28 Mayıs 1936 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 18

28 Mayıs 1936 tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 18
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

16 Gençlerin Yazıları: SERVETİFÜNUN No. 2075 —390 UYANIŞ Yedi günde e arka gin çikar — gazetesi Toleten : 2-1013 Abonesi : ödü lir: Yin, * a 600 pile : İstanbul Uyanış Yabancı ülkelerde 36 İsviçre frangıdır. ği 20 K .. İz sayısı tup Şur Gazetemize ilan verecekler, İstanbulda Ankara Caddesindr Koter Samanan ve Huli İlân Şirketine gilmelidir. Sınırsız, bir sükünet denizidir ruhumuz. En ölmez şiirleri orda duyar buluruz; Ondadır her heyecan, onda yaşar aşk, Emel. Üstünde, her an ince ellerile bir peri, Okşar mavi atlastan, ipekten perdeleri; Gölgelerden, binlerce mısra yaratır bir el. En temiz duygulardan, en yüce hisleredek, Bu billâr aynalarda, yanar geçmiş, geçecek. Sevgiye giden yollar, gittikçe derinleşir. Şair, işte ruhun bu, engin denizlerinden Coşkun ilham yeliyle, dalgalanır derinden. Ruhtan kopan damlalar, işte en güzel şir... Hikmet Kâmran Sınav Geceleri Dalından çözüp gümüş bir elma gibi fecri, Sabrımın dişlerile ben, emmek istiyorum; Göklerde açılan bir yıldız olsam diyorum, Ah, sınav geceleri, ah, sınav geceleri... Yumuşacık sesile uyku çaldı kampana; Kırıldı dalgaları içimin yavaş yavaş.. Yorgunluk anasının dizine koysam da baş; Bir demet uykuyu ah, kim koklatacak bana ?1.. Çözülmüyor kalbimden dişleri o ejderin; Buztuttu umutlarım insafsız eme eme.. Mümkün olsaydı onu bağlamak şimdi geme, Uyurdum kollarında uykunun serin serin! Fakat bilirim, şimdi siz de diyeceksiniz: Sevilen bir kitapla başbaşa sabahlamak... Bense, bu gece, şimdi, istiyorum ağlamak, Çırpmdıkça angılar denen bir sıcak deniz... Dalgaların üstünde, yıldızların altında, Mehtabın koynunda ah, şimdi kürek çekenler.., Ah, şimdi kınk binbir hisle yürek çekenler; Her zevk, bu gece solsun, yarını anlatın dal.. Yüreği onun kadar avcunda sıkan ne var?. Bil, sınav vermektense, canvermek daha kolay|... Benziyor bir asıfır»a tıpkı bu gece şu ay; Fakat beni sızlatan yalnız canlı angılar.. Dalından çözüp gümüş bir elma gibi fecri, Sabrımın dişlerile ben, emmek istiyorum; Göklerde açılan bir yıldız olsam diyorum Ah, sınav geceleri, ah, sınav geceleri... 1s IV -935 Pazartesi Turgud Yaylâlı Gurbetten Sesler Dindi kaval sesleri, karşı dağlar karardı, Tutuşan ufuklarda son kızıllık eriyor.. Yavaş yavaş moraran gölge ovayı sardı.. Aşkım sana gurbetten selâmlar gönderiyor... Gözlerime dalarken şen gözlerin derinden, Benliğim bir kor gibi bakışından eridi, Bin alev fışkırdıkça siyah kirpiklerinden, Ruhum yavrukuş gibi içinden ürperirdi.. Senden yadigâr kalan hicran gönlümde yara, İşte gene kalbimde düğümlendi sonsuz gam.. İşte gene gözlerim da'dı uzun yollara, Güneş battı, gün bitti, çöktü her yere akşam.. Burhan Ünsay Ben.. Altımda kavruk yollar, üstümde kızgın güneş, Kimsenin bilmediği akıp giden bir suyum. Mihnet benimle yürür, ızdırap kalbime eş, Ben keder yollarının daimi yolcusuyum ! Felekde bahtım kara bir kış gecesi kadar, Bir yavru gibi masum, kanar aldanır huyum, Kalbimde keder yaşar, ruhumda hatıralar, Ben virane gönlümün harap bir kolcusuyum! Trabzon - 984 Halid Muzaffer Ağlama Ağlama; gözlerinin yaşları tükenmesin! O yaşlar saadeti boğan bir sel olmadan. Izdıraplar kalbinde aşkını öldürmesin, Ruhuna doğan sevgin sana emel olmadan.. Ağlama, hayat denen ejderin pençesmde, Ağlama, hıçkırıklar duyulmasın sesinde; Ağlama gençliğinin bu çılgın hevesinde, Her damla yaş saçında bir beyaz tel olmadan... Ağlama, insarların sevgiyi inkârına; Ağlama, talihine, aşkının mezarına; Ağlama, hasretinin ermeden bahara, Beslediğin ümitler savrulup yel olmadan... Hayri Arıkan AHMED İHSAN Basımevi Ltd.

Bu sayıdan diğer sayfalar: