26 Eylül 1929 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 9

No. 1728— 43 Bir yelkenlide Gemicilik öğrenen genç kızlar Fransada «Deauvillee oşehrinde deniz üzerinde bir denizcilik mektebi açılmıştır. Alcyon (Alsyon) isminde üç direkli yelkenli bir gemi olan bu mektebin ani talebeleri genç kızlardır. Zarif Normandiya plâjının bugün en fazla alâka uyandıran (eğlencele- rinden biri de bu seyyar denizcilik, mektebidir. Buf gemidejbütün ilk idai oderslerini "alan, yelken açan; direklere) urmanan güzel talebeler bu meşguliyetlerinden son derece mem- nundurlar. Cümlesi yüksek ailelere (o mensup olan bu genç kız- lar kendileri için &k ye e pek yorucu oaddedil- mesi o lâzımgelen Güverlenin yıkanması bear Ken- dilerine gösterilen ner türlü takayyütlere rağmen yine pek fazla hi. Fakat hallerinden memnundurlar ve bu işin zevkini çıkarmaktan geri durmuyorlar. Ne gibi al mi? diyeceksiniz. Çıplak ayaklarla direklere tırmanmak, güvertede koşmak, yuvarlaumak, bu hayatın yalnız bu safhaları bile bu genç kızların neş'esini çoğaltan birer sebep değil midir? Bu gemi mektebine ilk geldikleri gün bu sevimli heri hanım- lar biraz korku hissi duymamış değillerdir. Bilhassa bir sürü halatın içinden nasıl çıkacaklarını, bunları nasıl emi düşünerek cesaret- sizliğe düşer gibi olmuşlardır. Ma- nevra (oyapmak, dümen kullanmak, yelken açmak, ip merdivenlerden çık- mak, sonra tekrar inmek, daha bin işleri nasıl yapacaklarını ayni tereddüt içinde ta- hayyüle dalmışlar- dır. Fakat gemi- nin süvarisi Geor- ges” Hebert . ilk ların bu korku ve te RL rağ reddüdünü izaleye lll olmuş, acemi güzel talebelerin hüsnüniyet ve meramları da süvarının sözlerine yardım ederek bu tecrübeden birkaç gün içinde muzafferiyetin ilk alâimi belirmiştir. Filhakika matmazeller şimdi mükemmel surette bu gemicilik hayatına intibak ederek hergün terakki etmektedirler. Bu yeni sporun çok geçmeden Avrupa kibar aileleri arasında mo- da olması da pek muhtemeldir. O takdirde gelecek sene Avrupattin her plâjında engine doğru böyle bir genç kizlar gemisinin açılma- sı tabii hadiseler sırasına geçecektir. Bu suretle yelken- li gemilerin şaira- ne bir hayat ile yeniden mühim bir rol ifasına başlı- yacağı da muhak- kaktır. Resimleri- miz mezkür gemi- den üç levhayı göstermektedir. Öğle yemeği hazırlığı Yelkenlide güzel kızlardan bir gurup UYANIŞ Garp sanat aleminde Üç meşhur çehre Garp diyarı ilim âleminde olduğu gibi san'at âlemindede şöh- retlerini hudutların haricine çıkarmış olan büyük adamların him- metile daimi bir tekâmül ve terakkı yolunda ilerileyor. Sinemanın ittikçe hâkim bir vaziyet alan beynelmilel ehemmiyetine rağmen müsiki ve tiyatro sahasında da isimleri bütün cihana yayılan ve her tarafta derin bir takdir ile yadolunan san'atkârlar vardır. Bu meyanda dünün yüksek san'at adamları gibi bugünün dahileri ayni hür- met hâlesi içinde yaşıyorlar. Çünkü san'atta ne dün ne bugün vardır, yalniz hakiki san'atkâr, hakiki üstat var- dır ve bunlar her lâyık en şerefli mev- kii bul Bu aki üç büyük san'at adamının resimlerini dercediyoruz. Birincisi mu- siki âleminin muhterem bir zaman tır. o« Elektra» k : ai musikisini kendisi idare Meşhur Richasod Straws Elektra etmiş ve pek çok alkışlan- is * akdirler kazanmıştır. ikinci resmimiz Alman- yanın en büyük se re- jisörü olan röfesör Max Reinhanrd'tır. Bu harikulâde adam t yatroda bu son yeri en büyük yenilikleri yapmış, eski mizansen, dekor tekniklerini tamamen değiştirmiş, oyenileştirmiştir. Esasen bugün bütün Avrupa sah- nelerinde rusların son mi- zansen ve dekor teceddüt- leri gibi Reinhard'ın da bü yük: tesirleri göze ç arpmak- tadir, Hasılı Reinhard her manasile bugünün sahnesini yeni baştan yaratan emsal- siz ve'orijinal bir rejisördür. piyesinde kendi muşikisini kendisi idare etmiştir) Üçüncü resmimiz Berlin musiki operası direktörü Erich Kleilier'dir. Bu da Al- manyada pek büyük şöhret almiş olan zevk sahibi san'at adamlarından biridir. Berlin operası bu yüksek direktö- rün himmetile eski mevkiini daima devam ettirebilmekte tekâmulleri ; ile idil mühim vazifesini pg her an ifa eyliyebilmektedir. «Uyanış» bilhassa san at sayfalarına ve güzel san, atlarin her şubesindeki meş- hur simalara daima ehem- miyet verecek ve garbin üstatlarinı resimleri ile be- raber sırası düştükçe kari- Doyçe tiyatrosu rejisörü profesör Max Reinhard meya da tanıtmaktan geri durmu- yacaktır. Yakında son devir temaşa cereyanlarına ve bu meyanda sinema ile tiyatro- nun mütekabil rollerine dair bazı makaleler de neşrede- ceğiz Gan Berlin operası musiki Erich Kleilie