Ü — ah 114 Yarınki (Baştarafı 9 uncuüda) yöltauştur. Buna kargı Fener- bçe takmmında da sağaçık Semih İr’xgüm cezası bitmiş ve sakatlığı â'gn_ santrfor Yaşarın da oynıya- Ğ&mı göre bütün yük yine son mü- dafaa müselleslerinin enerji ve tu- veffakıyetlerine bağlanmış oluyor. Dikkat edilirse Hüsam; Yaşar, Lebip üçüzünün gerek sürat ve ge- rek tecrübe itibarile Azat; Vahit, Süleymandan terekküp eden Vefa müdafaasından iâakal iki klâs yük- sek olduğu görülür. Zira iki açık « Semih ve Naci - üzerinden inkişaf edecek olan :“Fener hücumlarmın kale önünde yapacağı derin ortala- yışlar Vefa müdafaası için hakiki bir müşkilât doğurabilir. İki takırmın muavin hatlarından Fenerinki, rakibinden daha hesaplı, anlaşmış ve muntazam bir halde bu- lunmaktadır. İyi yer tutup, derhal hücum ftazeleme yolunda “mükem- mel,, olan Esat, Angelidis, M. Re- gadım Sefer, Lütfi, Süleyman hat. tından fazla iş görecek bir meziyet sahibi olduğunu kabul etmek de her halde normal bir düşüncedir. Muhacim hatlarma gelince : Abduş (Necib), Muhteşem, Sul- hi, Mehmet, Şevki safında görülen manzara tek manasile “bütün ),bir enerji,, dir. İki açığın vasattan yu- karı, Üç ortanım da şütör ve atak olmasma rağmen bugünlerde iyi bir form elde eden Fener müdafaası önünde kazandığı fırsatları netice- lendirmek için epey müşkilât çeke- ceğini hesaba katmak, dolayısile Semih, Ali Riza, Yaşar, Basri, Naci den kürtulması muhtemel olan Fe- ner hücum hattmm bilgili ve şutör kabiliyetlerinin daha fazla netice almağa namzet olduklarını düşün . mek lâzmdır. H İşte bütün bu sebepler tahtmda olarak neticenin elinde gaha avanta- jt gibi mühim bir şey bulunduran Fener, tarafmdan — kazanilacağı düşünülebilir. Yalnız bu kazanç İçin Fener son müdafaa müsellesinin iyi bir gününde olması şarttır. Ve- fanm Milli kümedeki ilk maçta İyi bir öyüun cıkaracağını umuyoruz. Taksim stadınua Galatasaray - Beşiktaş Bu sene bir arkadaşımızın dediği gibi averajsız, kıvırajsız lik şampi- yonluğunu kazanan Beşiktaş ile İs- tanbul üçüncüsü Galatasaray, Tak- sim stadında karşı karşıya geliyor- lar. Galatasaray cezalandırılan Ce- milden mahrum, fakat cezasi bu- günlerde biten Adnanla takviyeli bulunacaktır, Bu şekle göre tahmi, nimizi yapmağa çalışalrm: : Osman; Lütfi, Adnanın M, Ali, Hüsnü, Taci müsellesinden yüksek olduğunu kabul etmek lâzimdir. Yalnıız arada tevazün husule geti- ren iki nokta vardır ki onlar da Be- şiktaş müdafil Taci ile Galatasaray kalecisi Osmanımn nazarı dikkate çarpan mütemadi hatâlarıdır. Taci hücumlar önünde ne kadar emni . yetsizse, Osman da kale önündeki karışıklıklar arasında topa attığı “tokat” larla o derece kusurlüdur. Yine Musa, Nuübar, Ekrem de Fey. zi, Hüseyin, Bülendden teşkili muh temel olan Beşiktaş muavin hattın- |dan daha randmanlı ve daha esas- lıdır. Buna rağmen Beşiktaş mua - vin hattr da hafif addedilemez. İki kıymetli insayddan göreceği yardım. larla vazifesini ifa edebilir. Hayati Rıdvan, Suldür, Şeref, Eşrefin ise Necdet, Süleyman, Buduri, Bedii, Sarafimden mürekkep Galatasaray muhacim hattından atak, şüt ve o. yun açış bakımından bariz bir üsz- tünlüğe sahib olduğu inkâr edilmez bir hakikat halindedir, Zira sol İç Şeref, son İstanbul - Ankara muh- teitleri temasında takımının galib gelmesine öÖnayak olan tek oyuncu rölünü oynamıştı. Yani, o zaman da görüldüğü veçhile oyun açışı, şütleri ve hesaplı pasları mükem. mel bir haldedir. Buna Eşrefle o . lan anlaşmasını da ilâve edersek Beşiktaş sol cenahı Galatasaray mü dafaası için savuşturulması uzun gayretlere müstenit bir güçlük tev lid eder, Bajusus Rıdvanım yapa - cağı ileri paslar üzerinde Suldur da dalıcı ve delici bir sistem tatbikma imkân bulursa neticeyi Beşiktaş le- hinde görmek lâzımdır. Buna karşı Galatasaray hücum hattı da Budu- riyi ortaya almakla bir isabet gös. termiş olacaktır. Bu gencin Sara . fim ve Süleymandan-göreceği yar -- drmlara mukabil, bu günlerde &.- nerjisi pek yerinde ve güzel olan Hüsnü ile M! Alinin gayreti ener - jiBi daha bol olan Beşiktaş için kâfi bir emniyet husule getirebilir ka. naatindeyiz. Galatasaray “bir- hat üzerinde oynamakta ıstar ederse,, Beşiktaş hücumlarmımn inkişafı bir zorluğa maruz kalmaz. Her iki ta. kımm oyünu da biribirine pek ya- kın olmakla beraber, nizpeten genç unsurlardan kurulan Galatasaray takımının tercübeli rakibi karsısım- da topu-mütemadi havaya kaldır - çÇLICAA ” mâçlar 'HAÂBER S Akan Porlanı, , 18 MART — 1939 a - -- — -— -- T- ! ması da Beşiktaş hesabına diğer bir avantaj halindedir. Muammer OLGAÇ İzmir ve Ankarada Yarım Ankaradaki milli küme ma çında da Demirsporla Ankaragü - cü, İzmirde de Doğansporla Ateş spor karşgılaşacaktır. Klüplerin itirazı Der- Başlara'ı 9 urcuda resnil #reya hususi müesseselerden i- zin almak müşkülâlının Umum Mü- dürlükçe ref'i ve bu gibi futbolculara tayin edilecek miktarda lazminal ve- rilmesi. 4 — Deplâsman maçlarında üslüste yapılacak iki oyunun şimdiye kadar görülen tecrübelerle on beş öyuncu ile başarılmasının çok güç — öolduğu ve klüpler tarafından masrafları ve- rilecek daha fazla oyuncu gölürülme- sine müsaade edilmesi, 5 — Demiryollarında — yapılacağı söylenen yüzde elli tenzilâlın, deniz- yollarında da lemin edilmesi. 6 — Talimatnamede yazılı olan lik heyellerinin kimlerden ve nasıl teşkil edileceğinin alâkadarlara bildirilme- SI. 7 — Mevsimin çok sıcak zamanla- rına ltesadül eden deplasman maçla- yında tek bir klübün ayrı — ayrı iki sağlam küvvetle çarpışmasının teknik mahzurları dolayısile deplâsmana çı- kacak takımların ikişer ikişer hare- ket etmeleri ve deplâsman yapan iki takımla, mahalli iki takımın aynı gün lerde biribirlerile — karşılaşarak ma- hallt takım lehine olan bu avantajın ortadan kaldırılması, 8 — Milli kümedeki mahalli klüp- terin biribirlerile yapacakları maçlar da elde edilecek — hasılatın bu küme ile alâkası olmıyan klüplere taksimi neticesinde, spor şubeleri — fazla ve masrafları çok olan — klüpleree ski, milli küme maçlarında almış olduk- Pirinç unu |Mercimenk unu |Bezelye unu Yulaf unu Patates unu Pirinç nişantası Kornflör (Mısır hülâsası Bakla unu Fasulye unu Nohut unu Arpa vesair hubuat unları Bu mükemmel ve eşsiz miiıto.hzır'at tabii ih- tiyacımızın hakiki karşılığıdır. Tarih tesisi: 1915 — M. Nuri Çapa Beşiktaş ları paranın ancak dörlte biri kadar bir para düşeceği kati bir hesapla an- z laşıldığından bu klüpler zaruri mas- |ta hazırlanan talimatnamtenin. — seya- raflarını kapayamıyacaklardır. Bina- | hat,lik heyetleri ve bilhassa mali ka- enaleyh evvelce olduğu gibi, bu h- |yatlarında yapılan değişiklikler dola- sılatın karşılıklı oynıyan — klüplere | yısile beş aş devam edecek olan maç- bırakılması, yahut bü farkın Umqmîı n sonunda, Milli küme, . maçları Müdürlük farafından k!üpwwf&îî&ımu, bu küme — haricindeki Pabolarak verilmesi. — a— aliklüplere daksimi, masrafı çok olan 9 — Bu dileklere bir hal sureti bu- | klüpleri tahminin Tevkinde * zarara bınmadığı takdirde, bu dört klüp ye- | sokacağını nazarı dikkate alan Beşik- rvine birinci likte derece alan diğer |1aş, Fenerbahçe, Galalasaray ve Vefa dört klübün getirilmesi surelile Millt | klüpleri aralarında bir toplanfı yapa- küme takımları arasında yer değiş- | vak vaziyollerini-Beden Terbiyesi U- tirilmesine müsaade edilmesi. . mumi Müdürlüğüne bildirmeğe karar Futbol federasyonumun — arzüsile | çermişlerdir. teşkil edilen altı kilişilik teknik kö-| — Fulbol federasyonu teknik komite- bi meceSi w mite tarafından hazırlanan “Milli kü- | şinin hazırlayıp yolladığı talimatna- V | TURAN TİYATROSU | me talimatnamesi,,nin iki senedenbe- | meye yukardaki dört klüp şu esaslar Büğgün saat 15 de tale- ri fatbik edilmekte olan talimalna- | dahilinde itiraz etmişler ve bu dilek- beye; gece 20.30 da meye tamamileaykırı olduğu için bir | Jeri kabul edilmediği takdirde, yapa- J umuma çok noktadan bazt klüplerimizin aley | cakları büyük masrafları kapayamı- | —Erluğrul Sadi Tek ve arkadaşları hine olacağını kaydelmiştik. Teknik | yacakları için millt küme maçların- komite taralından birçok noksanlar- 'dan affedilmelerini bildirmişlerdir. Gündüz: (Otella) 4 P. 1i tablo Gece: (Avrupa dönüşü) 3 P. TO KAHRAMAN HAYDUD # KAZRAMAN HAYDUD rı rada ise ölü veya diri behemehal bana, Olivol> adasına getir. Emrini verdi. Dağ reisi yerin- den fırladı. Emri yerine getir. meğe koştu. : Rolan yalnız kalmıştı. |— Eğer Bambo orada ise, fa- kat ne zayıf ümt, diye mırıldan- Gr. Benliğini büyük bir yeis kap- lamıştı. Biyanka, bu masum kız Bambo gibi iğrenç bir mahlükun kollarr arasında bulunsun! Bu menfur cinayeti, bu iğrenç alçak. İrğtida bizzat anası hazırlamış, tertip etmiş olsun! Rolan âdeta top gibi gürleyerek bağırdı; — Sefil fahişe, alçak mahlük, şimdiye kadar ona Biyankanın annesidir diye merhamet ediyor- dum, artık geçti, gebersin.. Maskesini tekar taktı. Man- tosuna bürünerek tamamen ta- nrmmıyaca'r bir şekle girdi, sara. yrı cephe kapısına doğrü yürü- Iİskala Brino kapının -önür'le, endişe içinde muayyen saatte golmiş bekliyordu . Rolan haydudu görünce tees- sürü arttı: ; £ dz6 — Zavalk baba; ıstırabımın Oadik ortağı, zavallt ihtiyar| Ben muyum İi benimle alâkadar olan her şey ve herkes benim gibi ay- ni felâket ve azaba uğruyor, Diye mirıldandı. İskala Brino Rolanı görmüş ve telâşla yanına koşmuştu. — Ne haber moönsenyör ?, — Arkarrllan gel. , Rolan, İskala Brino ile bera- ber rıhtım boyunda ilerledi. Ka- nalda, fahişenin müsameresine davetlileri getirmiş olan bir sü- . TüÜ göndol vardı. j - Haydut sabredemiyerek tek- 'rar sordu: — Kızım, kızım nerede?, Rolan tekrar; — Arkanmldan gel! diyerek yo. luna devam etti. Gözleriyle bir adam veya bir şey arıyor gibiy- di. Nihayet büyük ve müzeyyen bir gondolun yanında durdu., Bu göndolüun köşkü fevkalâde süisz- lenmişti.. Kubbesinde bir altın taç parl yortlu. Köşkün etrafın- da sarkan ağır ipek perdeler için, /|deki kadife yastıklarla döşenmiş divanları gözlerden saklıyordu. Goridolün kıç tarafında, so- ğuktan muhafaza için kalın bir göocuğa sarılmış bir adam otur- omakta idi. Rolan İskala Brinoya döndü; t — Bu göndolu görüyor mu. osun? © kadar gütahkâr bir mahlük ; — Evet monsenyör! Fakat Bi« oyanka nerede? , —< - : — Biraz sabret, Bu gendo fahişe Emperyaya aittir. Anlı- yor musun?. ,— Anlıyorum, oh!.. *Kalbim bana bir felâketin vukubuldu. ğunu haber veriyor. | — Sana sabret dedim. Beni dikkatle dinle.. Söyleyecekleri- mi kafanda iyi tut.. — Dinliyorum.. — Birazdan, Emperyanın da- vetlileri dağılacaklar, gidecek. ler, Saray sükünet içinde kala- cak, sen o zaman yerinden ayrıl- mıyacaksın,. Gene burada bekli. yeceksin . — Burada mı?, — Evet, yahut başka bir yer- de.. Onu artık sen kerilin tah- min edersin... Dinle... Herkes gittikten sonra Emperyanın San. driğonun refakatinde saraydan çıktığı ve bu göndola bindiğini göreceksin, anlıyorsun ya?, — Evet, evet.. Fakat kızım?.. Diyanka ne oldu monsenyör?. — Biraz daha sabret, ne diyor- dum, .Evet.. Birazdan Emperya * ile Sandrigo bu göndol ile kanal üzerinde gezmeğe çıkacaklar. Bu adama ve bu kadına ait sana baş ka bir şey söylemek istemiyo- rum, Hareketlerinde serbestsin... Rolan bir müddet süküttan ton. <ra devam etti: . — Şimdi farzet ki müthiş bir çkaza vukü bulmuş olsun.. İskala Brino inledi: — Öh, anlıyorum, anlıyorum, Biyanka, kızım, yavrum öldü, değil mi?. Söyleyiniz monsen- yör, hakikati söyleyiniz, rica e- derim, — Hayır! Merak etme, ölme. di, Daha doğrusu ölmemiş oldu- ğunu kuvvetle zannediyorum. Fakat dinle... -Rolan, İskala Brinonun kolla- rından yakaladı, hafif bir sesle ona her şeyi anlattı. Sözleri ile bit taraftan haydudun kalbine zehir akıtırken diğer taraftan da ,panzehftini veriyor, teselliye ça. 1 şıiyordu, İskala Brino susuyordu. Yal- nız, ara sira, sanki iliklerine ka- dar işliyen bir soğuğun tesiri al. tında imiş gibi titriyordu. Rolanın sözleri bitmişti. İskala Brinonun nazarlarında müthiş bir azmin ,bir kararın izleri par- ladı, sadece: - — Pekâlâ, üstadi, Dedi. Rolan İskala Brinodan ayrıldı. Fakat çok uzağa gitme- di, Sokağın karanlık bir köşesin- de haydudu gözlüyordu. İskala Brino bir müölet dur. duğu yerde dalgın dalgın kaldı. bir yabandomuzu gibi silkindi, asabıtır gerdi, boğazından boğuk bir hırıltr çıktı.. Bu hırıltı belki de bir hıçkırıktı. Ankara radyosu TÜRKİYE RADYO DİFÜZYÖİ POSTALARI rürkiye Radyosu « Ankara Radi DALGA UZUNLUĞU: 1639 m. 183 Kes./120 Kw.; T.A (19,74 m. 15195 Kes./20 Kw.; T. 4 91,70 m. 9465 Kes./20 Kw, | TÜRKİYE SAATİYLE CUMARTESİ — 18,3.1939 18.15 Türk müziği (Halk musiki Sivaslı Aşık Veysel ve İbrahim.: 1i Türk müziği (Fasıl heyeti). St Tokay ve Tahsin Karakuşun i$! kiyle. 19 — Konuşma (Dış poli! hâdiseleri). 19.15 Türk müziği (F lor » Halil Bedii Yönetgen). Türk müziği (Muallim Nüri, ! Poyraz ve arkadaşları). — 20 AF melteoroloji haberleri, ziraat bof (fiyat). 2015 Müzik - Neşeli plül » R. 20.20 Esham, tahvilât, Kat yo - nukut borsası (fiyat). 20.30 M lekel saal ayarı, GALA PROGRAMI —— 20.9 a) Takdim. b) Temsil Cürk müziği. Binbir gece mas! rından - Maruf. Yazan: Ekremi Bt Temsilde Türk müziği: Küme © yucuları (Koro). İdare eden: M'e Cemil, 21.15 c) Meşhur virlüoz * Francescali'nin keman rasitali. 1 Johann - Sebastian Bach - Kont? (La manör). Allegro moderalü: * (La majör). (Kreutzer'e ilhaf © miş). Adagio söstenuto « Preslo: dante con variazioni, Finale ll'_*, to). 22 Haftalık posta kutüsü: 2* Resitalin devamı (Zino Frances? tarafından) 3 — Camille Saint - S::î - Rondo Kapriççyoözo. 4 — a) i rice Ravel - Tzigan. b) Pahlo de rasate - Romanza Andaluza e) Mt de Falla - İspanyol dansı. Piyan? refakat eden Dr. Olto Harz. 23 Müt (Cazband « pl.). 2345 - 24 Son ü? haberleri ve yarınki program. —— Yabancı Radyolarda” Seçilmiş Parçalar OPERALAR VE SENFONİ KONSERLERİ K 8.25 Osla: Bach'ın üç piyano L_l çertosu, 4 10. Turino grupu: “Silâh atit (Veber) Cenovadaki F“ıa tiyatrosundan. | 10.30 thof Londra (Midland) : Bee —» nin 3 üncü senfonisi (Er0 “ODA MUSİKİSİ VE Koxsram'—â Di 6.5 Istokholm: “Dumski” li | (Dvarjak). | Hamburg: Halk şarkılarl: ) Strasburg: Kuartet (Mot“_i-*' Londra (N.): Viyolons piyano. m 9. Eyfel: Şarkı, piyano. l 910 Siutgart: Kış ianesi için PP konser; (Gece saat bir€ m:fd devam edecektir) "Msva ; Yarasa” (Şirauss); “Sild” tıcı” (Vaber); “Ayda" (Ver “Bohem” — (Puççini); men” (Bizet); "anvn." ( senburg Konlu, Şen Dul l&. har); “Venedikte bir (Şirauss) ves. | Napoli grupu: zart). K 10.15 Secotland: Koro. U HAFİF MUSİKİ VE opızn_l—:*_l'ljgj 8.15 Varşova: Leh musikisie — 9.10 Berlin: Öperet. 9.10 Viyana: “Klivia” (Do ei 9.55 Napoli ge: Bando kon5? pi “10.15 Strasburg: Offenbach'1? opereti. Paris PTT: Operet, "'f#: Nadio Normandie! sümler diyarı” (I.eh“_r_)l' J y Budapeşte: Hafif müsiki — 41. — Königsberg: Serenatlarr — DANS MUSİKİSİ uni"' 1i Beromünsler; 1120 0 pt Sotlens; 12,15 Roma gr;; 14 ; dra (R.); 1 Londra (N.)- J c KAI)I'.ARE-VE vmvs'rElıîB tö. — Londra (NJ): Müzikho :” 10,20 Brüksel 2:Varyete | '0.55 Hilversum İ: Varı'ewğ,s PİYES, KONFERANS KONUŞMALAR 4 Radio Paris: #Balzat ramanları”. .B Londra (N.): Oka"fîs ari briç atletizm müsaba” İskoçya - İngillere . çının tafsilâtı. N' 9. — Beromünster: “Na olyo ııaıl 10, Roma gr: Piyes. — o ht 10. Istokhoîm: Tenor Karliir, kında könferans Ve mpat?ı' 030 Lille “Les Petits” ( 7.30 8.30 8.45 9.30 Kuartet " sıglı"' 10.30 10,45 . 90 Tepebaşi: KORKUNC GE-GEI KOMEDİ KİSMI: — öçty TA0* d Gündüz 14 de ÇOCUR * BASI' Gece 20.30 da YÜZ KA /ı ,(Hailme) flfa] lî"ek yıkında:_(âşkb“"ası) '