594 UYANIŞ No. 1717—32 Anne olacaklara sıhhi ve içtimai Olmadan, doğmadan evel çocuk Asil ırkımıza lâyık bir surette sağlam, zinde, kavi, gürbüz ve ileride dürüst duygulu, iyi düşünceli çocuk yetiştirmek istiyor ve bekliyor isek onunla doğmadan evel, hatta hayatiyeti daha ayrı iki tohum içinde gizli, hayvancık ve yumurtacık halinde bulunur iki höcreden ibaret iken intihabı ve daha sonra dokuz aylık müsafirliği zamanında sıhhatı ile uğraşmalıyız. İyi bir mahsul almak için evel emirde tohumun iyiliğine, sağlamlığına, seçilmesine, toprağın bereket ve kuvvetini ziyadeleştirmeğe dikkat ediyoruz. Tohum hastalık ile, zaman ile zaiflar, ihtiyarlar, da bereket bozulur, toprak ve kuvvetini gaypederse mahsul elverecek kadar alınamadığı gibi alınan da cılızdır, zaifdir bozuktur ve beklendiği evsafda değildir. Ziraat ile iştiğal edenler bu cihete, tohum ve toprağa ziyade ehemmiyet verirler. Hayvan yetiştiren- ler de iyi bir döl için erkek ve dişinin sağ- lamlığına, kuvvetine, hatta «asaletine» çok dikkat ederler, ve bu sayede tereddiye uğrayan ırki islaha çalışırlar. Her yerde beygir cinsi- nin islahı ile uğraşılıyor. Hayvanat ameli cihetinde ileriye memleketlerde yalnız beygir değil, her cins hayvandan iyi döl fennin varılan yetiştirilir. İnsan içinde böyledir ve böyle olmalıdır: «Mahsulu teehül, atii ümmetin efradı müşekkelesinden olup o efradın maddi ve ruhi cihetle sıhhi, bedeni ve içtimai ihtiya- cata muvafık olmaları ancak izdivaçta gözetilecek şerait ve usulün hüsnü tatbiki ile temin edilebilir. İzdivaçtan maksat maddi ve ictimai âile ve irki idame ve teselsül ettirecek olan «çocuk » tur. Teehülde gaye lâzım gelen şeraiti hayatiyede ve tam sıhhatta doğumdur!” | bir İztivaçta her Şey «çocuk» tur; tam bir sıh- hatta, iyi bir hayatiyette oevlâde nailolmaktır ki buda çocuğun daha doğmadan, hatta ikiye münkasim bulunduğu tohunı halinde iken izdivacın daha vukuundan evel himayesile İzdivacın himayesi bir « kefaet » zaman, mümkündür. meselesinin teminidir; iyi seçmektir; Kefaet,asalet mevki ve setvet değil bir «sıhhat» ve ve necabet, meselesidir. İzdivacın, aile ve ırkın, kadın çocuğun himayesinde fen ve kanunun birleşme- İzdivacın himayesi si, işe girişmesi lâzımdır. ırkın taalisini deruhte eder. Teehülün şahsa, VI. Fen ve İzdivaç — Doktor Besim Ömer 1 aile ve ırka muzur olmaması için her iki ta- rafta sihhi hüviyet in tehakkuku icapeder. Marazi veraset adalete münafi bir eser, ka- nuna karşı adeta bir isyandır. Tekemmülde bir hali noksanı, sui teşekkülat, akli ve ahlâki zaaf, ruhi ve hissi dalalet hemen hep marazi veraset eseri, izdivaçta « sıhhi hüviyet» in aranılma- ması, tahakkuk ettirilmemesi neticesidir. <Marazi veraset» ten korunmak hastaların, mü- tereddilerin izdivacına, zürriyetine mani olmak ile mümkündür, Çocuk çok defa bir kader ve tali, daha doğ- rusu tesadüf mahsulüdür. Halbuki aileyi, irki temsil edecek bir mahlüku tekvinden, yaratmak- tan daha ağır, daha mesuliyetli ne olabilir? Ev- lâdın hayatiyetinden, hayata kabiliyetinden en evel izdivaç, izdivaç edenler mesuldur. İzdi- vaçtan, izdivaç edeceklerden bu mesuliyeti gi- dermek her iki tarafın «hüviyeti sihhiye»lerinen nizami bir surette temamen tehakkukuna ve « sıhhat şehadetna- mesi» nin pek ciddi, pek mesuliyetli bir hale ifrağına vabestedir. sıhhi muayeneleri ile Her kes bilmeli ve anlamalıdır ki evlenme işi, izdivaç keyfiyeti şahsi, âilevi değil, bir ırk, bir nesil, bir memleket meselesidir. İki tarafa, kadın ve erkeğe, doğacak çocuğa geçe- bilen vahim bir hastalığa müptela olan- lar evlenmemelidirler. Evlenmeden evel iki tarafın muayenesi ya- Inız doğacak çocukların sıhhatı, hayatı, zindeli- $i için değil, belki sâri bir hastalığın birinden diğerine geçmemesi için de lâzımdır; aşku alâ- ka, sevgi ve saygı ile başlayan bir ittihattan az bir zaman sonra her hangi bir hastalık ve bazen nesle kadar sürecek bir illet neticesi bu sevgi ocağını bir hüzün ve soğukluk, bir küs- me ve ayrılık, hatta bir intikam duyğusu bürür. İzdivacın ilk günlerinde sirayet eden baz1 hastalıklar eseri bir çok masum kadınların ebe- diyyen malül ve tekmil hayatlarını, varlığını işgal etmesi lâzım gelen validelik şefkatinden, his- sinden mahrum kaldıklarını gördük. Hiç kimse, başka birinin varlıklarını tehlikeye koyma- Sa, zürriyetten iskat etmeğe selâhiyettar değil-