19 Ocak 1939 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 8

19 Ocak 1939 tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

SERVETİFÜNUN No. 2218—528 EŞÂ Sİ HUKUK BİLGİLERİ Emekli Yazan: — Başlangıçtan evvel — Bir heyeti ietimaiyede ferdin en büyük bahtiyar- lığı şübbesiz ki haklarına sabib olmaktır. Hakkına sahib olmak için ise haklarının ne olduğunu bilmek gereklidir. Bütün hakların anası ve en önemlisi esâö haklardır. İşte bu hakları yurddaşlarıma mümkün olduğu kadar sade bir dil ile bildirmek ve anlatmak ve haklarını tanıtmak istedim. Ve bunu vatani bir hizmet addeyledim. Bu arzudafı, bu eser doğdu ve büyük ve küçük bütün fertlerin alâkadar oldukları içindeki yazılar dolayısile bu kitab herkesin kitabı oldu. Şüphe edilemez ki yazılarım bir çok hatalara makes olmuştur. Şu kadarki, bügühün siyasi ahlak prensiblerinin en ileri geleni içtiliğtlâara hürmet et- mek olduğu göz önüne getirilirse düşüncelerim kendi düşünüş tarzlarına uymıyanlar bu huâsusda müsamaha etmek ve kusurları bağışlamak büyüklüğünü göster- melidirler. İstifadenin daha umumi olması iğin, bu yazıları evvelen bir gazete ile neşretmek sontâ, Kitab şekline koymağı düşündüm ve kıymetli ve ağır başlı mecmualarımızdan Uyanışa tefrika ettirmek istedim. Bu mecmuanın değerli ve sayın sahibi bu arzumu yerine getirmek lütfünde bulundu. Kitapta mümkün olduğu kadar türkce kelimeler kullanmağa ve dil klavuzlarına sık gık müracaat külfetinden okuyanları korumak ve kelimeleri kolayca öğrenip bir taraftanda dilimizin neşrü tamimine hizmet etmiş olmak emelile türkçe kelimelerin yanıbaşina eskidenberi küllettlan osmanlıcalarını ve icabında bazan de ar yazmak suretile kelimeleri tekrar eyledi Esas prensipim fikirlerle, Köle kabul ve şahışları münakaşa hududundan yüksek ve hariç ' telakki etmekten ibaret olduğu için, kuvvetli bir za- ruret ulmadıkca müelliflerin ve ma'hezlerin adını tasrih etmekten ictinab ettim. Bununla beraber yalnız kendi mütalea ve muhakememe uyğun gelen fikir. lerdir ki bunları kitaba derce ve diğerlerini istisna ettiğim ve yahut kailini zikr ve tasriha müsaraat eylediğim için kitaba mahsul fikrimdir demiş olsam yanlış birşey söylemiş veya temedduh etmiş olmam sanırım. Okuyucularımdan noktaj azimetimin hüsnü- niyet, gayemin vatan şevgisi olduğuna emin olma- ' larını saygılarla dilerim. , Brinci kısım : Nazari malümat Birinci bölüm. — Devlet mefhumu, devletlerin doğuş tarzları Tarihe kuş bakışı bir nazar. — İnsanlar uzun asırlar süren sefseri ve sürü hayatından kurtulup toplu olarak yaşamağa başladıkları ilk zamanlarda Detftardar Baha Ersoy çok geçmeden aralarında ihtilâflar nizalar doğdu. Fitri olan kanu dökmek hırsı çabucak baş gösterdi, mukaddes kitaplara göre, Âdemin evlâtlarından Ka- bil haylı öldürdü. İlk kan dökülmesi bu suretle vu- kua geldi. Bu her ne tarzda baş göstermiş olursa olsun şüphe yoktur ki yaratılmışların en mütekâmili olan insan hemcinsinin kanını içmek hususunda da diğer hayvanları geçmiş, onlardan üstün olmuştur. Ö zamandan bu günlere gelinceye kadar bu hırsı bir türlü tatmin edilememiş ve bunu teskin etmek istiyen fazilet şahipleri acizlerini izhardan başka bir şey yapamamıştır. İnsanlığın ilerjlemekte en son kademelere vermiş olduğu bu günlerimizde bile, da- ha çok adam öldürmek gârelerini temin eden Keşif ler bu uğurda yapılan müâsraf. ve fedakârlıklar son hadâihi bulmuş ve böşer hayatını imha etmek vası: taldrı yanında bir hayatı kurtarmak tedbirleri âdetâ gölgede kalmıştır, İlk zamanlarda insanların aralarındaki kâvbalb- rını yatıştırmak hususunda bilek ve pençe küvveti yırtıcılık payı hüküm sürdü. Böyle bir zamanda ta- bii haktan bahsedilemezdi. Kim kuvvetli ise haklı da o idi. Bu gün bile böyle değil midir? Suvalini se- ranlar varsınlar cevabını gene kendileri versinler; bunda güçlük çekmezler, maksadımız bunu izah de- ğildir. Bu gidişin çıkar bir yol olmadığını anlayan insanlar topluca olan işlerine bir düzen verme aralarındaki ihtilâfları gidermek; haklıyı, hakşızı ayırmak için, kendilerine bir başbuğ seçtiler ve bu- nun hükilmlerine baş eğmeği öğrendiler, İlk önce bu başbuğlar, nâsın en bilgilisi ve en ziyade fazilet sahibi olanları ve ekseriya en yaşlıları arasından eşeçilirdi. Sonradan emiyetler büyüdükçe ve çoğaldıkça kılıç kuvveti galip geldi. Kılıcı kes kin olanlar, savaşlarda yararlık gösterenler bagbuğ oldular. İsanların yeri göğü ibret nazarile görmeğe başlayıp fikirlerini tabiatın ötelerinde dolaştırmakla uğraşmaları dini telekkilerin ve dinlerin doğmasına meydan verdi. Bazı defa da dini telkin eden kim- seler, cemiyetin başına geçti bunlap başbuğ oldular. Topluluklar büyüdükçe başbuğlar kendilerine yar- dımcılar aramak ve tayin etmek mecburiyetinde kaldılar. İşte bu tuplulüklar milletlerin; başbuğlar ile vardımcıları devlet ve hükümetlerin anası ve temel taşı oldu. Zaman ilerledikçe, insanlar çoğalıp yayıldıkça büyük milletler teşekkül etti. Başbuğlar muhtelif adlarla hükümdar oldular. Kavgaların, sa- vaşların sahası büyüdü. Milletler birbirinin yurtları: nı,. servet ve mallârını ellerinden almak ve daha ziyade büyümek emellerine düştüler. Hükümdarlık babadan eylâda, sülüleden sülâleye geçer oldu. Ara sır. gelen hükümdar kendinden evyelkinin yerini tutamaz oldu, Başbuğlarda aranılan bilgi, fasilet,

Bu sayıdan diğer sayfalar: