13 MAYIS — 1938 p At Piyanko çekilirken “Ah, yüz yirmi bir nu- mara aşağı çıksaydı !,, 'Tayyare piyankosunun ldiği As- ri sinemanın büyük anfisi tıklım tık- lrm doluü. İç her milletten her çeşit insan var. Türk, Rum, Ermeni, Yahu- di, Fransız, Alman, Çinge Bulgar... Bunların - rinden biçiyorum - zengini, fakiri, or- ta hallicesi yanyana oturmuş, ellerin- deki kâğıtlara hu- numara okunuşta birer kere bakıyı Bütün başlar, manda veriliyormuş gibi, numaraları okuyan zatın ağzından B(': çıkme ayni zamanda ellerdek $ ru iğiliyor ve gı beraber kalkrıyor. Buradaki yüzlerce kişinin, hepsi - nin de, biletleri akılda tutamıyacak kadar çok değil ya! Acaba neden her- kes, her aeferinde numaralarma bakı- yör; “yanlış mı gördüm,, ümidi mi dersiniz? Dört ganç ve güzel kızm ortasına oturmuş yaşlı bir erkek, numaralar o- kunurken burundan takma gözlüğünü 801 eliyle alelâcele nden çıkarıp bir kere kargıya bakıyor, sonra göz- lüğü sağ eline alryor ve burnuna yer- leştirip elindeki numaraları tetkik e- diyor. Bazan, müteakip numaralar o- kunurken yetişemiyor, gözlüğünü sağ elinden &0) eline geçiriyor, tekrar öte- ki eline alıyor, burnuna takıyor, çı- karıyor ve tabil bu sırada İi Tin okunmasr devam ettiği bütün şaşırıyor. Elindeki ra da yere duymak için do,.ruluwı tekrar kana- pelerin altına giriyor; hasılı garib ve gülünç bir vaziyet. Yanındaki genç kızlar, ihtiyarın bu haline gülmekten kırılıyorlar. Fa- kat zannetmeyin ki onlar piyanko ile alâkadar değilllerdir. Bilâkis, ellerin- deki küçücük mendiller, sinirli par - makların çekiştirmesi altında didik didik oluyor. Arasıra sesleri ortalık tüküneti yırtıyor: — Ah, yüz yirmi bir numaracık a- şağı olsaydı 50 lira almıştım. Sonra gene kendi kendisini teselli iye bana çıkacak! Arkadaşı zahiren hak ve: — Herhalde, herhalde, İnşa Fakat sakm inanmayın. Zira büyük iİyramiyenin kendisine çıkmazı için boyuna Allaha yalvarıyor: — Yarabbim, ne olursun şu şeyta- nm ayağını kırıver. Ah bir çıksa, bi- — Su:uırm bnşırhr' Buradaki yüzlerce, dışarda da on binerce kişi ayni ümid içinde çırpını- yorlar. Kimisi sahte bir jestle yanın- dakine numara yapıyor: — Çıkacağmdan değil Işte, şans de- nemek için aldiım. Öyle piyankoda fi- lâmn gö yok, hani herkes alıyor da. İki saniye sonra da, hiç farkında olmadan niyetini meydana vuruyor: — Hay Allah nüistahakınr versin, 35420 deyince sonunda 8 de diyecek zannettim de yüreğim ağzıma geldi. Ayol burada o kadar bekliyoruz, ne | olur sanki, benim numaraya da çik- sa! Genç bir adam, hep küçük numaralı biletleri seçip almış olan yaşlı bir ar kadaşıma çıkışıyor: — Hiç bu numaralar almır parça büyük numaralardan ya! Elbette çıkmaz. Beriki izah ediyor: — Bu tertipte aklıma bir şey geldi. Mühim vakalar hangi tarihlerde ol - duysa © numaraları aldım, bakalım, ne çıkacak, İşte ümümü harbin ilânı 1914, işte Balkan harbi 1913, işte yetin 1923, mütareke dağı dugını mı? Bir alsaydın Hüanı 1918 bu da b(nhı sene — Birı;icr. insana piyankodan bi Şey çıktı mı, şu bayiler adamı di gişe buldum, üstü Müsterilerimiz teshir emlmeı. l'lh. | bir levha asmışlar, Biletimi, oradan | aldım. Bu vatandaş, büyük ikramiyenin kendisine vuracağından o kadar emin ki, bu tedbirle de kifayet etmemiş, üstelik ismini de yanlış vermiş. Arasıra tek tük dışarı çıkanlar olu: yor. Bunların kimisine 3 lira, kimi ne ö lira çıkmıştır. Artık yeniden ü- | mitlenmek için bir ay daha düşünmek üzere burayı terkediyorlar, Halleri iflâs etmiş bir tüccarı andırıyor. Bile- ti aldıkları gündenberi kurdukları ha- yaller birdenbire dağılmış, hakikatin çıplak çehresiyle karşılaşmışlardır. E- kıbet budur. Fakat kimse müyor ve bazıları kendile- rini o kadar hayale kaptırıyorlar ki, sanki bu para ellerinden zorla alınmış da zenginken fakirleştirilmiş bir ada- mın maneviyatı kırık tavrını takını- yorlar, Elinde ince uzun bir kâğıt, bir sürü numaraya ikramiyo çıkmasını bekli - yen gu odukça temiz giyinmiş adam, evvelce kendisine çıkan bir parça bırakmış, Yanlış ay 15- yor, bazan da zarar ediyor, kendisini tanıyanlar geçiminin fena olmadığını yorlar. Ondan ülç dört motro ilerde oturan zayıf yüzlü, babayanice giyinmiş zat bir mütekalt memurdur. Memuriyeti zamanında, bu memlekette “teşebbilsü gşahsi,, İle büyük işler başarılabileceği hakkında etrafma könferanslar veren bu adam, tekaüt olunca biriktirdiği birkaç parayla ticaret yapmak iste - miş, bir müddet sonra da sadece “te- gebbüsü şahsi' nin işo yaramadığını anlamıştı. Fakat ne çare ki elindeki a- vucundak! eriyip gittikten sonra! Şimdi pek cüz'i bir gey olan tekalit maaşiyle geçinmeye uğraşıyor. Yegi- nidi piyankoda. Her ay buraya büyük ümitler içersinde logır ve ak- &llik bu ya, her seferinde de hayalle- rini bir ay tehir etmek mecburiyetin- d> kalır. Niyeti piyanko çıkmca tek- rar ticarete başlamaktır. lkmmıyoınıı birinci günkü çekilişi E " Kendilerine bir şey çıkmı- yanl "l saat devam edecek yeni bir hayal ufku açılıyor. Zira büyük ikramiye ertesi güne kaldı, Konuşmalar düyuluyor: — Çıkmadığı iyi oldu. No yapaca- Bim öyle 50 lirayı 100 lirayr Çıkmca barı yüklü bir şey çıksın da tadınr anlı yalım, Arada bir bedbinlerin sesi çıkryor: — Ben söyledimdi biradar, Bizde şans olsaydı, annemiz kız doğururdu. — Yarma inşallah, yarma, — Eğer bu sefer de bir şey çıkmaz- se bir daha almıyacağım. — Sen onu benim külâhma anlat, Her ay bu lâfı tekrar edersin. — Eğer yarın büyük tramiyeyi kazanırsam, ilk işim bir olomobil al- mak olacak. Şöyle içine bir kurulaca- Bima.... Arkadaşı gülüyor: #imdi, piyanko ile geçiniyor. — Ateşin var galiba senin, hasta Tarsın yoksa? — Yarın görürsün sen! A, N, Bolton muçoidan bir j Arsenal - enstantan” yüklü bir paradan sonra memuriyeti | lamaym! Bilet satmıyor, her : 20 bilet alıyor, bazı ay kâr edi- llik seyahalte 6 puvanla dönen Harbiye Idman Yurdu Bu hartakl magları da kazanabilir mi ? Bu !ıalğa yı_ıPılıcık Milii küme maçları Ve Altılar turnuvası T. BS. K. İstanbul bölgesi — fwtbol a- endan : 1938 Cumartesi günü yapılacak Taksim stadı: İstanbulspor - IL ! saat 15 hakem Ahmet Adem Göğ Harbiye - Güneş: saat 17 hakem 'Ta rık Özerengin. Yan hakemleri Rıfkı Aksay, ve Fahrettin Somer. 15-0-1938 Pazar günü yapılacak Topkapı - S l_)mı'ılye saat (14, hakem Basri Bütü! Harbiye - Beşiktaş saat 16 hakem | Halid Galib Ezgü. Yan hakemleri ’ | riyle Güneşin galip geleceği tahmin e- dilebilir. BEŞİKTAŞ - HARBİYE Bu maç - netice tasnif Üzerinde e- hemmiyetli bir rol oynıyacağından « daha ehemmiyetlidir. Filhakika, Be- giktaş takımı, milli küme ikinciliğini kazanmak için, bu maçtan muhakkak surette galib çıkmalıdır. Ancak o za- man - ikincilik için rakibi olan - Ga- latasarayım bir mağlübiyetinden isti- fade edebilir. Aksi takdirde siyah be- yazlıların ikinci olmalarıma ihtimal kalmıyacaktır. Beşiktaş takımı, Güneşle yaptığı son maça eksik bir kadro ile sahaya çıkmıştı. Oyunun suretl cereyanm - daki gayritabillik dolayısiyle belki de fazla rol oynamamış olan bu eksiklik, bu defa, Harbiyo karşısında, kendizini hissettirebilir. Beşiktaşlılar, bu maça, her zaman- ki kuvvetli kadrolariyle çıkarlarsa » Güneşe kargı yorulacak ve bütün ne- fes kabiliyetlerine rağmen bu yorgun- luğu hissedecek olan » enerjik Harbi- yelileri yenebilirler, Maamafih, Be- şiktaşm en “anform,, ve en kuvvetli zamanında, bu takıma karşı iyi bir oyun çıkarmış olan Harbiye de, raki- binin en küçük tereddüd veya hatasın- dan istifade edebllecek bir takımdır. Hulâsa, bu oyunun çok zevkli ve beyecanlr olacağını zannediyoruz. GALATASARAYIN MAÇLARI Haftanım en ehemmiyetli maçları, hiç şüphesiz Galatasarayım İzmirde yapacağı ikl maçtır. Bu maçlar, İstanbul ve Ankara ta- kımlarmdan hiç de geri kalmadıkla- rmı her fırsatta ispat etmek istiyen İzmir takımları için ehemmiyetli ol- duğu gibi, Galatasarayın da, milli kü- me ikinciliğini alabilmek için, İzmir« den altr puvanla, yani Iki galibiyetle dönmesi lâzımdır. Rakip takımlar arasında bir muka- yese yapılmca, son zamanlarda formu ile istikrarını bulan Galatasarayın ta- bit şartlar içinde, bu her iki maçı da kazanması lâzımgeldiği neticesine va- rılır. Halbuki hiç de öyle değil. Filhakika, İzmir takımları, sürpriz yapmayrı çok severl. vetekim bu se- ne de, böyle birkaç sürpriz gösterdi- ler, Meselâ, İzmir muhteliti, İstanbul muhtelitini kolaylıkla 1-3 yenen First Viyena takımmı mağlüb etmek gibi cidden şayanı hayret bir muvaffakı- yet kazandı. Halbuki İzmir muhteliti- le First - Viyena arasında - Almanlar lehine - en aşağı iki “klâs” fark var- dı. Yine bütün rakiplerine galip gele- rek, kolaylıkla “yenen” kuvvetli İs- tanbul ve Türkiye şampiyonu Güneş İzmirde mağlübiyetten güç kurtula - bildi. Görülüyor ki, İzmir takımları, hiç beklenilmedik bir anda, çok tehlikeli olup, kendilerinden kuvvetli rakiple - rine galip gelebiliyorlar, İşte bu bakımdan Galatasarayın bu hafta İzmirde yapacağı maçlar çok e- hemmiyetlidir ve belki de sarı kırmı- Zılılar, millt küme ikinciliğini kazan- mak için muhtaç oldukları altı puva- nı zannedildiği kadar kolaylıkla ala- mryacaklardır. arlık nihayetine yakla- üme maçlarına devam e- | dilecek ve bu maçlardan bazıları - neticelerinin tasnif üzerinde yapacak- Tart ehemmiyetli tesirden dolayı - bü- yük bir alâkayla takip edilecek Şehrimize gelmiş olan Ankara şam- piyonu Harbiye, yarınki cumartesi günü Güneşle, pazar günü de Beşik- taşla karşılaşacaktır. İzmire giden Galatasaraysa (Cu- martesi) Üçok ve (Pazar) Alsancak takımlariyle maç yapacaktır. GÜNEŞ - HARBİYE Bu maç artık milli küme şampi- yonluğunu kazanmış olan Güneş takı- mından ziyade Harbiye için ehemmi- yetlidir. Çünkü şimdiye kadar yaptı- ğt 12 maçta 5 galibiyet kazanan, 6 defa mağlüb olan ve bir defa da bera- bere kalan Harbiye (Fenerbahçenin, Hiç kimseyi yarmadan, 3 puvan ver- mek nezaketini gösterdiğine göre) Güneşa karşı milli kümenin son maçı- n yapıyor, ki bu maç milli küme-tas- nifinde alacağı deroco,hakımından e- hemmiyetlidir. Maamafih şimdiye ka- dar - milli küme şampiyonasında - hiç kimseye mağlüb olmrıyan Güneşin, bu maçı da kazanmak istiyeceği mu- hakkak olduğundan her iki takımın &zami enerjisini sarfedeceği bu oyu- nun çok güzel olacağı ve netice itiba- Arsenal Ingiltere şam- piyonu oldu İngiltere şgampiyonluğu müsabaka- larmın geçen haftaki karşılaşmaların- da rakibi Balton klübünü 5-0 mağlüp * eden Arsenal on biri, 937 - 938 İngil- tere birinciliğini kazanmış oldular, — * Şampiyonlukta Valverhampton ta- kımile brşbaşa giden Arsenal, Balton $ galibiyetinden sonra bir tek puvanla başa geçmiş bulunmaktadır. Abdullah 937 Istanbul brincisi oldu 1987 yılı İstanbul bisiklet birincisi- ni tayin etmek Üzere dün saat 18 de Hacıosman tepesiyle Mecidiyeköyü a- rasmda 10 kilometrelik bir yarış ya- pılmıştır. Galatasaraydan Muhsin Özçekiç ile Süleymaniyeden Abdullah Kaçan a - rasında yapılan bu yarışı her iki mü-' sabık da 17 dakikada bitirmişlerse de bir tekerlek farkiyle ilerde bulunan Abdullah 937 senesi İstanbul birinci- si olmuştur. Istanbul okçular klübü 19 Mayısta Ankaraya gidiyorlar 9 Mayıs gençlik ve spor bayramı günü Ankarada yapılacak şenliklere iştirak etmek üzere İstanbul Okçular Klübü hükümet merkezimize bir seya- hat tertip etmiştir. Arsenalin evlelki senelerde aldığı de- roeceler gunlardır: 930 - 31: İngiltere şampiyonu. 931 - 32: Kral kupası galibi ve lik ikincisi. 932 - 83: lik gampiyonu. 933 - 34: Lik şampiyonu. 934 - ik şampiyonu, 035 - 36: Kral kupası galibi ve lik iğincisi, 36 - ST senesi: lik üçüncüsü. 937 - 938 senesi İlk şampiyonu. Bu senenin lik ikincisi de - yukars da yazdığımız gibi - bir puvan farkla Volverhampton'dur. İngilterenin en ceki ve tanmmış klüplerinden biri olan Aston Villa da senelerde bir hayli zayıflıyarak ci kümeye düşmüştü. 93 T 38 i- kinci küme likinde birinciliği kazan - maya muvaffak olan bu klüp de şimdi Otomatikman birinci like terfi etmiş bulunmaktadır.