410 SERVETİFÜNUN No. 1893— 208 ÜÇ PERDELİK PİYES Cahit — Onun o zamandan beri bir işe gireme- diğini biliyorsun. Anlaşılan kademe kademe sefale- tin ve ahlaksızlığın en aşağı derecesine kadar inmiş Evvelki gece bir kaç oarkadaşile birlikte Sirkecide Camcı zadelerin mağazasının kilidini açmağa muvaf- fak olarak içeri girmişler. Kasayı kırmakla meşgul oldukları sırada bekçi duyarak polis çağırmış.. Hep- si de yakalanmışıar.. Bereket versin gazeteler senden bahsetmiyor.. Ragıp — Amcası olduğumdan dolayı mı ?.. Benim ne kabahatim var” Cahit — Doğru ben bu oğlanın nihayet bu aki- betle karşılaştığıma pek müteessirim. Ragıp — Ben elimden geldiği kadar onun adam olmasına çalıştım. Cahit — Keşke gayret edip ona bir iş bulsaydık (Azize Hanımla Emel girerler. ) Ragıp — Dikkat! ( Cahit susar ) Onuncu Meclis Evvelkiler, Azize Flanım, Emel, Şadan, Selma. Azize — Selma Hanım burada yok muf Ragıp — Siz onun yanında değil mi idiniz" Azize — Biraz evvel bahçede beraber idik. « Şim- di gelirim » diye yanımdan ayrıldı, bir daha görün- medi. Ben onu sizin yanınızda zannediyordum. Ragıp — ( Emel ) kızım git annene haber ver, Azize Hanımefendi çağırıyor da.. Emel — Buraya gelmeden evvel anneni aradım Hir bir tarafta yok. Cahit — Odasına baktınız mı f Emel — Bütün odaları birer birer dolaştım yok.. Azize — Garip değil mi ? Emel — ( Biraz mutereddit ? ).. Yalnız üst kat- taki balkonlu odanın kapısını açamadım, kilitli idi. Ragıp — Git bir daha bak.. ( O aralık kapı açılarak Şadan girer. Büyün bir heyecan içindedir. Her tarafı titrer. ) Şadan — Ah.. Beyefendi.. Yetişin.. Selma Hanım kendini balkondan aşağı attı.. ( Emel bir çığlık koparır ) Cahit — Ne diyorsun ' Şadan — Bahçede... Bahçeye düştü.. ( Emel, Ragıp, Cahit dışarı fırlarlar ) Azize — Aman ben bakamam.. Bugün nereden geldim buraya.. Gördün mü aksi işi.. Tam kızın evleneceği srada.. Ragıbın sesi dışardan — Aç,. Kapıyı aç.. ( Cahitle Ragıp Selmayı getirerek kanapenin üstüne yatırırlar, Arkalarından, yüzü bembeyaz, Emel girer. Azize Hanim Şadanın yanına gider.) Cahiı — Şöyle, şöyle.. Başı bu tarafa gelsin.. Ragıp — (Ne yapacağını bilmez) ah, talisiz kadın.. Şimdi ne yapayım | Başka Bir Yol | Yazan M. Feridun Emel — ( Korka korka ) Anne.. Anneciğim.. An- nesinin yanında diz çöker ) Cahit — ( Ragıba ) dur, telâş etme. Biraz su ve- rin.. Ben gidip bir doktor getireyim.. ( Çıkar ) Emel — Anne.. Ne yaptın 11.. Selme — ( Güçlükle nefes alır ) kızım, pek fena bir anayım.. Bunu sen de söyledin.. Emel — ( Aglar gibi ) Keşke söylemez olaydım.. Sen niçin benim sözlerime kulak verdin anne f Selma — ( Kesik kesik ) Senin hakkın var kızım.. Ben ikinize de felâket getirdim. Biliyorum.. Bunur için bundan onbeş sene evvel bir yaz günü çamaşır astıgım balkona çıktım.. Gözümün önünde sen var- dın,. Emelciğimin saadeti için dedim.. Ve.. Ve.. ( Başı düşer. Emel annesine bakar. Sonra üstüne kapanır. ) Ragıp — ( Anlamaz. Karısının üstüne eğilmek ister. ) Selma f.. Emel — ( Babasına yaklaşma der gibi kolunu uzatır. Bir hıçkırık içinde ) Baba, sus! Son m mm m Ayak sesim. Aksini dinliyorum yolda ayak sesimin, Karşımda yükseliyor yosunlaşan duvarlar ; Üstlerinde gitgide donuklaşan bir ay var.. » Sanki duyarda çarpan sokakların kalbiydi, Başıma uzaklardan gelen bir rüzgâr değdi, Son hızını taşlara verirken nefesimin... & İki yandaki evler kapamış kapısını. Ne pencerelerinde artık ışık yanıyor. Benim sesimden yalnız duvarlar uyanıyor.. » Atıyor sokakların kalbi ayaklarımda, Ben onların sesine böyle hep uyarım da, İçimdeki akışın söndürürüm hızın Kimsenin geçmediği sokak aralarında. 932 Namık Kaşif