Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
CAFER MÜUSFE ci e AD 'N HABER — Akşam Postası liL ŞEKERiİ 2.NİSAN — 1939 tesiri kat'i, alımı kolay en iyi nüshil şekeridir. Bilümum et zanelerde bulunur. arkadaşlarının yanında mahcup ol- mana meydan vermezdin,. Çantamı alarak sana doğru yü- rümeğfe başladım, beni görünce koşarak yanıma geldin, ellerin el- lerime bıraktın ve “tteni kaçırdın zannettim, — gelmiyeceksin —diye çok korktum Jimmy,, dedin, Bü- tün nazarlar bize çevrilmişti. İstansyonda bekliyen arabalar. dan birine bindik, seni mektehe bıraktım, Ben de hazırlanmak üze- re ötele gittim. İ En ucuz odalardan birini tuta- rak kiralık elbiselerimi giyindim. Tam kararlaştırdığımız saatte mektebe geldim. Kapıyı sen açtın. Giydiğin koyu kadife tuvalet için de her zamankinden daha güzel görünüyordun, Omuzlarında simle işlenmiş bir kap vardı. Koluma girdin. Bahçe- nin ucuniddaki salona doğru yürümi. ye başladık, Daha ilk dansta bü- tün kızların başlarında çiçek taşi- dıklarına dikkat ettim.. Halbuki ben sana çiçek — getirmemiştim. Kulağına eğilerek yavaşça fısılda- dım, “Unuttuğum çiçekler için be. ni affet sevgili,, başını göğsüme dayadın: “Sen yanımızda ölduk- tan sonra hiç bir şeyin ehemmiye ti yok.,, dedin. Ertesi sabah beni geçirmek için diğim elbiselerin kiralık olduğunu ve otelin en fakir odasını bile kira- lamakta güçlük çektiğimi anlattı- ğim zaman hiç sesini çıkarmadın, Yalnız nemli gözlerle yüzüme bakarak balolda eğlenip eğlenmedi- ğimi sordun. | “Hayır, dedim, hiç eğlenme- dim.,, Buraya gelmekte büyük bir yanlışlık yaptığımı şimdi anlıyo. rum, ben her zaman o grup hari- cinde kalmağa mahküm bir insa- f » i Gözlerindeki altın ışıkları ince bir sis tabakası örttü. üki Bana acıdığınt zannettiğim o dakikada hemen uzaklaşmak, ıztı- rabımla başbaşa kalmak istedim .. Beni ilk defa olduğum gibi görü. - yordun. Artık o uzun boylu, sarı saçlı genç mektepli kaybolmuş, yerine üçüncü mevki trende seya- hat eden ve davet ettiğin baloda kiralık elbiseler giyen basit bir iş adamı gelmişti. Trenin kalkmasına beş dakika vardı. Sonumuzun başlangıcı olan o dakikada kollarımı açtım ve “se- nelerden sonra bir gün beni hatır- istasyona geldin.. Yolda sana giy- | larsan seni hiç, hiç unutmadığıma inanacak mısın sevgilim ?,, dedim. *Hayır, Jimmy, hayır, böyle şey ler söyleme,, derken hıçkiriyor. dun, yoksa seni her zaman sevece- ğimi işitmek istemiyor muydun?.., Ertesi gün sana cevapsız kalan uzun bir mektup yazdım, Söyle- mek istediğim şeyleri söyledim. Çünkü artık kalbimin yerinde sız- layan bir boöşluk vardı, Şimdi, se. neler geçtikten sonra © Mmektuba niçin cevap vermediğini anlıyo - rum, Kabahat bendeydi, aşkından şüphe etmiştim. Aylar, seneler biribirini takip etti. Çalıştığım Şirketin açtığı mü- sabâka imtihanını kazanatak Şika- göya elektrik mühendisliği tahsil etmeğe gittim. Üç sene sonra annem, yüksü, günü bir daha kullanmamak üzere kaldırıyordu. Aradan yirmi altı sene geçti. Yarin evlenişimizin yirminci se- rnei devriyesini kutlayacağız. | Hatırlıryormusun sevgili, kolleji bitirdiğin sene tekrar sana İdön- düm, beni görünce gözlerinde ge- ne altın ışıklar yand. Kollarımı aç. tım ve “senelerden sonra bir gün,, diye söze başlamak istedim. Fakat sen GCümlemi yarıda bırakarak *“seni daima hatırladım ve sevdim,, dedin. Şimdi seni Üüzen bir şey var; tıpkı senelerce evvel kerlli anneni üzen şey gibi... Ön sekiz yaşındaki kızımız Marta fakir arkadaşı Bili seviyor. Bunun için üzülme; bırak Bil de talihini denesin. Aşkımızın küçük bir tablosu olan bu yazıyı okuduk- tan sonra onlara daha çoök hak ve receksin.. ' Yarın vereceğimiz ziyafette e- minim Bil de bulunacak. Belli baş. İt zenginlerin davet edildiği bu toplantıya Bil belki kiralık elbise- lerle gelecek; ve onlarla konuşüur- le ğu mektebinin zengin balosuna davet etmiştin. TURAN TİYATROSU Bugün saal 15 de; Gece 20.30 da umuma J | Filistin radyosu okuyu ; cuşü Zekiye Hamdan ve saz heyeli Ertuğrul Sadi Tek ve arkadaşları Gündüz: (İhlilâl) Piyes 6 P. Gece: (Sadiye Şadiye) 3 P. (Se) Atilâ Bevüsü « Miçe Pençef Varyelesi hoş gör sevgilim. sene. TERÜRELEKİE T A CDEÜ" sına dikkalt ediniz. | n..ı..:ı.,.m rr peurla Tuı':ılııl Çünkü ASPİRİN seneler- denberi her türlü soğukal- gınlıklarına ve ağrılara karşı tesiri şaşmaz bir ilâç olduğunu isbat etmiştir. ASPİRİ Nü tesirinden emin olmak için lütfen “marka- 5 ER BAE R (Baş tarafı 8 incide) Mühliklik itibarile dokuzuncu gelen apandisit ekseriya hazimsiz — Kanserin son İevrçolerinde te, tulmanın yegâne Y cabu Muannit mide ağrılarınızı, inkı- gösleriniz, Bunların bir kanser başlanzıcı olması iktıza etmez. Lâkin daima böyle Lir ihtimal bu. gundüğunu ve geç kealındığı tak- dirde tedavi iİmkânının kalmıya - cağını Unutmamak İâzımdır, Azrailın gelişini geciktirebilir miyiz yük âmillerden biri le kazalar . dır. Kazalar ise hepimizin bildiği gibi dikkatsizlik mansulleridirler lik ve keskin karın ağrılarile baş ve yüzde seksen vaktiyle önle- lar. Bu takdirde katiyen müshil nebilirler. Şu halda- hayatımızı almmamalıdır. Çünkü hastalık üuzatmak elimizde demektir. Ken bir peritonite tahavvül edebilir, | dimize muntazam ve muvazeneli İ bir hayat programı çizecek olur- ÜN Bexak, bol istirahat eder, makul ve : Çar 7muüyyen saatlerde-yemek' yersek ir»Bunun için.de her: açıkhavadan İstifade-etmesini bi- kesin senede bir defa iyi bir sıh- lirsek ölüme meydan okumuş olu- hi muayeneden geçmesi şarttır. | ! Ölümün tehdidi ksskin ve ka. baz çekmenizi, vücudunuzda baş tidir. Bizim onu mağlüp etmek gösteren yumruları ve şişleri va. icin kullanacağımız tabiye ise ba- kıt geçirmeden bir mütehassısa git fakat müessirdir. ŞEHİR TİYATROSU 2-4.039 Pazar gündüz" | 15.90; Gece: 20.30 da Tepebaşı: ŞEYTAN İnsan hayatını kısaltan en bü- Komcu: kısmı: Pazarlesi, Perşembe Ankara radyosu TÜRKİYE RADYODİFÜZYON POSTALARI Türkiye Radyosu « Ankara Radyosu DALGA UZUNLUĞU: *1639 'm. 183 Kes./120 Kw. T.A.0. 19,7$ m. 15195 Kes./20 Kw. T.A.P. 31,70 m. 9165 Kes./20 Kw., TÜRKİYE SAATİYLE 2 4 - 939 — 8 .d - 939 PAZAR — 2/471939 17.30 Program, 17.85 Müzik (Pazar çayı - pl). 18.15. Ko- nuşma (Çocuk saali). 18.45 Müzik (Şen oda müziği - İtrahim Üzgür ve Ateş böcekleri). 19.15 Türk müziğı Fasıl heyeti). Celâl Tokses ve arka- daşları. 20 Ajans, meleoroloji haber- leri. 20.15 Tür kmüziği. Çalanlar: Re- şat Erer, Vecihe, Rüşen Kam, Cev- del Kozan, Okuyanlar: Müzeyyetni Se- var, Haluk Recai. 1 — Osman bey - Nihavenl peşrevi. © — M. Nüretlin - Nihâvent şarkı - Sensiz ey şuh, 38 — Rahmi bey - Nihavent şarkı « Saçla- vına bağlanalı. 4 — Şükrü Osman - Suzinâk şarkı - Müplelâyi dert olan. 5 — Ahmel Rasim - Suzinâk şarkı -| Bir neşe yarat hasta gönül, 7 — Ma- huür şarkı - Hâlâ kanayan, 8 — Şerif İçli - Mahur şarkı - Alamama doğrüsu desli emele,- 9 — Haluk türküsü - Demirciler demir döğer. 10 — Mu- hayyer türkü - Kır oğlanın davarı. 21 Memleket saat ayarı. 21 Neşeli plâklar - R. 21.10 Müzik (Riyöseli- cumbur bandosu - Şef: İhsan Kün- Çer) 1 — V. Buot - Okyanos (Marş). 2 — Leo Delibes « Naila baletinden; Çiçekler raksı (İntermezzo). 3 — H, Berlioz - Roma karnavalı (Uverlür). 4 — P. Tsethaikovsky - 5 inci senfo- nisinden » Andanle canlabile: Vals (Allegro moderato), 5 — J. Sibelius » Finlandia (Tone Poem). 22 Anadoa- İu ajansı (Spor servisi)., 22:10 Mü- zik (Cazband - pl). 22.45 - 23 Son a- jans haberleri ve yarırki program, PAZARTSİ — 3/4/19399 B 1330 Program. 12335 Türk müzi- gi -Pi ea Memleketikiata aeT e- Yins ve Tüdteorolojit Haberleri. 13.15 - 14 Müzik (Karışık program - PI.). 18.20 Program. 18.35 Müzik (Cazbant Pl.). 19 Konuşma (Doktorun saati). 19.15 Türk müziği (İlalk türküleri - Sadi Yaver Ataman), 19,30 Türk mü- ziği (Karışik program). Hakki Der- man, Eşref Kadri, Hasan Gür, Ham- di 'Tokay, Basri Üfler. 20 Ajans, me- teoroloji haberleri, ziraat borsası (fi- yat). 20.15 Türk müziği (Tuna ede- biyat gecesi) Orijinal Tuna ve Ru- meli türküleri, A — Mukaddeme. B — Şiir. C— Müzik, Takdim ve idare e- den: Mesul Cemil, Ankara radyosu 130 fit olduğumuzu _gördüğüm gun KAHRAMAN HAYDUD Rolan bir heykel gibi, sessiz Rolan gayri ihtiyart titredi ve sarardı) Bambonun sarayında KAHRAMAN HAYDUD 31 rumlara doğru sürükliyen ve bi- w yegâne düşüncem sizi tevkif et- mek olacaktır. Bu suretle- hare- ket hem benim vazilemdir, hem de menfaatimin icabıdır. » — Borcunuzu ne zaman öde- yebileceğinizi zanneliyorsu- nuz? — Hemen şimdi, on dakika içinde... — — Demek on beş dakika son- ra da beni tevkife çalışacaksınız. — Hayır monsenyör, üç gün- den evvel hiç bir teşebbüste bu- lunmıyacağım. Ben namuslu bir düşman gibi hareket edeceğim .. Eğer bir gün fena bir mevkie düşecek olursam ve efendimiz- de nüfuz ve iktidar makamında bulunurlarsa şüphesiz bendeleri- ni unutmazlar. — Merak etme... Polis müdürü söyleyeceği sözleri tasarlar gibi bir mülddet “durduktan sonra: — Monsenyör! dedi.. Evvelce de zatrâlinize söylediğim gibi, bizim mesleğimiz her gizli şeyi bilmekliğimizi icap — ettiriyor. _ÜBen ise mesleğime pek fazla -bağlı olduğumdan bu “her gizli — geyi bilmek,, ilmini daha derin ve Gaha geniş olarak elde ettim. — Yalnız olan bitönleri ve olacak — geyleri değil, neler Hüşünüldü- ğünü bile keşfedebiliyorum, ve haraketsiz dinliyordu. Kido Cenaro göz ucu ile muhatabına bakarak sözlerine devam etti: — Fevkalâde bir cuhmurreisi. ne malik olduğumuz gün mu- hakkak büyük engizitörlük ma- kamına geçeceğimi ümit ediyo. rum, Meselâ... Fakat şimdi bun- ları bırakalım.. Zatrâlinizle meş- gul olmağa başladığım zaman. danberi, yani Venedikte hâlâ şöhretini muhafaza eden cür'etli firarınızdan sonra sizin sade ic« raatınızı değil, fakat fikirlerinizi de anlamağa çalıştım.. Daha doğ 'ru bir ifade ile harekâtınıza se- bep olan maksadı anlamağa uğ. raştım.. Bu da pek kolay olmadı. Doğrusu pek çok kurnazsınız möngsenyör,, İşte aylar var ki bütün İtalyanın, hattâ bütün di.n yanın €en mahir. polis teşkilâtı ile âdeta eğleniyorsunuz.. Müsa- ade buyurunuz da size riyasız ve samimi takdirlerimi bildireyim . Cidden harikulâde bir şahsiyet- siniz. Emin olunuz sizi tevkif e. derken en büyük acyı düyaca- ğım, -Bütün yaptıklarınızı bil- miyorsam da sön aylar içinde vu- kubulı_m müthiş val___:’a]g;da_sizin de parmağınız olduğuna, yemin edebilirim, İsminizi fahişe Em, .peryanih — sarayinda, Altiyeri» nin sarayında, (bu noktada ve hattâ büyük engizitör Dan. dolonun evinde korku ve deh- şet içinde söylenirken işittim ... Reisicumhur Foskari; zalim, merhametsiz Foskari: bile ismi. nizi duyar duymaz korkarak etrafına bakınıyor. Altiyeri sa- rarıyor, Dondolo titremeğe baş lryor. Bambo ise kaçacak delik arıyor, Bütün bunları tetkik ederek not tuttum. Nüfuz sahibi şahsi- “vetleri korkutan ve gittikçe da- ralarak sıkmağa başlıyan esra- rengiz demir çemberi keşfet- tim. Ve o zaman sizin tek başı- 'nıza onların hepsi ile mücadele. ye giriştiğinizi anladım. Siz bir taraftan ele avuca siğmadan İc- raatınıza devam ederken ben de (© itraatın tesirlerini araştırmak- “tan geri kalmıyordum. Bambo ile Altiyeri eskiden pek samimi 'İki dost idiler. Şimdi ise biribir- lerine düşman oldular.. Niçin?.. Foskari ile Altiyeri iki kardeş gibiydiler. Fakat şimdi muaz- zam ve emsalsiz fesat heyetinin başına geçerek diğeri aleyhine /| dehşetli bir suikast hazırlıyor .. Niçin?, Bunlara sebep olan ne- ;dğ; biliyor musunuz? “Monsen- yör?, Foskari, Dandolo, Altiyeri ve Bamboyu nihayetsiz uçu- ribirinin aleyhine düşüren es- rarengiz eli tanıyor musunuz?, Ben bu eli biliyorum.. Onu öğ- rendim monsenyör, ayni zaman- da şunu da biliyorum ki pek yakında isimlerini — saydığım kimselerin başları ucunda top- lanmakta, birikmekte olan yıl- dırımlar, fırtınalar birden ko- pacak ve her birisini darmada- ğın edecek.. Bir şartla ki... — Deşam eti — Evet, bir şartla! Ben Ro- lan Kandiyanoyu tevkif etme- miş olayım.. Rolanın soluk dudakları üze- rinde ciddi bir tebessüm dolaş- y « ÇNN Bu esnada kiliseden içeri bi- ri girmiş, biraz uzakta durarak mevcudiyetini anlatmak — için hafifçe öksürmüştü. Polis müdürü bu adamı görür görmez, hemen ayağa kalkarak yanıma yaklaştı.. Her” ihtimale — karşı Rolan hançerini — kınından çıkararak mantosu arasına sakladı ve bü- yük bir soğuk kanlılıkla hücu- ma karşı koyacak vaziyette bek. ledi. Kiliseye' giren adam polis müdürüne acele bir şeyler an- Tattyor, âdeta rapor veriyordu. Sözleri biter bitmez Kido Cena- | İ İ "BUTUMMHASTALIKLARI AYLEDER küme heyeti (Koro). 21 Memleketl sant ayarı. 21 Konuşma, 21.15 Eshatl tahyilât, kambiyo - nukut — borsasi (fiyal). 21,35 Neşeli plâklar - R. 2l. 30 Folklor - Halil Bedi Yönelgen. 214 45 Müzik (Oda müziği - Oboist: Wün- tseh, Öboist Orhan Barlas). (Kör An£ le: Eftal Günşray). Bethoyen - Mü zarl'ın Don Juan düo sü üzerine var* yasyolar, 22 Müzik (Küçük orkestra Şef: Necip Aşkm). 1 — Willy Ric hariz - Küçük balet suiti. 2 — Hanns Löhr - Büyük vals. 8 — Karl Blumt * Göl kıyilarında., Kiaer - Serenal. '5 — Üzernik - Güzel sanatlar töre- ni - Üvyerltür. Ö — Amadel - Saz calanğ âşık sultinden - Aşk rüyası, 7 — Brus selmans - Felemenk raksı, 8 — Heu- berger - Şarkta, 23 Müzik (Cazbanl « PL). 2345 * 24 Son ajans haberleri, ve yarınki program. | HALK OPERETİ Bugün 16 da Akşam 9 da Z0ZO DALMAS, Macar Baleli, (ÇARDAŞ) İstanbul asliye mahkemeleri birin ci hukuk dairesinden: Ölü Nikola mirasçıları — tarafım- dan İstanbul muhakemat müdürlü- ğü ve Beşiktaşta Türk Ali sokak Yakup apartırman 3 No, lı dairesin- de Ahmet oğlu Muharrem aleyhle- rine açılan davada müddealeyhler- den Muharrem, kendisine- usulen yapılan tebligzata rağmen mahkeme- ye gelmediğinden hakkında gıyap kararı verilmiş ve bu babtaki tah- kikat da 2-5-939 — saat 14 de talik kılınmış bulunduğundan . halihazır ikametgâhı meçhül olan mumaileyh Muharremin mezkür gün ve saatte hazır bulunması için — yazılan ve mahkeme divanhanesine asılan gır yap kararının kendisine tebliğ edil- | miş sayılacağı ilân ıolunur.- Sultanahmet 5üinci sulh — hukük | hâkimliğinden: Gedikpaşada Balipaşa yokuşun- da 11 No. da sakin iken halen ye- dikule Etmeni hastanesinde yatan, akıl hastalığından dolayı tahtı te- davide bulunan Arşolosun hacrile ' kendisine İstanbul barosu avukat- larından Haçiğin vasi tayin edildi- gi ilân olunur. Yeni neşriyat - Çocuk Çocuk Esirgeme kurumu genel merkezi tarafından çıkarılmakta o- lan (Çöcuk) adlı derginin 132 inci sayısı çıkmıştır. Yurt yavrularının Sağlık, Sosyal kültürel durumları- nn inkişaflıma hizmet eden bu kıy- metli dergiyi çocuklara, çocuklu a- na ve babalara tavsiye ederiz. ÇraAE M TECLEN SEEMAEEENN - FRANSIZCANIZI İlerletmek için: Pr. MAZHAR ÖZEVREN'İN Türkiyede ilk defla yazılan orijinal eşsiz bir eserini; Dictlonnaire des Gallıcısmes ) mutlaka alacaksınız. ÜYKÜSUZLUK 'SiNiRAĞRILARI “BAYGİNLİK Hilmi « İnkılâp . Haşet, 60 Krş. SNT E b x NERVİN ÇARPINTE VE e SiNİRDEN İLERİ-ĞELEN