23 Mart 1932 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3

Mündericatımızın çoklu- ğundan Dercedilememiş- tir. — M ecermen Bekârlık Vergisi j (Baş tarafı 1 inci sayfada ) Kanuau — Medeninin 315 - inci Maddesi mucibince nafaka ile Mükellef olan bekâr erkekler de Mevcut bulunmaktadır. Diğer taraftan bir müddet #vli yaşayıp boşanan, fakat ço- Cuklarını beslemek — mecburiye- tinde olan erkekler de geniş bir Zümre teşkil etmektedir. Diğer tarftan bazı meb'uslar bu meselede kadınların da mev- zubahs olacağını söylemektedirler. Bunların mütalealarına nazaran bazı hanımlar birçok izdivaç ta- leplerini reddetmektedirler. Bu gibi hanımlardan vergi alınması tuvafık olacağı ileri sürülmek- | tedir. Bundan başka kazancı aile Reçindirmiye kifayet etmiyecek derecede az olan bekârların va- ziyetleri de düşünülmek icap et- mektedir. Sıhhi — vaziyeti icabı bekâr yaşamak mecburiyetinde olan erkeklerin de tetkik mev- | Zuu olduğu ileri sürülmektedir. Böyle bir vergiye mutlak suret- te aleyhtar olanlara gelince; bu Hikirde olanlar, bekârlık - vergisi- hin bekârları evlenmiye teşvik edecek mahiyetinde olmadığını, daha doğrusu evlenmenin vergi alınmak suüretile teşvik edilemi- yeceğini söylüyorlar. Bazı kim- Beler ise bekârlık vergisinin Ka- hunu Medeninin ruhuna muhalif olduğunu ileri sürüyorlar. Bütün bu mütalealar nazarı dikkate alınmak suretile bokâr- hk vergisinin bir varidat mem- ba: olmak kabiliyetinden de uzak bulunduğu mevzubahs - edilmek- tedir. Kredi Bankası Teşviki Sa—n;yi Muafiyet- leri İlga Ediliyor Ankara, 23 (Hususi) — Iktısat Vekâleti, memleket sanayünin inkişafı için bir Kredi Bankası teşkiline karar vermişti. Banka- Hın teşkiline ait kanun İlâyihası | tamamlanmış ve M. Meclisine verilmiştir. Bu lâyihaya göre, yeni kredi | bankasının on milyon lira serma- yesi olacak, Devlete ait imtiyaz- lardan istifade edecektir. Kredi Bankası, makine ve Ranayi İnşaatı üzerine kredi ve- recek, işletme üzerine de borç Para temin edecektir, Ayrıca iptidat madde teda- rikine tavassut edecek, sanayi, iptidal madde kooperatiflerine İkrazatta bulunacak, bu suretle küçük sanayü de himaye ede- tektır. Kredi bankası her türlü banka muamelâtını yapabilecek, mevduat kabul edebilecektir. Bu bankanın teşkili ile bera- r sınal müesseselere evvelce verilmiş olan bilcümle inşaat Ve istihsal — muafiyetleri, Teş- Yiki Sanayi Kanunundaki güm- Tük muafiyeti ilga edilecek ve | Yerine makine ve inşaat malze- | Mesi kredisi ikame olunacaktır. mayi müteşebbisleri bankanın efaletile hariçten makine ve im- Haat malzemesi — çetirtebilecek- lerdir. Fakat getirilecek eşyanın | | aslar raporu 1 .— Dünyada iki türlü insan vardır. Biri mes'uliyetlerini — bilen, çalışan, vazifesini yapan kimselerdir. Bunlar, dünyanın ve hayatın kendi- lerine yüklediği yükü bilenlerdir. 2 — İkinciler tembel, vurdum duymaz kimselerdir. Her işi omuz- larından atmayı tercih ederler. Bun- lar, hoş vakit geçirdiklerine, yörul- maksızın yaşadıklarına kanidirler. İki türlü insan 3 — Birinciler aynada kendile- rini gördükleri — vakit —utanmadan yüzlerine bakabilirler. Fakat ikinci- ler aynada kendilerini görmiye ce- saret edemezler. SON TELGRAF HABERLERİ Amerikada Müthiş Bir Fırtına 200 Kişiyi Öldürdü Nevyork, 23 (A.A) — Nimresmi Kentuki ve Geergi hüküm süren müthiş fırtına neticesinde 184 kişinin öldüğü tezahür etmektedir. Londra, 23 ( Hususi ) — Nevyorktan bildiril- nazaran, Tennes, Alabama, eyaletleri üzerinde Bü istihbarata diğine göre, Amerikanın bir fırtına felâketine maruz kalmış, feci şekilde terki hayat etmiştir. Nüfus 200 den fazla olduğu, dolar kıyme(ınde bulunduğu iş'ar edilmektedir. cenup vilâyetleri müthiş yüzlerce kişi zayiatının hasaratın ise milyonlarca yük Devletler r Uyuştular Japon Filosunun Mühim Bir Kısmı Çin Sularından Uzaklaşmıya Mecbur Oldu Londra, 23(A. A.) — Avam Kamarasının dünkü celsesi esna- sında beyanatta bulunan Sir Jon Simon, sabahleyin Japonya sefirinin ziyaretini kabul etmiş olduğunu ve mumaileyhin kendi- sine, Şanghay sularındaki Japon bahriye kuvvetlerinin bir kısmının çekilmesi — için Tokyodın emir verilmiş bulunduğunu söylediğini tebliğ ettikten sonra demiştir ki: sıhriye birinci Lordu da sulh — müzakerelerinin şayanı memnuniyet bir tarzda nihayet bulmuş olduğunu — ve hemen yarın kat'i konferansa baş- lınılıcıguıı bana bildirmiştir. Ay- ni zamanda Şanghay sularında bulunın Japon kuvvellerınden iptidat bir kısmının 5 kruvazör, 10 tor- pito muhribi ve iki tayyare gemi- sinin Çin sularını terkettiklerini ve Japonyanın bu sulardaki deniz kuvvetlerini normal — vakitlerde dünyanın bu kısınında bulundur- duğu kuvvetler mecmuundan pek az yüksek bir seviyeyeirca etmiş bulunduğunu da istihbar ettim. ,, Mali Rapor Meb'uslar Rapor üzerinde Tetkikat Yapıyor Ankara, 23 ( Hususi) — Fırka Mali komisyonuu - tarafın- dan hazırlanan rapor tabedilmiş | ve meb'uslara dağıtılmıştır. Meb'- tetkik - ediyorlar. Meb'uslar tetkiklerini henüz ta- mamlamamış oldukları için me- | selenin fırka grupunda müzake- resi birkaç gün için tehir edik miştir. Yarın —veya — cumartesi günü fırkada müzakere açılması muhtemeldir. Saraçoğlu Şükrü Bey Ankaradan bildirildiğine göre Pariste Düyunu Umumiye mese- lesile —meşgul olan Saraçoğlu Şükrü Bey üç güne kadar şehri- mize gelecek, doğru Ankaraya gıdncektır | Yunanistanda Siyasi Buhran Para Bulunamaısa Kabine İstifa Edecek Atina, 22 (A.A) — Havas Ajansı bildiyor: M. Mihalakopu- los ile M. Maris dün uzun müd- det M. Venizelos ile görüşmüştür. Eğer mali komite Yunanistan tarafından talep edilen intikal keyfiyetini kabul etmiyecek ve yahut harici taahhütlere muka- bele edebilmek için lüzumlu olan avasın itasına muvafakat eylemi- yecek olursa hükümetin istifası ihtimali mevcuttur. Takas Komisyonu Ankara, 22 — Takas Komis- yonu Reisi Atıf Bey cuma günü İstanbula hareket edecektir. Alâ- kadar daireler ve imtiyazlı şir- ketler 3 aylık ihtiyaçlarını ko- muyonı Iııldıeceklerdır Kar Mı Geliyor ? Fırtına Yüzünden Vapurlar Karaya Oturdu Belgrat, 22 ( Hususi) — Bu havalide iki günden beri fasılasız surette kar yağmaktadır. Bu hâ- dise ilkbaharın başlangıcında se- nelerden beri ilk defa olarak vukubulmaktadır. Birçok kasaba- lar arasında münakalât kesilmiş- tir. Şiddetli soğuklar hükümfer- madır. * Karadenirde müthiş bir fırtına hüküm sürmektedir. Bu yüzden Leandros isminde Yunan vapuru ve Türk bandıralı Adnan vapuru Karadeniz - sahillerinde — karaya oturmuşlardır. Buradan tahlisiye gemileri gitmişlir. Yeşil'söy rasat merkezinden öğrend.ğimize göre, bugün hava kapalı olacaktır. Rürgâr poryaz- dan kuvvetle esecektir. Dün ge- ce Trılıyıdı kıı yağmıştır. Bu- rada da bir ihtimali vardır, debel İSTER İNAN, İSTER İNANMA! Memlekette nüfusun çoğalmasını istiyoruz, Bu mak- | satla sıhhat kanununda çok jocııklu ailelere mükâfat konmuştur. , Gaçön sene gazetemiz bu maddeden İstifade ede- bilecek olan kimseleri aradı, buldu, vo istidalarını nit olduğu -aazama verdi. Fakat geçen sçac bu mükâfat verilmesini emceden bir madi verilemedi. İSTER İNAN. İSTER Yüzde yirmisi peşin verilecektir. Şimdi Ankaradan verilen bir habere göre hükümet bu sene bu mükâfatları ödemek niyetindedir. Fakat bu sene, geçen seneye nisbetle daha sıkı bir mali vaziyette bulunulduğuna göre, çok çoculklu aile- lere mükâfat verileceğine dair olan maddenin tatbik | edilebileceğine, artık İNANMA! Sözün Kısası Goethe İçin Bir Kaç Düşünce P. & Goethe yalnız iyi ve çok dü- şünmüş, iyi ve çok duymuş, iyi ve çok yazmış bir şair ve bir mütefekkir değildi; hem de iyi ve çok yaşamış bir adamdı. “Andr& Gide,, ın tabirile “mümkün oldu- ğu kadar yaşıyan,, bu beynelmi- lel Almanın hayatile eseri, etle tırnak gibi biribirine yapışıktır ve onu kavrıyabilmek için ha- yatını. okumak — ve - eserlerini yaşamak lâzımdır. * “La Nouvelle Revue Françai- se, in Goetheye tahsis ettiği nüs- hada, meşhur Alman münekkidi Ernst Robert Curtius diyor ki: *“Goetheden beri onun kadar âlemşumul — hiçbir. — san'atkâr, hiçbir. mütefekkir — yetişemedi. O, — bugüne kadar — Eflâ- tundan Danteye — ve Lâonard de Vinciye kadar gelen kafilenin son mümessilidir.., Fakat bunun için aradan yüz sene geçmesi lâzım geldiğini de unutmayalım. Alman münekkidinin bu hükmü, ancak yüz sene sonra tefiş edilebilir. x Goecthe —Arapça — öğrenmek istedi ve Şark dâhilerinden ilham alarak bir divan yazdı. Hayatın — şekillerini remizler halinde gören Goethe, Şarkin metafizik düşünüşüne, — yaşadığı devrin ilmi ve asri kisvesini giy- diren mahir bir fikir terzisidir. Biz, şarklılar, o kisvenin altında- In bünyeyi — tanıyoruz, — biz hususunda pek cahil olan Garba Dante gibi, Hugo gibi, Barrös gibi, Gide gibi, iki büyük âlem arasında komisyonculuk yapan nakiller sırasındadır. Herhangi bir Goethe'nin herhangi bir Mevlânadan en büyük farkı, Şarkın mücerret ve tasavvufl düşünüşile müşahhas madde Ale- mini telif etmesidir. * Almanlar için Goethe büyük bir Almandır; öteki milletler için Goethe büyük bir insandır. Han- gisi doğru ? Hakikat şudur ki, Goethe evvelâ anasınm, sonra Almanya- nın daha sonra da insanlığın ço- cuğudur. x Onun bütün eserlerini tercü- me edelim ve okuyalım, Bu işte yüz sene geciktik. Bir vapurun on beş dakika gecikmesine ta- hammül etmiyen Türkler buna nasıl katlanıyorlar? Acele edelim. Bunun için, Goethenin hayat ve eseri hakkında çok dolgun ve cevherli büyük bir kitap yazarak dün neşreden Hasan Âli Beyle tâbii Remzi kütüphanesine alenen teşekkür ederiz. Metresine Dayak Atmış Suphi Bey isminde bir zat dün akşam Beyoğlunda eski met- resi Makbule Hanımı fena halde dövmüştür. Bir Meyhaneciyi Yaraladılar Kasımpaşalı Mehmet, Murat ve Süleyman isminde üç kişi Beyoğlunda Bibabo meyhanesinde Ücret meselesinden — meyhaneci Emin Ef, ile kavga etmişler ve kerdisini yaralamışlardır.