No. 2249—564 Bütün bunların sebebi ancak harbin mevzii kalmasını temin arzusundan ibarettir. Filhakika sulh zamanında yeni yeni genişleme emelleri besleyen ve bunları açıkca ilân etmekten çekinmiyen devletler dahi, artık bunları bahs mevzuu yapmaktan çekinmektedirler. Halbuki kurtun dumanlı günü sevmesi ne kadar tabii ise, gizli ve aşikâr genişleme emelleri bes- leyenlerin de meydanı boş bulup ortaya atılmaları lâzımgelirdi ve- ya böyle tahmin edilebilirdi. Fakat iş tamamen bunun ak- sine olmuştur. Meselâ ne İtalya, ne Bulgaristan ne Mscaristan ar- tık eski emellerinden bahsetme- mektedirler. Hattâ Almanya dahi artık bü- yük genişleme planların: ileri sür- memektedir. Japonya bilfiil başlayıp aylar- danberi devam, eden fili hareket- lere nihayet vermiştir. Şu vaziyet gösteriyor ki harb başlamış olmasına rağmen bütün milletler harbten çekiniyorlar. Bu çekingenlik başlayan ateşin her yana yayılması endişesinden ileri gelmektedir, Çünkü bütün begeri- yeti içine alacak bir harbin ve bütün dünyayı saracak bir ateşin ne netice verebileceğini tayin bile çok müşküldür. & Tarih içinde bulunduğumuz çok tarihi anlar derecesinde mu- azzam hâdiseleri henüz kaydetme- miştir, Büyük tafanın dahi beşeriyeti bukadar şumüllü bir mahiyette teh- dit etmiş olduğunu zannetmiyoruz. Ne haçlı seferleri, ue yüz sene muharebeleri ve hatlâ ne de mu- hacereti umumiyeye sebeb olan Hunların savleti bile şamül ve ehemmiyet bakımından bu günkü cidalin genişleme istidatları kar- şısında ehemmiyetten gakıt kalır- lar. Çünkü bu günkü teknik vası- talar dünyayı küçültmiüş, koca ve eski küreyi ktiçük bir portakal va- ziyetine düşürmüştür. Bu gün bütün dünyayı endişe» ye düşüren yegâne şey, bütün be- UYANIŞ şeriyetin ve onun asırlardanberi uğraşıp vücude getirdiği medeni- yetin inkirazı ihtimalleridir. Milyonlarca insanın ölümü Ye yüzlerce şehrin mahvolmasile ne- ticeleneceği şüphesiz olan ve he- nüz bir aya yakın bir zamandan beri devam eden bu günkü har- bin, âlemşumül bir mahiyet kes- betmemesi için gteşin henüz ya- yılmadan söndürülmesini zaruri gibi gösteriyor. Fakat bunda herkes ittifak et- miş dahi olsa harbi nihayetlendi- röcek çarenin henüz mefkut oluşu, bütün dünya milletlerini âkibetle- rinden endişeye sevketmekteğdir. Çünkü bugün bilfiil harbe gir- miş olan devletler dünyanın en büyük devletleridir ve bütün geri kalau milletler araya girseler dahi her iki tarafın hattâ izzeti nefsini tatmin edecek ne bir formül bu- İup teklif edecek bir vaziyette ve ne de kuvvetle onları barışa sev- kedebilecek bir kudrette değildir. ler. Şu halde bütün beşeriyet bu korkunç yangının yükselen kızıl- lıklarını dehşetle seyrederken, har- bin bir anevvel neticelenmesi veya 1 id hab Ani! — > arzular yalnız bir ümit mahiyetin- den ileri geçemiyecektir. Polonyada ölen masumlar, ça- trdıyan medeniyet abidesinden dökülen ilk enkazın altında kalan biçerelerdir. Korkulan netice husul bulupta bu yüksek şaheser yıkılırmm bu muazzam kütlenin muazzam en- kazı altında bütün beşeriyetin can vermesi pek mümkündür. Bu korkunç neticenin tasavvu- ru karşısında dahi akıl ve izan işlemez bir hale gelirken cephe- lerde hazırlıkların henüz başla- makta oluşunu düşünmek ise bu dehşeti artırmaktan bâşka bir fay- da vermemektedir. Bütün ümit ve temenni bu korkunç hailenin bir an evvel neticelenmesi ve be- şeriyetin bir hayal oluvermek ih- timelleri beliren huzur ve güküna yeniden kavuşmasıdır. Çünkü haıblerin tarihi yalnız zafer ve mağlubiyet değil, niha- yetsiz ıztırablar da kaydetmiştir. — Devamı son sayıfada -— 283 (Resimle Hadiseler Varşova muharebesinde vurulup şehid düşen Alman generali FRİTZ LOEB Zahirli gas XXimci esrda büyük bir korku menbaı oldn, Etki barblerde harb mersi kalı, harb meydanlarında aakarler kılınç kılıca döğüşürlerdi, o Barulun tp Dormi- sinde o kullanılmanı barb ahaşını cabhe gerine dağru gönişletti. Halo tayyafslerin herbde rol almalam halı mö- dafsayı ortadan! kaldırdı. Bugün ise sabirli çar cebhe gerisindeki siri çebirleri bile karkoluyer ve herkes tığınaklarağlaşuyar. Şu sırada bepimizin birer güz maskesi olması muhakkak ki temennilerin bağında gelir.