me İbnDo0 mik, an a — — 176 UYANIŞ No. 1800—115 demeğe kalmacı,.Bvet hiç vakit geçmedi.. O temiz çehre altnda kirli ve kalpsiz bir ruh taşıyan bü iğrenç gencin son istihza ve hakaret darbesi aralık kapıdan içeriye, zaptedilmek istenilen bir yığın alay kahkahası (fırlat... Evet, Sabahat, bu fava sahnesinin kapıda gizlice birikmiş müşterileri çoktu, yerlerini evvelden tedarik etmişlerdi. Bu gülenler, gene bana her zaman gülenlerdi. rol Aşık ündeki oOvicdansız adamın utanınadın, .dudaklarındaki oOmüstehzi (o tebessümü (o gizlemeğe çalıştığını gördüm.. Ve bu kadar... Başım, sabit bir mihver oldu. Bir anda bütün dünya hizla etrafında döndü. Ağlıyor mu idim, Bilmiyorum. İki elimi yüzüme kapayarak: — Ben fakirim, ben çirkinim, diye hıçkırıyordum. Sonrasını bilmiyorum, Pencerenin önüne düşüp bayılmışım... * Ks © geceden sonra ömrüm, kanatları ıslanmış bir kuş yavrusu gibi titriyerek, ölüme yakınlaştı. Artık hayatı bütün çıplaklığı ile bir kere daha tiksinerek seyrettim. Âleme bir komedi olan bü son perde benim için bir facia idi. Tali, evet o şarlatan aktör, bütün hünerini bu son perdede göstermişti, Zengin güzel olan 6 kızlar kendilerini ne kadar iyi tan yorlar.. Evet onlar artist. Biz onların iç yüzlerini göremüyoruz. Bize itinalı makyajdan sonra görünü- yorlar.. İsimlerini benmiyedikleri Holivut artistlerine yalnız güzellik oitibarile benimseyorlar. Onlardan belki daha iyi ve muvaffakıyetli bayat sahnesinde oynuyorlar. Ben, Betül ve onun gibilerin iç yüzlerini berrak ve yakin bir denizin dibinde, beyaz çakıl taşları seyreder gibi gördüm. Ö gece Calibenin: — Bu gece senin gecen.. şimdi iyi anlıyorum. Berseri Donkişotlar!... “. Istirap, ömrümün üstünden hiç ayrılmamış, kal bime bağlı bir rakkas gibi gidip geliyor... Odam soğumuş.. Anneme bakıyorum... Başım yorganının içine çekmiş kesik kesik öksürüyor,. Biraz sonra gene sabah olacak.. Gözlerime bu gece bir'damla uyku girmeden, oradan ne kadar acı yaş demesindeki manayı Birbirine benziyen günlerimden hiri daha uzaklarda yorgun yorgun başını kaldırıyor... Parmaklarım aör mış, Gözlerim sızlıyor. Kâğıtlarımı kapıyorum. Bubahat, son cümleyi yazıyorum : Dünyada bir tek ve faziletli kardeşim, gözlerinden öperim .... SON Müdürü mes'ul: AHMET İHSAN Düşünüşler Kış, inateı hareketlerle etrafı altüst etse de, dört bir tarafa kar ve buz sarsü da, ilkbahar gelecektir. Çok defa, sanki cehennem yer yüzünü kaplamış gibi endişe ve dehşete uğrasan da, itimadın sarsılmadan Allâha inan: Herhalde ilkbühar gelecektir, Emanuel Gaybel Fenalığın çeliresine cür'etkâr nazarlarla bak, fakat kendinden gçecek dereceye varma, Klavdiyus Üzüntü, beni saadet içinde yaşatmak istemiyorsan, &kil et, Göte Merhamet, sevginin son merhalesidir, belki de asıl sevgi budür. Haynrih Hayne Hedefine varmak için daha neküdar aranacaksın9 Ona irişi Hayat, işte önünde duruyor: Yaşa! Ernst fon Foyşterslebee Kaderin getirdiği ne olursan olsun, tahanımü! et! Sabreden, taç giyer. Herder Sulhü geven adam, ona nail olur, Şiller — 163 üncü sahifeden mabat — bini ilraz etmesi demek olamayacağı bedihidir. İşte lisan mev'elelerinde umum halkin değil, münhasıran ehli vukufun İrüsnü telikkisine kabulü amme denilir. Böyle olunca da kabalıklarin kabulii ammeye mazhar olamıyacağı ve inceliklerin bilâkis mazhar olacağı sahit olur ve sizin İtirazınız suya düşer. Tarafeynin bir kelimeye başka başka manalar vermelerinden ne neticeler çkıyor görüyorsunuz. Artık salim bir mü- nakaşa yürütmek için rica ettiğim tarzın ihtiyarın- dan başka çare olamıyacağını siz de teslim edersinir sanırım. «Küçük bir tenkitsinizin esasalı ilmiyeye istinab etmek isteyen mündericatı buna kanani getiremedi, hücüm şeklinde olan itirazlarınızı ret ve size bazı süaller irat edeceğim. Fakat şu kalabalık, incelik balısında olduğu gibi benim sözlerim tasrih olununcu itirazlarınızın kendiliklerinden sukut edebileceklerini düşündüğüm için şimdilik cavabımza intizar ediyo” rum. Eserimi çürütüp atmak istediğinizden dolayı sizden vuzuli ve sarahat t&lep etmek benim hakkınidır, bana cavap vermek te sizin için bir vazife olsa gerektir efendim Namule Kemal Zade ALİ EKREM e li emilme.