29 Eylül 1938 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 6

SERVETİFÜNUN No. 2197—5)2 EE Niçin iddiamız yok? Derviş, genç nesle, cevab veriyor: “Kabahat Sizin!,, Her neslin içinde, kendisini yazı yazacak zanneden ve mu- hamirliğe, şairliğe heves edenler bulunmuşdur. Fakat bunları hiç bir nesil sizin yaptığınız gibi, hemen içine kabul etmemişdir. Siz, hem istidatları değil, lâf olsun diye yazı yazanları, bizim edebi nesildendir, diyerek, kendinizden sayıyorsunuz. Sonra da, “neden iddiamız yok?..,, diye, telâşa düşliyorsunuz | sk Bunun için genç bir istidadın ilk eseri, benüz kendi hüviyeti de tebellür etmemiş olduğu için iddi- asız ve kof görünebilirler... Fakat genç edebiyatçıların daima böyle değersiz ve iddlasız kalacak- ları yani dalma hakiki bir dâvası olan bir edebiyat yapamıyacakları gimdiden iddim edilemez!.. Şunu da söylemek isterim ki edebiyatta «ben iddiasız bir ede- biysi yapacağım» demek ve öyle yazmak da bir iddiadır. O da her devirde yaşıyan bir sümyenin: «Bang nef ve nemeli- sımaılafın» hisalyatına tecrümen ol- mak ve oniarnn bu düşünüşlerinin iddiamnı yapmak için vücut bul- muştular. İçinde yazı yazınğa (heves eden gencin yazısı heveskârlıktan ne zaman hakiki edebiyatçılık &e- viyesine yükselir diye keni kendi- me sorarak, şu cevabı veriyorum: Ondaki istidadı doğru yola sevke- decek bir kafa teşekkül ettiği za- man. Yazı yazmak hevesile yazı yazılmaz... Yazı -yasmak ancak baş işidir ve kültür işidir, Ben ede- biyat yapıyorum diye de edebiyat yapılmaz; edebiyat yapmak için şey bilmek ve mazinin, hallha- gıtın piğsğu gibi, gelecek devirle- , rin esteğii, edebi, felsefi, fikri, iç- timaj, hasa siyasi, hattâ iktisadi meselelerine alâka duyabilmek çr- 1 y lar anlıyabilmek lâzırodır. Evvelâ kendi muhitini, sonra kendi doğduğu şehri, sonra kendi memleketini daha sonra da bütün dünyayı tanımıyan buralarda ya- şıyan edebi, içtimai, felsefi ve ha- yati dâvaları, şartları bilmiyen an- lamıyan bir başla edebiyat yer pılmaz., Edebiyatçının başı bütün bir kâinatı ihata edecek kadar geniş ve derin olmalıdır. Kültürsüz edebiyat, okumadan da kültür yapılmaz L. Ve okuyup kültür sahibi olan bir insanın ise hayatta her şey bak- kında tebellâr etmiş bir noktai na- zarı ve tabiatile bütün dünyayı bu zaviyeden gören bir iddiası var- dır. Fakat baş olgupluğuna ulaş- tiktan sonra yazı yazmağa başla- mış olan edebiyatçılar pek sedir. Çünkü yazı yazmak - sizde bilir. iniz- istidatiar için bir ihtiyaçtır. Fakat genç nesli şunu bilmelidir ki, istidatla yazı yazılır kültürle edebiyat yapılır. İlk imzasını gördüğümüz yazı. cının yazısını müsameha ile oku- ruz ve içinde fikir değil, fakat is- tidat sezersek yetişecek deriz, Ve sabırla öteki eserlerini bekleriz... inde onun başının biraz daha teşekkül ettiğini gör- mek isteriz. Bunu göremediğimis