ilddet Müessese memuru arkadaşları va yanma giderek hiddetle söy» — Eğer patron söylediği sözü geri almazsa bu müesseseyi terk* mek mecburiyetinde kalacağı: i sördui dedi, sana Allaha aşkral — Artık müessese ile kalmadığını söyledi! , Deli Tepebaşında otobüse atladı. Altıner dairdden geçerken kay. makamlık binasının üstündeki sa- ate bâktr: On bir.. Rahat bir nefes Xir.. Daha vakti vardı. Karaköyde de saate baktı: On beş var.. Yüzünde bir endişe slâmetleri belirdi. Köprüyü ge çinciye kadar yerinde hop oturup, hap kalktı ve Eminönlinde bir di- reğin üstüne oturtulan saate de Bö zattı On bire on var, Yanındakiler kendi söylendiğini işittiler; — Eyvay! Yanlışışlıkla geri geri giden bir otoblise binmişim!.. alâkam kendine J) — Riza ederim bana da bir ustura veriniz de kendi- mi müdafaa edebileyim — ie Teessür Evi gezdi, beğendi, Sonra da isini methetti: — Bundan evvel oturduğum e. vin sahibi, evin çıktığım za man kederinden ağladı: — Böyle şey benim başıma gel. .Çünkü n karikatürü — etmeyn. AMERİKADA — Şu çifti görüyer musun? Evlen ikleri gündenberi ilk defa olarak mlaşmış bulunuyorlar! — Hangi hususta? Boşanmak kusustunda! Derste Haham, küçük Abrahama d — Yakup, oğlu Yusufun kar deşleri tarafından satıldığını öğ- renince neden © kadar mütees sir oldu?, Abraham hiç tereddüt etmek - sizin cevap verdi: — Kâfi derecede pahalı sat - HAYRA ALAMET! — Erkek — Ya m ; Küdin Erkek — Kodın — Tai Söylüyecek bir değil mi ya, şeyim yoktu yecek şeyiniz olmadığı zaman konuşmaz mısın? saahtir hiç ağzımı açıp bir tek kelime konuş Erkek — Öyleyse karım olmayı kabul ediniz Iâtfen! Münakaşa | anlaşamadı: | lar ve nibayet sinirlendiler, Biri- tuğa Münakaşa ettiler si söylendi: — Ben budalalarla münakaşa etmem, Öteki gülümsiyerek mukabele etti: — Onlarla daima mutabık ka lirsın demek ?!.. — Şekerim hakikaten ötekilerin ismini bile bilmiyordum İtalyan karikatürü — Anlayış Sinemada & yduğu şapi yeni gelen bir seyircinin oturduğu” nu farkederek: — Afieders kamı verir misiniz? ettiz or Mu bitmedi ki! yanındaki kol tüne| si dedi, lütfen şap. uz Orman insanları arasında 431 Bandullu bir sihirbaz fırtına b mek için sihirli lutlarının yolunu değ line efsunlu bir kalkanla neğini alır ve dehşetli bir hey- san cinleri ürkütüp kaçırır!.. Sihirbazların her biri ayni zaman bu boynuzun içinde hastalıklar için âzım olan bütün $ dır. Bü ilâçlar arasında kökler, ha; den çıkarılmış ve kuru İ raları ve döğülüp toz haline rilmiş maymun dişleri gibi hulunur! Bantulardan birisi ağır hasta ol İduğu sihirbaz davet edilir. Zita Bantuların kanaatlerine gö re bir insan iki sebebden dolayı has talanır. Biri: Yaoi a cinler), musallat olurlar, orun ruhunu VÜCU | rek ın koparıp götürmeye çalışır sirli ilâçlar muht geti-| ilâçlar nu zan ve vehmetmelerinden İl gelmektedi: Onun içindir ki sihirbaz bir hasta ya gideceği zaman muhtelif hayvan larm kurutulmuş safra (keselerini takar ki gerek büyüye ve ge nlere karşı bu manevi bir pan zehirdir!.. İ ın bu İlunduğu kulubeye girer ve girer gir mez de havayı k rak hastanm cinler tarafından mı hasta edildiği, yoksa büyü ile mi hasta (edildiği k Miki Sihirbaz ondan sonra ha: da o adama herhangi biri yapılmıştır! gerek teşhis koyabile: gerek te E davi edebilecek yalnız sihirbazdır. | im; Sihirbaz hastanm yanına geleceği zaman, evvelâ, başına muhtelif vanların kurutulmuş safra keseleri: |den bir demet bağ Bu, Bantu odoklorlarının kıyaletidir! Umumiyetle. at insanlar ara sında safranın büyük bir rol gör tesiri olan: düğü melümdur. Hattâ insanlar ( Cevahta' kelimesini | talâffur saraya o kadar ehemmiyet vermiş| etmekten ibarettir. İ lerdir ki modern tababet başlayınca| © Bu kelime ise sadece (ateş ve du: İ ya kadar bütün hastalıkla safra-İ man) demektir!.. ya bakıldığı, ona gayet büyük ehem| çiyirbaz bu kelimeyle her tarafı iniyet #tiediiğiği eelirmiuri bağlar, Hastanın vücudundaki cir- İcre artık her taraf kapanmıştır. Ordan sonra bir nevi kireçli top rağı suda ıslatarak hastanın vücu- dunu bununla sıvar. Bu o zmeliye, galiba hast: z ateşi ya yarasa gerektir. Nitekim bu ameliyeden sonra nde bir hafiflik hisse torlukta teşhis bundan Eğer hastanın vücuduna cinler u koparmaya çalr şıyorlarsa o va! kulübenin her tarafını, has va ait her şeyi, bütün ailesini po ( kuzlar, Bu pokuz, elindeki Sihirli değnekle bunlara değmekten ve gö” resmi İptidal insanların safraya verdik- leri bu ehemmiyet nereden geliyor? kiki rolünü bildiklerinden veya sez* miş olduklarından değil, belki, ye diMeri hayvanların etlerinde gayet last olan maddenin yalnız safra ke i olmasından, ilk insanların da,! üzerin'le ne kadar büyük tesir yap" MiKi İS ARAYOR. 53. BIR WMRSUZU Bu «ŞE MAY. RET EDiYORU' DOĞRUSU. | MİKİNİN USTASI Fap RİNATÖRU EVNDEN | MRSZLIK HADISESİN: ŞIRAĞIN- DAN DUY. ij. muspu. Sak: Kon > TEN EN a yâ MeğEDE AL BENDEN ADE O kapar ÖZ ÖNÜNDE TLMAŞLAR CEVUGRAT DA Kasası ya SEYİ SOVANA ÇE Mu$ ÜRMİŞLER Sı. ORADA ALIŞDIĞINIZ Zaman Bi ŞE YİN, RAR KINA YARMA Ormsiz v HiB: DEĞİLDİR VA - SUTUN Gece YANIMIAN SONRA ŞLER! Bi. URDİVTENSORA. Pp) ESRAR KEND:S.Nİ MUHA FAZLA €D.YOR SL $ BUNDA MKİNİN TE MİNA 7 gız€ Bu HAYIR. BÜTÜN GECE Ev SAMİR, UysTama IREFaKAT ETMİŞ yap TA YAPDIĞI İŞLERİ ÇOK TAKDIR iLE ETMİŞ İK yerden İde cinl İYAZAN L. : Busch 36 Yılını vahşiler arasında geçirmiş bir Alman seyyahı Sihirbazların her biri ayni zamanda kabilenin doktorlardır Beslimazaraka evi bu acı maddede ruhun bulunduğu Jtağına imanı artar,, Ha selişi hi ın maneviyatının bu yük“ phesiz hastalığını yen mes ekseriya faydalı olmakta» dır. Ondan sonra sihirbaz (hastanm başucunda dehşetli acayip (sesler çıkararak, bağırıp çağırarak dönüp dolaşır. Bu suretle hastanın vücü” dundaki cinleri tehdit eder, ürkütür, <andırmaya savaşır, Bunu müteakip de kendini yer denyere atmaya başlar. Hast: namı na sihirbazın böyle kendi kendini ere atması garip görülme melidi Bu ceketin manası şudur: Sihirbazlar cinler tarafından ken" İdilerine hizmet olunan, cirlere hük- t sihirbaz hastanın! meden adamlardır. Daha olmadan evvelki riyazet dı kendilerine alıştır için alelâde insanların atlayamıyacağı U- çurumlardan sık sık (kendilerini kaldırıp atarlar! Cinler bunları kur” tarmaya mecburdur! Sihirbazın öl memesi için cinlerin hemen ken sine yardım etmeleri lâzımdır.. Ni- t bu tehlikeli atlamalarda cin- ler bir sihirbaz namzedini ne kadar korurlarsa onun cinler (tarafından o kadar sevilmeye başladığına hük molunur, Cinler asla kendi sihirbazlarının ölmesini istemezler. Onu da tehlike- li atlamalarda korumaya, imdadına koşmaya mecburdurlar. İşte bu se bebledir ki sihirbaz hastanın başu- cunda bağırıp çağırdıktan, gürültü patırdı ettikten sonra kendini den yere atmak suretile cinlerin has tanın vücudundan çıkıp kendini tut maya gelmelerini ister. Yani bu su- retle cinleri kandırmağa çalışır! On dan sonra boynundaki (o boynuzun içinden çıkardığı acaip (köklerden ve döğülmüş maymun dişlerinden ilâçları hastaya içirir ki zavallı has ta bu ilâçları içince ekseriya kus maya başlar.. O vakit hastanm rbaz etrafındakiler gayet memnun olurlar. Çünkü ek | seriya bu kusmalar arasında safra çıktığı görülür. Bu da cinlerin zorla çıkmağa mecbur kaldıklarını göste" ren bir alâmettir! Hasta, eğer bir düşmanının yap” ü ile hasta olmuşsa sihirbaz « yüyü çözmeye mecburdur, zavallı hastanın omAruz kalacağı işkenceler hadsiz sızdır. Hastayı evirip çevi cuduna dikenler batırarak kan çr karırlar, Tabanlarını gayet (yakıcı köklerden ezilmiş bir nevi yakı şek» linde ilâçlar sürüli gayet acaip maddeler içi ü hayvanların kur liklerinden tutun yı! a barsaklarına kadar!... Velhasıl hasta bütün bu sihir boz ma ameliyelerinin devam müddetçe kan ter içinde kalır, DİP ka: defa bayılır. Nihayet bitap dik 'er. r Çok defa bu eziyetlere eler ö- mezse şifa bulduğu, İYİ de olduğu görülür. (Derme var) . Muhtelif hay* * İ vanların vücudlarında