkskleri- ni, Zübeydenin şahsına da yine devrin bütün kadınlarımı göster- mek istiyoruz. Harun, tarih sah- mesinden çekilmiye mahküm bir saltanatı gafil kakahasıdır. Zü- beyde efsunlu bir iğne ile harıl harıl kuyu kazan bir sihirbaz gibi ihtimamlı hamlelerle Abba- | siler saltanatının temelini yıkan bir mekkâredir. Şimdi Harunun sarayıma ge- çelim: O birkaç gündür iç sıkın- tısı geçiriyordu. Zübeydenin ken- disine bıraktığı feci yadigârları suya attınıp kurtulmuştu. — Artık enlarla meşgul değildi Sekiz ölünün hatırası, bir tesbih dizi- sinden kaybolan sekiz boncuk kadar bile halifeyi — müteessir etmiyordu. Çünki — hazinesinde boncuk ve sarayında halayık çoktu. Gidenlerin yeri boş kal- mıyordu. Harunun sıkıntısı, birden yü- reğine yapışan kuvvetli bir ihti- rastan doğuyordu. O, Vezir Yah- yanın evinde gördüğü sarışın bir halayığa gönül vermiş gibiydi. Gerçi şehinşahlar için aşk yoktur, heves vardır. Tabiatin bu arsız çocukları, bizzat tabiatin düşma- mıdırlar. Bahar içinde hazan ya- ratmayı severler, ziyayı zulmete çevirmekten — zevkalırlar, matem- leri kahkahalara sarmak veya masum tebessümlere zehir aşılamak isterler. Onların kutsi gördükleri ve kutsiyetine —inandıkları ne manzara, ne duygu ne düşünce vardır. İçlerinde güzelliğe hayra- niyet gösterenlere ve bu hayra- niyeti şür — halinde — terennüm enlere tesadüf olunur. Lâkin o gibilerde, güzelliğin Tuhunu değil, yüzünü severleri.. Mese'â bir kadın, herhangi bir tacidar için, nihayet bir yudum sudur, bir dilim yemiştir. Kadının, çir- kin de olsa, çiçek olduğunu ve her çiçek gibi damarlarında çok nazik bir hayat dolaştığını dü- şünmezler, Binaenaleyh aşka da inanmazlar ve aşkın (âhut! tecek- lilerine — gönüllerinde yer ver- mezler. Harunürreşit te Vezir Yahya- nn cariyesine Sşık olmamıştı. Sadece temayül hâsıl etmişti. Fakat ©o temayül, her istediğini yapmıya alışan şehinşah için bir azap oluyordu. Yahyadan cari- yeyi istemiyordu, Vezirin düşün- dürücü ve saydırıcı — ağırlığın- dan çekiniyordu. Halbaki cariye- yi görmemek te elinden gelmi- yordu. Sarı saçlı kız, tek yara- tılmış sarı bir gül gibi onun gö- zünü cezbediyordu. O sebeple sabah ve akşam vezirin evine uğruyordu. Bir halifenin böyle gece ve gündüz vezirini ziyaret etmesi, örülmemiş — şeylerdendi. Başta âeni Haşim olmak üzere bütün | Bağdatlılar, bu samimiyeti tuhaf buluyorlar ve dedikodu yapıyor- lardı. Halife Şark ve Garp vali- liklerile bir ânda yanından ayrı- lan iki oğ.unun henüz taze bir yaraya — benziyen hicranlarından dolayı Yahyayı teselliye lüzum onun vezir evine giri kışını bu sebebe hamle dıy,ğrl:rdıpu'km Yahyanın elemli olmasına ihtimal vermivorlardı. Nas? verebilirdi ki vezirin oğulları, âdeta birer hükümdar menzelesine yükselmişlerdi, düm- yanın yarısını aralarında taksim etmişlerdi. Bu parlak yükseliş, bile kerkesi kıskandıracak saa- detlerdendi ve — teselliye değil, tebrik edilmiye lâyıktı. Kimse, İslâm âleminin güneşi sayılan Emirilmüminin Harunürre- şidin bir sarışın kız için vezir sa- rayına mülâzim yazıldığını bilmi- yordu. Bu hakikat, onunla Yah- ya ve halayık Aarasında gizli kalıyordu. Harun Yahyaya tamayülünü söylememişti, halayı- | ğa da -kendi zımnınca- bir şeyler ihsas etmemişti. Küçük,çok küçük bir âmada bulunsa vezirin hemen yerlere kapanarak ve teşekkürler ederek halayığı ona takdim ede- ceğinde şüphe yoktu. Halayığın ise ilk muhabbetkâr işareti üze- rine bir kelebek gibi çırpınarak halifenin eteğine yapışması zaru- ri idi. Fakat Harun, vezirin ha- layığına göz dikmiş görünmemek kaygusile iştiyakını itiraf etmiyor- du. Ayni zamanda o sarı mahlüku görmemiye de tahammül edemedi- ğinden “vezirini taltif etmek ba- hanesile , ziyarellerine devam ediyordu.. Lâkin Yahya da, halayık ta halifenin beslediği iştiyakı sez- mişlerdi ve bu iştiyakın alev- lene alevlene yakan bir yangın haline gelmesini bekliyorlardı. O vakit vezir, büyük , bir feda- kârlık yapar gibi görünerek ca- riyesini halifeye takdim edecekti. Halayık ta muhteşem, fakat ya- | ralı bir yürek için samedani bir şifa olduğunu sezdire — sezdire Emirülmümininin benliğine karı- şacaktı. Harun, tam on gün bu üzün- tüye tahammül ettl Gece ve gündüz vezir sarayına uğrıyarak sevgilisini göruyordu ve her gö- rüşte iştiyakı biraz daha artarak sarayına dönüyordu. Yahya için için gülmekte idi ve genç halife- nin gönlüadeki kıvılcım kuvvetli bir ateş haline getirmek için ber şeyi yapıyordu. Çünki Harumun, çok iradesiz görünmekle beraber, ani feveran- lara müstait olduğunu biliyorlar- dı Binaenaleyh onun ta yatağı- nit içine bir casus sokmak isti- yordu. Son derece güzel ,ve ses itibarile de hemen hemen emsal- siz olan bu sarışın halayık, ve- zir için çok iyi bir muhbir, çok kuvvetli bir müdafi ve icabında | da liyakatli bir mühacim olabi- lirdi. Halife gönlündeki iştiyak ile, ihtiyar Yahya da bu hesap ile meşgul iken araya yine İsmail girdi. Beni Haşimin bu zeki reisi hilâfet mevkini işgal eden yeğe- ninin — Abbasiler ülkesini ikiye | ayırıp Caferle Fazla ihsan ettiği yetişmiyormuş — gibi — şimdi hayrete — lâyık — bir — tevazu içinde — vezir sarayına mülüze- met ettiğini görünce sinirlendi, muhtemel fenalıkların ve mevcut dedikoduların Öönüne geçmek | için bu daim? ziyaretlerin sırrmı l baba evinden ayrılmayı icap etse nenin perdesini kaldırmak, oyu- nu — içinden görmek lâzımdı. İsmail de bir gün Harunun ya- vezirin sarayına gitti. ( Arkası var ) | saat 21,30 ta SAATÇİ Musikili kome- di 3 perde Yazan ve bes- teliyen : Celâl Esat IINL,;:::JHN de | | İsviçre frangı anlamıya çalıştı, Bunun için sah- | nına katıldı ve yeğenile beraber IB Ley $ Dinar İ Çervonets rayiav eli İsımıı mmımı görüyordu. Bir kısım Bağdatlılar, | SÖON POSTA Mart 23 Amerikada Havacılıga Çok Ehemmıyet Verılıgor Garbi Amerikada, Nakil Vasıtası Yalnız Tayyare Olan Bir Şehir Garbi Amerikada, Randolf Fild ismi verilen ve tamamen havacılık hayatı nazarı dikkale alın> yapılmış bir şehir vücude getirilmiştir. Bu şehrin ev ve sokakları, tayyarelerin inmesine ve havalanma- sına müsaade edecek surette tanzim edilmiştir. Resme baktığınız zaman da göreceğiniz veçhile evlerin damlarında sıra, sıra Tayyareler dizili durmaktadır, Denilebilir ki Randolf Fild dünyada bir eşi daha bnlı.uımıyın tıyyııeul:ı şebridir. İtalyada Seyyah Mesolesinin Bir Fat Şekli Bir Ada, Evli Roma (Hususi) — İtalya hü- kümeti seyyah celbi için yeni bir usul bulmuştur. Adriyatik deni- zinin ortasında Gkilometre uzun- loğunda, 2 kilometre genişliğin- de güzelliğile meşbur bir adaya cennet adası ismini vermiş ve buraya muazzam bir otelleküçük viliâlar yaptırmıştır. Bu adanın tabil şiir ve leta- fetinden, binalarının asr! ve her türlü istirabat esbabını havi olu- şundan ve asudeliğinden başka asıl mühim hususiyeti şudur: Bu adaya münbhasıran yeni evliler balayı geçirmiye gelmektedirler. Buraya gelen seyyablar yeni evli olduklarına — dair vesika ibraz ettikten — sonra adaya — kabul edilmektedirler. Ce Kambiyo Kapanış Fransız Frangı İngiliz lirası Leva Florin Kuron Ç Şiling Pezata Mark Zloti Pengo 1 8S8u.-o0Rü-üRE10sAE Tahvilât L Dahii 4 D. Muvahhide A. Demiryolu Altın Mecidive Bankaot 18188R8881388883X88) Çıftlere ATahsıs Edıld" Yeni evlilere tahsis edilen şirin öda Aksi takdirde Cennet adas- na kabul edilmemektedir. Buraya haftada bir vapur gelmekte ve bal ayını geçirmek istiyen yüzler- ce çifti Cennet adasına bırak- maktadır. Yeni evlilerin neşeli kahkahaları, şakrak — şarkıları, mesut — cıvıiltıları, adanın her tarafında — uğultularla biribirine karışmaktadır. Bura sakinlerinin hepsi çift çift ve başbaşa dolaşmakta, bü- yük şehirlerin — dağdağasından mubitin tenkidinden, dedikodu- dan, aile- kavgalarından uzak yaşamaktadırlar. Genç evliler burada —müstakbel hayatlarının projelerini yapmakta, hayatlari- nın en zevkli anı olan balayları- nı hakikt bir cennet içinde ge- çirmektedirler. Bu itibarla bu ada okadar rağbet görmüştür ki buraya ge- len vapurlar ağıı ağzına yeni evlilerle — dolüu — bulunmaktadır. Gelenlerden pek çoğu otellerde we villâlarda yer bulamamakta, buralarda yer açılıncıya kadar çamlıklar altında kurulmuş ça- dırlarda yaşamaktadırlar. Kadıköy Süreyya Sinemasında Raşit Rıza Tiyatrosu san'atkârları Bir Şenlik Gecesi Vodvil $ perde Yazan : Reşat Nuri Bey Ecnnomou Operet Heyeti Fransız - tiyatrosunda Buglün saat 17 de tenzilâtlı flatlerle matine olarak YA SENA HRİSOMOU Yarın akşan M A J İ K sinemasında Büyük Gala Olarak Görülmemiş zengin ve çok şen İZDİVAÇ LİMİTED ŞİRKETİ 'âı’?da—. Bâtün İstanbul halkı OPERET - Teyeti temsiliyesi - başındat Fevkalâde çüzel bir yıldar. CHARLOTTE — SUSA — Meşhur bir artist GEORG ALEXANDER Jön prömyeletin ea sevimlisi WERNER FUTTERER bu harikayı gidip görecek ve yürekten gülecektlr. ( Merlage Limited ) #özlü, O danskı ve — şarkık VODVİL İlâveten : P. D. C. halihazır dünya havatlalari. LİANE | SEKERBAD '26 / İH / Cumartesi akşamı HAİD'i Her tamandan daha güzel ve daha sevimli olarak en sen müvaffakiyeti ölan İKİ ( Double B filminde göreceksiniz. KOCALI Mariage ) sinemasında.