YENİ Cemile Edebiyatta tasviye davasının en hararetli günlerindeydi. Gazete- ye bir mektub geldi. Açtık: İçer- sinden iki küçük şiir çıktı. İmza: Cemile Konuk... Şiirleri okuduk. Fena değildi. İstikbal için, ümid veren bir isti- dad dedik|.. Her iki şiirde de gü- zel bulduğumuz mısralar vardı. Ancak bunlar arasın- da henüz kıvamına varmamış zevk ve tek- nik bakımından olgun. laşmamış birkaç mı$- ra ve bir kıta üzerinde tereddüde düşdük...Bu sayıfada klişesini gör- düğünüz şiirin kötü vi olan bir kıtağını çıkar- mak ve bir mısraını tashih etmek suretile neşri düşündük!... Bu tashihleri neşrettiğimiz klişede aynen görü- yorsunuz... Diğer şiiri de bir istidada yer ver mek kaygusile basmıya karar verdik. Ancak, bir edebiyat davâsı sı- rasında basılacak ya- zılara âzami dikkat Iâzım geldiğinden bu Yazımın neşrini müna- sib zamana bıraktık. 7 Te Aradan on beş gün geçti. Bir de ne göre- lim: Cemile Konuk ismiyle bize gelen iki şiirden «Sebilci> meg- hur ressamlarımızdan birine re- simlendirilmiş, altında Yuğuf Ziya Ortaç imzasiyle Yedi günde çıktı. , Hayret mi? Hayır, hayır. Hiç şaşmadık. Hâdiseyi çabuk kavradık: Yusuf Ziya yirmi senelik edebi hüviyetinin değil başkalarının, ken- dinin dâhi itimadını kazanamadı- gıbı nihayet farketmişti. Esaslı tetebbulerden , programlı çalış- malardan &onrâ& tamamile bitaraf bir zihniyetle ortaya atılan yeni nesil mensuplarının «Tasviye da- vâsı> da bu hüviyeti büsbütün za- yıtlatacaktı. 230 Serverifünun BİR e donme. Yusuf Ziya eüşündü. Hakkında yazılan yazıları okudu. Kendi ken- dine hakikaten, dedi, ben edebi hayatımda hiç bir şey yapamamı şım. Yazılarını genç neşlin şiirlerile karşılaştırdı. Ayni itirafı bir daha tekrarladı. Yusuf Ziya gene düşündü: Peki ama, dedi. Acaba şöyle bir çalış- Çayi li diseyi, garibdir ki, E fala rma # Mer efem oğla e iğ a akü diye gala sam yeniden bir şeyler yapabilir miyim. Kendimi şu gençlere şair olarak kabul ettirmenin çaresi nefl. Ve kaleme sarıldı. Yirmi senelik edebi çalışma pek de boşa gitmemiş ve niheyet bir istidad ye- tiştirebilmişti. Cemile Konuk - Yusuf Ziya'nın gönderdiği şiirlerden ikincisinde Türk okuyucularına biz takdim ediyoruz. Ve diyoruz ki, 194e se- nesinin aramıza goktuğu bu yeni şair yarın için ümidler veriyor. Onu himaye edelim.. belki de bir zaman sonra İstediğimiz kalitede İSTİDAD Konuk — Yusuf Ziya emele ermeni, gözlerinle yaş gerilninin ri Ortaç şiirler yazabilecektir. Ama şimdi sadece bir ümid. L Son günlerde yeni bir edebi y bu hâdiseyi kısaca kaydettikte ve «Cemile Konuk» İ temen nilerde bulül duktan sonra, bir ng) tayı işaret edeceğiz; Bazı gazete fıkra ları genç neslin biti raf bir zaviyeden 5 nesii aleyhine yeni b yersiz bile olsa... Fakat, bu pek &aj hâdiseyi onlar aleyhii istismar etimek küçü lüğüne düşmiyen gel nesli, bu vesile ile tg yife kalkışmaları, iğ bu yakışıksız. İşte, & ayıb... İki ge Gelecek Sayıda : Orşilin kızlar «Butüven> şairinin» «Şutüven» del daha kudretli bir şüiri “Şadece,, Gavsi Ozansoyun bir şiiri X d İdeal Sanatkar ! Cavid Yamaç'ın sanat yazısı * Şehir Mustafa Niyazi'nin hikâyesi"