2 Nisan 1939 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 7

4 Ingiltere'nin X şuali adamı! özleri “Gözleri X şuali adam,, ismi verilen Sijr Ber_- nard Spilsburi İngilterenin en meşhur _p(îlm h_ah'_' yesidir. Bugün resmen dahiliye nezaretinin cmaf kısım müdürü olan Sir Bernard otuz senEdenbı.:rı bu işlerdir, belki binlerce esrarengiz cinayetin, hâdisenin esrarmı çözmüş, yüzlerce mütehassıs polis hafiyesi yetiştirmiştir. Esrarengiz bir cinayet olduğu zaman, vaka ma- hallinde toplanan halk onun otomobilini uzaktan tanır. Bu uzun boylu, aksaçlı, BöÖZlükt vimli poliğ hafiyesi kalabalığın az ilersinde du« rur, ahali, otomobilden çıkan bü adama yol verir. ler. Sağ elinde siyah deri çantası vardır. Bu çanta ile o yüzlerce cinayeti tahkika gitmiştir. _P_"te"’i"' leri, maymuncukları, şerit metreleri vediğer âlet- leri vardır. Cinayetin işlendiği binaya doğru üerlcrken'sıol elini de yüzüne siper eder, Çünkü birçok fotoğraf makinesi kendisine doğru çevrilmiştir. Mahkemeye geldiği zaman da aynı gekilde kar. şılanır. Sir Bernard, şahitler sandalyesinde yer al- dığı zaman salondakiler dinleyiciler susarlar, adeta nefes almaktan korkarak onu dinlerler. sir Bernard doktordur. Tıp fakültesinde okur- ken, adli tip Profesörünün anlattıkları kendisini o kad;ır meşgul etmiştir ki, derhal bu şubeye geçmiş ve ondan sonra evvelâ adli tıb doktoru olmuş, tur, Buradan da bugünkü meşhur polis hafiyesi meydana gelmiştir, gir Bernard Spilsburi'ye asıl şöhretini bir deri parçası temin etmiştir. 1910 da Londrada esrarengiz bir cinayet işlenmişti. Krippen isminde bir doktorun karı- sı birdenbire ortadan kaybolmuştu. Fakat ko- cası bundan şikâyet etmiyor ve karısından boşandıklarını, kadının memleketine gittiğini söylüyordu. Fakat Mars Krippen'in tanıdıkla. rı onu görmeyince merak etmişler, sonra endi- şeye düşmüşlerdi. —i z 15 ütün canilerin titrediği bu kurnaz polis hafiyesini meşhur eden esrarengiz cinayet gözlüklü ve se“ Onların müraanatı-il ğ ikküği Bu müddet zarfında Dr. Krippen de Londradan uzaklaşmış ve başka bir şehirde tekarar evlene. rek balayı seyahatine çıkmıştır. Doktorun eskiden Londrada oturduğu ev- ırmalar yapılıyor. Şüpheyi çekecek hiç d t BEŞK ŞA esrarengiz bir şey bir şey görülmüyor. Yalniz, bulunuyor. Bu, 10 santi sıdır, Bu deri ile b ma düğmesi buluyorlar. ive bunun bir cina taşğdlâıîmbiıecç_k bir ipucu ola | miş. bileceğini düşünüyor. Fakat, adliyenin emr şan mütehassıslar, m kadar uzunca bir deri par.çîa" eraber kömürlükte bir de pije- yeti or-|buna cesaret edemediğini söyle- Bunun üzerine mesele anlaşı . inde çalı | lıyor: Dr. Krippen karısını ken - adli tıp pro-| disi ameliyat etmiye kalkmış ve dahil. olduğu | ameliyat esnasında karısı ölmüş. tür. İstemiyerek katil olan adam cesedi sonradan öğrenildiğine gö re, Teymis nehrine atmış, elin. de kalan apandisit parçasını da 122 şarki tül '.+ doğru ilerlemektedir. ezanm iklim şeraiti hakkinda entre- 17 aydır buzlar arasında yürüyen gemi Sovyet. gençlik teşkilâtına mensup 15 tetkikçi gittikçe kutba yaklaşıyor Arktik denizinde, kendisini hbuz- larm hareketine bırakarak ilerle- mekte olan “Sedov,, buzkıran ge- misi, geçen aym Ssonlarma döğru, 86 mıncı şimal arz çizgisini geçmiştir. Sövyet gençlik teşkilâtına —mensup kaptan Badigin'in idaresinde onbeş cesur kutup tetkikçisinden mürek- kep heyeti hamil olan bu buzkıran, şimdi hiç şaşmadan daima şimale doğru ilerlemekte ve her gün kutu- ba bir az daha yaklaşmaktadır. Çeliuskin burnundaki telsiz istas- .yonu, kaptan Badigin ile temas et-| miştir. Sedov buzkıranmın kaptanı, telsizle şu malümatı vermiştir : “Buza tabi olarak hareketin son devresi esnasmda, buzkıran, 119 ve dereceleri arasında hemen pek az inhiraf ederek şimale Kutup havzası buzlart ve bu hav- san malümat elde ettik. Nansen he- yeti ile bizim yaptığımız manyetik ölçüler arasında bir mukayese, dün- ya miknatisiyetinin asırlar esna- sında geçirmekte olduğu değişiklik- leri gösterecektir. Fram, izafi siklet ölçüleri alma- mıştı, Bizim bu husustaki ilk ölçü- || lerimiz ise, şimal kutubu mıntaka- |. sında bu kuvvetin fazlalaşmasımın | ve binnetice arzın hakikt şeklinin matr verecektir. Buzlarm, kutup mmtakasında seyri sebepleri üze- de pijamasının bir düğmesi kop- muş, öoraya düşmüştür. Polis, Dr. Krippen'in balayını tevkif ediyor, karısının katili doktor mahkemede hâdisenin aynen bu şekilde olduğunu itirar ediyor ve bir deri parçasından cinayeti meydana çıkardığı içir genç doktoru tebrik etmek iste. diğini de söylüyor. Ondan sonra meşhur olan Ber nard Splisburi daha birçok cina- yetleri meydana çıkarmakta bü- yük muvaffakıyetler gösteriyor. Bügün de İngilterenin baş polis hafiyesidir. Şimdiye kadar on beş, yirmi katili idam ettirmiş . tir. Katillerin kendisinden kork- tuğu lek adam varsa o da bu kömürlüğe atmıştır. Kapısı dar mahiyeti hakkımda en doğru malü- |, yarım bıraktırıyor ve kendisini |- . rinde de tetkikler yapmış bulunuyo- ruz, : Soön günler zarfında, ilkbahar gü- neşi kendisini gitgide daha bariz bir gekilde göstermese başlamışstır. Şimale doğru ilerledikçe, güneşin doğuşunu o kadar daha geç görece- Biz. “Sedov,, buzkıranı, 23 teşriniev- vel 1937 tarihindenberi, yani 17 aydanberi, buzların tesiri altında yürümektedir. Papanin heyetinin — bulunduğu bankizi cenuba doğru indiren su ce- reyanı, “Sedov,,u şimale doğru yü- rümeğe mecbur etmektedir. dan 40 gsene evvel, Nansen de “Fram,, üzerinde üç senelik ilerle- yişini yapmak için bu cereyandan iştifade etmişti. “Fram,, o zaman buzların hareketine kendisini vere- rek ilerleyişinin ikinci senesi zarfım- da 1895 senesi teşrinlevvelinde yoa- Bun- | lünun en şimal noktasına gelmişti. Bu nokta, 85 derece 5T dakika şi- mal arzı idi. “Sedov,, a gölince, b; buzkıran, hareketine, “Fram,, dan üç derece daha cenuptan, kıtanm kum sığları denen yerden başlamıştır. Bu sığlığı geçtikten sonra, “Sedov,,, Fram'ı garba doğru götüren cereyanm Sa- rih tesiri altına girmiştir. 14 teşrinisani 1938 tarihinde, “Se- doav,, , 85 derece 39 saniye arza var- mıştır. Bundan sonra, mütchavvil rüzgârların tesiri altında, gemi bü- yük bir daire çizmiş ve İ7 kânunu- evvel 1938 denberi 13 kere ayni yo- la düşmüştür; 20 şubat 1939 da “Se- dov,, 85 derece 02 dakika şimal ve 119.15 tül derecesinde bulunuyordu. Bu mmtakada soğuk nakıs 25 dir ve cenubu şarki rüzgârlarının kuvveti 3 puvandır. Buzların vaziyeti sakin- dir. Herkes sıhhattadır.., - yaçları yok mu? vermiştir. Güvercin yolunu hiç “gözleri X şualı polis hafiyesi - olan bu kömürlükten çıkarken dir,, dörler. İnsanlarm bir yerden bir yere çabuk gitmek İstedikleri ıamuı.ı tayyareden istifade ettikleri gibi, kuşların da böyle bir yvasıtaya ihti. — Bunu Güşünen bir Amerikalı; hir Fanaryayı güvercinin üstüne < bindirerek ona güzel bir seyahat yaptırmıştır: Nevyorktaki çocuğuna — başka bir şehirden kanarya göndermek istiyen bir adam, dan alıştirilmiş bir posta güvercini gelirtmiş, sonra bunun üzerine bir mahfaza yapıp bağlıyarak içine kanaryayı oturtmuş ve güvercini sal- şaşırmadan Nevyorka gitmiş ve evin | fesörü Dipper de | : halde, bundan bir netice çıkara fesör Dipperin yanında çahşaşı bir asistan olduğunu, 'l_:ırçok c; nayet davalarında a.ğ!ıy:eyetço fa*;'dalı ipuçlariı verdlgmı hatır . lıy-or ve Bernardı çağırtıyor. Profesör Dipper, kenı_iısınjn halledemediği bir işin, asistanıl- na verilmesine biraz kızıyor. Fa. kat genç adliye doktgt_"u Berna.rşl bu deri parçası ile düğmeden ci- nayeti meydana çı,kafmca, her . kesle beraber, profesör de talebe sini takdir ediyor. BER'İN RESİMLİ ZABITA ROMANI: —m_ ŞEVET .YERLLER ORA FENDEV, DERLER..HAY, DUT VE SERSERİLE- KN SIGNAGI OlAN BIR. YER DIR. SAYFİYE EVrAAİ ? , O WALDE SIRTİMDI Tgğiî:ı:l GÜZELİM YENDE WEM EG Lğ%ğcîcım NE bahçesindeki kafesin üzerine konmuştur. 132 FENA EVE DOGRU Bernard Plisburi ewe_!lâ_. deriyi tibbi bir tahlilden geçiriyor vö bunun bir insanın karnın_daki adalelerden bir parça olduğunu görüyor. at, bu deri parçası buraya Vicin ve nereden gelmiştir ? Ka- ö öldüren katil cesedi niçin dlî—ıı bir yere saklamış, kmulıü âân kgesilen BU parçayı kömürlü- ğe atmıştır? Fak HA ŞöÖYLE ÜSLU USU İMAZ NA ÖZL DE YANIMDAN YÜR Ü * YULUMU Z B/R SAAT DAN KECEK b A -» | S/MLEY DİYANA VI eee HAYDUT KARARGAHINA GöÖTÜPÜ SGAFİL AVCAYŞŞ DİYAN KAÇMIŞTI deri acaba hakika . Sonra, bll' ten Dr. EripP mı kesilmiş? : . Kadın hakkında Ğhî&ıîtığ—îp. pılınca öğî'cââhğr o;vvel apandisit- per bir müdde* — — » v dıkları, ten şikâyetçi * halde, ni - kocası doktor © dugu, çin ameliyat OlM sine birçok defa Soâa din başka doktorlar ameliyat © - en'in karısından ASIALI YEYTANIN WASSAS XK DİVAARALMN ei a AKTAA Dü D/YANA F . ' KACARKEN AYAĞI iğimMi KAYBEDİP SAK. LANABİLIRSEY KUR- TULDUM DEMİEK TIR: J ———i B Düy j AYAK SESLER/Nİ ÇELDİGİ İSTİ. KÂAMETE KoŞAN YT - AA xğ ” .,,.",'.f AA Di 4241507 <| BİR KÖKE TAKİILMİŞDİ" ğunu, yalnız kğğa_sı asının da derse olabileceğini, : TAĞAİM eli "Mjhiıı"ı“.-ş»_ıu.'_ı.ıuı-__;»_._. S LLOİ LA Sah DA Bit V. Disneyin fizmleri mo Ha 4 * H e İ p ladı. Mike Mavz'n son — jilmi ( “Buti Ferdinand,, filmindeki b güyeşçinin giydikleri şapka, Amtetta ka şapkacılarına yeni bir kadın ıi İlk yapıldığı vakıt gülünç olei ;ı zannedilen bu şapkalar kısa bığ_' a man içersinde çok büyük muvaj fakıyetkazanmış ve hemen hemet | Holiyiütun bütün yıldızları bu kadan birer tane edinmişlerdi suretle moda kısa bir zaman 1 sinde bütün Amerikaya yayıl tır. Bu satırları okuduğunuz bu moda şüphesiz Avrupa gelmiş olacaktır. Bakalım vesi Anni Şirleyin başında gördüği bu şapka hoşünuza gidecek mi? ; evvelâ ora, — d K .' N Valt Disney'in canh tesimleri moda üzerine de lesir elmeğe büş kası yapmak için ilham vermişlir., KöğÜmü vu l EBİLA 'a Anfdba a