Ulus Basunevi Çankırı caddesı Ankara Telgraf: Ulus - Ankara TELEFON Başmuharrir t Fransızca Ankara — 1053 Yazı işleri — 10621063 İdare müdürlüğü — 1061 Atölye 1064 Cumarlesi 26 MART 1938 5 KURUŞ DIMIZ ANDIMIZDIRM ŞEHİR 9/4/838 Cumartesi Atletizm müsabakaları 10/4/938 Harbiye — Muhafız 17/4/938 Parar First Vleana — Ankara muhteliti. Pragda muhtariyetçiler genişliyor Mediste almanların 53, çeklerin de AA mebusu var! Sosyal hıristiyan partisi hükümete Çek hariciye nazırı Krofta Bayan Pitarın Edebi müsahabesi Türk Tarih Kurumu Asbaşkanı Profesör Âfet çok kıymetli bir hitabe ile edebiyatta “Noel Roje” ismi altında tanılan Madam Pitar'ı takdim etti. Dün Halkevinde dördüncü — konfe- Tansını veren profe- gör Pitar'dan son- ra refikast Bayan Pitar Ankara kız Bi SeUr Bit müsahabe yapmış- tır. Yazıları ve e- serleri türk. âle. minde lâyik oldu- gu kıymet ve ebe- miyet ile tanınıp takdir edilmiş olan ve eserlerinde (No- el Roje) namı müs- tearını kulla- nan Bayan Pitar kız lisesinin müdür we muallimleriyle, zeki, dikkatli ve heyecanlı bir tale- be kafilesinin dol- durduğu salona girdiği zaman her- kes mektep disipli- nine yakışan vekar ileayağa kalkarak kendisini hürmetle selâmladı. Konferans kürsüsünde Bayan Pitara tefakat eden Türk Tarih kurumu As- başkanı Prof. Afet, dinlenilecek mev- zuu canlandıran ve Bayan Pitarın ede- bi ve içtimal hayatını mahirane aç kalcen darbesi içine icmal eden bir hi- tabede bulundu. Bu hitabeyi aynen dercediyoruz: “Meşhur beynelmilel preistuar ve antropoloji âlimi profesör Pitarın Ba- yanını size takdim ederim. Bayan Pi tar, hayat arkadaşının bütün ilim ça- lışmalarında dahi yakın ve ayrılmaz bir yardımcısıdır. Onun — muhtelif memleketlerde yaptığı ilmi tetkikler- de bayanı daima beraber - çalışmıştır. (Dobrice) türkleri arasında, çok sene- ler evel, yaptıkları antropometrik tet- kik defterleri bu beraber çalışma hay tınin izlerini taşır. O defterlerde ölçi leri gösteren rakamlar karşısında €) yapılmış resimler bizim ırk kardeşle- rimizi tesbit eder. Bu samimi türk dostlarının yazıları o günlerden beri daima işlemiştir. Bayan Pitar böylece profesörün ilim arkadaşı ve yardımcı- sıdır. Önun bir ikinci rolü fransız ede- biyatındadır. Orada adı (Noel Roje)- dir. Noel Rojenin romanları bugün fransız edebiyatında en parlak yer. tu- tüyor. İlk eserini ondokuz yaşında i- ken (Çocuğun göz yaşları Ynamı altın- da neşretmiştir. O günden beri yazıp bastırmış olduğu roman ve tiyatro pi- yesleri otuzu bulur. En mühim eserle- ti genel savaştan ilham alarak yazdık- Jarıdır. Bu cserler şunlardır 14 Lâarmes d'enfanta 2- Docteur Germaine $- Nös mensonges (Sonu 5, inci sayfada) Pitar'ın, Tarih kongresi münasebetiyle türki: yeye geldiği zaman gene azadan profesör Reygasle beraber Boğazköy kazılarını ziyareti esnasında çekilmiş bir resmi Bugün J cephe aldı Prag, 28 (A.A.) — Parlamentoda altı mebusu olan alman sosyal - hiris- tiyan partisi hükümet koalisyonun- dan çekilerek hükümete karşı cephe almak üzere Henlayn partisine ilti- (Sonu 5. inci sayfada) Aragon cephesindeki asi taarruzunun inkişafırı gösterir bir harita Frankistlerin ileri Antakyadan güzel bir görünüş Hatayda türkleri hudud dışına çıkarmak istiyorlar ! Seçim günü yaklaştıkça türk düşmanlığı artıyor! Antakya, 25 (Hususi) — Hatayda mahalli otoriteler türkleri nüfusa kaydetmemekte ve hudud haricine çıkarmak istemekte- dir. Türkler çıkmak istememektedirler. Bu vaziyet karşısmda türklerin cebir istimali suretiyle çıkarılacağı zannolunmaktadır, IHataya aid diğer haberlerimiz 5. inci sayfadadır| Eıkra Viyana elçiliğimiz Yalığ bir'tarih konsolosluk olacak Berlin, 25 (A.A.) — Şimdiye kadar Laheyde bir maslâhatgüzar ile temsil edilmekte olan Türkiye, Hollandada birelçilik ihdasına karar vermiştir. Türkiyenin ilk Lahey elçiliğine, şim- diye kadar Viyanada türk elçisi bulu- nan B. Ahmet Cevad Üstün tayin edi- lecek, Türkiyenin Viyanadaki elçiliği de başkonsolosluğa tahvil olunacaktır. Bugünkü ilâvemizi kendisine tahzis ettiğimiz Japonya, on dokuzuncu asır ortalarına kadar dış âleme sımsıkı ka- palı idi. Ancak tâzyik ve tehdid yü- zünden yabancılarla temas etti ve az bir zaman içinde de, taklid kuvveti i- le, en ileri garplt devletler - sırasına geçti. Bizim bildiğimiz sathi japon kalkın- ma tarihi budur. Acaba garp medeni- yeti ile hiç alâkası olmayan iptidal bir hareketi devam ediyor 'Saragos-Barselon yolu kesildi I İspanya hâdiselerine dair tafsilât 5 inci sayfamızdadır ) Berlin, 25 (A.A.) — Türkiye büyük | memleket, kendisini beyaz empetya- elçisi, Almanya hariciye nezaretine, | listler hesabına sömürgeleşmekten na- Türkiye hükümetinin Viyanadaki el- 8/ koruyabildi? Garp üstünlüğünü da- giliğini kapatmağa ve Viyanada bir | Ba evel tasdik eden ve garplılaşmağa başkonsolosluk kurmağa karar verdi- | daha evel teşebbüs eden osmanlı impa- ğini bildirmiştir. ratorluğu acaba niçin aynı muvatfaki ilâvemiz ilâvemizin içinden 4 sayfalık çocuk ilâvemizi çıkarıp çocuklarınıza veriniz Türk ticaret bankası umumi heyeti toplanıyor Bankanın blânço yekünu 22, mevduat 6 milyonu buldu Yarın bir milli finans müessesemiz son yıllık hesabını verecek- tir. Doğrudan doğruya, halkın güvenine ve sevgisine dayanmış ve daima genişleyen iş hacminden faydalanmış olarak büyüyen bir müessesemiz olmak itibariyle, Türk Ticaret Bankasının son bilânçosunda bütün memleketin gün geçtikçe yükselen ve geli- şen umumi hayatının seyrini bulabileceğiz. Bnkanın bu seneki kârı, 682.721 li- ra 96 kuruştur. Bu kârin 54.638 lirası, amortisman ve provizyon olarak ayrıl. dıktan ve umum? masraflar ve mevdu- ata verdiği faizler çıktıktan sonra ge- ri kalan kârdanı 934 ten önceye aid 0 - | lan 27497 Tira imha edilmiş, yani aynı | senede tahakkuk edip her sene kârla- | rından kısmen imha suretile bakiye | kalmış olan 124.794 lira 17 kuruş dahi bu sene tamamen kapatılmıştır. Blanço rakamları : 'Türk ticaret bankasının son sene ra- kamlarına göre iş hacmi, dört yıl için- de dört misli artmıştır. 6439240 lira olan 934 bilânçosu yekünu; 935 te 6.691,044 gibi az bir fark, fakat 936 da 12.524.198 gibi yüzde yüz bir artış göstermiştir. 937 de ise, ç yıl evve- Jinin dört misline yakın bir yeküna 22.067.592 lira olarak kapanmıştır. Son (Sonu 5, inci sayfada) Tür. Ticaret Bankası Genel Direktörü B. Said Başak yeti elde edemedi? Hakikat bu değildir. Kumandan Pes ri hikâyesinden pek eski zamanlardan- beri Japonyada Çin medresesi ile Av« rupa mektebi mücadele ediyordu. Da- ha ingilizler Asya denizlerinde hâkim değilken, japonlar garp ilmi ile temas- ta idiler. Nitekim Japonyanın, kapıla- Tını niçik açmağa mecbur olduğuru nakleden bir amerikalı muharrir, &e- beblerin başında şunu zikreder: “Ec- nebi İlmi taraltarlarının gittikçe artan İç tazyiki!” Japon yenileşme tarihinin bakiki başlangıcı olarak gösterilen timsali bir hâdise vardır: bir gün japon talebele- ti cenaze alayından kaptıkları bir in- san cesedini sınıflarına taşıdılar ve hastalıkları cin ve perilerle izah eden medrese hocalarının karşısında, onu bıçakla parça parça ettiler: “İşte kalp.. İşte ciğer... İşte karın... İşte bazsak! Bunun içinde ne cin ne peri var!” Japonyayı müsbet ilim kurtarmış- tır. Arab medresesi ise osmanlı tefek- kürüne tâ cumhuriyet devrine kadar musallat kaldı. Bizim orta çağımız, yirminci astın yirminci senesinden sonra kapanmıştır. Kuvayı milliye meclisinde bir mebus: “Kuran varken, kanun istemem!” diyordu. Osmanlı inkılâpçıları şarkla garb e- rasındaki farkın bir tefekkür farkı olduğunu anlamadılar: bir “muh- telit medeniyet” kurmak hayaline, koskoca bir asrı kurban ettiler. Osmanlı devleti, müessoselerini, - ma maddi değil, bilhassa ma: esseselerini nerede garplı muvaffak olsaydı, türklü, ti bugün öz vatan olarak asgari orada, siyasi hâkimiyet olarak kirmbilir ciha- din neresinde idi? - Fatay