» liraz daha Hem neye Ba çıkmağa korku Yaş gide, .. ta Pikaş e Ağlar gibi bir sesle: M9 Bibiyim., demek is. Nr VT, SE in, eni, NE O VAüyalın sözünü kö bir tavra » ii TM ar iç Bazrelanınız! dedi te kiş ez bu güzel bir ay r altında gıcır. hayran he an, can bir e başladı isa Müşenkanın ksdinsınız, . Sizin yeriniz Ydı, imkânı yok bu ri eğ a azdı ğin, i Ee kalkmazdım Orm, ŞİR seve seve her pir di Hem de çıldırasıya seviyorum., İsterse. | kapkara bir gölge bel Vasya, sabaha kadar şu tramvay 1 diye emreği - 1 yatarım. Yemin ederim ki kaşlarını ak: — Rica ederim, çocukluğu bırakı- dedi... Böyle saçma sapan şeyler nize Şu : Şehir ay ışığı altında ne gü” zel görünüyor.. Ne «enfes bir gece Vasya, âdeta birdenbire peyda olu- veren köşe başındaki bir heykele korku ize | manzarayı ile bakara — Evet, diye tasdik etti, hakikaten gece! Harikülâde bir gecel.. ız? Mariya Vasi) - insanlar nde hususi birtesiri var! Böyle ın sevgi (duyguların rlar, Halbzıki Sa, i inkâr ediyorlar. Ben bu kanaatte böyle gürel gecelerin mler sev- m. .Meselâ; işte ben sizi seviyor rum.. Hem de çıldırasıya seviyorum ... için her fedakârlığı yapmağa ra>ı ie hazırım. İnanınız banal. diniz: “Kafanızı şu duvara vuru" .!,, deyiniz; ben derhal vurmağa hi- taçmalamağa başladınız!, » olunuz ki vurbağa hazırım! kumrular, Krukov kanalma gelmişlerdi. Vasya gene gevezeliğe baş ladı: — İster misiniz sevgilim, kendimi şu kanala atayım? Fakat galiba siz ba- na inanmiyorsurluz? Ama ben sözleri- min doğrulğunu isbat edeceğim, yakla. şarak kendini aşağı atıyormuş gibi yap tı. Maşenka telâşla haykırdı: —'Ah, Vasya, bu sıtada köye Başından, Vasya kanalın parmâtlığı ne yapıyorsuhuz?. İşte tam gikanın kıyım makineleri AAKER — Aksam postası rdi, Fenerin kasında durarâk çifte kumrulara iy nra boğuk bir sesle; Yata ün 18,26 5,05 Anadolu hattı Hergün hüreket elen şirendiferi $ de Konya, Y da Ankara, ) kar ve Sümsüm 19 du Ankara ekspresi, 20 de A lerrlen sant O da hareket eden ihfelili pözarlesi, çarşı #na günleri Meleb ve Musnula kadar seter etmektedir. *vrupa Hattı Semplon esl hergün keciden de kalkar ve Avrupadan geleni 5 te Sirkecive Mmuvasalaj eder, vansiyonel 40.30 du kalkar, 10.20 ir, lirne posi hareket eder, 18 Hergün seat 8.50 de | de gelir. MÜUNAKASALAR: İnhisarlar fadesinin $ rikası tütün paket maki kısmı için 6 adet, paket kı: ki ceman 12 a sun tütün fab” çin de 5 adet vazonet şartnameleri mucibince satın alr nacaktır. Eksilime K rastlıyan amba gi zılt saatlerde Kabataşta levazım ve mü- bayaat şubesinde alım komisyonunda ya” pılacaktır. trik motürü ve Keçeç tu inden Seyit Rıza ve altı arkadaş e asıldılar, - Aşk ve — Ne bağrıyorsunuz be? laşarak Vasyanın kolundan tuttu... Es- kisinden boğuk bir se — Haydi bakalım paltoyu sini çıkardığ bil! Anladın mı hergele?. Vasyanın korkudan dili tutulmuştu. Ağzından acayip bir takım heceler dö. külüyordu. Fakat yaptığı işaretlere na” zaran: — Biraz müzaade ediniz! demek is tediği anlaşılıyordu. Gölge bir ikinci defa emretti: — Ulan sana söylüyorum! Sesini kes ve soyun! Vasya titriyen elleriyle düğmelerini ü ve paltosunu çıkardı. Gölge tekrar söze başlad; — Haydi bakalım, fotinlerini de ç- kar! Bana fotinlerin de lâzım. Vasya gene kekelemeğe başladı: —Ha... ha, va soğuk. Merhamet e iz — Çıkar diyorum! , toplayarak ağlar gibi bir sesle itiraz etmek istedi: — Bu yaptığınız doğru mu? Kadına el bile sürmüyorsunuz, halbuki benim fotinlerimi bile çıkartıyorsunuz! Baksa hiz a, kadının kürkü, şosonları, her şeyi var, Gölge sükünetle Vesyaya bakarak #* laycı bir sesle? — Onü da sana bırakıyorum, dedi... Onu da sen soyarsın!.. Çıkardın mı fo- tinleri?, Vasya bütün cesaretini Maşenka, dehşetle ve korkuyla ya - bancı adama bakıyor, yerinden kımılda» imryordü. sevda 4 Nih. Zoşçenko Çeviren Ferah Ferruh öylenmeğe başladı: — Onun kü, hem de şosonla. rt var,. Ona hiç el sürmüyor da, ikimiz hesabına yalnız beri sürüy Yabancı a Vösyanın geçirdi. Fotinleri koltuğa alt dı, Sonra Vasyaya dönerek: — Bana kı ve hiç kımıldamıyacaksın! Diğle paltosunu k,dedi, orada oturacik di Sen de mad, N Yabancı adam sür'atli adımlarla w zaklaştı. çatmış bir halde karların üzerinde oturuyor, bü- yük bir şaşkınlıkla ayağındaki beyaz Sonra birdenbire Vasya, kaşları goraplara | Maşenkaya — Ben sana ilk tramvayı demedim mi? dedi. Hem zâhmet et, yürü, kem de üstelik malımi mülkünü elinden alsınlar! Bu adalet mi?. kliyelim, Yabancının ayak sesleri uzaklaşıp duyulmaz hale gelince, Vasya otur- gu yerde ayaklariyle karlarm üzerinde tepinmeğe ve çıngıraklı bir sesle: — İmdat. Bizi rlar! diye hay- kırmağa başladı . Maşenka ise hâlâ yerinden bir türlü kımıldamıyordu. TERZ Yavuz Sezen Paris Kadin, Brkek Terzilik Akade- inilerinden diplomalı. Beyoğlu » Parmakkapı 143, Türk fo to evi üstünde. BURTİDAN m Pie l iş baci her türlü taarruzu İlan m çerini tutuyordu. Fa- anların. hiç birine aldırış «e #akih duruyordu. Valu- ine ; sX tama, Tamer. eirdin dani *lime geçirdim, leyiniz Hz, Lenden me isti iç âyni soğukkanlılıkla Mah; e e Pus bulunan üç kişi Sadilerini serbest bi ermiş bakalım? ğ Gen emi ee dez ÇA “elik, istiyordu. Karşısında de 5 iğ Mar kt. Rakibi An & eği Yiden ziyade Büri iğ “yerdu, Çünkü bu de. ket ağa. ayy, n a Sip, k tuzağa düşüren, e ölü, kadar sürüklü Üğla > Korkusu çektiren, “hap ; < suretiyle gösterdiği Dakaret eden, Preok - *Elâp ve perişan biz N 7 evine giren, Si tan, son defa da ini mağlöp edip Mi biz m idi. müthiş hâdiseleri, Körazini şiddetlendi Vardı Yütrtan, Yvy z av Büridan: p *i âş das dn de, i e Yal Nizeyi irt Valuadır! Harp ÜRE ran acze beat an taşımak hak. #Ması da kontu.deli ! —— € piçlik mühim bir şey de T gibi, ba- balarmın mirasına tevarüs ediyorlardı. Valuva, artık onu ele geçirmişti. gildi. Piçlerde meşru ev na emin bu. Tunduğundan telâş etmeden, oğlunun i renmek istedi, İşte, onun için yukası, tu, Büridan, soğukk dan cevap vermişti; — Evvelâ Filip dö Nel,, Oh!,. © çoktan öl yat vermek maalesef li sormuş” ğını biç bozma- « Ken- elimde an beyninden vurulmuşa dön » . Müânasız bir lisanla; — Ya kardeşi., Götye ne oldu Kont acı acı güldü? — O daha yaşıyor, Fakat yakındı işkencelerle öldürülecektir. Peki üçün. cü adam kim; — Üçüncü adarı, Angerrâçd dö Ma" ayidir, mensenyör.. Valuya, gene soğukkanlılığı muş olan Büridana gerip bir göz attı, — Nasıl, siz Marinyiden nefret etti. giniz, onu düelloya davet ettiğiniz hâl de, şimdi de onun yaşamasın; istiyor- sunuz ka! Bunun sebebini sorabilir mi. yim? Büridan garip bir vaziyette bulunu” yordu, Yalanın yeri ve lüzumu olma" diği için doğrusunu söyledi — Angerrand dö Marinyiyi, kız'nın göz yaşları dökmesi. kurtaracağım. Bu sözler, kontu çok kızdırdı. Fakat Je hâkim dolu, Büridanı titre- yen bir tebessümle; — Peki, dedi, ben şayet istediğinizi yaparsam siz benim için ne yapacaksı. mız?!, istemediğim için BUORİDAN 405 dahi, hâmilinin istediği saatte içeri gi. rip çıkmasına müsaade ctmelerini ira- iki emirnameyi okuyun” ca sevinçle titredi. Filhakik rdan nasıl istifade € i henüz bilmiyordu, ama, ne de olsa böyle iki kâğıt elinde bulundukça her işi yapacağına hani idi. Kâğıtları katlayarak cebine sakladı. Strajildo müthiş bir lâkaydi gösteri. yordu. Fakat şiddetli heyecan geçirdiği Gikkatla bakılınca anlaşılıyordu. Büridan, elini herifin omuzuna koya. rak haydudu titreten biz sesle? — Kah Nel kulesine getiren se..sin değil mi? diye sozdu. Strajildo dudaklarını sımsıkı kapadı, gözlerini de yumu. Büridan gene devam ettiz — Valuvann askerlerini Güllü bah geye götürten de sensin değil mi? Fi- liple Gotyeyi bir çuvala koyup Nel ku. leşinin tepesinden Sin nehrine âtan da senden başka birisi değil tabil,. Strajildo nefesini bile kesimişti, Fa- kat kansız dudaklarında tebesiime ben zer bir şey belirdi. Giyom, Rike, Bi görn bu sahneyi nefretle seyrettiler .. Büridan, Kraliçenin cellâdı hakkında biç te hayre delâlet etmiyecek bir sesle söylüyordu: — Sükür ediyorsun, pekâlâ keyfin bilir. Yalnız sana söyliyeceğim şuğur. Seni öldürmeğe karar verdim. Fakat bu rada idam edilmiyeceksin.. Başka bir yer intihap ettim ki, bunun için de he- nüz biraz vakit var.. dedi. Rike; — Or, diye mırıldanmaktan kendini sakin lamadı, Bigorn homurdandı: — Haini niçin şimdi tepelemiyoruz.. Bürldan bunların hepsine: — Çünkü bir fikrim var, diye cevap verdi. Derhal ölmiyeceğini kat'i olarak an ağ küs kai. 4 xs GSİM e AA sika 2 İse la e küle inin 5 layan Strajildo rabat bir nefes almış - tı. Büridan, bundan sonra odadan çık- tı ve Mabel ile Mirtiyin istirahatlerini temine çalıştı, Şafakla beraber dört arkadaş Paris yolunu tuttular, Strajildo da bunların arasında yürüyordu, Ağz: adamakıllı tıkanmış, her tarafı sımsıkı bağlanmıştı, Ve bunların hepsi- nin dışa: için herife geniş bir manto giydirilmiş, ve manto. nun kukulâtası da gözlerine kadar in“ n görülmemesi Sentonor kapısından hâdisesiz ge * çildi ve Parisin ortasından — geçilerek Güllü bahçeye varıldı. Büridan, gene burada oturmağa ka- rar vermişti, —35 TANPL'DE Büridanın ilk işi mahpusu son derece İhtiyata riayet ederek kapamak oldu... Fazla clârâk haydudun elleri, ayaklar nı da demir zincirlerle serbest hareketi. ne i olacak şekilde bağlatmıştı . Eu işler bitikten sonra, Büridan dü şünmeğe başladı, Arkadaşları ise, yi cek içecek tedarik etmekle meşguldü « ler, Strajilde emin bir yere konduktan sonra Bigornun ilk işi, çekmecesini göni düğü köşeye koşmak oldu, Toprak tabii halinde duruyordu, Bigsrn, Rike ve Giyomun yardımiyle toprağı kazmıya başla, Pakat bey. hude uğraştılar, Çekmeceyi bulmak ka" bil olmadı. Çünkü dördüncü biradam, gece yarısı gelip onu almıştı. Üç arkadaş hiddetle bağırdı kale kapısmın muhafızma vermiş ve Lansölonun cebindeki paralardan başka bir şey kalmamıştı. Bigorn* — Gene iflâş etik. diye homurdan- de.