BUyUk edib HALID ZIYA UŞAKLIGİLİN yeni eseri: ihtiyar Dost Kitabcılardan isteyinîz. yil umhuri Vali ve Belediye Reisinin beyanatı «Beynelmileî sergi meselesini daima düşiinüyoruz, İstanbul, bu maksad için bütün şartları haiz bulunuyor» 1 illiyjftler T o m m l l KylKG tSTANBUL CAĞALOĞLÜ « „, '. 0 4 0 D Tel^raı ve mektub adresl: cumuuriy«t. îstanbu] Posta kutusıı: tstanbuL No 246 uUlHa Cl Teıefon: Başmuharrlr ve evl: 22366 Tahrlr heyeti: 24298 tdare ve matbaa fcısnu 24299 . 24290 IQQQ I BITiniUZ I OOO Kanaat kitabevınm nes Ankara Kutubhanesı Tarıh da çıkan bu eser, miliıyet kaynaklarını ve tarıhte almış kametlerı ızah etmektedır. Fıatı 100 kuruştur Paul eden Fehmı Bır olçu una dikkat ettim: Harb tehlikesınin en şaşmaz ölçüsü dunya gazeteleri arasındaki ideoiojı kavgalarıdır. Avrupayı kasıp kavurmaya hazırlanan fırtına bulutları ne zaman yaklaşırlarsa görüyoruz ki muhtelif milletler, aralarında devam eden rejım atıp tutmalanna derhal nihayet verıyorlar. Ortaîığı hakikî bir harb telâşı kaplıyor. Kimsenın rejımden, ideolojiden bahsettiğini işitmiyoruz. Böyle anlarda dünya gazetelerini açınız, şaşarsınız. Rusyada Çarlık mı var? Almanyada demokrasi mı hiıküm sürüyor> Fransada parti rnünakaşalan kaldırıldı mı? Yirmi senedenberi büyük rnatbuatın geçim vasıtasını teşkil eden o bitmez tükenmez mevzular ortadan silinmiştir. Uzerinde kafa yorulan meseleler mümkün o'dugu kadar yuvarlak ve basit bir hale sokulur: (Almanya) nin niyetleri, (Fransa) nm kudreti, (Rusya) nin vaziyeti ve saire... Bu bahisler uzerinde mütalea yürütülürken Almanya, Fransa, Rusya ve diğer devletler bugünkü sos>al çehrelerile değ:l, değışmez, mücerred mefhumlar hahnde, sadece ifade ettikleri siyasî ve askerî varlık bakımından gözönüne alınırlar. Aralarında hiçbir münasebet göremediğimiz rejimlerin, bir harb tehlıkesi karşısında derhal birleşme temayülleri gb'stermeleri, hatta birlesmeye muvaffak olmaları da bundan değıl midir? Şu halde harb korkusu, yani hayat ve memat meselesi, siyasî teşekküller arasındaki münasebetleri kuran başlıca unsurdur, diyebiliriz. Bunu böylece kabul ettikten sonra, eski ideoloji kavgalarınm yavaş yavaş gazete sütunlanna yerleştiğini görürsek, harb tehlikesinin azaldığma inanmamız icab eder. '' Şimdiki halde dünya matbuatında rejim kavgalarına raslamak mümkün olmuyor. Hemen bütün gazeteler seferber bir halde askerî hazırlıkların, siyasî müzakerelerin tahlilini yapmakla meşgul. Demf V ki harb tehlıkesi içindeyiz. Fakat, Arnavudluğun işgalindenberi sürüp giden bu yıpratıcı sinir buhranı hiç mi yatısmadı acaba? Ortada sükunetin avdet edeceğine, fırtına bulutlarınm dağılacağına dair en küçük bir emare bile yok mu? Ben, şimdilik küçük de olsa, böyle bir emarenin mevfcud bulunduğuna inanıyorum. Ve eğer vaziyet müsaid şartlar altında inkişaf edebilirse, harb tehlikesinin bu sene için atlatıldığı haberini yakında duyacağımızı tahmin ediyorum. Bakınız nasıl: Totaliterlerin son cür'etkâr hareketlerinden sonra Fransa ile Ingiltere derhal faaliyete geçerek bildiğimiz garantileri vermişler, muahedeleri imzalamıslardı. Sulh cephesini tamamlamak için bir tek iş kalıyordu: Rusya ile anlaşmak. Vakit kaybedilmeden müzakerelere başlandı. ^ tehlikesinin şiddeti karşısında bü YerliMallar sergisinin açılışı çarşambaya kaldı HATAYIN BAYRAMI Millet Meclisi heyeti Iskenderunda büyük tezahüratla istikbal edilecek Anîakyaya Ebedî Sefin heykeli dikifiyor Lutfi Kırdar, sergi bahçesinde arkadaşımızla görüşüyor Ayni zamanda Yerli Mallar sergisi komite reisi bulunan Vali Lutfi Kırdar, dıin Erzurum saylavı Nakiye ile birlıkte Onbirinci Yerli Mallar sergisini ziyaret etmış ve sergiye aid hazırlıkları tetkik etmiştir. Lutfi Kırdar, evvelâ plân uzerinde vaSyeri tetkik ettikten sonra bahçedekilerden başlıyarak sergi dahilindeki bütün paviyonları gezmiştir; bilhassa yarınki İstanbul ve Sümerbank paviyonları uzerinde durmuş, burada şehrin müstakbel şekÜne aid maketlerin sıralanışı ve dekor vaziyeti hakkında san'atkâr Vedaddan izahat [Arkası Sa. 8 sütun 4 fe] Hatay Valisi, Beylanda Şüheda abidesine çelenk koyarken Antakya 20 (Sureti mahsusada giden muhabirimizden telefonla) Bütün Hatay muazzam tezahüratla tes'ide hazırlandığı büyük şenliklerin heyecanı içindedir. Cumhuriyet meydanına bugün Ebedî Şef Atatürkün heykeli dikilmiştir. Büyük bayram gününde, bu heykel önünde saygı ile merasim yapılacaktır. Kutlulama komitesi bayramın programmı hazırlamış bulunuyor. Programı bildiriyorum: Anavatandan gelecek heyet 22 temmuz akşamı istasyonda merasimle kar[Arkası Sa 8 sutun 6 da] Ankaradaki büyük yangm Ateşin sigorta parasına tamaan kasden çıkarıldığı hakkında şüpheler uyandı Şehrin sıhhî vaziyeti «Tifo ile daimî mücadele halindeyiz, aşı istasyonları her ay 20 30 bin vatandaşı aşılıyor. Memurlara kat'î emir ve direktifler verildi» îstanbulun mevcud sıhhat teşkılâtına önümüzdeki yıl yeniden bazı ilâveler yapılması kararlaştırılmış ve bir plân hazırlanarak kararlarm tatbikma geçilmiştir. Hastanelerimize yeni ilâve edilecek pavyonlarla şehrin sıhhî vaziyeti etrafında sıhhat işleri müdürü Alı Rıza kendisile görüşen bir muharririmize şunları söylemiştir: « İstanbulun hastane ihtiyacı ve mev cud hastanelerin yatak adedlerinin tezyid: hususunda yeniden bazı kararlar alınmıştır. Bunların en başmda Vilâyetin yüz bin Irra sarfile yapmaga karar verdığı 600 yatakh memleket hastanesi gelmektedir. Bundan başka Kızılayın degerli yardımlarile Heybeliada sanatoryomuna 120, Haydarpaşa Nümune hastanesinin verem kısmma 100 yataklık paviyonlar ilâve edilecektir. Bunlara aid projeler bir iki [Arkası Sa. 8 sütun 5 <e] IIIIIMIIIinillllMllllMltltnlllUIIIIIIIIIIII Yangından sonra Samanpazarımn hali Ankara 20 (Telefonla) Ankara taki tahkikata bugün de devam edilmişda büyük bir yangın olduğunu, 22 dük tir. [Arkast Sa. 8 sütun 1 de] kânın yandığını bıldırmiştim. Bu husus NADİR NAD1 [Arkası Sa. 8 sütun 3 te~\ tlllllllllHlllllllimilMIIMHIHIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIII nıllMIIIIIIIIIIIIMIIIIIIIIIIIMIIIIMIIIIIIIIIIIininiMltlMIIIIMUMIIMMIIIIMIIIIMIMIIIIIIIIIIMIIIIIIIIIHIIIIIHMIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIMIIIIIIIIIIimillMIMIIIIIIHIMIIIII Satie mevkuflarından dordu de dun oğıe üzeri tahliye edildi t Danzigde yeni bir hâdise oldu Bir gümrük memuru bir Leh memurunu öldürdü Berlin 20 (a.a.) Yarıresmî bir membadan bildirildiğine göre Polonyalı bir memur, Pestelau istasyonunda bir gümrük mecnuruna taarruz etmiştir. Gümrük memuru, ateş ederek mütaarrızı öl dürmüştür. Tahkikata başlanılmıştır. Hâdise nasıl oldu? Berlin 20 (a.a.) Danzig'den Aî man ıstihbarat bürosuna Pestelau hâdisesi hakkında aşağıdaki malumat gönderilmiştir. Bir devriyenin dolaşmakta oldugu bir sırada Danzig gümrük memurlarından biri, Pestelau hudud istasyonu yakınında Polonyadan gelmıs olan ve ihtar etmeksizin kendısıne silâh tevcih eden Polon yalı bir memura tesadüf etmiştir. Gümrük memuru, ateş ederek hasmını yaralamış ve sonra kendısine imdadda bulunmak [Arkası Sa 8 sutun 2 de] Sıhbiye Müdürü Ali Rıza ııııııııııı ıııııtr* Sebze hâlindeki satışlar biraz durgun gidiyor ıııııııııııııııııifiııııııııiMiıııııiM ıııııııııııııııııııiııı ııııııı Bütün müvaridatın içeriye alınabilmesi için bir buçuk milyon liralık tesisata ihtiyac var Bugün 9 uncu sahife: Solda: Hamdi Emin Çap (birinci plânda, şapkalı), İsmail İsa Caniş (diğe* şakpah zat) ve sağda: Sadun dün Tevkifaneden çıkarlarken (Yazısı 8 ıncı sahıjemızde) Çocuklar için Sebze ve Meyva Hâlinde satış (Yazısı 8 inci sahifemizde)