No, 1827—142 S$ERVETİFÜNUN BİR HARASO İSTANBUL İŞGAL ALTINDA İKEN Acide Rüssigue Yazan : Teroüme eden : — Devam — Paul Haurigot Ahmet İhsan &XVH yük İzi oldu. Oyuna devam ediyordü, solu kalkın: cn yerde halının üzerinde türlü çocuk oyunları yüz pılıyordu. Piyer küçük Şöşi ile Poleti ayklarından yaknlayıp inklak attırıyordu; çocukların fistanları havalanıyor, küçücük bacakları meydana çıkıyordu. Piyer gıdıklıyor ve hepsini güldürüyordu. Eleiye taklak oyunu yaptırdılar; Polet gülmekten kınlıyor- du; zavallı Piyer facianın yüreğinde bıraktığı acı İle bu oyunlara dalıyor ve unutmak istiyordu. Saklam baca, başladılar; Eleni giklemiyor, Polet arıyordu; Piyer de beraberdi; bir aralık genç rum kuyıyla Piyer, perde arkasını saklandılar; oradâ kız deği ki: — Elinizi veriniz, nm çabnk, cabuk ! Piyer atnlıyamamıştı; ram kızı delikanlının elini göğsüne götümü ve onu öptü. Piyer evvela şaşırdı; fükat bu hareketine kızmadı. Eleninin güzel bir kiz olduğunu farkefti, Çocuklar eülüşüyordu; Başl diyordu ki: — Ne püzel saklandınız. Palet sizi bulmale için €pi uğraştı, Çocuklar masumane gülüşüyor, eğleniyordu. Piyer giderken Eleni beraber çikti, ertesi gün İçin bir pastacı dükkünnda randevu yerdi. Piyer müteezzidi; kızı kırmamak dedi, kendikendisine gitmem, diyordu; halbuki şir mi dört snat sonra kararı değiştirdi. Lnba neredesin! Senin saf ve temiz rühün ile düzenbaz Rum aşiftelerin arasında ne büyük farklar var! için «pekis Bleni ' pastacı dükkünmda patlayıncaya okadar istedi. Zavallı Madam Dörtoy ise üst katinki Rum nileşiniy çalışkaı ve fazilekâr Olduğuna kanidi. İşte Beyoğlu, işte Rumlar z E yedi; sonra oPiyerin odasını görmek Mi ”s Prönses Piyerin Fransaya avdetine “bir, taraftan “mahzundu, Delikanlı hastalıktan veni kalkmış olduğu için memleketine dönmekle hava deziştireceğin& sö winiyordu; diğer cihetten Piyer de kendini idare için lâzım olan metanet ve azmin büzt zamanlarda sar- sintiya ağradığını görmüş ve oni kendisi gibi müşlilk himayelerin faydah olduğunu anlamıştı. Onun için nasihat veriyordu: — Sabahlar bir #astten ziyade çalışmak istemez; istirahnt etmeli, kavvetlenmeli, Ciğer İımstalığınız geç- ti ama: geceleri yatmadan olılnmura ve yemeklerde balıkyağına devam. Piyer söz veriyordu. Prensesin yalısında ralıat ve gükün içinde, bu kadının şefkatli nazarı altında bu: lunmakdan çok iyilik hissediyordu. Yola çıkacağı gün yalım mlhtımından sandala bindiği "zaman eski abşap binaya bir göz attı ve kendi kendine dedi ki; — Yalnız burada sandet düyrmuştum | Conyan izinliydiş odu Fransaya dönüyordu; Pi- yerle ayni yapımda gitmek isterken Üç gün evveli kalkan vapura öilamıştı. Piyer bindiği vapurda ar kadaşsızdı, Vapurun güvertesinde yolcularla yolcuları geğiren» leri ayırmak zordu; hareket çıngırağı çalmadı ki kim yolen olduğu anlaşılan. Piyer, güvettedekilere bakıyor ve Şöyle diyordüs — Keski gu sincap kürklü şapkalı madam yolen olsü.. Zannetmem; gapkasm hiç yolen işi değil, Birazdan Pera palası gidecek, dansedecek takımdan ols gerek. SE yalı ziyaret kostümünün üstüne gemici kasketi giy: miş olaü şu zaif herifi geçirmeğe gelmiş olücak!!x Vapuru itlâf kontrolu geldi; bir Fransız jandar- ma zabiti, pek kısa boylu bir İngiliz ve pek uzun bir İtalyan! Bu üç adam pasaportları muayene edecek: bu muamele de daha üç çeyrek saat sürer, Güvertede Prenses ile Piyer bir kanapeye otür muştular. İkide birde gelip geçenlerden göz üğinalar rna selâm vermek sıkmtısı var! Meselâ soruyorlar: — Vay gidiyor musunuz, hiç haberimiz yoktu. — Vah vah! Demek eizsiz de kalıyoruz! Bu sözleri söyliyenler. Piyerin bazi yerlerde rnk- settiği genç kızlardı... havadan sözlerle feceslif gök teriyorlar, hakikatle arkalarını dönünce düğünmeye- eekler bile,,, bunların ocinshiden, çoklarını salonlarında bulacak | yetli Prensesin ara nazarı, sonra şimdi toprağa inen Rus malılüku,.. Ve Rus ateşi... Acaba Rus ateşinden tatınadan yaşıyabilecek mi! Prohsesten gelecek mek: tuplar belki Fransada Piyeri teselli edecektir. İkinci çan çalındı; Prensesin elinden” eğildi, eldivenli elin bileğinden öptü, & Pariş Piyerin arıyadcağı İki sey vardı: Şefknili ve insani hi