7 Ağustos 1941 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 3

e. z — ; Sahibi ve müessisi A. İhsan Tokgöz Neşriyat Müdürü : H. Fahri Ozansoy Fiyatı 15 Krş. UYANIŞ SİYASİ —EDEBİ —İLMİ —SOSYAL— HAFTALIK GAZETE g Kuruluşu 1894 VE TİIFUNUN yat 5) — cın 90 No. 2346 Telgraf : Servetifünun İstanbaf Telefon: 21013 7 Ağustos (o 1941 Perşembe HAFTA HA S B LI HALİ Yerinde bir mülâhaza — Üç prensipte sebat — Alınacak ibret ve kullanılacak parola ! TOKGÖZ Yazan : 1789 Senesi yani şu meşhur Fransa büyük inkılâbının olduğu vakit J. G. Muller isminde bir muharrir şöyle yazmış : Avrupa alevler içinde bir saray- dır. İçindeki ateş kâh bir pencere- den kâh öteki pencereden dışarı fırlıyor. Evet bugünkü Avrupanın vaziyeti gene böyledir, Avrupa denilen binanın içini ateş doldur- muş ve saçaklarını sarmıştır. Bu ga bize kol atmaması ve tep osıçramamasını istersek M. kiii Jaggi ismindeki bir İsviç- rell muharririn Jurnal dö Jenevin son nüshalarından birisinde yaz- dığı çok yerinde bir mülâhazayı dikkatle okumak lâzım geliyor. Bakınız bu kiymetli muharrir ne âiyor: « Bu yangına karşı üç prensip noktasında sebat lâzımdır. Birinci nokta askeridir, burada ber türlü bedbinliği zihinlerden tard etmek lâzımdır. Eğer bizim mukavemet kara- nrmız tam manasile kuvvetli ©- lürsa etrafımızda hürmet hissiya- tını uyandırırız ve bu şedid karar bize yeni kuvvetler verir. Eğer hâdiseler bizi harbe sokarsa son derecede cesaretle ateşe gireriz, her birimiz yaşamak hakkına nasıl bağlı olduğumuzu anlatırız. 1798 de birkaç bin İsviçreli büyük bir Ahmed İhsan fransız ordusuna fnik gelmişti ve muvsifak olmuştu. Mubarrir Jaggi nin kendi memleketi için göstetdiği 1789 misalini biz ebedi şef Atatürkün kurduğu ve muzaffer ettiği milli mücâdele ile cihana anlattık. Üç prensipten ikincisi iktisadi vaziyettir. Orada dahi bir asker nefer gibi tam disiplin ve kat'i karar tavrı takınmalıdır. Yiyece- ğe içeceğe ve giyeceğe karşı tah- didler için yapılan tenkidler son derece hakarete lâyık hareketler- dir. Önümüzde daha çok mahru- miyetler olucaktır ve bunları sü- küt ile metanet ile karşılamak borçtur. Eğer bizden fazla fedakârlık istenilirse bu bizim istiklâlimiz namına olacaktır. O fedakârlıkları yapmakla manevi mevcudiyeti maddi mevcudiyetin üstünde tut- muş oluruz, Burada bir nokta var- dır oda vaziyetleri daha geniş olanların vaziyetderi dar olanlara nisbetle fazla fedakârlığa koğma- larıdır. Üçüncü prensip politikadır. Bugün zaferde görünenler kana- atlerimize, gördüklerimize aykırı doktrinler haber veriyorlar. Bizim görgümüze ve kanaatimize uymı- yan prensipleri tetkik etmeden Değirmendere 4 - Ağustos: 1941 reddedicilerden değiliz. Bugün cereyan eden harb hâdiseleri müt- hiş tecrübeler yapıyor, tecrübeler den en sağlam neticeyi almak sa. manı daha uzaktır. İsviçreli muharririn bu maka. lesi insanı derin düşüncelere sevk ediyor ve insanlar ne dir, insanlar ne olmak istiyorlar ve insanlık nelerden kaçıyor muammaları kat- şımızda anlaşılmaz bir surette di- kilip duruyor. Hülâsa Avrupa yan ginı ve yıkımı maddi kuvvet tat bikinden giyade manevi ve ruhi bir gaye peşinde olduğunu göste: riyor. Onun için kendini bilen het insan bilhassa biz Türkler ne için yaşadığımızı ne için çalıştığımızı ne ümid ettiğimizi iyice bilmeliyis ki bize teçavüz olduğu zaman tam manasile candan karşı koyalım. İşte bizim bütün varlığımız burada tebarüz ediyor. Biz ne istediğimizi iyi biliyoruz, ve kimseden birşey: « beklemiyoruz. İşte bu sağlam v mukaddes düşünce milit Şet İ İnönünün etrafında Türk birliğ metin olarak kurmuş bulabi Giz” . İsviçreli muharririn tahlilettiğitiç prensipten iktisadisini evvelki haf- tanın hasbıhalinde daha geniş alâ- — Lüyfen sahifeyi çevirinin “— Ya 5 lir yiz ii Ni 133 — Serretifinun — 246 o