Yazan: Rahmi YAĞIZ Arkadaşlar! Çok fena bir vazi- yetteyiz. Türk topçusu bizi, can alacak bir noktada sıkıştırdı sesiliilz le titreşen müretebatın vaziyetini gözönüne ulma ğa lüzum görmedi, yalnız deniz birlik- lerinin harp kavaidi icaplarma uydu, bir kere de bu düşünce: Blanşonla başçarkçı yüzbaşı Rojeye aç- mağı onları da kararına iştirak ettirme. ği tasarladı. D ü, heyecana rağmen bütün s lerinde toplayan bir tavırla mertebe sikin bir ton ver e, yüzbaşı o Blanşonl. mladılar. şısında sesine, tavırlarına itidal vermeğe uğra. şarak söze | İ raziyette.. alacak bir Her saniye etraf mahvolmak, bat, z. Buna bir ârıyorum.. Siz ne düşünüyorsunuz?.. Sapsarı benizlerile birer ölü yüzü ta- şıyan donuk tavırla iki zabit birbirlerine noktada sıkıştırdı. muza düşen mi mak tehlikes rı Zaten mermilerle busalan gözmez; bir şey duy mez olmuştu. Jan Gayyar, en Sıkışık | noktada cevapsız kalan Suzlini tekrarla. dı: » Söylesenize... aklınıza gelmiyor mu?.. Çarkçıbaşı Roje, korku -dolü bakışla. | rını arkadaşı Biânşonun gözlerinde gez. dindi, Sonra, pos bıyıklarını avuçlarken mırıldandı: — İsa hakkı için kapite şey gelmiyor, bilmem ki? Rojeye ters ters o baktı, gözlerinde hiddet uçuşUYOK, teskine uğrastığı sinirleri yeniden bozul. durmuş; ilk hiçbir sey aklıma bir sözlerine omuzlarını bakışlarını — ikinci süvari güzlerine mıhladı. Bu sefer ene kapiten Blânşör!.. Ne ya- — Bilmem kapiten! Çaresizlik içini bocalıyoruz! — Sence hiçbir tedbir yok mu, aklına bir şey gelmiyor mu? — Geliyor! — Söyle! — Geri çekilmeği denesek?.. Gayyarın sinirlenişi derhal o tehevvür halini aldı, Bu teklif karşısında, bir hırs sığanağına kendini kaplıran Roje çıldı- racakmış gibi y kin dolu gözler sından mırıldandı. — Ahmak! Sonra, çaresizlik karşısında yalnız ba. şına tedbir alm mecbür kalan tek hamleyi tasar) rken dişlerinin ara. zarureti ile — Ben zaten gemiye mürettebat yerine bir siirü koyun doldurulduğunun farkım. da dım. Bu ağır itbam birbirlerine bakan ve | sarı renkleri hicapla penbeleşe sız subayında bir duş tesiri yaptı. Kap: | tan devam etti: — Benim aklıma şu geliyor: Türk mermilerinin altında, tıpı ta tulan bir fare yat gibi ezili.seği bek. | liyeçeğimize son bir hamle yapalım! Sı | deta yerlere yıkılıyo: İ kasara kapağında yarı yükselen vücudi. bir anıtı sız feragati: bürünür! hüviyetine Biz ölüm yolcuları tarihin deniz tarihinin şerefli (!) kahramanları, Safirle Çanakkale sularma gömülürken isimlerimiz yalnız kendi milletimizin de. gil, silâh arkadaşımız, mağrur (İngiliz denizcilerinin de hatıralarında bir fevka ik çelengi içinde yaşar!.. Ne dersi. Gözgöre bir intihardan farksız olan bu «sarar Roje ile Blânşonu iliklerine kadar arındaki kumandan dert anlamaz, tie bir adamdı. Verdiği kararlar- ünü yaplırmak için ba. sından vazgeçer raradılıştaydı. İki zabit, ufacık bir itirazla bu hiridetli kap. tanın kurşunlarına, kurşunlarından daha beler olan hakaretlerine hedef olmaktan- sa bu irtihara baş eğmeği terâh ettiler. Gayvar tekrarladı: vasıl? teklifim iyt mi? Roje ile Blânsm başlarını salladılar: — Evet kapiten! — O halde haydi.. Vazife başına! Senl bana bak Blânşon; : hafifleter da bulunsun; adaki mürette- lat., Herkes vazi, suyun Üstüne ileri top başına Mürettebat tülek bombaları. ar. Onlar da benimle bera- ber güverteye fırlıyacaklar.. Hep bir 2. Zızdan (Marseyyez) o (1) söyliyecek ve ateş edeceğiz. Kurtuluş veya ölümümüzü tali takdir edecektir. Haydi marş! (1) İktilâlden sonra Fransızların milli R.Y. ile İkinci kaptan osüvariyi Vazilelerine (doğru gitti- ler. Jan Gayyar bir defa daha preskopa yaklaştı. Son bir kere suyun altından dı- şardaki cehennem tufanı gözden geçir. di, Türk mermilerinin denizin yüzünde yükselttiği su sütunları, burada göğdeleri billâr ağaçlardan mürekkep bir ormanlık a getiriyordu. Safir, devamlı sar. ir beşik gibi durduğu yerde edeyse bir isabetle (tuzla rdu. Jan Gay- nı hazırl sıntılarla bocalıyor; buz olmak üzere bulunuyı var, buğulanan gözleri jektilinden ayırırken, suyun son emrini v — Hazır » — Hazırız! — Öyleyse yukar marş! Donkilerin gümbürtüsü, müretebatın ümitsiz kalplerinin çarpışiyle ayni ayar- da gidiyor; dalma depolarına dolan ha- va, Safiri yavaş yavaş suyun Üzerine yiik seltiyordu. Çıkış, bir asrr andıran uzun bir dakika sürdü. Sonra denizin üstünde daha bariz bir hedef halisxle yükselen Fransız tah. telbahiri çıkısını ikmal etti, Biranda açi- lan kapaklardan mürettebat dışarı fırla- &r. Top seslerile su ve dalga gürültüleri arasında eriyen boğuk piçlesmiş bir ses, mürettehatın avaz avaz milli marş oku- vusu kücük topu bir defa atşlemeğe va- *it helan topcu gedildilerinin salvosile kesildi, Simdi tam bir mücadele altındaki safhası bas İ göstermişti. Biribiri ardma ve omuzluk hattında tahtelbahire hücum eden3 "Türk desttoyeri ölüm saçan toplarını Sa. fire Bosattıyor, savrulan torpiller, yılan | kayışite şelik çala çala tahtelbahire doğru | deliyordu. Tabyelerden atılan Türk mer | mileri Sefirin çok nlarında suya dü- | <iyor. infilâk ediyor: o korkudan elleri | avaklârt tiriyen Fransız bahriyelileri 4. | “an Gayyar, | » havlarıvor, bağırıyor: — Tfey.. Nereidü çekte bu şeytan ala: sıcalar,. Bittik! Battık! Ve... bu karraşalkta, Yarhisarın ik | : tonu hasin bir veziltr ile aradığı hedefi | sez, bizi batı hir almağ dan kurtu'ma- ; ğa lirsat bulurlar. Böylelikle Safir Fran. | hiricik serenini *uyor, Preskopla o beraber o Safirin| ün üthiş bir çatırdı ile ko. Dare alıp güf vor. uzakta suya bı- rakrvor! (Devamı var) Mısırıı atletler | Yarın geliyorlar Türk atletleriyle bu hafta karşıla- şacak olan kardeş Mısırın atletizm ta- kımı, yarın sabah konvansiyonel tre. niyle şehrimize gelecektir. Türk at- letizm federasyonunun ricası üzerine, Yunan federasyonu da meşhur yük. sek atlama şampiyonu Pantatisin bu müsabakalara iştirak etmesine müsa- ade etmiştir. Yunanlı atlet de bügün Pireden hareket edecek, yarın İstan- bula gelecektir. Kardeş bir memleket olan Misırla, Türk sporcularmın spor temasları yapmaları, bilhassa Türkiyede çok sevilen Misırlı sporcuların bu vesile ile tekrar topraklarımızda görmek, büyük bir memnuniyet uyardırmakta. dır, Federasyonun daveti Türk Spor Kurumu Atletizm Fede- rasyonundan; Milli takım atletlerinin yarın gele. cek olan kardeş Mısır sporcularını karşılamak Üzere, seat tam 10 da Sirkeci garında bulunmaları rica olu- nur. Konyada at yarışları Çok güzel ve heyecanlı geçti Dap” Daştaranı 1 incide nin «e komutanların o bulunmuş olması bu alâkayı biraz daha arttırmış oluyor- du, Saat on dörde doğru koşu yerine ko. lordu kumandanı korgeneral Keramed- din Kocamaz ile sayın refikaları ve bi- raz sonra yaveri İlhan yanlarında oldu- ğu halde vali Cemal Bardakçı ve mütea. kiben de sayın refikalarile birlikte ordu mülettişi orgeneral İzzettin Çalışlar sa- haya gelmişler ve kendilerine tahsis edi. len mevkie oturmuşlardır. o Vali ve ku- mandanlar sürekli alkışlarla karşılanmış; tır, Tribünlerde gayet kesif bir kalabalık Mvardı. Seyirciler arasında albaylar, yar- baylar bütün daire müdürlerile kalabalık bir zabitan kütlesi, bazı kazaların kay. makamları da bulunuyordu. Birinci koşuya saat 14/30 da başlandı. Yüksel adındaki tay 1200 metre mesafe- yi 1 dakika 25 saniyede katederek bi. rinci, Yıldırım adındaki tay ikinci, Uslu adındaki tay üçüncü gelmişlerdir. Birinci iki yüz elli yedi. İkinci 55, ü- çüncü 20 lira kazandı. İkinci koşuda yüzbaşı Ali Rızanın AL şahirini 2000 metre mesafeyi iki dakika 31 saniyede katederek birinci gelmiştir. Mazlâm (adındaki hayvan ikinciliği, Tolay adındaki tay üçüncülüğü kazandı. Birinci 155, ikinci 53, üçüncü 20 lira aldı. Üçüncü koşu 15,30 da yapıldı. Ferhat adındaki hayvan 2600 metreyi 2 dakika 80 saniyede birindilikle bitirdi. Reyhanlı yıldız ikinciliği, Mazlüm üçüncülüğü ka zandı. Birinci 245, ikinci 55, üçüncü 20 lira mükâlat kazandı. Dördüncü koşuya iştirak ( edenlerden Emir ismindeki tay 3500 metreyi 3 da- kika 20 saniyede katederek birinci, Şa. hin ikinci, Yıldız üçüncülüğü kazandı. Birinci 320, ikinci 75, üçüncü 25 lira kazandı. Kiymetli subaylarımız taralından ya- pılan manialı at koşusu bu koşunun en heyecanlı safhasını teşkil etmiştir. Bu koşuda Teğmen Nevzadın Ceylânı birinci, Teğmen Abidinin Şahini ikinci, yüzbaşı Hakkının Yıldızı 3 üncü geldi. Orseneral İzzettin Çalışlar, vali Cemal Bardakçı, korgeneral Kerameddin Koca- max taraflarından bunların (o birincisine İspanyol eğer takımı, ikincisine ikindi, üçüncüsüne de üçüncü bir eğer takımı İ hediye edilmiştir. Müsabakalar çok alâkalı ve heyecanlı geçti, Konya, (Telefonla) — Vali Cemal Bardakçı Dün maiyetinde daire müdürü Zarif Özelp olduğu halde Akşehiresgide- rek teftiş yapmış ve Konyaya dönmüs- tür, Üç dört atletizm takımı hazırlıyarak Bunları memleket içinde büyük bir turneye çıkarmalıyız Yazan: Gül kupası atletizm müsabakâları evvelki pazar günü Taksim stadyu - murda yapıldı. Üç kütegori üzerinde cereyan eden 8 mekteb ve klüble bir- kaç başka mıntaka atletlerinin de İş- tirak ettikleri bu spor gi oldukça muntazam geçti, Yapılan dereceler uniumiyetle va - sattan yukarı olmakla şayanı memnu. niyettir, Diğer taraftan küçük kate - gorilere mensup atletler büyüklerini görerek Lecrübelerini arttırdilar, Şüphesiz büyük atletler de hemen peşlerinde yarın birakacakları yerle. | ri dolduracak genç bir kalabalık gör | mekle iftihar ettiler, Koşularda ve dereceleri metro ile taayyün eden diğer müsabakalarda hiçbir sürpriz olmadı, on gün sonra yapılacak müsabakaalrdan evvel bir rekor çıkmaması da atletlerimizin formları bakımından hayırlı oldu. Bu İşi bilenler yaramaz bir küçük çocuk gibi ele avuca sığmıyan formün ele geçmesiyle yine kaçmasının pek ko - lay olduğunu da bilirler. Binaenaleyh İrfanın 100 metrede Diğer vilâyetlerimizde at yarışları Edirnede Edirne, 27 — Bütün Trakyaya şa. mil olmak üzere senede İki lan büyük at yarışlarından biri dün eski kışlalar önünde yapılmıştır, Ko- şulara başta general Kâzım Dirik, va- li, kumandan olduğu Balde Erce halk hazır bulunmuş ve çok heyecanlı bir gün yaşanmıştır, Trakyada yeti. i şen taylara mahsus 1000 metrelik bi- rinci koşuda Mustafa Turgudun Bin- DazI, $ ve daha yukarı yaştaki arap at Ve kısraklarma mabsus 2000 met- relik koğuda Raşid Habbatın Arslant, 4 ve Gaha yukarı yaştaki at ve kıs. raklara mahsus 2200 metrelik koşuda Ahmet Kesebirin Ejderi 300 met- relik £ üncü koşuda Hasan Akaym İncisi birinci gelmişlerdir. Derece a - lan atlara 1200 lira mükâfat veril - miştir. Erzincanda Erzincan, 27 — Dün halkevleri 8- dına at yarışları ve cirit oyunları ya- pılmıştır, Üç yaşındaki yerli yarımkan ve haliskan arab tay malıs: 1000 metrelik koşuda birinciliği Lütfi Fıradm Ferhadı, dört ve daha yukarı yaştaki yarımkan ve haliskan aarb at ve kısraklara mahsus mesafe 1800 metre olan ikinci koşuda birinciliği Eyüb Bezircinin Yıldızı, mesafesi 2600 metre olan koşuda birinciliği Ömer Veltasın Çeliği ile Eyüb Bezir. cinin Yıldızı kazanmış, üçüncülüğü Fsfki Çankayanın Yıldırımı almıştır. Erzurumda Erzurum, 27 — Dün yapılan at ya- rışı çok heyecanlı geçmiştir. Yaz at köğularının birinci haftasında büyük koşu alanını binlerce meraklı halk doldurmuştu. Koşuda vali, komutan . lar, vilâyet ve memleket ileri gelenle- ri vardı. Birinci tay koşusunda Naf'a anbar memuru Ahmet Sezerin Seylâ- nı, ikinci koşuda süvari binbaşı Bal kanın Ceylârı, ilçüneli koşuda Şükrü Gülün Mesudu, dördüycü koşuda bin- başı Receb Bulkanm yine ayni atı Ceylân birinci geldiler, (A.A) Semih Türkdoğan (Eski Türkiye şampiyonlarından) 11.1, 200 de 233ü, Görenin 400 met- redeki 52.4 ü birer güzel sürat dere- celerldir. Bu iki atletin 200 metrelerini sey- reğenler tahmin ettikleri heyecanı ta. damadılar. Gören, formda değil, bina- enâleyh İrfan kadar ne çabuk, ne de idmanlı, Irfan da şüphesiz en iyi formda de- gil; kol hareketlerini ve adımlarmı düzeltirse 11 saniyeden ve 23 den aşa” ği rahatça inecek, 800 metre koşan Receb 2 dakika ci- varında dolaştığına göre SAmanlı, hat- tâ iki hafta evvel bundan iyisini yap- tığı için form vaziyeti tehlikelidir. Yani formunu 15 gün için muhafaza edebilmek için Jâzımgelen şeyleri yap- malıdır. Galib, Recebin her zaman rakibi ve en iyi S00 . 1500 cülerimizdendir. Bi- zi yarım sürat koşularında ikisi tem- sil edecekler, 110 manialıda Faik, yüksek atla - mada Pulat enternasyonal kıymette atlettirler. 110 manialının ikincisi Vasfi stinili düzeltecek imkân bulur- ga 110 ve 400 metre manialı koşuda Faikle beraber bizi muvaffakiyetle temsil edebilir. Yüksek atlamanm ikinci ve Üçüncü- sü atletizmde Balkanlarda en kuvvet- li olduğumuz bu branşın en yaman Espoir'larıdır, Süreyya ve Jerfi bu s6- ne Balkan oyunlarında mill! takımda Türkiyeyi temsil için biribirlerini yen- meye çalışacaklar ve bu hayırlı reka. bet belki de Huydardan sonra Bal - kanlarda yüksek atlamada bize bir şampiyonluk daha kazandıracak, Gülle atmada Ateş İbrahim 14.09 i- le temayüz etti. Bu sene 14.30 atarsa Misir ve muhtemel Romen müsubaka- Jarmdan sonra Balkanlarda dahi teh- i olur, Disk atmada Ankaralı Yu- sufun derecesi (39.20) dir. Bu genç rüzgüra karşı yaptığı bu dereceyi bu sene bir metreden fazla bir farkla de- Üç adım atlamada Ankaralı Fethi- nin 13.72 si kendisini bu sene giril. mesi pek de kolay olmıyacak milli ta- kıma namzed gösteriyor. Diğer taraftan 4X100 ve 4400 ve dolayısiyle Balkan bayrak takımları için elde kâfi derecede eleman var. Bu cihet Balkan oyunlarmda bize as gari 12 puvan kazandırabilir. Hulâsa 1938 atletizm sezonu bize İyi maçlar yaptıracak atletlerle dolu. Bunlara iyi idman verip hayat gârt- larmm da daha iyi olmasına dikkat göstermek gtletlerin kıymetlerine de- ğer, Mısır ve Roinen mâçları neticesi bi- ze milli takmı seçtirecekdir. Bu iki müsabakadan sonra atletlerin dağıl - Mmamasına ve sıcaklar dolayısiyle id- manı ihmal etmemelerine nezaret pek güç olur. Bunun için üç ilâ dört takım teşkil edip bunları memleket içinde turneye çıkarmanın iki taraflı faydalı olacağı kanaatindeyim. Semih TÜRKDOĞAN Memlekette spor Uşakta Uşak, 27 — Şehrimize gelen Manisa Sakarya klübü gençleri halkevi salo- nunda bir temsil vermişlerdir. Tem. sil muvaffak olmuş ve çok alkışlan- mıştır, Sakarya klübü dün Uşak gençler- birliği ile yaptıkları karşılaşmada 2-1 mağlüp olmuştur.