21 Temmuz 1939 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 7

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

.Buldu. Altınlar da tabit 21 TEMMUZ — 1939 şa— $.000.000 İngiliz altını kazan- Mak istiyor musunuz? 5 Haziran 1916 tarihinde Şi. mal Denizinde Almanlar tarafın - dan torpillenip batırılan Hamps- hire zırhlısında Loörd Kiçner ve On milyon İngiliz lirası değerinde altın çıbık vatdı. Lord Kiçner bo- denizin dibine indi. Şimdi bu altınları kim çıkarabilirse İngiliz hüküme. ti ona yarısını vereceğini vaade - diyor. Fakat şimdiye kadar hiçbir dalgıç şirketi veya kumpanyası bu işi üzerine almadı. Bir gün mü- teahhitlerden biri: ( Hampshire tırhlısının battığı yer — denizlerin En fena, en tehlikeli yeridir. Bu - Tada deniz altında birçok muhalif Cereyanlar vardır. Bu noktalda denize inecek dalgıçların âkibeti Muhakkak ölümdür) demişti. Burada size, küçük bir Alman dalgiç takımının her tehlikeyi gö- fe alarak bu ölüm girdabından ne Süretle on bin ingiliz lirası değe -. Tinde-dltn çubuk çıkardığını an - İatacağız. Bu garip vakanın şimdi Ye kadar kaydedilmemesi, — gizli tutulmak için ciddi sebepler mev- Cut olmasından ileri gelmişti. Al. Man dalgıç takımı İngiliz bahri - Yesile bir kontrato yapmaktan ka- Sinmış ve kendi hesabına çalışmak Sesaretinde bulunmuştu. ü Vaka şu suretle cereyan etmiş ir; 1931 tarihinde (Orkeney) ada. latının (Stromenes) limanında bir bîrihanede kaptan (Karl Nisen) adında biri balıkçılarla konuşur - ©n batan Hampshire zırhlısında Öyle bir hazine bulunduğunu ha- ber almıştı, Birkaç ay sonra ufak Bemisi bir- dalgıcla beraber (Ork- hey) adalarına avdet ederek zirh. İmın battığı yerin etrafında bir |“Müddet dolaşmış durmuştu. Dal - Biç birkaç defa dalarak zırhlının Ulunduğu yeri aramışsa da gir - aplar tarafından yutulmasına az Kilsıştı. Nihayet zırhlıyi bülmüş, ila in mevcut alât ve edevatla bir $ Yapılamıyacağı anlaşıldığından (Karl Nisen) Almanyaya dön - Müştij, İki sene sonrâ (Karl Nisen) a- ;îerikanm (Norfolk) şehrinde bu. . Man David Kostell> adında di « Ber birine; (Bir dalgıç işinde bu - Unmak üzere derhal sotampetona ge_linîz) mealinde birer telgraf çek Mişti, Dalgıçlıktaki maharetleri bü - En dünyaca malüm olan bu iki dam işin mahiyetini anlayınca çî*_]’âmak istememişler fakat parayı Sörünce idayanamamışlardı. Bu a. am?af maksatlarına elverişli bir î:':“ bulmuşlar ve beraberlerine di “" Almanyada dalgıç işlerin- 1 ihtisaslarile tanmmış birini * almışlardı. âampshire zırhlisinim mezarına d laştıklarr zaman şüphe uyan - ç Mamak için (Karl Nisen) zık- Sak bir yol takibine karar vermiş. Et.rğı' vvelâ Norveç sahilini takip İŞ ve sonra geri dönerek (Or- <ney) adalarına doğru yol alma- ğ:ül'aîîamışt:. Karl Nisenin seya.- ve hesapları takdire İâyıktır. y Gil 55 . fhlimin battığı yere gelince ev. —— TT ı a v ” ŞTT P T V HABER — Akşam Postası Olüm girdabında |- define aranıyor! - Lord Kiçnerle beraber deni- ze gömülen on milyon İngiliz iiralık altın çubuk Dalgıç, 23 yıldanberi denizin dibinde yatan zırhlının kama- rasında bir adamın ayaklandığını ve önünden geçtiğini gördü; manzaranın dehşetinden bir feryat kopararak yuvarlandı Koca dıvar yıkılmış, onları yere velâ Kostello üç saat mütemadi - yen daîniış ve arhlıyi aramıştı. Fakat sukutu hayale uğrayarak tekrar denizin Üüstüne çıkrrıştı. Kostello zırhlınım içine yalnız tor- pilin açtığı rahneden girilebilece- gini, ancak zırhlının her tarafı kum ve çamurdan ibaret büyük bir duvarla kapalı olduğunu an . latmıştı. Üç dalgıç bir hafta uğraşarak zırhlımın etrafını temizlemeğe ça . lışmışlardı. Bu müddet — zarfında Karl Nisen geminin direğine İn- giliz gemilerine ait kırmızı bayra- ğı çekmiş ve gece gündüz civardan geçen gemilerin harekâtını gözet- |sa görmüşlerse de vaziyetleri do - -— -— yuvarlamıştı lemişti. Eğer İngiliz resmi maka. matının şüphesini uyandırırsalardı partiyi kaybedeceklerine şüphe yoktu. Nihayet Kostello çamur - lar arasından kasalardan birini meydana çıkardığına dair yukarı - ya işaret verince denizin dibine oksi asetilen idelici âletlerini in -. dirmişlerdi. Bununla beraber bü. tün gayretleri akim kalmıştı. Her ne kadar kasa odasında on bir ka- layısile hiçbirinin kilidini bulama- mışlardı. Kasaların yanlarını del . mek teşebbüsü de ümitlerini kır - mıştı. Dalgıçlar bir kasa jüzetin - de beş gün çalıştıktan sonra insan Orman insanları arasında: 63 YAZAN L.: Busch 36 Yılını vahşiler arasında geçirmiş bir Alman seyyahı — dihirbaz Guala - Guala başı ikiye bölünmüş kanlar içindeydi Gözümüz karanlığa alışır alışmaz gördüğümüz müthiş manzara karşı- sında o kadar şaşırdık ki hayret ve dehşet içinde ayağa kalktım. Buba yerde yüzünü kapamıştı. Sihirbaz Cuala - Güala biraz öte- de yüzükoyün yere yatmış, — başı ikiye bölünmüş, kanlar içindeydi. Çoktan ölmüştü. — Buba! diye bağırdım, — Öldür- müşler! ' uba yerde inliyerek: — ÖOh! cinler yapmıştır! — diye mırıldandı. Dualar öküyor ve kor- kudan vücudu zangır zangır - titri- yordu. Sihirbazın yanına yaklaştım. O- muzuna dokundum. Bu yarım im san cesedi benim temasımla yerde sallandı. Beyninden toprağa kanlı beyin parçaları sıçramıştı. Toprak kandan ıslanmış, kanlar kuruyarak. büyük bir leke meydana getirmişlerdi. Ce- set çoktan soğumuştu. Yarayı muayene ettim. Sihirbazın başına ağır bir kaya veya — topuz | vurularak öldürüldüğü muhakkak- 'n O anda bu tin. .© karşısında c kadar büyük bir tehevvür — duy- dum ki Cuhal tabancamı çıkardım ve cinayeti yapanların o.ada gizleri miş olmaları ihtimalini düşünerek bütün mağarayı aradım. Sonra yere izükoyulu , 2Tp dışarı çıktım, Ma> Üsranın etrafını dolaştım, -Eğer bir adım: rastgelsemydim Cuala - Gür alanın derhal intikamını alacaktımı. Fakat ne mağfaranın — içinde, ne dışında hiç kimseler yoktu. Meyus bir halde tekrâr mağaraya girdim, Buba dizüstüne kalkmış, — dehşet doluü gözlerle sihirbazın kanlar için: deki korkunç cezzdine bakıyor, bir taraftan da dualar mırıldanıyordu. | hirbazı bu vahşi adamlar arasında kim öldürmeye cesaret edebilir? DBuba benim dek-2tle sesimden ürkmüştü. rürleye. mez! dedi. — Yalan söylüyorsun! - diye ba- Gırdım. Sihirbazları ancak — kabile relsi>” “V'ürebilir! yümruğu kaldar bir delik açabil - mişlerdi. Şimdi Kostello ümitsiz bir plân tasarlamış ve Karl Ni sene zırh - lımın bir kısmını bomba ile atmak teklifinde bulunmuştu. Kostello infilâkın tesirile kasalardan bir - kaçının açılacağını ümit etmişti. Mühimmat ve cephane ile dolu bir zırhlıyı bomba ile atmak! Karl Ni sen düşünce ile başını salla - miüştı. Ya bu infilâk — neticeğinde altın çubuklar tâamamen çamlurla- ra saplanır ve artık bulunamazsa! Ertesi gün Karl Nissen fikrini değiştirmiş ve zırhlıyı bomba ile parçalamağa karar vermişti. Biri rahnenin içine, diğeri en büyük kasanm üzerine, üçüncüsü de zırlı linın sağlam tarafıma olmak üze . re üç bomba yerleştirilmiş ve bu iş altr saat sürmüştü. Denizin üs- tündeki gemiciler uzak bir yere kaçmışlar ve altr saat sonra dön- dükleri zaman deniz sathının kay- nadığını görmüşlerdi. Demek bom balar infilâk etmişti. Havayt Feld ile Kostello derhal denizin dibine inmişler ve tam torpil rahnesin - den içeri girecekleri esnada müt- hiş bir tarraka işitmişlerdi. Her iki dalgıç denizin üstüne beyhuş olarak fırlatılmışlardı. Çelik elbi- seleri onları muhakkak bir ölüm- den kurtarmıştı, Dalgıçlar tam vak tinde, yani zırhlının cephanesi ateş almadan yukarıya çekilmiş - lerdi. Cephane ateş almış olsay - dı parça parça olacakları şüphe - sizdi. Ertesi gün bu iki cesur dal- "giç denizin”dibite İndikleri zaman zırhlının ikiye bölündüğünü ve ku mandan oda kapısının yerinden oynadığını görmüşlerdi. (Huaytfild) kapıyr açmca sülar içeriye hücum etmişti. Suların hü- cumu üÜzerine ödanın içinde bir is. kemle üzerinde oturan bir adam is- kemlesiyle beraber yavaş yavaş ye- rinden kalkmiş ve önünden geçe . rek zırklınin içinde — kaybolmuştu. Bu manzaranın dehşetinden (Hu- aytfild) bir feryad kopararak yere yuvarlanmıştı. Derhal yukarı çeki. len. (Huaytfild) ©0 gün akşama ka- (Devamı 10 uncuda) MİKİ İS ARAYOR. ZANve GİZEN VGA'-İ__“Dİ_SEP—X—? CA RGĞUYA ÇE D) - KA CA a B"JıRsıan. ” ça (?)-EYı SÖYLYECEĞİ AKALIMI RI SYT SOYLERSEN -.. PoLis MER. e HEJA © KEZINE SEVKETMİiŞ| ' LERDİ —— —— Di e z a & di . DA — ZaP SAK. 6 z iAYi ESKı BıR ARTIŞTE Yi M..$E N GÜZEL SAHNELERİ | (BunNDA MALT EDERİBUTUN AME JBER : OLDUĞ_E'MDAH; Bo bîğ'âğ;“;ğsz" MBERBAD ETTİN- 5#4_.2. N HM İ zixa BE uı_l;gggplge k Üsta ite || LU'SUĞŞN?:A:!- ÖYN AYAMADI — | ( /RANGİŞŞ z o'*—"—_—.. iLE aN Ça “vTiYimA CÜRÜM Ü “î,,Ğ.ı—ııız._ı:.1 çok “ LÂAR..SÖYLESENE 1 h AAi ORTAKLA | hat SUSUN BAKAL Ç R |N BU PATIRD) gîıis:is eee HER ŞEYI r Ka GE LA 1 l İTIRAF ! « ETMEĞE quq_R VERDİLER FAO A BAKALI ( Fakar. Bueüugî——_ înğ'ıisi"ıîwğğsğcâfğı ) Ve VEŞK. ÇAMLAR BAR ANKAP z t ARTISI . - F AR. HiR sızLar| ÇZ PAK OLDU TİYATRO-, TİST ÖLDUGUMU ANLADI- HAYATLARI MADI. SİNEMA ARTISA d _Nİ LER1İ YER1MİZ. ALDı 2 MUNAKAŞA, Ü BızDE BURâPj..J“ « YA M BAŞLAMIŞ. VZ LARDI.. - 4 VaT DSNEY— — Buba! diye bağırdım. Bir si-| — Oh! kaptan! hiç kimse ö'düre- Buba titriyerek başını eğdi: | — Evet, öyledir kaptan! diye ke- — keledi. j — O halde Cuala - Gualayı da U- e Tn a "İdürdüğü muhakkak tır.! Buba tekrar: j — Cinler.. diye kekelerken sözü- — nü kestim: — Budala! ne cinleri! Ulunga re- — isi öldürdü!.. Cebeb de mutlaka bi- — ze göril adamları, Ba”--Badaları © " * . vermek istediğini öğrenmiş ol> — masıdır! — Bilmam 'zapta..! N — Evet, bundan zerre kadar şüp- — hem yoök!, Çünkü zavallı sihirbaz — U'uzga reisile bu mes2leyi görüşe- cekti, Denek ki görüştü, reis kabul etmedi, kavga ettiler! Sonra reis adam gönderdi ve kol- — suz bacaksız, biçare sihirbazı — ölee — CuĞtül! Zavallı adamın — felâketine — biz sebeb olduk, biz!.. Bunu haykırarak söylüyor, taban. cam elimde mağaranın — içinde dö: nüp duruyordum. Hem bu alçakça — cinayetten dolayı, hem de bize ye- — gâne yol gösterecek adamı ortadan — kaldırmış olmasından dolayı Uluns — ga reisine de, Ulungalara da müthiş — bir kin duyuyordum. Teessürüm o — kadar büyüktü ki ağlamak — hisleri — duymaktaydım. Ş Buba benim kendimden — geçmiş, — bir halde mağara içinde âdeta ulur gibi bağıra bağıra söylenerek dolaş- » mamdan büsbütün dehşete düşmüş- tü. Koca göğdesile bir kenara büzül müştü, | Bubanın yanına gittim ve alabil- — diğine bağırarak: ğ — Buba! Cuala - Gualanın inti- — kamını alacağım! diye — bağırdim, Şimdiye kadar tek insanın kanımma — girmemek için elimden geleni yap- — t Fakat bu alçak herif kendisine — bir insanlık dersi vermemi hak et — miştir! Yürü! Ulunga reisine gidi- | yoruz! Şu cani herifle görüşüp kos zumuzu pay edelim! | “a derhal yerinden sıçramıştı. — - “aptan! hiddetlenme, — dedi, Hay, hay, gidelim, Şüphesiz buda- — la herife dersini vermeye de mükter — dirsin! Fakat Ulungalar pek çok! — Ne demek istiyorsun! ğ — Hiç kaptan! Fakat müsaade & — Ürmen, ibtiyatlı gidelim! İntikamır: mızi ÂAfrikalılar «*bi alalim. ğ - Afrikalı!> * ”i ne demek? — Hile ile, kaptan! Çünkü.... Bubayı dinlemiyordum bile. Ona: — Haydi çeneni kes! Biran evvel çık dışarı bakalım! diye bağırdım. — Buba karım üstüne yatarak mağa'l radan çıktı. Ben de arkasından. çıktım. Hızlı adımlarla uçurumun dibine geldik Fakat uçurumdan yu- karıya çıkmak istediğimiz — zamari Buba hayret ve dehşetle bağırdı: — — Kaptan mahvolduk! — Ne var, Buba? — Yola bak! Yola bak! Buba uçurumdan aşağı indiğimiz yeri gösteriyordu. Oraya — bakmca Gehşetimc... titredim. İ Zira —uçuruma su dökülmüş ve merdiven gibi çukur yerleri ka_yb_qlg ı muş, bütün uçurum çamurlu, kay“ gan bir hale gelmişti. ö Vukarıya çıkmağa imkân yoktu. — O vakit dehşetle biribirimize ba- kıştık. Zenci Bubanın yüzü — mor siyah olmuştu. Bir iki adım çıkmak — istedi. Ayakları kayarak yere yuvar landı. ğ Uçurumun dibinde kalmıştık, Z Demek ki Ulungalar arkamızdan bizi takip etmişlerdi. Sihirbazın ma tarasına indiğimizi görünce bir da- ha yukarı çıkmamamız için uçuru” mun merdiven şeklindeki yerlerini — sular dökerek bozmuşlar, bizi uçu" — ruümun dibinde bırakmışlardı. p h. (Devamı var) B

Bu sayıdan diğer sayfalar: