WP> — Nideniz bozuk, diliniz paslı — <eg KABIZ çekiyorsanız siz de on binletce kişi gibi Arada büyük fark var Pertev Çocuk Pudrası; şimdiye kadar hiçbir banzeri tarafımdan tak. d edllememiştir, Bu pudranm, en büyük meziyeti bilhassa çocuk - cilâ. leri için bazırlanmış olması ve terkibinde tahriş edici hiçbir. madde bu. lunmamasıdır. PERTEV ÇOCUK PUDRASINI Şişman, vücutlu, bazı kimseler de kullanmaktadırlar, Vücudün ilti. ı valarında ve koltuk altlarının pişiklerine kargı bundan daha müessir bir puâra henliz kegfedilmemiştir. ONU DİĞER ADI (TALK PUDRA) ları ile karıştırmaymız. Devtet Demiryolları ve Limanları işletme AT L LL i 9. İŞLETME MÜDÜRLÜĞÜNDEN : Edirnede Büyük pehlivan güreşleri ehven üçretli Tenezzüh Katarı Mayısım & İnci pazar günü Sirkcolden Edirnoye gidip dönmek üzere bir tenezzüh katarı kalkacak ve bu katar için 96 80 tenzilâtlı gidiş - dözüş bi. leti satılacaktır. Bu katar Sirkeciden saat 6,10 kalkacak Edirne şehire 13,(0 da varacak ve aynı zün Edirne şehirden 16,55 de hareket edorek Sirkeciye gece yarı: Bından 25 dakika sonra yasıl olacaktır. Bu katara Sirkeciden maada aşa. Bıda adları yazılı İstasyonlardan mevcut yer nisbetinde yolcu kabul edile. cektir. Tenezzüh gidiş - dönüş biletleri yalnız Işbu tenezzüh katarında mu. teberdir. Yerler sayılı olduğundan biletler 6 Mayıs tarihinden İtibaren sa. teerübe ediniz. MIİDE ve barsakları yormadan ve alıştırmadan ishal eder ve temizler, Hazımsızlığı, Mide Ekşilik, Şişkinlik ve yanmalarını Giderir İştiba ve sıhbatinizi düzellir. İçilmesi Floryada kiralık dükkânlar tılmaya başlanacaktır. - (3500) gayet MMUr; tesiri kolay ve müleyyiadir. Mevsimlik llk Gidiş - Dönüş Bilet ücretleri Son derece teksif edilmiş bir tuz olmak- Muhammen kirast teminatı mümasil müstahzarla ği 5 t inci mevki 2 nel mevki 38 üncü mevki Kibtai efmez. Mason fetni, Horor marka. Plaî,ndı î h.wlı Di:kkıı :â :': Sirkeciden Krş, 608 428 2838 sına dikkal. | T SS Ve 'm Kumkapıdan b 5939 423 280 a ÇA î ÜE a :: :ZSD Yedikuleden "” 592 420 275 a ü Bakırköyden 583 422 872 0k N 25 "” Üstünde iki odalı dükkân 2o 9,00 Yeşilköyden Bi 5T4 416 268 azvon n LA n BU Crkinededeği SE7T 410 265 19 liraya yazı makinesi satılryor. Mü- Yukarıdk semti ve mevsimlik kiraları yazılı olan Florya dükkânları 939 sene- Hadımköyden ö 813 272 240 racaat OLİMPİA mağazası, Voyvoda | ©i Subatı sonuna kadar ayrı ayrı kiraya verilmek üzere açık artırmaya konulmuş- talcadan 480 347 335 Cad, 36 Galata tur. Şartnameleri Levazım Müdürlüğündegörülebilir. İsteklilerin hiznlarında gösteri- grkns';wngn £ 1:1 2711 177 len Ük teminat makbuz veya maktubile boraber 6 - 5 - 938 Cuma günlü saat 14 de Ş 7 N l 240 157 Daimi Encümende bulunmalıdırlar (B) (2063) n Ce 4 eee AA Muradlıdan ha 285 206 136 Senelik muhammen kirası 120 lira olan Rumelihisarda 88 numaralı Haymana Lülebargazdan » 227 164 108 Doktor mektebi 699 senesi Muym sonuna kadar kiraya vorilmek Üzere açık artırmaya ko- Alpülludan * 198 1138 95 Ce mulmuştur. Uzunköprüden h 133 85 61 Hafız mal Şartoamdsi Lovazm Müdürlüğünde gözülebilir. İatokli olanlar 9 Jiralık İlk to- LOKMAN HEKİM Dahiliye Mütehassısı Pazardan başka günlerde öğleden minat mektup veya makbuzu ile 5-6-938 Perşembe günü saat 14 de Daimi Encü- mende bulunmalıdırlar, (1) - (2270) Satılık nadide eşya Kndıköy ikinci Sulh Hukuk Hâklmllğlndem sonra saat (2,5 tan 6 ya) kadar Gözhekimi Dr. irfan Kayra 38 - 19 Terekesine Hükimliğimizce el konulan caki Sadırazamlardan General İstanbuda Divanyounda (104) nü- Dr.Murat RamiAydın Büntkso Müteha'stal Kâmil gelini ve Genoral S#ald Menomenci kızı Refia Bayurun eski hereke kuma - gindan çok kıymetli oda takrmı, öçsiz mada, çin işi vazo, bugün hariçten tedariki mümkün olmryan Hama, Şam, Halep ipeklileri Şal, kürk vesatre gibi değerli eşya. s1 9 Mayıs pazartesi günü saat 14 den itibaren Cadde boştanmda çifte havuzlar cad desinde 76 No, lu köşkte açık arttırma suretiyle satıilacaktır. Eşyanın çokluğu do- layısiyle satışa müteakip günlerde de aynı saatlerde devam olunacaktır. Antika srije İlân olunur. (2548) — 138 MARKİZ DÖ POMPADUR — ——— ——— «n ki, size hiç bir fenalık yapılmıyacağı gibi en kısa bir zamanda tekrar serbest kalacaksınız. — Beni niçin burada mahpus tuttu- gunuzu izah etmenizi h:kli.yorum. möt yö. Sizi aifedip etmiyeceğimi bilmiyo- tum, Bunu zannetmiyorum... Fakat hiç olmazsa bir izahat vermenizi istiyorum . — Bu izahat ayni zamanda basit ve karışıktır. Bunun için çok rica ederim bazı ciketleri, parlak zekânızla anlama- Ka çalışın. Sire çok büyük mhıtıeğ temsil ettiğimi söylemiştim. Şüphesiz haberiniz olmadan, fakat beni bir çak defalar ümldsizliğe düşüren bir faaliyet le yolum üzerine çıktınız... Mösyö Jak bir an sustu, mütehey- yiç görünüyordu. Mevruubahs ettiği mühim menfaat- ler ne idi? Jan, heyecan ve azab içinde, kendi — Madam, burada ismimim pek Ce ehemmiyeti yok. Ehemmiyeti olan nok *ta benim maksadlarım hususunda emni- yet hissetmenizdir. Biraz konuşacağız. Madam, isterdim ki, siz bana beni din- lemek ve hiç çekinmeden, korkmadan, bilhassa bitaraflıkla tevap vermek şere- fini bahsedesiniz... — Fakat mösyö, görüyarum ki bura- da bütün hak ve hattâ nezaket kaide- lerine muhalif olarak mahbusum.... — Bu bususta size icab eden izahatı vereceğim ve bu işten şerefle kurtula- cağımı zannediyorum... Fakat rica ede- rim metod ve sıra ile hareket edelim... Dogrusunu isterseniz, kuvvet ve zihin açıklığınızı bulmak için, biraz yemek iç de fena olmaz... Geçen ge- f ş:y yemediniz, madam... Halkuki açlık, genç ve nahif bir kadı- nın zihni dzerinde fena tesirler icra e- debilir... Hattâ bu kadım, herkesin ma- xkendine bu suali sordu ve düşüncelerin dam İ'Etyol de hayran kaldığı bütün esrarengiz imtizacından kral aklına gel- Lesaret ve zekâya malik olsa dahi... İs- di. a termisinir hizmetçinizi çağırayım?.. Bunut üzerine derhal d A"“İ."I o Jan başını sallryarak cevap verdi? nun büyük bir asaletle kabul ettiği va- — Hiç bir şey yemeğe niyetim yek zilesini indü. Bi Mösyö! D'Assıs geriye dönmemiştil.. — Hiç «lmazsa iki parmak şarabın Kralı görebilmiş miydi? Yoksa yulda içine bir biskül batırın, kargısırda bulunan şahsiyet tarafından Bu sözlerle berabez, mösyö Jak, kris- yakalanmıış miydı? talden bir bardak içine biraz şarap dö- Her şeyden evvel ve hc.-. ne bahasına kerek, bunu bir tabak biskilitle beraber olursa olsun bu ciheti tenvir etmeğe ka- Lüyük bir zarafet ve nezaketle Jana u- rar verdi ve mösyö Jakın tekrar söze zatt.. başlıyacığı bir anda: Jan, tabağı reddetti, fakat, şarap bar- — Bis şey öğrenmek isterdim, mös- dağımı alarak hir nefeste içti.. yöl dedi. — Filhakika bu şarap ona âdeta kuvret — Söyieyin mıdam._Sh: cevap vere. verdi ve solğun yanakları pembeleşti. bilirsem hcndLn:" bahtiyar addederim... — Sizi dinlemeğe hazırım. — Şüphesiz, isterseniz cevap verebi- — Şu balde madam, sizi, ağır bir mec lirsiniz... Bu gece buraya genç bir er- büriyet elarak burada âdeta zorla ala- kekle beraber geldim.... koydulumdan dolayı affinizi istarham Mözvö Jak, sakin bir tavırla: etmekle işe başlıyalım. Beni alfedecek- — Mösyö 18 şövalye d'Assasla! Misiniz? Eğer b'r gün, hangi büyük Dedi ve iehı:mfde bu bâdisede tçh- menfaatler namına bhareket ettiğimi an- Hkeli olan ciheti İfade eden en küç'ik larsanız, belxi de beni afiedersiniz... Fa- ve mânâl: ıhîr lîbeışi_im_bd.-ımgdl. h kat her halde, katiyetle teminat veriyo- Halbuki belirebilirdi!.. Çünkü niha- maralı hususi kabinesnde hastalarını kabül der. Salı, cumartesi günleri sabah “9,5 — 12,, saatleri hakiki fukaraya mahsustur. Muayenehane ve ev telefonu: 22398. Muayenehanesini Taksim.Tnlimane Tarlabaşı Cad, URFA Apt. nma | oakletmiştir. Tel: 41553 ?azardan maada hergün: Öğleden asonra saat ikiden altıya kadar E ye kadar Belediye, Binbirdirek Nuri- conker sokakta Aslaner apartıman ğ No. 8-10 MARRİZ DÖ POMPADUR 133 Ve hemen heş zanan bu havalar bir danş ahengine uyardı. . İşte, gene böyle bir haleti ruhiye içinde bulunduğu bir gün, “artık orma- na gitmiyeceğiz..., namımdaki hüzünlü, tatlı ve güzel havayı uydurmuştu.. Jan uyumamağa karar vermişti.. Bütün yorgunluğuna rağmen, şöval. yenin dönüşünü beklemeğe ve kealın kurtulduğuna tamamiyle kanııt ge dikten sonra, şövalyenin kendisini Pa- tise götürmesini rica etmeğe katar vermişti. Fakat saatler geçiyor ve şövalye türlü dönmüyordu. Bir aralık, duvardaki edat çolmağa başiıyarak önü ürpertti. Saate baktı: Sabatım yedisi olmuştu... Buna râğmen, henüz köt'iyyen em- dişeye düşmüyordu.. Ağır, ağır, piyano başından kalktı ve bulunduğu salonu tetkike başladı, Mobilye ve tezyinattaki zevkiselimi, başmır sallıyarak tokdir etti. Jan gidip gelirken nihayet yatak o- dasırla yaklaştı ve kapıdan içeriye bak. ti İçeriye girmedil.. Sadece bu odcam da, apartımanın diğor kısımlariyle ahenktar olduğunu görmekle iktifa etti ve sölmuş güzel dudaklarmımda, ayni zamanda mahzun ve muztarip bir tebessüm dolaştı... 'Tekrar küçük salona döndü. . Bu apartımazır bu şekilde kim tanzim etmişti?. Şövalye d'Assas mu?. Buna pek de ihtima! vermiyordu. Çün kll d'Assas fakir bir zabitti ve ancak ây- kğile yaşıyordu. Hem de ne aylık!,. Üs- telik bu aylık da muntazaman verilmez- di. Kral, zevkleri için biraz fazla masrat yaptı mr, açığı kapamak için yeni bir vergi koymağa imkân kalmadı mı, bir ay devlet kasalatı kapanır ve aylıklar verilmerdi. Zabitler bağırrp, çağırırlardı. Pakat, buna pek aldıran almazdı ve er geç bu aylıkların toptan ödeneceği söylenerek mesele kapanırdı. Saat sekizi çaldı. Jan, sinirlenmiye başladı. Bu salonda hükümferma olan ağır at- mösfer onu sıkıyordu.. Salona biraz hava ve ışık girmesi için gidip pentereyi açmak istedi. Ağıc ipekten perdeler kapalı idi. Bun lart çevtı.. Dışardan pancurların da ka- pah olduklarıar gördü. Pencereyi açmağa teşebbüs etti. Hay- Tetle fakat endişe duymadan, bu pence- Te msıkı kapanmış ve hattâ belki de çivilenmiş olduğunu farketti. Yemek odasının penceresine gitti, ay ni imkânsızlıkla karşılaştı!.. Yatak odasıma koştu; orada da pan- curlar dışardan indirilmiş ve petsere Bunsrkı kapanmıştı, Bunur. üzerine, henüz döhşet değilse bile, garip bir korku genç kadını Ürpett- ti. Kaptya koşarak bunu açmak istedi: Bu kapının da, tıpkr pencereler gibi sım- sıkı kapalı olduğunu anladı. Çılğın bir endişe ile: — Yarabbim! diye düşündü. Ne olu- yor? Neredeyim? Bu cararengiz ev ne- dir? Beni kim kapadı? Beni kapamakta kimin faydası olabilir? Genç kadın kendi kendine sorduğu bu vallerin hiç birisine cevap veremedi! Bir saat müddetle dışarıya çıkmak veya açık bir kapı veya pencere bulmak ümidi ilç, apartımanım her tarafına koş- tu, ayni kapı, ayni pencereleri belki yüz defa daha açmağa teşebbils etti. Nihayet hakikati olduğu gibi kabul etmek mecburiyetinde kaldı... Manpustul. Dehşetinden ziyade âsahiyet içinde kendi kendine söruyordu? — Fakat beni kim hapsetti? Kim?.. Ya d'Assas niçin gelmiyordu? Ona ne olmuştu?., Htrgünbğledummt:“cn?ı SSTEETETTE NDUT U,