; | © fara etmeyi esas olarak kabul etmiş Her haki (Milliyet) indir. PATRİKHANELER MESELESİ ğe Abdülmecidin başına gelen belâ, Osmanlı Hükümetinin siyasi gaflet, Abdülkamide de çatacak mıydı? — lerinden biri. — Bütün müsaadelere imtiyazlara rağmen, gayrimüslimler memnun değil! Bilhassa on dokuzuncu asırda Av- şarkta haristiyanlığın hâmi- si, insaniyetin, medeniyetin nigehba- ni tavrını takınmışlardı. Her hareket- lerinde, bu iddia, bu kafatutuş vardı. Her hangi bir siyasi meseleyi kurcala- mak ve hususi menfeatlerini temin ve husule getirmek istediler mi, azamet ve tafrafuruşlukla Osmanlı İmpara- torluğunun karşısına dikilirlerdi: — Hıristiyan cemaatlerine hor ba- ve medeni hukuklarını tanımıyorsu- Duz. dan tutturarak asıl gizli ve hakiki e- pellerine varmak çare ve bahanesini bulurlardı. Prens, devletçe merasimimahsusa ile istikbal edilmiş, huzura kabul ©- lunmuştu. Çarın Bahriye Nazırı, hak» kında gösterilen hürmete, tâzime mu- kabeleymiş gibi gerek Babıâlide sad- de, ilk sözü: “Çar ve Rusya Devleti namına olarak selâm ve ihtiramı arz müskülüta maruz bulunduklarını,, söy lemek olmuştu. Prens, güya Devletialiyye; Katolik- lere daha müsait davranıyormuş( Or- todoksları icrayiâyinde geri bırakarak bir nevi mümanaatta bulunuyormuş! Sonra, Arabistanda, Anadoluda kili #e ve manastırların i ruhsat verilmiyormuş bir çok boş ve asılsız ismal yanile tehditlere kalkmıştı. Ayni za- manda, İstanbul Rum Patrikhamesin- de bu mütecaviz Prens Mençikof na- mına, bir âyiniruhani yapılarak mese- lenin içyüzü aleniyete çıkarılıyordu. O tarihte, Hariciye Nezareti tara- fından, memleketimizdeki | hıristiyan cemaatlerinin, muhtelif din ve mezhep lerin âyinlerini icrada son derece ser- best oldukları ve ne Kudüsüşerifte, ne de diger yerlerde, söylenilen tarzda hiç bir hal ve hâdise görülmediği, kay- dolunmadığı suretimüeyyidede beyan ve izah edilmişse de, prense hakikati anlat ins airlrnlerkebil alenen Ayni hâl, Sultan Hamidin zamanın- da da, ayni şekilde tecelli etti. Bir dev- rin tarihini veyahut tarihe nit veya a- | lâkadar bazı vak'aları, hâdiseleri, bâ- | tıraları, yazar, tespit ederken kusurla- rı, hataları, günahları gibi dürüst o- lan taraflarını da yazmalıdır. Doğru- sunu söylemek lâzemder ki, Hükümeti osmaniye, gayrimüslim unsurlar hak- kında pek müsait ve semihane müa- mele ediyordu. Hiç bir şikâyete hak- ları yoktu. Hıristiyanlar, asli unsur olan Türk- lerin mazhar oldukları bütün medeni ve içtimai haklardan istifade ediyor- ardı. Gayrimüslim unsurlar, ananele- rini, âdetlerini, lisanlarını tamamen muhafaza eyliyorlardı ki hiç bir hükü- | met, unsuruaalisinden gayrisine, böyle müsabakalarda bulunmamıştır. Cihan tarihi siyadainde ; görüldüğü üzere her devlet muhtelif unsurları idarede kendi kültürünü gözetmeyi, | İ | | ve mümkün olduğu kadar temsil çare- sini takip eylemekte bulunmuştur. Osmanlı Hükümeti, bu doğru, salim kaideleri takip ile yanlış yola gitmiş ve muhtelif © unsurlara nev'ima bi- ter o milli mevcudiyet | vermiştir. Hattâ, hiç iştirak kabul etmiyen “hak- kıkaza vahdeti,, ni ihlâl ederek birta- Kem içtimai ve şahsi işler ve maslahat- larda, Patrikhanelere “salâhiyetikaza- iye, vermek gafletini bile göstermiş- © eatrikhaneler; hükümetin gafletin- den ağami istifadenin yolunu ve kola- yını bulmuşlardı. Menfeatlerine zerre kadar dokunulacak olsa, hemen hükü- meta dirsek çeviriyorlar, tehdide ka- dar varıyorlardı. Hükümetten, bu de- rece yüz bulan, yüz verilen patrikha- pelerin şimarmakta hakları vardı. Hükü maalesef dilmişti. Gayrimüslimlerden vezirler, nazırlar, reisler, hâkimler, müddeiu- mumiler yapılmıştı. Lâkin onlar, gene kani olmayıp ufacık bir fırsat Five runda devletin larına mugayi çok defalar da fk bulunmuş- lardır. Gayrimüslimler, neden — edi. bir gün bile teşekkür yüksek makamlara getirildiler, kera- meti kendilerinde bildiler. Nişanlar, rütpeler, ihsanlar, atiyyeler, dolgun maaşlar ve hattâ Abdülhamit devrin- de, caki arpalıkların bir nev'i gibi icar edilmiş olan “mahlül,, den bedava mal lar, akarlar aldılar, gene memnun ol- madılar. Hül ve Musevileri yalnız nazır, mümi, müfettiş, müddeiumumi, hâkim reis yapmakla kalmadı; o onlardan, ecnebi hükümetler nezdine ( sefirler, sefaret müsleşarları, sefaret kâtipleri ve murahhaslar tayin edip Ecnebi hükümetler, bunları görmi- yer, bilmiyorlar mıydı? Bizden iyi gö- rüyor, ve biliyorli dâlsin, görmüs. Yüksek resmi makamlardan başka gayrimüslimlerin mazhar oldukları riayet ve itibar daha bir çok saha ve zeminlerde de görülüyordu. Tababet, onlara; bilhassa Rumlara münhasır gibiydi. İstanbulda ve Taşrada, bele- diye doktorlarının ekseriyetini onlar, teşkil ediyorlardı. Eczahaneleri işli- yordu, ticarethaneleri; işliyordu. Bunlarda, şahsi kıymet ve meziyet- lerin hakkı inkâr edilemezse de, Hü- kümetiosmaniye, müsaade ve müsa- mahada biraz hasis davranmış olsay- dı, bunların biri olmazdı, olamazdı. Osmanlı Devleti, bu mütemadiyen şimaran, taşan, ikide birde aleyhe yü- rüyen, aleyhe yürümek için fırsat ka- çırmıyan, bahane ve fırsat arıyan gay- rimöslim unsurları memnun etmek için ne yapmalıydı? Bütün bu yaptıklarını yapmamalıydı! Sözün ve yolun en kes- tirmesi bu, idi. Tecrübe, denilen şey, lâf arasmda öğünmiye © yarayan bir , Rum, Ermeni unsuruaalinin benliğini, şiarını, seciye- sini, milli varlık ve hüviyetini muha- | Yal Rus Başkumandanını tebrik met Vefik Paşanın mukabelesi ve vap. — Rum Patrikhanesi de Av heyeti gönderiyor! E adre Amerika heyeti LONDRA, 9. A, A. — Cihan ik eransında Amerika bir- — tisat konf leşik hükümetlerini cek murahhas heyeti PATRİKHANELER MESELESİ b borçlar görüşülmiyecek kuvvet, bir destek ise, ona, kimsenin bir diyeceği kalmaz! (Arkası var: ) rın; (0) eden Ermeni Patriği! — Ah- Abdülhamide (verdiği sert ce- astafanosa tebrik ve temenni (!!) silâhlar ve İngiltereye vardı M. Hull, iktisat konferansında Amerikanın takip edeceği siyaset hakkında birşey söylemekten sa- . Bununla beraber bütün dünyayi alâkadar eden ticaret me selelerinin halli hakkında soru- lan bir önle M. Hull şu cevabr vermiştir “ Beynelmilel bir iktisadi ha- reket ve teşebbüste der piş etmemiz lâzım olduğu şüphe- sizdir.” M, Hull milletler arasındaki ti ceket yolu üzerinde dikilen engel- lerin ve bu sahada ifrata varan tedbirlerin azaltılmasına taraftar olduğunu da söylemiştir. M. Hull, beyanatmı şu sözler- le bitirmiştir : “ Amerikanın her yerinde nik- binlik zihniyeti galebe çalmakta- Alman borçları Hususi krediler i için mora“ toryom ilân edildi BERLİN, 9. A, A. — Almanya ya bir temmuz 1931 tarihinden evvel açılan krediler o hakkında umumi moratoryom. ilân edilmiş- 4jr. Bu tarihten sonra açılan kre- dilere ait para devir ve havalele- ri imkân müsait olduğu derecede yapılacaktır, Davis ve Young istikrazlarına ait faizlerin tesviyesi o muvakka- ten durdurulacaktır. BERLİN, 9. A. A— Krediler hakkında ilân edilen umumi mo- ratoryom gelecek temmuzun bi- rinci günden itibaren (O meriyet mevkiine girecekti BERLİN, 9. A, A, — Volf£ ajan smdan : Nazırlar meclisi alman borçla rmı tediyatı ORayişmak olarak yapmakta devama mecbur tutan bir kanun çıkarmıştır. Rayişmarkın, tehir edilen devir ve havale muamelelerin yapmağa kâfi gelecek miktarda dövize ma- lik olacağı zamana kadar bu Ra- yişmarkların baliğ olduğu miktar- İar bir tahvil sandığı tarafından idare edilecektir. Alman hükümeti hususi fertle- rin mülkiyet haklarınm mahzuzi- yetine halel getirmediğini, bütün dünyanın ve bilhassa Almanya- nın maruz bulunduğu iktisadi in- hitata ve her türlü kıymet düşük- lüğüne rağmen alman iktisadiya- tının tediye taahhütlerini yerine getirmek istediğini bu suretle â- çıkça göstermektedir. Paris konuşmaları —ane— > Resmi tebliğ neşrine lüzum görülmemiştir. PARİS, 9. A. A, — Fransız, İn- giliz ve Amerikan devlet adamla- rı arasında Pariste dün sabah yapı lan konuşmalar Cenevre konferan sında muallâk bulunan meseleler hakkında dostça yapılmış alelâde bir tetkik mahiyetinde olduğu i- çin hiçbir tebliğ | neşredilmemiş- —— —10yAA ki MUNEYASANC MAREŞ gali bulma M. Paul Boncour, me bu'usan meclişi hariciye encüme- ninde harici (o siyaset hakkında dün vereceği izahattan ovazgeç- miştir. Mesai konferansı açıldı CENEVRE, 9. A. A. — Beynel- milel on yedinci mesai konferan- st açılmıştır. o Bu konferansa 47 millet iştirak etmektedir. İlk defa olarak bir murahhas heyet gönde- ren Amerika da bu milletler arâ- sındadır. Konferansa seçilen ayan- dan M. de Michelis, söylediği nu- tukia yalnız siyaset değil, kakat iktisat ve istihsal sahalarında da beynelmilel mesai iştiraki o lüzu- mundan bahsetmiştir. Bu nutuk çok alkışlanmıştır. —— İspanyol kabinesinde MADRİT, 9. A. A. — Başvekil M. Azana, maliye nazırının değiş- tirilmesini, ziraat, ticaret ve sana yi nezaretinin iki ayrı nezarete ay sılmasını cümhur reisi M. Zamora ya teklif etmiştir. M. Zamora, bircevap verme. den evvel cümhuriyetçi kuvvetle- rin mümessillerine (o danışacağını söylemiştir. M. Azana bu kararı kendisinden itimadın esirgenmesi mahiyetinde bularak istifa etmiştir. M. Zamora © İstişarelerine dün öğleden sonra başlamıştır. Meb'usan meclisi reisi soyalist Besteiro'nun yeni kabineyi teşkil- den, hükümete iştirak (aleyhinde et takip etmesinden do- Eri Bunun aksine olarak M. Ler- roux başvekilliği kabul (ederse buhranı pek çabuk neticeleneceği söylenmektedir. mümin anmaya sere dır. Bu zihniyet diğer milletlerin mümessillerile yapılan ilk konuş- malar neticesinde daha keskin bir hale gelmiştir. VAŞİNGTON, S.A.A. —M. Roosevelt, harp borçları meselesi hakkında bugün İngiliz elçisi ile görüşecektir. Bu konuşma M. Rooseveltile İngiliz elçisi arasında, birçok haf talar gelip geçtikten © sonra, doğ- rudan İşine yapılmış ilk müza kere olacaktır. date esin İmzadan sonra Fransızlar “ Muharebe an- cak o gün bitti ,, diyorlar ROMA, 9 (A.A.) — Beynelmilel matbuat, M. Mussolininin dün âyan meclisinde dörtler: misakı hakkında söylediği nutkun ehemmiyetini kay detmektedir. Havas Ajansının bi diğine göre, dörtler misakmın dar hükümetler tarafından hang rihte imzalanacağı, meclislerin tasdi- ileceği henüz bel- a siyaset havasının de- Ere Now- “Muharebe ancak dün biti M. Mussolininin Fransız. sebetleri hakkındaki sözleri, bütün İranarzların kalbine derin bir iz bara kacaktar.” ROMA, 9 (A.A.) — ultalyan gaze- Mussolini tarafından giri zam faaliyeti iyi bir sona erdirdiğini yazmaktadır. Bu gazeteler başarılan bu eserin dört büyük devlet için bir toplanma ve birleşme noktası teşkil ettiğini, bu devletlerin uhdelerine dü- en mesuliyeti gayet iyi müdrik olduk larını bu suretle isbat etmek imkânını elde ettiklerini de beyan etmektedir. Ayni gazeteler bu vakanın İtalyan mik- leti için yüksek bir mana ifade ettiği- nide kaydettikten sonra İtalyanın her tarafında hagvekil bakkında halk tarafından yapılan tezahürleri hatır- du tuk, bütün nahiyelerde dıvar caktır. Fıansız meclisinde PARİS, 9 (A.A.) — 1933 bütçesi- ni kabul ettikten sonra çalışmalarına bir hafta aralık vermiş olan mebusan meclisi bugün saat 9,30 da yeniden ça Irmağa başlamıştır. Meclis bu sabahki toplantısında i- kinci derecede ehemmiyetili bazı isti- zah takrirleri hakkında büyük ve e- hemmiyetli bir müzakere başlayacak tır. Daha evvelki içtimalarda istizah takriri veren mebuslar müazkere esna sında yalnız Londra konferansına ve iktisadi meselelere temas etmişler, söz irt devlet misakı üzerinde faali söz gelişi edilecektir. M. Daladier al- dığı vaziyeti ya bir nutuk söylemek yahut beyanat yapmak suretile açıkça anlatacaktır. Takrirler hakkındaki büyük.müza- kere işte o zaman başlayacaktır. Bu mabanlar Hanlar YERİ sie Fransadan küçük itilâfa mektuplar PARIS, 9 (A.A.) — Hariciye naz rı M. Paul Boncour, dün öğleden son ük itilâf hükümetlerinden her birine birer mektup göndermiştir, Bu mektuplarda Fransız hükümeti M. Paul Boncour'un dörtler misakı hak- kında daha evvelce Cenevrede, Çekos lovak, Romanya ve Yugoslavya mü- messillerine şifahi olarak verdiği te- minatı tahriri surette kayıt ve tebliğ etmiştir. Yugoslav Hariciye nazırı izahat verdi. BELGRAT, 9. A. A. — Harici- ye nazırı M. Yevtiç'in mebusan meclisinde yaptığı beyanat bittik ten sonra söz alan o mebuslardan M. Çiriç, nazırm verdiği cevap- tan oan kaldığını kaydettik- ten sonra demiştir ki: — M. Yevtiç'in yaplığı beya- natın zihinlere sükunet getirdiği ve bazı meseleler — etraf baş gösteren korkuları giderdiği mü- taleasındayım. Avrupanm şimdiki hudutlarını bu yolda çizilişi kör bir tesadüf e- seri değildir. Adalete uygun bir hareketin vücuda getirdiği bir eseri değişti- rebilecekleri zannına kapılanlar ağır bir yanlışığa (o düşmüş olur. lar.” Bu sözlerden sonra oÇiriç, Mil- letler cemiyetinin o ehemmiyetine ve insanlık aleminin değerli bir kazancı olan bu müessesenin korunması ve yardım görmesi ki- zumuna dikkati çekmiştir. Bir casus idama mahküm edildi ROVNE, 9. A.A. — Casusluk suçundan dolayi yapılan bir mu- hakeme neticesin & Lulu Karlins- ki ilama ve Sovyet tebasından matmazel Nikitova, 12 sene hapis cezasına çarptırılmışlardır. Karlinski o hakkındaki hüküm infaz edilmiştir. Tokyodaki infilâk TOK1O, 9. A. A. — Hamamat- suda olan infilâk neticesinde vuku bulan insanca (zayiat hakkında neşredilen son listeye göre 18 kişi yaralanmış, 25 kişi (o kaybolmuş- tur. Bu kaybolanların o öldükleri zannedilmektedir. İnfilâkın sebebi anlaşılamamış- tir, : ransız gazetelerinden bir | » İtalyan müna- | Bir desuile müca dele! Yolculardan bir kaç asker ancak rindeki telgraf makineleri ve düz kısma dönmüşler, fakat daha evvel İiyatın neticesine bağlıdır. min ediliyor. katarı mülhakı Ankara treni de yoldan çıkmış ve devrilmiştir. rarlaşı ir. ANKARA, 9 (Telefonla) rin muhtelif yerlerine ceviz bi Kinler harap olmuştur. yüzerek kendilerini kurtardılar “ ANKARA, 10 — SAAT 1 — (Telefonla ) — Buraya gelen son 2 | lümata göre, kaza takriben on beşiçeyrek geçe olmuştur. Bir gardöf, kaza yerinden kaçarak Sazaklı istasyonuna gitmiş miştir. Demiryollar cer reisi de kaza mahalline gitmiştir. İmdat trenlii henüz Ankaraya bağlanamadı. Kaza sahi sına hâlâ mebzul mikdarda su geldiği ve kazanın bu yüzden hâsıl duğu anlaşılıyor. Eskişehirden imd at trenile kaza mahalline giden Fi ruk Bey drezin ile yaralıları imdat trenine nakletmiştir. Tren Sazaklıdan Biçere gelir ken, evvelce de bildü yücek bir yarmayı ve onun bitişiği ndeki altı metrelik köprüyü gi sahaya girmiştir. Burada bir dönemeç vardır. Bu döne den ilerisini görmek mümkün değil dir. Lokamotif ve vağonlar bu sel buradaki demiryolunu bozde" ğa için, derhal kaza vuku bulmuşt ur, Vağonların pençerelerine k su çıkmıştır. Ölen bir ihtiyardır ve kaypolan bir kadındır. Yolcula dört asker yüzerek sudan kurtulm uşlardır. Demiryolları idaresi bugün öğleyin Ankaradan bir iren kaldı rak İstanbul ve cenup yolcularını taşımak fikrindedir. Fakat bu 116 nin haraketi sabaha kadar Sazaklı ile Biçer arasında devam eden ai ilk haberi N iğim gibi, Bi Nafia Vekilinin sabaha karşı buraya avdet etmiş bulunacağı tak Tren nerde yoldan çıktı? ESKİŞEHİR, 9 (Milliyet) — Bugün Eskişehirden | kalkan To: içer le Sazak arasındaki demir kö) Kaza sel yüzünden olmuştur. vagonların pencerelerine kadar yük selmiştir. Bir ölü, bir kayip vardı vs hafif yaralılar arasında hareket müfettişi Hulki Bey ile şeftren di balunmaktadır. Buradan derhal im dat katarı hareket etmiştir. Meclis teşrinievvelde toplanacak ANKARA, 9 (Telefonla) — Büyük Millet Meclisi bu hafta yaf tatilini ve bundan sonraki içtimarnın e teşrinievvelde olmasını ke Dün Ankaraya dolu yağdı Bugün öğleden sonra Ankarada şek iklüğünde dola yağdı. ESKİŞEHİR, 9 (Milliyet) — Bugün 13,30 da Eskişehire ceviz yüklüğünde dolu yağmıştır. Dolu on beş dakika kadar sürmüştür. bi E Atinada galeyan devam ediyor ATİNA, 9 (A.A.) — Atina Ajansından: M. Venizelosa ken yari lan suikastta methaldar oldukları iddiasiyle emniyeti umumiye id. sine mensup üç kişinin tevkifi dola yısile dün akşam muhalifler pre linde bir nebze heyecan görülmüştür. Hükümet asayiş ve intizamı t€ vray Hansen yg yi dala dk A veee ai olr a olan bütün eşhasın mevkileri ne kadar yüksek olursa olsun tevkif edil meleri hakkında kat'i emirler vermiş olan M. Çaldarisin hattı har. muhaliflere teminat telkin etmektedir. Gece bir beyanname neşredilt Verem Mücadele cemiyetinin Erenköydeki sanatoryomunun ikin ci yıldönümü münasebetile dün saat 15 te Sanatoryom binasında bir merasim yapılmıştır.İstasyonda trenden çıkan davetliler cemiyet tarafından tahsis edilen arabalar- la sanatoryoma gitmişlerdir. Da- vetliler meyanında Sinop meb'usu Hasan Fehmi Bey, Dr. Besim Ö. mer Paşa, cemiyet reisi Ali Paşa, Tevfik Salim Paşa ve cemiyete mensup mümtaz zevat bulunuyor- du. Davetliler toplandıktan sonra sanatoryormun hasta koğuşları ge- zilmiştir. Sanatoryomda 40 yatak vardır ve hepsi doludur. Bir sene- de bu sıhhat müessesesi 165 hasta nm imdadına koşmuştur ve onla- i ! ra sıhhat vermiştir. Binanın gezil- * mesinden sonra Verem Mücadele Hilâliahmer o cemiyetle | ve reisi (oOAli Paşa bir! ri rek M. Venizelosun dostları her-türlü nümayişten çekinmeğe ve sü nu muhafazaya davet edilmiştir. M. Çaldaris ajansımız muhabirine a$# yiş ve intizamın kat'i surette temin edilmiş olduğunu söylemiştir. Erenköy Sanatoryomu i İkinci yıldönümü münasebetile dün sanatoryomnda merasim yapıldı Ali Paşa nu tuk söylerken. nutuk söylemiş ve bu nutukta sonra mücssese başhekimi Ihsart Rifat Bey müessesenin . vaziyeti hakkında izahatı ihtiva €den viği nutuk söylemiştir. En sonra Besim Ömer Paşa mü) essesede görülen intizam ve mü kemmeliyetten bâhis bir nutuk söf. lemiş ve bundan sonra davetlilef büfede izaz edilerek avdet edilmif tir, Belçika konsolosu vefat etti Belçika konsolosu M. Phikpp* vefat etmiştir. Müteveffa, dün Wi tolik klisesinde yapılan bir a; müteakip defnedilmiştir. M. Philippo aslen İstanbullu ermeni ya isa, | £ i ; ,