No. 2143—49$ Ni dl UYANIŞ .—.. Homnan: 10 Yazın: Muazzez Kaptanoğlu Yanan,dadaklarım, yüzünde dolaştı. 'Tüylerim ürpermişti... Vücudü öyle soğuk.. Yüzü elleri öyle 80- uktu kil. Nas olur Yarabbi diyordum. Daha demin, yanan nefesi yüzümde, vücu- dümde, dolaşan bu adam, nasıl ölebilir. Hem niçin ben yaşıyorm... Beni deli gibi seven kocamı niçin yalnız yolluyorum. Senelerce; birbirimizden bir dakika uzaklaş- madığımız halde bu ebedi ayrılık neden ?. Hıçkırıklarla ağlıyarak, isyanla haykırıyor- dum. Onun varlığile, yabancılığını doymadığım bu yerletde ne yâpacaktım. . Onu, kendi elile yaptırdığı ebedi yatağına gömdüğümüz zaman bambaşka bir insan olmuş- tum. O benim için hayatın kendisidisiydi.. O benim için Her şeydi.. Güzel, doğru, iyi diye tanıdığım her şeyi otunla beraber tanıdım. Artık hayatım dümdüz bir çerçive içinde geçiyordu... Onun kurduğu intizam dahilinde yaşıyordum. ben de, sanatkârları himaye ediyor, Faziletli insanların yardımına koşuyor.. çirkin diye ta- nıdığım herşeyden uzaklaşıyordum. O benim için ölmezbir hatıraydı. Bana kuv- vet, banâ yaşama kuvveti veren bir memba... Ölürken son defa, yüzümde dudaklarımda dolaşan nefesini vücudümde, titriyen sesini ku- laklarımda duyuyordum: — <Yavrım demişti. Sakın benim için ağ: lame.. Ruhum her zaman seninle olacak., Yal- nız Mes'nt yaşadığımız bu yerlerden uzakleş- ma.. Nasıl olsa yurdunda seni seven yakın in- sanların yokl..>» Ona, ölünciye kadar ontn ismini tanıyaca- ıma, ve hiç hir insanın, onun yerini tutmıya- cağına yemin etmiştim İ.. Seneler geçti dostum... Birçok hayranlarım.. birçokâşıklarım vardı.. Benimle evlenmek istiyen prensler, kontlar.. ssil insanlar, yüksek san'atkârlar pervane gibi etrafımda dolaşıyorlardı. Fakat benim yaşayışım değişmedi. Ne âşık istiyor, ne yeniden evlenmeği düşünüyordum. eminim, iş olsun diye söylenmemişti. Bir daha dönmiyecek olan zeskaddeğ $i uçunda, şöylediğim bu sözler, kalbi larımda 8es verişişdi. Çünkü, içime af me varaz'ysk ve Hiç bir ya, yem A heyo orun için Onun için kimseyi sapan ki lenmeme ımkân yolu. © benim hayatmin kalacaktı |. Vi Kızımı da sanki yeniden kaybetmiştler; Kocamın varlığile unutulan İu seda olgu yokluğunun yanı başında derinleşiyördu. Ne olur Yarabbi diyordum . Kızım şağrok saydı... Ona dertlerimi arlatır, müşvik göğün. de teselli buluyordum. Böyle yıllar geçti. Hiç bir yıl acımı uyuştüracak kurvtft'tejaı İç mıyordu. 9 Müsabaka böyle bir haleti ruhiye içinmiş iken ilân edilmişti. Bu konser, Türk yurdunun bir köşdllne v&- rilecekti. Benim himaye ettiğim bestekârlar da iti ettiler, Ben, buna çok elemmiyet kü kendi topraklarımda Vâkıâ ben, yutd diyebi: meden ayrılmıştım o topreklarğin. Ben, yardumde ıztınidr, a bulmuştum. Yurdumdan uzakta saadeti tattımıgğiiği, olduğu halde, karanlıklardan başke Si madığım hajde, doğduğum topraklara di bit ile, damarlerımdaki kanla bağlıyılış Beni tenkit etmeyin dostur. ş Benim çocukluğumun Türkiyesi, ağ sığlıklarla harâbeden, zorla ölüme şü babamı valışice katleden, böni bir ie yili diklerine satan insanların Türkiyeeişdi, Onlar benim çocuk kafamda yet v& tiraptan başka bir şey bırdkındimığlatdı.