iy SERVETİRÜNUN Ke Ünği aşik dağıdır; ip duğinrde. yaşar. E “Tmaa,, devri m dölen çam kokusu, “$ k Ağifliş, uzatmış kolunu. , O Akdenizin sahiline * o Yasi bir aşk ejderidir. : İçi suya dalmış diline Dalga nasiblerle gelir. Kaz Dağı... Burda gömülmüş “Sarı kız, Bin taşa, binbir pınara. Burda “Venüs, ler sayısız Burda dudaklarda yara. Kaz Dağı âşık dağıdır, Korkulu yalçın kayalar. Kaz Dağı şair dağıdır, Fırtına, sağnak, bora, kar. , Her tepenin üstüne yük Tac gibi bir kar tomanı, Her teke sırtında köpük Mavi deniz dalgaları. Mustafa Seyid Sutüven Takdı bu dağlarda kanat Şanlı şiirler “Humer, e. Burda “Âşil,, sürdü de at Erdi zaferden zafere, İşte bu dağ dağ olalı Vurdu deniz kahbeliğe. Başladı fuhşun masal © Doldu eserlerle “Ege, . Kaz Dağı âşık dağıdır Eski Yunan devri kadar. Kaz Dağı şair dağıdır Fırtına, sağnak, bora, kar,.. ; Ni yle irtlet söylenieğe başla- miti, bay Edib parmaklarının #kaaddaki Higarasındanı bir kaç melik gektiklen sonra devam drii Bıç mesleğe senelerdeti! beri Ayem sakfetmiş daha bir gekeriğrie öürisiyenleri vürdir Hay i dereterim beni tat- #diybr. Fakatöyle İzişmet- mödeiyönleti vardırki b Yele bü gür klve köşdirdn. peş Üiküiyaları! Diğertetalda g Aevağlna (bitirdim netesinden venebibir mizisijen Tb: da, modmududa kendi erinğen çok daheyüksek bire ereği çalişşyor. Bundan bir Mgiböne etvel dayın büyükle- siyle klriçden öcncbi Mmüzisiye- wemiökçi huğudlarına meal: içler bik -çök tedbir. İsi arda. Ne ise bu şekil #abelesad ayi şekilde dövauz etti. Artık ecnebi şmaüsisişenler "Türkiyeye gelemiyorlar ye Türk a çocukları her zaman iş bulabi- liyorlardı. Fakat birkaç sene- denberi bu yasağın nazarı dik- kate alınmadığını Avrupadan gene çok evvelleri olduğu gibi müzisiyenler getirildiğini veya buçaya her hangi bir işle gelib yerleşen ve sonra, fırsat bulduk- ça çalışan müzisiyenler vardır. İşte bu haller bizleri bilhassa yukarıda göylediğim bu menr- lekette doğan bu memlekette büyüyen nihayet bu memleke- tin evlâdı olan Türkoğlu Türk olan müzisiyenleri sigirlendiri- yor, Bilhaşsa ecnebi müessese- ler bilmeğn nedense bu ecnebi müzisiyenleri himâye ediyorlar ve tercihen onları Angaje edi- yorlar, şübhesiz ki bu hal yal- 15 nbula has bir vaziyettir. v Anadoluda bir tek ecne- bi çalışamaz. Asıl Türk milleti o yabancının çaldığı mğöziği dinlemek şöyle dursun, ona çal- mak hakkını bile vermez. Bü- yüklerimizin himayekâr ellerini bu işe bir kerre daha uzatmasını isteriz. Bilhassa sayın ve faâl Valimiz eğer bu meseleyi tedkik edecek olursa iddiamızma neka- dar yerinde olduğunu görecek- lerdir. Zirai Güzel Sanetlerin he- mer her kolunda çalışan artist- ler himaye görmektedirler. İş- te senenin muayyen tarihlerin- de açılan sergilerde hükümet tarafından bir çok tabloların alınmasiyle ressamları, devlet memuriyeti vaziyetine konan tiyatro ârtistlerine, "Türkiyede yapılacak abidelerin tercihen Türk sanatkârlara verilmesi #u- retile heykeltraşlara yapılan hi- maye meydandadır. Biz müzi- siyenlerin işlerini alt üst eden, hatta birçok ocakları söndürecek derecede zarar veren bu ecnebi müzisiyenlerin gerek Avrupa dan getirtilmek suretile ve ge“ rekse burada yerleşmiş olanla- rın gizli bir suretde çalışmala- rına mani şolmalarını ricâ ede- T1Z,> - Türk müzisiyenleri namına dilekde bulunan Bay Fdip 11- Einın bu ricasının nazar dikkate alınmasını bende rica ederim. Nurullab Kâzım Tilgen AHMED İHSAN Basımevi Ltd.