23 Aralık 1930 Tarihli Serbes Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 4

SON İransız mü üderrisler vw 22 ($.C) — Dün fenjlerden M. Şapo da başk: fakültesinde müderrisler arasın-|sınıfa ders vermeğe gir da dikkate şayan bir hadise cer-|man talebenin intihabat yan eylemiştir. Fransız müder-|başka bir o yere rislerden OM. Havas talebeye sınıfı boş ( bulmuştur. ders vermekte iken muavini Â-|daha evvel cereyan dem Nezihi bey sınıfa girerek|Havasa ait vaziyeti de ders vermek istemiş müderris) ğinden talebelerin bütün ile muavini arasında şiddetli bir münakaşa ceryan etmiştir. Talebenin huzurunda zuhur eden bu çirkin vaziyetten mü- teessir olan (o talebe (o kâmilen sınıfı terkederek dışarı çıkmış- lardır. Diğer Fransız müderris-| tılmıştır. — e em düşmüştür. Nihayet kendisine YeniBelediyeintihabatı Samsunda ve daha bazı yerlerde yeniden yapılacak İstanbul 22 (5.C) — Samsun belediye intihabının feshi şurayı Dahiliye vekâleti bu intihabın feshine Diğer bazı mahallerde de belediye istifa eylemişlerdir. Samsunda ve diğer is- şurayı devletçe feshine karar verilen mahal- lerde yeniden belediye intihabatına başlanmak üzere hazırlıklar devletten talep edilmişi karar verileceğinden emindir. meclisleri müçtemian tifa eden yerlerde, yapılmasını dahiliye vekâleti tamim eylemek üzeredir. Kütahya - Balıkesir Şimendifer hattıMartta işliyecek İstanbul 22 ( S.C ) — İnşaatı hitama ermek üzere bulunan di- leceği ve bütün istihzaratın tamamlanacağı anlaşılmıştır. Bu yeni Kütahya - Balıkesir şimendifer hattının marta kadar ikmal hat Martta büyük merasimle Küşat olunacaktır. Şeyh Saidin oğlu Fesat ocağını kurduğu zaman yirmi yaşında değilmiş.. İstanbul 22 (S. C) — Bağdat bu cürme teşebbüs ettiği zaman tahsilde| kaç yaşında bulunduğunun tes itine lüzüm görülmüş ve 1908 tevellütlü olduğunu ve binaenaley Harbiye mektebinde iken babasının intikamını almak üzere şark vilâyetlerimize soku- “ver /fesat ocaklarını kurarken yirmi peişil a b ei ni yaşında — bulunmadığı anlaşıl-bir şubatta toplanacaklar) Her türlü iş. Ve pasaport ya Seşehbil” eyliyen| anştır, Cenevre: 21 ( A.A ) — İhzari |Müameles..i maslüp şeyh Saidin oğlu Sala-| Bu vaziyete o nazaran şeyh|tahdidi teslihat komisyonu tara. Taki : heddinin Ankara ağırceza mah-| Saidin oğlunun babasının akı- |fından teşkil olunan büçe komi Ip: kemesinde devam eden muha-|betine © uğramıyacağı ve idam| tesi mesaisine nihayet vermiştir. Sürat: kemesi son safhaya girmişi cezasından yakasını — sıyıracağı | Komite bir şubatta toplanacal ihitin | takımin e Netice Tahsin Piyalenin AŞÇI Markalı sihhi ve mugaddi irmik ma- karnaları o sofranızın zinetidir. iz) Gi eo 4 pi e ii 6) b İğ NX >) X İl İni Ş DX 26-27 7 iŞ ix Di 2) ii TELGRAFLARIMIZ Sın:fları boş bulu ca kendilerine boykot yapıldığını zannetmişler za- için gitmesinden M. Şapo eden M. bil Fran- sız müderrislere boykot yaptığı ve sınıfları terk eylediği zannına sınıfların boş olmasınin sebepleri anlatıl- mış ve bu suretle hâdise kapa-| © Tülâtnameler fasdik edildi Bu münasebetle Yunan parle- i« entosunda Türk - Yunan dost- luğu lehinde nutuklar söylendi İstanbul: 22 (S.C) — Bir müddettenberi “Yunan parlâmento-| sunda tetkik edilmekte bulunan “Türk - Yunan itilâfnamelerinin müzakeratı hitama ermiş ve bu münasebetle iki komşu milletin dostluklarının samimiyeti hakkında hararetli nutuklar söylenmiştir, neticede Yunan milli meclisi Ankarada imza olunan itilâfnameleri| üyük bir ekseriyetle kadul edilmiştir. Amerika nafia işleri İşsizlere iş bulmak için 700 milyon sarfedecek Vaşington 22 (A.A ) — Hükümet işsizliğe çare bulmak üzere 1931 senesi zarfında nafia işlerine 700 milyon dölar sarfetmek tasavvurundadır. İşsizliğe çare bulmak üzere ni işleri için 116 milyon ve kuraklıktan zarar gören çiftçilere yardım için45 milyon serfına mezuniyet verilmesi hakkında iki kanun lâyıhası bu gün kongre tarafından kabul edilmiş ve reisicumhur tarafından imza- lanmıştır. bir Garip şey! Venizelosun Şekavet vergisi| e yn olur mu? mütalâ Moskova 22 (A.A) — Veni- zelosun yakında Belgrad ve Var- şovaya yapacağı seyahattan bah-| seden Pravda gazetesi bu seya- hatı Fransızlar tarafından vaki olan israra atfederek diyor ki; Yunanistan ile Lehistan ara- sında ancak Fransız erkânı har- biyesinin askeri vazifesinin in- sicamı noktai nazarından bir münasebet olabilir. Sovyet Rus- yaya bir harp vukuunda Selâni- gin Fransızlar ye peyki olan Yugoslavları alâka- dar eden bir sevkülceyş noktası olduğunu unutmamak lâzımdır. Binaenaleyh Varşova mülâkatın- da ancak bu cihet görüşülebilir. IŞ YUVASI Hükümet civarı Yusuf oğlu hanı Şikago 22 (A.A) — Şikago şerirleri reisi Alcaponenin kar- deşi ile aym çeteye mensup iki kişi kazanç vergisini vermedik- leri için üç sene sekiz ay hapse! mahküm edilmişlerdir. Alacapo- ne son beş sene zarfında bir milyon 874 bin dolar çarptığı! İhesap © olunmaktadır. | Kim tayin edilecek? Paris 22 ( A.A ) — Maten gazetesine göre başvekil mün- hal tekaüt nazırlığı üste- şarlıklara kimlerin getirileceği hakkında ketum davranmaktadır. Tayinler Salı günü bildirilecek tir. Tekaüt nezaretinin ağır harp yaralılarından miralay Picote tev- di muhtemeldir. Tekrar zl )karada olan Siklon da önüne|ederken yeri İgelen herşeyi altüst eder, onların bir)|$ Hortumlar ve tayfunlar Bir yemek s sobasını uçu- ran rüzgârlar Yakındaki ise etrafı kaba bulutlarla çevrili bir hon'yi an- dırıyordu. Bu ötekilerden daha büyük ve kkvvetli görünüyor, ayni zamanda bulutun tam mer kezini işgal ediyordu. Hortumu © gözlerimle takip süpürmekte olan ucunun yerden kesilerek yük- Rüzgâr tabiatın büyük kuv- vetlerinden biridir. Bu kuvvet bazan müthiş bir şekil alır. Rüz- ârların en müthişi Siklonlardır. Siklon denizinde olursa hortum henen hâdiseyi hüsule getirir. Hortum gemileri parçaladığı gibi Bu| korkunç hâdiseyi en yakından/selmeğe ( başladığını o gördüm. gö ş olan o Amerikalı Keller|Bundan tehlikenin büyük olmı- isminde bir o çiftçidir. Siklon |yacağını anladım, kapıya kâfi Amerikada pek çok olur ve her sene milyonlarca liralık tahribat | yapar. En müthiş siklonlardan biri Ms, Kellerin başı üzerin- den geçmiş ve o esnada Ms. Kel- ler başını kaldırıp siklonu: bakmak cesaretini kendisinde bulmuştur. Meteeroloji o mutahassısları siklonlar hakkında henüz kâfi derecede malümat sahibi değil- dirler Meselâ siklonun honi şek lindeki merkezinin sürati saatta 500 ile 1000 mil arasında tah- min ediliyor. Bu ancak tahmin den ibarettir. Çünkü £ şimdiye kadar bunu ölçmek imkânı ol- mamıştır. Siklon bir rasat | is tasyonu civarından geçerse İs- tasyonu da söküp götürmekte- derecede yakın bulunuyordum, teh'ike halinde derhal içeri girip "kapıyı örtebilirdim.. Hortum yaklaştıkca yaklaştı, ve ucu da yerden epi yükseldi. Kapının önünde manzarayı seyr- etmek için geçirdiğim zaman bir kaç saniyeden aretti, fakat manzara o kadar müthiş idiki bu bana bir asır gibi göründü. Nihayet muazzam honinin ucu tam başımın üzerine geldi. Her şeyde bir ölüm sükunu vardı. Hava tuhaf bir gaz kokusiyle dolu idi güçlükle teneffüs edi- yordum. Honinin ucundan ıslık gibi bir ses geliyordu. Yukarı bak- tım ve büyük hayretle hortu- mun içini gördüm, Honinin orta- sında yuvarlak bir delik vardı; dir. kutru 15, ilâ 30 metre genişli- Bir yerden siklon geçtimi, inde bu delik en aşağı yarım onun asar dalma görülür. Bu)mil kadar yukarı yükseliyordu. Bu deliğin içinde bir taraftan ruzgârın müthiş kuvveti bir kaç santim uzunluğunda saman çöp- lerinden koca tahta parçalarına kadar bir çok şeyleri ağaçların gövdelerine saplar. Evlerin çi lerinin söküldüğü, tavukların lerinin yolunduğu, erkeklerin ve kadınların elbiselerinin soyuldu- ğu, ve bir kadının da saçlarının ülerek bir ip gibi büküldü- ğüde vakidir. Bir rasat istasyonu mü tarafindan kaydedilmiş Ms. Kel- lerin hikâyesi Amerika hükümet obir tarafa çakan şimşekler her şeyi mükemmele görmemi temin ediyordu, eğer bu şemşekler ol- masaydi deliği görmeme imkân yoktu. Honinin ucunda mütema- diyen daha küçük hortumlar teş- kil edip dağılıyordu. Bunlar kuy- ruğa benziyorlardı. Islık sesi çı- karan bunlardı, Deliğin tçi tamamile boştu Yalnız ortada bulut © parçasına benzer bir şey görüyordum ki, Saü ocmuapda eğme ol b olmaya. aiağiz yakar le inip, çıkıyordu. “92 haziran günü öğleden | ,, Hortum büyük bir < süratla sonra 2 ile 3 aralarında idi, Tar-|giteiyordu. Bu hayret — veri lada ailemle beraber bir dolu|manzarayı oeyice | seyretmeğe muvaffak oldum. Müstakim bir yolda takip etmiyor, bir sola gidiyordu. Benim arazimi geçtikten sonra honinin ucu tekrar indi ve yakı- nimızdaki bir çifliği altüst etti, evlerini yıktı; Bu evin sahibi olan Evons da benim gibi dişarda dolunun tahrip ettiği harmanını tetkikle meş gulmuş siklonu görmüş. fakat kaçmağa vaktı olmamış. Bütün aile yere yatarak köklere tutun muğlar, köklerin sağlamlığı sa yesinde havaya uçmamışlar. Ev- ons yıkılan evinden hortumun aldığı yemek sobasının başının erinden geçtiğini görmüş 17 yaşındaki kızının bütün elbise- leri parçalanmış ve kızcağız çır- çıplak kalmıştır. Bazı çiftçiler hortumun tar lalarında o bir adam boyunda hendekler açtığına şahit olmuş” turlar. Bu hendekler gayet mun tazam açılmakta ve toprak hem değin kenarma yığılmaktadır. Silkon dönen rüzgârlara ve- rilen umumi ismidir. Bunun dar bir sahaya munhasır olan şid- detlerine heman yalnız Ameri- kada tesadüf olunur. Denizde olursa buna hortum denir. Ka- rada olan Amerikada Tornod ismi verilmektedir. EEE PE EEE Ucuz Dikiş SON MODA ELbiSE .15> na Yenikavaflar --Şirket bulvarı ( AHMET SAKİ ) Terzihanesi, sağnağının tahrip etmiş olduğu barmanımıza bakmakla meşgul- dük, Cenupta şemsiye biçiminde bir bulut gördüm ve şeklinden bir siklon bulutu olduğunu tah- min ettim, havada siklondan evvel hemen daima hissedilen bir sıkıntı vardı. “ Fakat .ahvolan mahsu- lümle meşgul olduğum için bu- lutun yaklaştığının farkına var- madım. Fakat çok yaklaşmış ol- ması tekrar nazarı dikkatimi celbetti, şüphem tahakkuk et- mişti, Yesimlisi siyah bir renkte olan bulutun ucundan yere doğ- ru bir değil üç hortum uzanı- yordu. “ Hortumlardan birisi tehli- ke arzedecek kadar yakında idi ve bize doğru geliyordu. Bina- enaleyh ailemle beraber siklon mahzenimize . koşmakta (vakıt kaybetmedik ( Müttehidei Ame- rikanın cenup vilâyetlerinde sik- lon çok olduğu için toprak al- tında yapılmış tahaffuz mah- zenleri vardır.) Ailem efradi kâmilen mah- zene girmişlerdi ben henüz ka- pının önünde duruyordum, girip kapıyı örtmek üzere idim. İçeri girmeden evel hortuma son bir defa daha bakmağa karar ver- dim, Bu gibi şeyleri çok gör- düğüm cihetle telâşa düşmiyor- dum, Yaklaşmış olan © hortum mühip bir manzara teşkil edi yor idise de büyük bir o korku hissetmiyordum. Arazi düzlüktü. bir sağı ve önümde manzarayı kapatan|' N, 45 biç bir hail yoktu." Yağmur ya- m diyordu, © Hortumlardan © iki Mesul uzakta ve buluttan aşağı sallân- dırılan iki Halatı andırıyordu. H. Lân