Beşiktaş ve yağmuru ark Yunalılar başlıyor ve sağdan hücum yapıyorlar, bu hücumu top gelince Nuri kesiyor ve muka- Beşiktaş hücumu Apollon kale- r dayanıyor. umla beraber oyun Yunanlı sahasma intikal etmiş! defansı vaziyete bir türlü lamıyor. Dördüncü dakikada 30 metreden yolladığı sütü, Yunanlı kaleci müşki atabildi. ri il ME Şe ; ei amut bir istikamette 4! bir şandel yaptı. Eğer Hüsnü vak- de müdahale ederek topu ile ydı, Apollonun sol içi çok Müsait bir fersat kazanabilirdi. he ünanlılar soldan sik sık hücum” ii rpıyorlar.. Bu arnlık vaziyete hâ dat ğı güzel bir şütle takımı F ilk golü kazandırıyordu. kakal, sol zaviyeyi kapayan Yunanlı m aksi istikamette giden topu şa- hayret bir çeviklikle i. taş güzel oynuyor. i dakika mütemadiyen ğmur sağnak haline girdi, Ha dale yumu muvakkaten tatil etti, Üç ikalık bir fasıladan sonra'oyuna landı. Beşiktaşm güzel anda Esrof, gol atacak vaziyeti, lü Unsuz bir favul yaparak feda etti. a” cı dal kim v. Wi İn ya #te oymuyor. Hakkının ünü kaleci plonjan yap- Sİ halde bloke edemedi. Fakat top, ie çarparak geri geldi Ağmur yine sağanak halinde. Fakat Wüncular sibrederek devam ediyorlar, İnci dakika: Hakkının verdiği pa hiç Yunan müdafi kesemedi. Hayati ğe günle Beşiktaşın ilk golünü kay r. Oyun sür'atle devam ediyor. shiktaşın hücum faikiyeti halâ devam, uyAbollon kalesi önünde bir kargaşalık — İslâk top, mütemadi tekmelere kağan yere yapışmış (gibi bir türlü Mi önünden ayrılarıyor. . Nihayet akkının sert bir vuruşu kaledeki Yır ia İ müdafiin başınm üstünden ağla Ba ikinci gelde Dn , Yu i gölden sonra, di. Yunan ipa ye Çi kn di olmadan devre İkinci devre, eğ Beşiktaşlıların orta en bir hücumu He başlıyor. Ya İmiyci bu akına cevap vermelete ge” bi iyorlar. Sağ muavinin önündeki a Vüz verdiği pas, topun kale- “inin hizasma kadar e iyinin “diyor, Güzel bir ortalayış ve #ncrkez Muhaçimin dört metreden çektiği bir ps Yunanlıların ilk ve son sayrı ydedilmiş oluyor. Beşiktaşlılar, bu göle Map vermek için sert bir hücum yapı- Yorlar. Fakat Yunanlı kaleci, fedakâr Mir atılışla tapu Hakkmın ayağından pıyor. Ve alkışlanıyor. Oyun güç- İlle takip edilecek bir gekil aldı He Miktaşlılar birinci devrede çok sekman armaları değiştirmişlerdi. Yeni for Maları tıpkı Apollon forması geklin- ÜS Yalnız birisi siyah, öteki Jicivert Ba hal her ıklığı mücip oluyor. Oyun müsavi bir cereyan takip edi” Yer. Bazan Beşiktaşlılar ve bazan da iBienlrlar hücum vaziyetine geçiyo” Bir. Apollon takımı bu devrede daha gü bir oyun öynamakta.... 20 inci dakika: Beşiktaş kalesine İ- İS bir hücumu Feyzi favnlle kesti. Fri Hiç Yuruşunu orta muavin yapıyor. Sa işi topu kaptı, sıkı bir şüt att. Fa At top direğe çarptı ve geri gekli. ek yapan üç Yunanlı muhacimden hiç ti topu yakalayamadılar, Apollon va “yete hâkim olduğunu gösteren bir oynuyor. Top daima Meşiktaş Misrf sahasında dolaşıyor. 30 uncu dakika: Feyzi bir karanbol beticesinde sahayı terketti. Fakat biraz *ohra yeniden girdi. Oyun yara üsavi » bir cereyan aldı. Eşrefin çok #üzel bir sol şütunu kaleci çevirdi. 37 ici dakika: Yunan kalesi etegi bir rgasalık esnasında top, kimin vur- eğ belli olmadan kaleye dinli, Bo | Beşiktaşın galibiyetini sigorta © kiyordu. Yunanlıların sekiz dakikada i Ü gol atması çok müşkül... Oynanan © » nazaran hatla İ Li oyuncuları bunu Da ii dör- Rcti bir gol yememek anda Ekildiler, Ve ği bu suretle 3-1 Be- taşın galibiyetiyle biti mun şekli, misafirlerimizin ve- derecede bir Kıymet sahibi olduğu- V Kövteriyordu. Maamafih, kati Bük- li Vermek için ikinci maçı beklemek daha doğru olur: aa Nvolloni ikinci maçlarını pa- üç Eğnü Galatasaraylılarla yapacaklar .kika: Beşiktaş tamamen | poleni 1 bir bücu- | Jetleri mutat senelik birinciliklerini ic ra edeceklerdir. Güreş teşvik müsabakaları Mıntaka güreş heyetinin tertip etti- gi son teşvik müsabakası / tecrübesiz güreşçiler arasında yapılmıştır. Müsa- bakaya Vefa - Kumkapıdan 11, şiktaştan 2, Türk gücünden 2, Kasım- paşadan 6 güreşçi İştirak etmiştir. Ne ticeler şudur: 56 kiloda — Yorgi birinci (V.Kum- kapı), ikinci Kenan o (Kasımpaşa). Ü- çüncü Feyzi (V. Kumpanı). 61 kiloda — Birinci Ali (V. Kum- kapı), ikinci Paruk (Beşiktaş), üçün- cü Feridun (Türkgücü). 66 kiloda — Mustafa birinci (V.kum kapı). ikinci Niyazi (Kasımpaşa), 72 kiloda — Birinci Celal (V.K, kapı), ikinci Cemal (Kasımpaşa). 79 kiloda — Avram rakipsiz birinci (Beşiktaş). Me 87 kiloda —Zühtü birinci (X. kum kapı). Güreşlerden sonra Balkan şampiyon- larına şimdiye kadar verilemiyen şeha detnameleri ve Macar ekipiyle çarpı- şan güreşçilerin madalyaları, 902 mın taka birincilerinin şehadetnameleri ve rilmiştir. ii > Seyrisefain galip... Seyrisefaim takımı bu sabah Taksim- de Kurtuluşla bir maç yapmış ve bu oyun esnasından mahrum olduğu hal- de hâkimiyeti muhafaza ederek 2-1 ga- Hip gelmiştir. Kadıköy maçları : Dün Kadıköyünde. üç maç oynandı. Fensrbahçe - Moda, Topkapu - Altın Dünkü maçtan bir intiba ordu. İstanbulspor - Beykoz. Muhtelif fasılalarla, yağmur yağması oyunların şevkini nisbeten kaçırmakla beraber heyeti umumiyesi itibarile maçlar he- yecanlı ve zevkli olmuştur. Günün fik maçı, Fenerbahçe birinci takımı ile Mo da takımı arasında oldu. Fenerbahçe İiler tam kadrolerile — çikmadılar. Bu maçın birinci devresi aşağı yukarı Ye- nerin hâkimiyeti altında cereyan etti, Modelilar kuvvetli rakiplerine karşı, canla başla Ancak oyun 20 inci dakikasmda Zeki 18 pastan güzel bir şütla Fenerin (İlk golünü yapt. Bundan sonra hâkimiyet temamile Fe- nere geçti. Bundan sonra ikinci geli gene Zeki attı, ve bunu müteakip şıra ile dört göl daha atıldı, Modalrlar bunlara üç gol ile mukabe- ie ettiler ve niaç 6-3 bitti Günün i- kinci maçı ikinci küme i için Topkapı - Altmordu inikma üye nandı ,Yağmur dolayislle birinci devze nin sonlarma doğru sekteye uğrayan bu maçın gekli cereyanı, #nlitevazim: dir diyebiliriz. Ara sra (oTopkapı (| faikiyeti ele alıyorsa da bunu idame ettiremiyor- dü, Oyun seri oknuş ve her iki takım da çok canla oynamıştır. Neticede Top kapım attığı 4 göle mukabil Altın ordu da 4 gol atarak berabere kalmış tar. Günün son maçı şilt şampiyonası i- çin İstanbulspor - Beykoz Yal oynandı, Bu maçın hâkemi Sait Sala- hattin Bey herhangi bir sebepten do- layı maç saatinde sahada hazır bulun. madığından dolayı maçı idare edecek kimse bulunmamıştır. Her iki taraf gös terdikleri hakemleri kabul etmiyorlar. dı, Neticede Fenerbahçe kaptanı Fik- ret Üzerinde uyuşuldu ve maç altıya çeyrek kala Fiktetin hakemliği ile baş ladı. İlk dakikalarda oyun Beykozan lehine bir manzara arzediyordu. Mama- #üh İstenbuleporinlar. MERE. Kay lıkla kurtuldular o ve mükabil hücüma ladılar. Sari siyahin ekseri hücüm. pa soldan oluyordu. Bunlar: dün çok eyi oynıyan Beykoz müdafener kaliy- ela durduruyor ve isde ediyordu. İz- tanbulaporun — bu (— baklmiyesi bir © parça yavaşlar yam maz Beykoz O E€n$ ale Sa namağa başladı, bazen öyle GÜZ dümler yapıyordu ki gol e meticelen- mesine ramak kalıyordu. Fakat fo:ve hatında şütör olmadığı ae gü akımlarını hepsi heba olup yonde. Bu arada sağdan inkişaf eden bİr Jstanbulepor akını Nevzatin ayağile g9 Ie tahavvül etti. Top ( santraya gelip tekrar oyun başlayınca yağmur da bay Jadı. Çok sıkı yağan yağmura rağmen hakem oyunu tatil etmedi ve oyun de- va metti. Bu arada . İstanbulepora bir pen altr oldu. Beykozlular bunu gole tahvil ettiler bu suretle İkinci gevre gene mütevazin cereyan etti ve Istanbulapor bir gol daha attı. Beykozlular devrenin sonun kadar buna mükabele etmeğe uğraştılarsı da muvaffak en ve Eylnm yağmurların tesi: garır aşan dönen sahada çok zorlukla oynanarak Bitti, Trenin devrilme- sıne sebep yağmur Başı 1 inti sahifede) ralı olduğu haber veriliyor. Şimdi telefonla Eskişehir valisi İs mail Hakkı Beyle görüştüm. Bana son dakikaya kadar aldığı malümatı şöy- le hülüsa etmek nezaketinde bulundu: — “Buradan 11,55 te hareket eden Toros ekspresinin kazaya uğradığı kaberi gelince derhal & imdat tre gönderildi. Trenle üç doklor ve mikdarda ecza gitti. Devamlı murlardan hâsıl olan sellerle hattı su bastığı anlaşılıyor. Ekspresin lokomo- Ancak bir furgon ncü mevki yolcu ve gonu devrilmiştir. Şimdiye kadar tes- edilen va: ö bir bir ağır yaralı ve dört hafif yaralı | g vardır. Giden imdat treninin, kaza ma halli sularla örtülü olduğundan, kaz ya uğrayan katara müşkülâtla yakla; cağı anlaşılıyor. Gece lâtı, telefonla beni ararsanız Yolcular - Diğer taraftan Ankaraya gelen ma lümata göre, hafif yaralılar arasında Demiryollar müfettişlerinden Hulki kaza mahalline gitmesini ve yar- şlerile alâkadar olmasını ve kaza etrafında tafsilât vermesini emretmiştir. Kazaya uğrıyan ekspreste İzmir, A- dana ve Konyadan gelen yolcular var- dır. Hafif yaralılardan biri şefdötren, bi- ri gardifren, diğeri de yolcudur. Ölen ihtiyar bir yolcudur ve sular i- mma dım iş | sinde boğulduğu zanmedilmektedir. ç Kaza mahalli ile henüz tel muhabere si temin olunamamıştır. a Ezkleslir yiliyetinden Dahiliye Ve- kâletine kaza hakkında ğe başladı raporlar gelme- Diğer taraftan re, Biçer isi ğe muvaffak olmuştur. Anlaşıldığına göre, tren Sazlıdan ha- reket ettikten sonra, yarmalardan biri ni göçmiş ve yarmayı müteakip 6 metre genişliğinde demir ve betondan köprü- yü de geçtikten sonra, Kaza vukua gel. miştir, Zira hu noktada düzlük vardır | ve bu düzlükteki rayların su altında ka: larak yerlerinden oynamış olmaları muh temeldir. Beş kayıp mı var? ESKİŞEHİR, 9 (Milliyet) — Bugün öğle üzeri Ankaraya giden muhtelit tren derildi. Kazanın selden ileri geldiği an- laşılıyor. Zayiat belli değildir, ESKİŞEHİR, 9 (Milliyet) — Sa- 4 hafif, 3 ağır, 1 ölü ve 5 kayıp vardır. Hafif yaralılar arasında hareket müfet- tüşi Hulki, seftren Nedim Beyler vardır. şılmamıştır. Kaza mahalline gidiyorum. FARUK Zührevi hastalıklar (Başı 1 inci sahifede) Profesör evvelâ Italya ve Yunanista- na gitmiş, oradan şehrimize gelmiştir. Prof, Mülzer evelki gün Tıp fakültesim- de cilt hastalıkları ve zührevi hastahk- lar hakkında hir konferans vermiştir. Yar da Gülhane hastabanesinde ayni meyen üzerinde bir konferune, verecek: ir. Prof. Mülzer dün Londra otelinde bize demiştir kiz LA a — hasinildar süemüelesi halkında yapıca ğım tetkikata dair hükümetime bir ra- por vereceğim. Zührevi hastalıklar za- manın en mühlik hastalıklarından biri- dir. Her memlekette mücadeleye çok ehemmiyet veriliyor; Fakat Türkiyede bu hastalıklarla mücadeleye ehemmiyet verilmediğini teessüfle görüyorum. An- ladığıma göre burada umumi evler ka- patılıyor ve bunun neticesi olarak gizli fuhuş ilerileyor; bana anlatıldığına gö- ve mücadele teşkilât icap ettiği kadar geniş değildir. Türkiyede gördüğüm terekkiyat be ni çok mütebassis etti. Buradaki meslek taşlarım bana Abdülhamit devrini anlat Tılar. Bunlar Türkiyede son senelerde ya pılan inlalâbın büyüklüğünü anladım.” Prof. Mülzer ve asistanı bu akşam Almanyaya döneceklerdir. Yunanlı talebe geldi Dün Ankaraya giden talebe beş gün hükümetin misafiri olacak Yunan Darülfünün talebesinden kişilik bir kafile dün Eye vapuru ile şehrimize gelmiştir. Yunan talebesi Türkiye Balkan Birliği cemiyeti relai ve B. M. Meclisi ikinci reisi Hasan "Talebe Hukuk Fakülesi Ret Ti Belediye | Turümm © şubesi müdürü Ekrem Besim ve Hukuk Ta- lebe cemiyeti reisi Lütfü Beyler ve Türk talebesi tarafından karşılanmış- lardır. Yunanlı dostlarımızm ekserisi Hukuk Fakültesi mezun ve talebesin- den ibarettir, ve M. Palaskas'ın reisliği altında bulunmaktadırlar. Talebe beş bu müddet nezzüh yapacaklardır. söyle. | Bir kadının dişlerine göstereceği itinanın ne See yz i ğe lüzum yok. Ufacık bir lekenin | bile liğini ne kadar bo | zacağını bilü izi Diş masıl çürür? Diş çürüklerini mikroplar yaparlar. Ağız ve diş bakımına ehemmiyet vermiyen kim selerin dişleri arasında, diş etleri İ ile dişler arasmda birikmiş kal- muş bir çok yemek bakiyeleri bu- İ İ lunur, Ağızın harareti ve rutubeti ile hava müvacehesinde bulunan İ yemek bakiyeleri bittabi ekşirler, kokarlar. Alman gıdalarla ve te- neffüs tarikile ağıza giren bir çok mikroplar bu taaffün etmi ekşi- niş birikintilerde gayet müsait bir sekilde çoğalır ve ürerler. Bu ço- ğalma hiç te hayırlı bir şey değil | dir. Dikkatsizlik eseri, fındık, ce- viz, badem, şeker ve saire gibi sert bir şeyi dişlerile kırmak; pek 80- ğuk şeyleri müteakıp sıcak şey ye- mek veya aksini yapmak gibi, çat- Tamış olan mine tabakasında faa- Viyete başlayan bu mikroplar, fa- aliyetlerinden biran geri durmaz- ler, Az bir zamanda ağrılar, sızı- İarla kendisini hissettiren büyükçe bir çürüğe sebep olurlar. O kimse de çürük dişin bulunduğu tarafta yemek yiyemez olur. Diş çürüğü, erkeklerde kadmla- ra nazaran daha az olur. Diş çü- rüğüne irsiyetin de tesiri vardır. Hastalıklı ailelerin çocuklarında şa Türk ortodoksuyuz iYeni nizamname hakkında Papa Eftim Ef. ne diyor? Patrikhane ve hahamhanenin dini işlerde vaziyetlerini tesbit bir nizamname tanzimi için, hükümetin Osmanlı imperatorlu- lan mülga dedi kiz ğ Yapılacak kanundan haberim yoktur; fakat Patrikhaneye verilen imtiyazlar kapitülüsyonlar gibi Lo zan muahedesile lâğvedilmiştir. Bu- “kalliyetlere ait bir kanmmun tanzimi ederse de böyle bir kanun bizi 'dar etmez. Çünkü biz ekalliyet iz, Türk ortodoksuyuz.” bize icap deği Talebe Reisi M, Balaşkas bize dedi kında Ankarada birer konferans vere ceklerdir. Türk - Yunan dostluğu bak Türkiyedeki saeslekdaşlarımı. miniz. Balkanlar arasında hakiki bir karenet teesüs edince bizim için al yeni bir hayat başlıyacaktır. İstanbu- İn dönüşümüzde Türk talebesi ile temuz ederek Türk - Yunan talebe teş kilâı arasında bir mukarcnet husule getirmeğe çalızacağız.” Öğle ve suvare tavaletlerinden bir kaç model SAĞLAMDIŞ daha ziyade olur. Meselâ bazı aile lerde diş çürüklerine daha çok te- ir. Bazılarında ise pek lür. Bir şahısta bulunan diş çi nün, tıpkı veremin inki- şafı için lâzım olan şerait gibi, diş çürüğü inkişafı şeraiti diğer eşha- sa intikal edebili Yaşın da tesiri vardır. Yaş ileri- | ledikçe diş madeni mevatça zengin | ki çürümesi &- | leşir. Onun için: zalır. En ziyade çürükler 30 - 15 yaşında çoktur. Lenfatik ve zayıf insanlarda da diş çürüğü daha çoktur. İrkın da tesiri olduğuna dikkat edilmiştir. Meselâ zencilerde diş çürüğü beyazlara nisbeten çok az- lıklı bünyelerde de diş ziyadedir. İklimin de tesiri vardır, rutubet li yerlerde yaşayanların dişleri da ha çabuk çürür. Çok şeker ve et yiyenlerde, li- mon kullananlarda, bazı maden su ları içenlerde, ek$ili bir takım ilâç- lar kullananlarda diş çürüğü nis- beten daha fazladır. Dişin çürüme sinde madeni mukavemetin azal- ması başlıca âmildir. Zira mikrop- ların faaliyetine en müsait zemin, madeni maddeleri azalmış dişler- dir.. Çürükleri ikiye ayırmak “#nuva- fıktır.. İlerilemiş çürük, yeni çü- rük.. Yeni çürük dişin yalnız sert kısmını harap etmiş olan çürüktür. İlerilemiş çürü teren bir çürük hâsıl oldu mu der- hal tedavisine başlamalıdır. Ağızda bulunan hadsiz, hesap- sız mikroplar, yalnız dişleri tahrip etmekle, onları çürütmekle kal mazlar, hazim tarikile mide ve ba- ğırsak ve nefes borusile ak ciğerle re kadar sürükliyerek, oraları da zemin ve zaman buldukça, şahsın ufak bir hastalığı halinde kuvvet- ten düşmesinde ve saire gibi he- men faaliyete geçecek olanları da tahribe uğraşırlar. Bu sebeple diğer uzuvlarının bir hastalığa yakalanmamasını iste- yenler, daima ve her şeyden evvel ağız ve dişlerine azami itina gör termelidirler. İki yaşından sekiz yaşıma kadar çocuklarda hümmayi indifaiyenin. husule gelmesi, aynile çocuğu diş çürüklerine hazırlamış olur. Bu za manda diş uzvunun inkişafını çok mutazarrır olur. Bir çok seriri mü» şahedeler göstermiştir ki, irsi ve- | rem diş dürükleri için çok müsait bir zemin bırakır. Bütün intanlar ve müzmin ei e lr frengi diş çürüklerini inki: ti Hr Gayri kâfi teşaddi ve fazla ğe sebep olurlar. Havasızlık, güneşsizlik ve fak: rüldem de uzviyetin zafiyetini in- taç edeceğinden dişlerin çürümesi- ni kolaylaştırır. Bazı hastalıklar vardır ki, evvelâ diş ve ağızdan ge Bir, sonra bazan da insanın hayatı bahasma mal olur. Bu hakikatleri gözönünde bulun duranlar, ona göre daima uyanık bulunmalıdırlar. Sağlam diş, uzvi yet için diğer hastalıklara karşı bir müdafaa kalesidir.