30 Ocak 1941 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 9

dı. Ondaki derin müzikal hissi ve nı dikkatle dinlediğimiz zaman, duyuşu hiç bir kompozitörde gös rTemiyoruz. Mozart Melodileri her ân dudaklarımız- da mırıldanan Puccini ebediyete erecek adamlardan biridir. “la Tosca.. “Madam Butteriiy. adlı operaları onun ne cin# ve nö kıratta bir adam olduğunu anla- maya kifayet eder sanırım, “Tosca. daki ilâhi ve kudretli müziği hangi operada bulabiliriz ? “Madame Bdtterfiy.in elem do- iu ve hıçkiran melodilerini aşan bir eser acaba yarstıldımı? Müzik, Puccini'nin eserlerinde- ki müzikdir, Diğer opera üstatları: Donizetti, Rossini, Bellini opera tekniğini iyi- ce kavramış ve bu yolda muvaf- fak eserler vermiş adamlardır. Fakat İtalyan operasınıen yük- sek basamağına eriştiren Puccini ve Verdi dir. Diğer operalar bir “Alda., bir “Tosca., bir “Madam Butterfiy. nin yanında çok sönük kalıyorlar. » İtalyan operası böylece diğer milletlerin operalarının fevkine çı- kıyor. İtalyan operasına bu değeri veren Puccini ve Verdi'dir. Bilhassa Puccini operalarındaki şahane müzikle yepyeni bir devir açmışdır. Püccini'nın “Tosca. veyâ “Madame Butterfiy,, adlı operaları- Kafamızı ve kalbimizi kemiren 14- tırspiı bişler ve acı düşünceler uzaklaşıyor ve kendimizi bambağş- ka bir alemde hissediyoruz. “Madame Butferiiy,, deki inti- zar dolu sahneler bizede bu 18ti- rapdan biraz sindiriyor. Verdi Ve bekleyişin acılarını Puceni'! nin müziğinden yudum yudum iyi- yoruz. Oktay AKBAL AKTÜALİTE — 133inci Sayfadan Devam — Beyoğlu Halkevi: Kitab sergisi Beyoğlu Halkevinin yorulmaz reisi Ekrem Tur ile edebiyat kolu üyelerinden Bürhan Arpad'ın de- vamlı çalışmalarından vücud bu- lan kitap sergisi de samimi alkış- larımızı kazanmıştır. Memleketimizin kültürüne yar- dim etmeyi kendine şıar edinen Beyoğlu Halkevinin bu yapıcı te- şebbüslerini diğer kültür kaynak- larımızda takib etmelidir. Güzel Sanatlar Akademisi: D. Grubu sergisi Âdet olduğu gibi her sene ayni günde bir sergi açan «D> grabu bu sene de Güzel Sanatlar akade- misinde son yaptıkları resimleri teşhir etmeyi unutmadılar. Bergide bilhassa Eren Eyüboğlu ve Bedri Rahmi'nin yeni ve taze resimleri bu seneki sergide bir renk zenginliğini teşkil ediyordu. Elif Nacinin <Bir masal» adlı tablosu bütün titizliği ile bir ha- yatı insanın gözönünden geçi- riyordu. «D» grubunun diğer üyelerinin de eserlerinde bu göze çarpan ham- le ve yenilikler kaydolunmaktaydı. Anadolu hanı: Muasır genç Fran- sız ressamların sergisi Anadolu hanında açılan Fran- sız ressamlarının gergisini gezdik- ten sonra Güzel Sanatlar Akade- misindeki «D» grubunun sergisine gittik. Burada Türk ressamlar ile Fransız reasamları arasında bir kı- yas yaptık ve iftihar ile söyliye- biliriz ki Türk ressamları Fransiz ressamlarından daha fazla şahsi- yetlerini bulmuş ve tesirden kur- tulmuştur. Fransız ressamları arasında bir Bayanın (ki ismi hatırımıza gel- miyor) tabloları fevkalâdeydi. Ressamların arasında: kübist, ve sürrealist eserler de yapanlar vardı, bu ressamların Fransadan en azı 5 sene evvel yani bu tip tabloların henüz müsamaha edii- diği bir devirde hareket ettiğine delildi, Adnan YASSITEPE Eminönü Halkevindeki Sergi Çalışkan Eminönü halkevi yiu6 dikkate değer bir işi başarmış bü- Tunuyor. ; Geniş salonlarında açmış olduğu Resim ve Fotoğraf sergisi iyi bir çalışma ve ihtimamın mahsuludür, Serginin bilhassa Fotograf kısmın- da birçok ümit verici imzalar gö- ze çarpıyor: İrfan Özturga, Behiç Besler V. Gizey, Hikmet Yıldız, Celâl Başara, Mebrure, Muhterem, Bunların içinde: Hikmet Yıldız'ın «Köye dönüş» adlı eseri serginin en dikkate de- ger fotosudur. V. Cizey'in «Hü- zun»ü de çok güzel.. İrfan Özturga'nın «Suda iki arkadaş > kıymetli bir eser. Resim kısmıda, Fatih halkevine nazaran kat kat faik, Saim Seren'in «Kadın> bilhag- sa dikkute değer. Diğer bazı kara kalem, ve pey» zajlarda bir sanatkâr ruhu belli oluyor. Sergi iyi tertip edilmiş. Eminönü halkevinden bu yolda daha yüksek çalışmalar bekleriz. O.A. 127 — Servetifünun — 2319