| h.!'::lllın yoktur. Zira sınıfta döner- nte B İ ,“Hne arasıra bu marifeti yaparlar. Ki MA SN PaC n Üç gülsel blüz örneği .. Bağdan sola doğru: I*l;n:.l: tuvalden, palisten ilâh yapılır. Ön tarafı düz ve düğmelidir. 1 MRetro eninde kumaştan 8 metro gider. ? — Jpek blüs. Arkası düz ve ön tarafı düğmelidir. Kollar tssadır; bel he. Merlidir, 1 metro eninde kumaştan T metro ÖS santim gider, — Ömü çapraz fantezi bir blüz... Kollar hafijçe omuzlu, yaka yumuşak ir. 1 metro eninde kumaşlan Mektepte gecen bir günün akşamı, Ü günkü vazifelerini hazırlarken "gunluktan gözleri kapanan genç Ttektepli belki birçok defalar, filmle, & Bördüğü çocuk yıldızları düşünmüş, hayatma imrenmiş, onların de olmak istemiştir. Fakat acaba hakikaten genç mek - teplinin düşündüğü gibi, çocuk yıldı hayatımda okuma yazma öğren - k, mektebe gitmek meeburiyeti yok Udur? Bilâkis çocuk yıldızda oku . , öğrenmek, çalışmak, mektebe tnek mecburiyetindedir. Fazla ola - Tak küçük yıldızların smıfta ka'maya derhal mensup oldukları şirket- l Mukaveleleri bozulur, yerlerini Ybederler. Sinema hayatı onlar için Yok olmuş demektir. Yeryüzünün bütün memleketlerinde, gocuklarınımn bazan sinemaya Zitmek için mektepten kactıkları va- Hdl!. Daha sonunda ceza görürler a- at bu filmleri çeviren küçük yıl. kendi filmlerini görmek - için | Tektepten kaşmazlar. Çünkü küçük bi izların okudukları mektepte tem 'lik ve itaatsizlik büyük bir kusur - ::" Resmf mekteplerde çocukların. 'Yle bir kusuru görülürse ana ve ba. basnm nazarı dikkatini celbetmekle 1 metro 90 santim kâfidir. ıktifa olunur. Fakat sinema yıldızları- tun böyle vakaları bir mektupla tahsil bürosuna bildirilir, İhtarlar fazlala - şınca, minimini yıldızm ” mukavelesi fesholunur. Tiyatrolarda, ba'olarda, müzikhol - erde çalışan küçük aktörler tahsille- yerlerde — yaparlar. endikleri biraz doğru imlâ mekten ibarettir, Fakat seyyar anyalarla birçok şehirler gez - | mış olduklarından, gördükleri memle . | T hakkında coğrafya bilgileri kuv. | vetlidir. Sin törlerin de ey Bini bulundukla: Zütün mada çalışan küçlük ak - i halde olduklarını ve arasıra mektebe gitliklerini zannet . mek hatadır. Bütün film kumpanyalarınım ayrı blirer mektebi vardır. Bu mektep ba- zan studyo sinde terkedilmiş bir sahnede yapılır, Yahud da dışarda ki. ralanmış bir odada açılır. Fakat pro- gramları biribirisinin tıpkısıdır. On se- kiz yaşma kadar her sinema aktörü mensup olduğu film şirketinin ve Log Ancelostaki tahsil büirosumun nezare- ti altındadır. Bu yaşa yetiştikten son. ra isterse tahsiline devam eder, ister. <e etmez. Pakat genç yıldız'ardan pek azı/bu müenadeden istifade ederek bir köllej, yahut Üniversiteye giderler, : Çünkü yüksek tahsile giden her gene Küçük sinema yıldızları nasıl Ookurlar, nasıl çalışırlar ? Imtihanlarda muvaffak olama- yan yıldızların mukaveleleri Hhemen bozulur meslek hayatmdan en az dört sene u. zuklaşmak mecburiyetindedir. Halbu - ki hiç güphe yok ki bu dört sene içern sinde unutulacaklar, ve yeniden sine- maya döndükleri zaman kolay kolay yer bulanıyacaklardır. Bu, kolayca göze almamıyan büyük bir tehlikedir. Yıldızlar, on sekiz yaşma kadar studyolarda tayinleri devlet tarafın - dan tasdik edilen öğretmenlerin ida- resi altında okur, tedrisatı, resmi li. selerde ve umumi mekteplerde okunan kitaplardan takip eder, resmi mektep. ler talebesinin geçirmek mecburiye . tinde olduğu bütün imtihanları verir. Fazla miktarda çocuk kullanan studyoların mektepleri ve öğretmen - leri dalmidir, Daha ehemmiyetsiz kumpanyalar ise, ihtiyaçları olduğu vakit nası! figüran arıyorlarsa, öylece tahsil bürosundan öğretmen isterler. Metro Goldvin Meyer şirketinin öğ- retmeni olan Meri Makdonald bir yazı- sında şunları yazıyor; *“Yıldızları okutmak, tatlı bir iştir. Vakıâ bizim çalışma saatlerimiz res - mi mekteplerdeki öğretmenlerden da, ha çoktur. Fakat işimiz onlara naza. ran daha az yorucudur, Çünkü dalmi tahavvtillerle karşılaştırır. Sinemaya alman çocuklar, ekseriyetle müstesna çocuklardır. Onlarla uğraçmak zevkli olur. Sonra bu çocuklar mahdud ol . duğu için onlara daha kuvvetli bağla nabiliyoruz. Ve onları sinema perde - sinde muvaffak olmuş gördükçe çek- tiği sıkmtısmın mükâfatmı gören bir insan gururu hissediyoruz.,, Meri Makdonaldın talebeleri arasın- da bu sene Ronald Sen Kler, Süzan Larson, Jüdi Garlan, Fred Bartoleme, ve Mekey Rovev var. Yalnız Sen Kler bu sene husus! bir öğretmenden dera slmrya başlıyacaktır. Çünkü İngiliz tebaası olduğu için resmi program ha, ricinde olarak İngiltere tarihini bütün teferrüatiyle öğrenmeye mecburdur. Meri Makdonald beş senedir, ayni girkette çalişryor. Fakat Holivutta muvaffakıyetlerile daha fazla şöhret tlmış birçok öğretmenler vardır. Şini. di Repüblik stüdyosunda çalışan Alis Makyaj hakkında * bazı tavs Eğer makyajınız yi tutmazsa buna iki sebeb vardır: A. — Sıhhatiniz yerinde — değildir. Şüphesiz bir yor- gunluk veya bir te- semmüm devresi ge çiriyorsunuz. B. — Cildiniz fe- na bir halde bu- lunuyor. Yağlı ruj beşereye yapışıp ka iryorsa bu mesama- tnuzın — genişlediği- nt delâlet eder. Cil- dinizi tedavi ctmek lâzımdır. — Beşere gerginleşinceye ka- dar ruj sek kuülla- nınız. 2 Banyonuzu al- madan asla mak- $ yaj yapmayınız. Su yuün buharı, yüzü- nüzdeki pudra ile kremi biribirine ka rıştırır. Çirkin bir hal alır. Silmek ve ye- niden başlamak mecburiyetinde kalırsı- )| nız. —İze Gündüz için makyaj yapıyorsanız bu nu, mutlaka aydınlık yerde; gece için i- se, elektrik veya havayazi ile aydınlatıl- muş bir odada yapımız. —— Yüzünüzü ve bilhassa — dudaklarınızı iyice silmeden makyaj yapmayı düşün- meyiniz. Birçok kadınlar, ağzızlarına gü- zel bir çevre veremezler. Dudaklara sü- rülen rujlar pek güç çıkar. Bunları temiz- lemeden yeniden ruj sürmek doğru de- ğildir. Zira, ruj; ağzın kenarındaki. ince çizgilere işler, Haftada en ax iki defa du- dakları (Ether sulfurigue)le güzelce te- mizlemelidir. S Tik evvel yüzünüze, boynunuza, pud- rayı tutacak kremi sürünüz. Ve çehreniz yağlı iken makyaja başlayınız. İ - Makyaja daima gözkapaklarından başlayınız. Bazılarının tavsiye ettikleri gibi yanaklardan değil... gözkapakları- nızı gölgelendirdikten sonra bunun çeh- renize bir başkalık verdiğini görür ve da- ha az ruj kullanırsınız. —. İki türlü ruj vardır: Ya çok kuırmızı Veya hafif.. Bunların kullanışIrşları başka başka- dır. Dodje bunlarm başmıda gelir. Bu öğretmenin yetiştirdiği talebeler arasında çok meşhur yıldızlar vardır. Zamanmda Şirley kadar meşhur olan Rabi Peji, Cekt Koper, Anita Luiz bunlar arasındadır. Mis Dodjenin bugün okutmakta ol. duğu çocuklar arasında Jorj Ernest, (Üç kişiydiler) filmini çeviren Mari- ka Mey Jon ve Con Rusel var... Bil -« hassa bu son çocuktan öğretmen çok takdirle bahsediyor, Bu yavrucak he- nüiz £ yaşındadır, Onun için umumi! dershaneye giremiyor. Fakat ikinci &- nıf talebesinin bildikleri her şeyi bili. yor... Bu çocuk mektep programı ha. ricinde eski Yunan alfabesini öğreni. yor ve İspanyolca yirmiye kadar sayı- yor. Öğretmenlerin birçoğu — talebelerile mağrurdurlar. “Studyo Üniversel,, de çalışan öğ- retmen Mari Vest, 18 senedenberi bu müessesededir. Birçok tanınmış yıl - dızlar yetiştirmiştir. İlk meşhur tale- besi Virjiniya le Korbendir. Şirley Tampel ilk filmini çevirirken bu öğ - retmenin talebesiydi. Şimdi en beğen. diği talebesi Diyana Dürkendir. Bu studyodaki dershane krem ren . gine boyanmış sekiz güzel sıra vardır. Cidât ve eğlenceli kitaplarla dolu şık bir kütüphane, musiki zevkini inkisaf ettirmek için bir gramofon, talebenin (Devamı 15 incide) iyeler Çok kırmızı ruj: Yanaklarda k rem kurumadan sürülür. Ve kolayca yayılır. Hafif ruj: Yüzdeki krem bavlu lindikten sonra sürülür, ile si Makyajmızm güzel olması için gözle- rinizi, arınızı boyadıktan — sonra beş dakika kadar çehrenizi rahat bıra- kmız. Krem sürerken yaptığınız hafif ma_sa' kanın cereyanımı faaliyete getir- miştir. Bazı kadmlarda bu, solgunluğa sebebiyet verir, Bazılarının renklerini de Giştirir. Biraz bekleyiniz, renginiz tabil hale avdet etsin. Ondan sonra makyaja devam ediniz. el0 'Yüzünüze sürdüğünüz dügün çok ise fazlasını havlu ile siliniz. —.. Büyük bir pamuk tamponla veya pud- ra gülü ile bolca pudra sürünüz, Bunun rengi, cildinizden biraz açıkça olmalıdır. Dudaklarınızı, gözkapaklarınızı ve boy- nunuzu da pudralayınız. . —— Yumuşak bir furça ile fazla pudraları alımız, —İ3. Vaktile aynaya bakmız. Yanaklarımı- za biraz daha ruj sürmek fâzım geliyor mu?,. Şayet geliyorsa kuru bir ruj sürü- yüzünüzdeki Yanaklarınrpı yeniden - pudralayınır. | Burnunuzun üstüne süreceğiniz pudra, ilk sürdüğünüz pudradan biraz daha ko- yuca olmalıdır. Boyunu ve alnı daha a- çık pudra ile bırakmalıdır. —5. Stra kirpiklerde. Bu çok ince bir 3- meliyattır. Ve çok güç yaplır. Kullatı- dığınız fırçanın temiz olması şarttır. Ü- zerinde boya bulunmamalıdır. İlk evvel fırçayı sıcak suya batırmız, sonra boya- ya sürünüz ve üst kirpiklerin altından başlayarak uçlarına doğru makyaj yapı- nız. Bu süretle kirpikleriniz hafifçe krv- rilr ,Gözlerinize başka bir güzellik verir. —İ6. Gözlerinizin ber ikisine de makyaj yap tırdıktan sonra fırçayı gene boyaya sü- fazlaca olacaktır. Eğer boyayı sürerken alt veya üst göz- kapaklarınızın içine kaçırdınız ise bunu, bir kibrit çöpüne saracağınız hidrofilli pamuk parçasile kolayca eiler, çıkarabi- lirsinie, ŞAİ A Şimdi gene aynaya bakınız. Yürünüzü, pudra' fırçası ile güzelce — fırçalayınız. Kulaklarmızın arkasındaki ince tüyleri, saçlarınıza doğru fırçalayınız. —&. Pamuk tamponunu kolonya suyuna batırınız. Saçlarınızın dibinde kalan pud. raları siliniz. Zira, bunlar çok çirkin gö rünür. Kaşlarınızı, hafif bir kalemle düzelti- niz. Sert bir fırça ile fmçalayımız.