N A il 3 EYLUL — 1935 NABER Aşk ve His Romanı: Nakleden: 17 HaldanS.ti> N g Nasll olsa bir gün olmıyacak mıy- redebilmek iğin en müsait yeri seçmiye vu doğruydu. Sadun, Nazanın ö bir Er ile eğildi. O da, kuru ve res Dir baş ol :e karşılık verdi, bm kapırın pervazma (dayanmış, Tory, haft bir sıkıntı ile onlara bakı- Faal Savaşı cesaretle kabul etmişti. i Yanındaki bir iskemleye otur Ne banladı : — ie | ea Börek zevkini duyduğum gün sıhhattesiniz ya, yeğenim? Du” verdi: *“şekkür ederim, yeğenim, Fakat ânberi romatizmaya (yakalan: Mn 2 İm : Ört Kere habif hafit öksürdü. Son- bir ay di Pale bümün sayfalarını çevirmeğe ko- Sadin, sordu: ie VA sevgili halam? inşallah o da has zl ya? ider" Yeğenim, Teşekkür ederim. den fazla bir şey olmadı. Bide fazla tahammül edemezdi. Us İyi doğuştan muzipliği onu bor İş © Etrafındaki kimseler o Saduna Üy tarlık yapmak için kuvvetli bir İyordu. Biraz yeğenine doğru Ni m sap ça fısıldadı: | an mMarifetiniz için sizi cezalandır- A mu? bar yeğenim! Hem atımı da alı- or.» Köpeğim ise yatağımın dibinde i Valnız başıma yatmak için de ayy Yı Ş dedi ki: Meni o da arkadaşı olarak al- nay gözlerle bakarak sözünü J , X şimdi ne İstersem onu yapıy'o- “ Sizin Her zamanki (Adetinizdir. Sin ilerlettiğinizi öğretmekle çok Giz 'Ya piyano?.. Wcuyla onlara bakan prenses, kav- Sayacağımı anladı. Hemen Sa na çağırdı. Ayni zamanda Pla- v Nazanm yanımda boşalan yeri Sömm ciddi ve IE vakur tavrmı Ml ar kızgınlığından yanağına “ân kırmızılık kayboldu. Güzel Vİ yeğ anlık, muziplik ve ayn; zaman Kene dolu tatlılığı aldı. > kin alamıyan Azâde:. na Sadun, diyordu, hiç olmaz- LİN Zamanma kadar sabretmek “yg Min Şok vaktiniz var; gün uzun! rl elâ o kızgınlığını tesiri altın- | — Tk çe vi emir doğrusu! dedi. “Gaya başlayan sizsiniz. va m itiral ederim, Fakat herhalde O sö; iş si Söylemiyecek. Min irim olduğunu unutma Alev, Benim hatırım için leri oi uzanan güzel başa doğ | kaldırarak; Ma istediğinizi Yİ yaparım, — bi m Nin kere yemek sofrasını göz- rimel Üzere, uzaklaştı. Sönra, çok ince bir zevkle hazır- Be ile olan Sofraya oturuldu, büyük ile he yenildi, Kahveler de Sonra, Hep birden iskeleye ini- müm Bakırköye götürmek atis olan ve prensesin ye an teşkil eden motörlü kot- ğin Proğramı gayet zengin olan *, Velicfendi çayıra çok Seyirci kütlesi toplamış” ve banaz sik sık işliyen trenler, abay er, hususi ootomobil- m akın akm, bu yarış i taşıyorlardı, Bİyinmiş genç bayanlar- at yarışlarına uydurmuş Mükemp eti teşkil ettiği bu yen kaynaşıyor, heye" nim yarışları Miyikile sey T vay kr ederim; sözünüze İtima- di 774 7 7 Zi din iz ln kendisini o kadar cazip yapan ma | g” | uğraşıyorlardı. İstanbulun bemen bütün tanınmış simaları; hemen ekserisi, vakur bir za- rafetle giyinmiş bayanlarile beraber tribünlerdeki hususi yerlerine yerleş" mişlerdi, Prenses ve davetlileri de, Bakırköy- de motörden çıkmışlar, otomobillere binerek, yarış sahasına gelmişler ve kendilerine evvelden ayrılmış olan yer” lerine oturmuşlardı Bukadar büyük ve mümtaz bir kala- balığın burada toplanışı, bugünkü ya” rışların her senekinden ayrı bir hususi yeti olmasından ileri geliyordu. Cidden güzel bir şekilde hazırlanıl mış olan yarış programı baştan aşağı, tanınmış, alkışlanmış, müteaddit mü- kâfatlar kazanmış hayvanların isimle” rile dolu idi. Her birinin binlerce taraf- tarı bulunan bu koşucular arasmdaki çekişmelerin bâkikaten heyecani; olaca" ğı muhakkaktı, Fakat günün asıl mühim hâdisesi programın ikirti kısmındaki koşu idi: Bu yarışa, het biri, memleke HE yerlerinde biyük muvaffakıyetler kazanmış, ve büyük bir itina ile bu mü" sabakaya hazırlanmış dört yaşından a- şağı haliskan arap hayvanları iştirak ediyordu. Fakat bunlardan bilhassa iki- si bütün nazarları üzerlerine çekiyor, hararetli münakaşa ve bahislere yol açıyordu? Geçen sene yarış meraklılarının çıl- gınca alkışladıkları ve artık halkın göz“ bebeği olan “Tayfun,, ile, meşrur Wing foot., İstanbullu zengin bir at merak- kısı taralından İngiltereden epey büyük bir para ile satın «lınmış ve bu yarışta bilhassa Tayfuna karşı koşmak Üzere çok muntazam surette çalıştırılmış olan bu hayvan, İngilteredeki yarışlarda müthiş süratile tanınmış fevkalâde bir Arap atı idi, Hemen bütün kıştanberi yarış merak” ları arasında şiddetli mübahese ve tahminlere sebep olan bu iki hayvandan hangisinin birinciliği alacağı meselesi bu yarışr dörtgözle bekliyen halkın a- sabını germiş, onlara, adeta diğer mü- sabakalar: takip edemiyecek kadar bü- yük bir sabırsızlık vermişti. (Devamı Var) Yediklerimizde vitamin bulunmazsa... hesap tamam olmuş sayılırdı. Yiyecek şeyler pahalılaşıp da kendimizi beslemek eko deştiğindenberi o hekimlikte de yemek bahsi pek karıştı.. Şimdi insanı bir buhar makinesine, hattâ bensinle işler bir motöre benzeterek yalnız kalori hesabile nomi bakımından gü yemek gülünç geliyor, Bir kere albüminle yağ ve şeker — gıdalarımızın temeli diye tanıdığımız bu üç madde — kalori hesabile biribirlerinin ,yerlerini tutamazlar, İnsan hergün üçünden de muayyen bir İİ nisbette yemeğe mecburdur. Bunların arasındaki nisbet bo- sulurca insanın vücutça sağlığı da bozulur, Sonra o nisbet i- çinde albümini etten veya sebzeden almak bir değildir. Al bümin denilen maddenin kimyaca birçok şekilleri vardır. İn- san onun kendi vücudu için lüzumlu olan şekillerinden bazı- | larmı yediği yemeklerdeki başka şekillerden de yapabilir. Fakat bazısını yapamaz. Kendisinin yapamadığı yemeklerinde aynile bulmağa mecburdur. Bunları da ancak et yemeklerinde bulur. Onun için yalnız sebzeden başka şekerle de — geçinen bir adamın sağlığı hem et hem de öteki şeylerden yiyen adamın Sağlığı kadar sağlam olmaz. Bir taraftan da bu üç türlü madde — şeker — gıdalarımızın temeli olmakla berâber bunlar- la iş bitmez, Yiyeceklerimiz arasında rpaden de bulunmasi Vaktile, yiyeceklerimizi ucuz ucuz alırken etle pilâv yiyerek üzerine bir hoşaf içince karrımız doyar, fiziyoloji bakımından da kendimizi iyi bes lediğimizden hiç şüphe dik. Pek meraklı olarlarla, top- luca yemek yenilen yerlerde her. kesin tayınını ölçmeğe mecbur olanlar ancak Kalori hesapları” nı yaparlardı. Çalışan adam şu“ . kadar, çalışmıyan adam bu ka- dar kalon verecek, ne türlü olursa olsun, yemek yevince : See hafta cumartesi günleri, dünyada olup biten iktisadi, siyasi, edebi hâdiseleri, enteresan vak'aları, kazaları, ; beynelmilel #por hareketlerini, dünyanın dört köşesindeki en doğru mehazlara istinat ederek günü gününe tesbit 3 edeceğiz. Okuyucularımız, bu yazıları kesip saklamakla çok kiymetli bir tarihi eser kazanacakları gibi, bir çok : va da öğrenmiş olacaklardır. 1 9 Ağustos 938 Almanyada sansör Alman siyasi polis idaresi şefi Himmler'in bir karariyle, son Avustur- ya başvekili Şuşnigin son neşrettiği kitabın ve bütün tercümelerinin Ak mânyâaya girrnesi yasak edilmiştir. İtalyada ırkçılık Faşist partisi umumi kâtibi, faşist kültürü milli enstitüsüne İtalyanın ta- kip edeceği ırk siyaseti hakkında ilmi tetkiklerde bulunmak üzere direktifler vermiştir, Bu direktiflere göre, enstitü: 1 — Zamanımızda Romada yaşayan insanlar üzerinde İtalyan ırkının mü: meyyiz ve daimi vasıflarını tesbit ede- cektir. 2 — Irkın saldafaası Için rejimin ala» cağı tedbirlerin mahiyetini, devam ve inkişaf şartlarını araştıracaktır, 3 — Irk meselesinin imparatorlu - ğun zaferlerinden sonraki yeni manga» raşını ve yeni ehemmiyetini göstere- cektir, 4 — Milletin ırk meselesinde ten- viri hakkında icap eden teğbirleri takarrür ettirecektir. $ — Bütün dünyada ve İtalyada ya- hudi meselesinin mahiyetini incele - yecektir , Amerika birleşik hükümetinde yeni bir şube Birleşik Amerika Hükümeti, Harici- ye Vekâletinde yeni bir şube ihdas et- miştir, Bu şube Birleşik Amerika dev- İetleri ile diğer memleketler, bilhassa Jâtin Amerikası arasındaki kültür mü- Amerikada hâkim olan zihniyete göre, Birleşik. Amerika devletleri ile Cenubi Amerikadaki iâtin hükümetler biribirini kâfi derecede tanımıyorlar. Bu tanımamazlıktan “Amerika İtti- ha , iskâl eden çanlaşamamazlıklar gr , Hariciye nezaretinde yeni bir şube ida setmekle Vaşington Ohükü- meti, Amerika İttihadına yardım ve iki Amerikayı birleştirmek için çalışan hususi teşekkülleri İimaye etmiş ola- caktır, Fransa demir, çelik ihracatını menetti Fransa Ticaret Vekâleti bir kararna- sebze bir de etmez- temin eder. den? şekilleri sebeeyle — hattâ albüminle yağ ve | lüzumludur. Bunlardan yalnız tuzun lüzumunu herkes bilir, Tuzsuz yaşamak kabil değildi:: Fakat tuzdan birçok madenler de — miktarca pek az olmakla beraber yaşamamız için Jüzumludur. Bunları tamam ve muayyen nisbetlerle yedikten 80: da hormonlarla #ermonlarla ve sinirlerimizin yolunda işle- mesile olur, Bereket versin ki bu işleri vücudumuzkendisi Fakat vitaminleri kendisi yapamaz. Onlar olmayınca da sağlık bozulur, Onun için yediğimiz şeylerde vitamin de bur Tunması lüzumludur. ü Vitaminlerin de birçok türlü olduğunu ve herbirinin al fabe harflerinden birine bağlandığını bilirsiniz, yemek uzunca bir müddet sürerse onlardan herbirinin eksik.| liği belli başlı bir hastalık çıkmasına sebeb olur. Ancak işin fenalığı şuradadır ki bir vitaminin eksikliği kendine mahsus hastalığı daha meydana çıkarmadan, yani| insan o vitaminin eksik olduğunun farkma varmadan, başkal hastalıklarm gelmesine istidat verir. Meselâ tifo salgını bunla nân bir yerde herkes mutlaka hastalığa tutulmaz. Ayni bula şık suyu içenlerden kimisi tutulur, kimisi hiç tutulmaz, ne- Eskiden, bu farkı görünce, hastalığa tutulanın istidadı varmış, ötekinin yokmuş derdik. Şimdi anlaşılıyor ki bula) şık hastalıklara istidat veren sebeplerden biri de gene vita” min eksikliğidir. Yediklerinden vitaminleri tam alanlar bu bulaşık hastalıklara karşı da daha dayanıklı oluyorlar. De. mek ki bulaşık hastalıklardan kurtulmak içinbir çarede daima vitaminli yemekler yemektir . Vitaminleri yemeklerimizde bulmak, da bizimki gibi he: türlü mahsul veren memlekette güç değildir. Yalnız her vita minin yerini bilmek lâzımdır. Onun için, vitaminler üzerine bilgilerinizi tazelemeğe vw yenilerile tamamiamağa çalışacağım, me ile işlenmiş ve işlenmemiş demir, çelik, demir ve çelikten yapılmış yeni ve eski bütün âletlerin Fransadan dı. şari çıkmasını menetmiştir. Bir Alman balonu kazaya uğradı Kondor Alman kumpanyasma men sup bir balon Riyo dö Janeyro kw yunda düşmüş ve batmıştır. Rusyanın 1938 bütçesi Rus Yüksek Şürasındaki müzakere- ler sırasında maliye komiseri Ziviyeref Rus hükümetinin 1938 variddunın 125,5 milyar ruble tahmin edildiğini ve bu yılın masrafının 124 milyar ola - çağını söylemiştir, Meşhur paraşütçü Ceyms Vilyams öldü Lon - 18 - sonyede 14 Ağustosta yapılan bir hava nümayişi esnasında, dünya paraşütle iniş şampiyonu Fran- sız paraşütçüsü Vilyams bir gösteriş inişi yaparken ölmüştür. Asıl adı Nilo olan Vilyams 28 yaşın- daydı. 1928 de paraşütçülüğe başlamış 9 mart 1958 de 10.800 metreden boş- İuğa atılmak suretiyle dünya paraşütle iniş rekorunu kırmıştı. Napolyon namına bir âbide dikildi Napolyonun doğuşunun yıldönümü günü olan 15 Ağustosta, imparatorun hatırasını kutlulamak üzere Korsikada Ajaksiyoda dikilen âbidenin açılma tö- reni yapılmıştır. Bu törende Fransız Bahriye nazırı Kampenşi, bir çok dip- Jomatlar, mülki ve askeri büyük me myırlar hazır bulunmuştur. “Törende idini ve resmi merasim Ya" pılmış, içerisinde Napolyonun parlak bir meydan muharebesi verdiği Oster- Biç mevkiinden alınmış toprak bulunan bir demir kasa ve Cihan Harbinde mii- dafaasiyle şöhret kazanan Verdünden alnan toprağı havi bir pote &bide üze rine yerleştirilmiştir. Törene, Fransız kıtalarının geçit Tes miyle nihayet verilmistir. Kuvin Meri mavi kurdelayı aldı Kâptan Rober İrvingin #laresinde bulunan Kuvin Meri vapuru Ameri - kadan Avrupaya gelirken Atlas Ok yanosunu, vasati olarak saatte 31,69 mil sür'atle geçmiştir. Yazan: Dr.G. A. başka daha| Vitaminsiz! ... Bu suretle İngiliz gemisi şimdiye ka dar Fransızların Normandi vaptrunlun elinde bulunan mavi kordelayı almış- tir, Japon » Çin ihtilâfı 8 Ağustostan 14 Ağustosa kadar 8 Ağustos — Kanton Japon tayya - releri tarafından bombardıman edilir- ken Fransız kilisesinde bulunan 30 ki- şi ölmüştür. Şehirde 150 ölü 250 ya ral: vardır. 9 Ağustos — Yang - se cephesinde büyük bir Çin taarruzu başlamıştır. 10 Ağustos — Çin orduları Huang- Mel'e şiddetle hücuma başlamışlardır. Kanton yeniden Japonlar tarafından bombarklıman edilmiştir. Bombardr man 200 Çinlinin ölümüne ve 399 kişi- nin yaralanmasına sebep olmuştur. 8 Ağustosta Kantondaki Fransız ki- Hsesinin Japon tayyareleri tarafından bombardıman edilmesini Fransız hü kümeti protesto etmiş, Japonya verdiği cevapta bu taarruzdan husule gelen za rar ve riyarı tarmin etmeeğ hazır oldu- ğunu bildirmiştir. 11 Ağustos — Şanghayda beynelmi- lel imtiyazı mıntakada muhasara e dilmiş bir Çin taburu hâlâ teslim olma- mıştır. Beyaz Rus gönüllülerinden mü- rekkep bir alay bu tabur üzerine hü- cum emrini almıştır . Komünistler, Tiyen - Çinde bir bapishaneey hücum etmişler ve 200 mahpusu kurtarmışlardır . 12 Ağustos — Han - keo yeniden ha- va hücumlarına maruz kalı . Bu defaki bombardıman muhasematın baş- langıcındanberi yapılan en şiddetli kombardımandır. Uşang ve Hanyang da bombardı * man edilmiş ve bu borbardiman 600 kiişnin hayatıma mololmuştur. 13 Ağustos — Japon vela Şansi- nin cenubunda dır. Yan - seye doğru olen Jâpon iler- leyişi de durmuştur. 14 Ağustos — Başıbozuk Çinliler Çınav şehrine ve Şanghay civarında bir Japon hava İstasyonuna hücum et- mişlerdir, Amerikadaki ecnebiler Amerikan tabilyetine geçen ecnebi- İer hakkınllaki yeni neşrolunan ista - tistiklere göre, Amerikan tabiiyetine geçen ecnebilerin sayısı yıldan yıla art- maktadır. 1933 de 133.363, 1935 de 141.265, 1937 de 164,976 ecnebi Amerikan tabi- iyetine geçmiştir. Amerikada oturan ecnebilerin miktarı tahminen 4 mil yondur. Bunlardan iki buçuk milyonu Amerikan tabiiyetine geçmek için mü- Tâcaatta bulunmuştur 16 Ağustos s38 Sovyet Rusyada adli teşkilât Sovyet Rusyada birlik meclisi ile Millet Meclisinin müşterek bir celse - sinde adliye komiseri Riçkof teşkilâtı esasiye kanununa göre yeniden hazır lanmış olan adliye sistemi - projesine Gair bir rapor okumuştur. Bu proje Sovyet Rusya adliyesinin €sas vazifelerini şu suretle anlatıyor; Teşkilâtı esasiye kanuniyle tekarrür eden içtimi ve siyasi nizamı her türlü taarruzdan muhafaza; iktradi sistemi ve teşkilâtı esasiye kanunu tarafından temin edilen hakları müdafaa; kanun - ların tamam olarak icrasını temin... Raporda adaletten maksat, yalnız suçluları cezalandırmak değil, onları ıslâh etmek, cemiyet için müfid bir ferd haline getirmek olduğu da yazılıdır. Proje muhakemeleirn intihap tarzı- nr, hâkimlerin müstakil olması ve suç- Yuların haklarına hürmet edilmesi hu- susunda alınan tedbirleri de izah et- mektedir Halk mahkemeleri her kazada halk tarafından ve gizli rey ile bir dereceli olarak üç sene icin intihap edilen hâ- kimlerden teşekkül eder. Muhtelif Cumhuriyetlerin yüksek mahkemeleri beş sene için malalli yüksek şüraları tarafmdan seçilir. Sovyet Rusya yük- se kmahkemesi ve kutusi mahkemeler (ordu, şimendifer, nakliyat mahkeme- teri) Rus Ali Şürası tarafından seçilir- ler. Her iki meclis projeyi inceledikten sonra kabul etmistir. İngilterenin Moskova sefirliği İngilterenin Moskovadaki büyük el. çisi Şilston 1938 senesi sonunda teka- ü£ olacaktır. Kerylisinin yerine Riyo (Devamı 14 üncüde)”