29 Eylül 1938 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 5

29 Eylül 1938 tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

O DR NV AN Epe ele ka » No. 3197—512 Okumuyor değil, Okuyamıyoruz ! Türk entelektüeli okumuyormu? okuyamıyormu Öyle zannediyoruz ki, meseleyi mücerred ve şahsi hasletlere bağ- uyarak okumuyor diyip çıkıyoruz. Böylece; ele alıştan başlamaktadır, Okuma- nın sosyal geraitini daima unut maktayız.. Fakat hemen ilâve ede- lim bi bu şeraitten kasdımız; Gök Alpın düşündüğü gibi vaziyeti ma» liyesi düzgün, zamanını ilme basr- eder zengin evlâdlarının doğmasını beklemek değildir. Yazdığımız bazı yazılarla (1) göstermek istedik ki; Türkiyede gazete, mecmua, kitab ve kütüb- hane meseleleri hiç de okuyucunun kıtlığından bu hale gelmiş değildir. Yara okuyucuda değil fakat mu- harrirde bilhassa okuyucu ile mu- harrir arasında tehaddüs eden Amillerdedir. Bu âmiller arasında bir tanesi de kitabol ve bayi teş- kilâtımızdır, Kitabcı ve bayileri- mizde ne var? 1 — Evvelâ rakabet.. İstanbul- da ve aşağı yukarı bütün Türkiye- de neşriyatı İstanbulun 6 kütüb- hanesi yapmaktadır. Bunlar Semih Lütfü, Hilmi, kanaat, Cihan, Remzi . ve Ahmed Halid kütüphaneleridir. Türkiyede neşriyata hâkim bu 6 kütübhane şübhesiz el birliğile değil daimi bir rekabet içinde neş- riyatlarına devam ederler. Bu re- kabetin tipik bir misali geçen se- neki roman ve biyoğrafi serilerinde * görülmüştü. Ayni ay içinde bir ki- tabın muhtelif kütübhaneler tara- fından dört tab'ı çıkmıştır.. Rekahet Babıâli sahasında kal. (1) Yeni Adamın bilhasta 207, 908, 910. 913, 219 numaralarına bakınız. UYANIŞ , yalnışlık meselemizi . Bu Eylül ALI Hava loş, yollar tozlu, dallarda yaprak san, Soluk renkli çiçekler, katılmakta rüzgâra; Ne kuş uçan bahçeler, ne açmadık gül kaldı, Islak gözlerin gibi. her şey hazin bu sıra. Unutulmuş yüz gibi, gölgelenmiş Km Her şekil birer garib hayalettir gözlerde. Sarı, hasta yüzleri bu loş saafler sakli < Gizli arzular dönmüş, alışılmış kedere. Bir yağmur gibi ruha boşanıyor yalnıliki Son kuşlar gibi uçtu, her iyi şey uzağa, ö Ah, bu eylül akşamı oğlaşırken taaa) oo İç üzgün, başta ağn, kafbde derin bir yara, Kemal Merarâ ği“ Akşamında mamakda Anadolu kitabcı ve bayilere de girayet etmektedir. 2 — Çeşid azlığı. Türkiyede bir yazımızda açıkça gösterdiğimiz gibi, piyasalık kitablar senede kat- iyen 400 — 500 ü geçmemektedir. Bu adedi 2 bin gösteren bir sürü huşusti neşriyat, plânço, ilân ve sairedir.. Bu çok az çeşidin şübhesiz ki okuyucu kitlesi de o kadar azdır. Hele Anaduluda kitabcı ve bayiin senede yeni 50 — 60 kitab bile camekânımda bulutrdurabileceğini zaânnedemiyoruz.. 3 — Oualite agağılığı.. Muhar- rir kendi kafasına göre değil fakat kitabcının hesabına göre eser hazır- lamaktadır.. Bu hesab bari oku- yucunun isteklerine uyuyormu Her halde uymuyor. Yakından bildiğimiz Babıâli kitabonlığının bu hesablarındu Tand ekcağiliğisini Amili tep tamdık a dır.. Türk okayuçumuuğ 4 — Kiteabda pah fiyatları aşla her değildir. Fakat bilhasık > elede pehâlılığın yalnış si kitabaı dağildir.. Kağıt çök pahafı dır. Kâğıdın pahalılığı resmi sig riyat da bile kendini göstüditişiir.. Bunlar cılızlaşmış ve birçoğu Ülkü muştur. Kasdımız okuyamıyotu Mi, elesinin hell değil, fakaç gla miyetini işaret olduğu işi mızı usatmıyoruz. Şusü etmiş olelım ki şütamıs öğİn m yucu değildik...

Bu sayıdan diğer sayfalar: